SolPaylaşım  
Ana Sayfa  |  Yönetim Paneli  |  Üyeler  |  Giriş  |  Kayıt
 
OTURUYORSAN KALK; AYAKTAYSAN YÜRÜ; YÜRÜYORSAN KOŞ!
Yurt ve dünya sorunlarına soldan bakan dostlar HOŞGELDİNİZ .Foruma etkin katılım yapabilmeniz için KAYIT olmalısınız.
Yeni Başlık  Cevap Yaz
Post-modern faşizm           (gösterim sayısı: 3.133)
Yazan Konu içeriği
Üye Profili boşluk
toplumcu
[ devrimci ]

Varsayılan Kullanıcı Resmi
Kayıt Tarihi: 03.10.2013
İleti Sayısı: 355
Konum: Tekirdağ
Durum: Forumda Değil
İletişim E-Posta Gönder
| Özel ileti Gönder


Konu Yazan: toplumcu
Konu Tarihi: 14.01.2014- 23:21



Post-modern faşizm - Adnan Bostancıoğlu



Herkes her şeyi biliyor. Ortada gizli saklı hiçbir şey kalmadı. Taraflardan biri diğerine “hırsız” diyor; hırsızlıkla itham edilen de “sen bana uluslararası bağlantıları olan bir operasyon yapıyorsun” diyor. Sanırım iki taraf da kamuoyu önünde ilk kez doğruyu söylüyor. Bu hayırlı bir gelişme.

Hırsızlık ve yolsuzlukla itham edilenler, şu sıralar yargıyı bütünüyle yürütmeye bağlamanın hazırlığı içinde. Lafı hiç eğip bükmeyelim; tasarladıkları rejimin adı, faşizmdir. Birileri “efendim, faşizm yakıştırması biraz abartılı değil mi” diyebilir; 30’lu yılların Almanyası’ndan, İtalyası’ndan örnekler vererek... Peki, onların da hatırı kalmasın, biz buna “post-modern faşizm” diyelim... Tasarladıkları hukuk düzeni gerçekleşirse, iktidarın yargıyla ilişkisi bakımından Nazi Almanyası’ndan tek “eksiğimiz” hakim ve savcıların “Führer’e bağlılık yemini” etmemeleri olacak.

* * *

Faşizmin sınırlarında gezinen bir rejim, artık iktidar için kaçınılmaz bir zarurete dönüşmüş durumda. Başka türlü ayakta kalamayacaklarını biliyorlar. Çünkü yakalanıyorlar. Yolsuzlukları, hırsızlıkları tek tek ortaya çıkıyor. Belli ki daha da çıkacak. Sadece o da değil; Suriye’deki El Kaide haydutlarına silah ve mühimmat sevkiyatı yaparak uluslararası savaş hukukuna aykırı eylemleri ısrarla sürdürüyorlar. Yani cürüm alanları artık sadece Türkiye ile sınırlı değil. Başları büyük derde girecek. Onun korkusu içindeler. İşte o korkudandır ki, her gün bir öncekine göre daha saldırgan, daha kontrolsüz hamleler yapıyorlar. AKP iktidarı artık freni patlamış bir kamyon hükmündedir.

Türkiye önemli bir kavşağa geldi. İçinde bulunduğumuz sürecin nasıl neticeleneceği, önümüzdeki on yılları da şekillendirecek. Halkın çoğunluğunun desteğini almış bir iktidar ve onun lideri; hiç bir kanuni engel tanımadan, hiç bir kamu çıkarını dikkate almadan, kendisine oy vermemiş yurttaşların hassasiyetlerini zerre kadar önemsemeden, sadece kendi siyasi ve ekonomik çıkarı için canının istediği her şeyi yaptı ve şimdi yolun sonuna geldi. Kendisini kurtarmak için bir rejim krizini bile göze almış durumda. Hatta kimi haberlere bakılacak olursa, Cemaat’e yakın bir bankayı batırmak için düğmeye basmışlar; operasyonu “astarı yüzünden pahalı olur” diye Babacan durdurmuş. AKP cenahında “ne pahasına olursa olsun iktidarda kalalım da sonrasında duruma bakarız” havası hakim. Anlaşılan o ki, “altın vuruş”un eşiğindeler.

* * *

Gelip dayandığımız kavşak, AKP’nin siyaset sahnesindeki kaderine de işaret ediyor.

İki ihtimal var.
Ya karşı karşıya kaldıkları badireyi olabildiğince zamana yayarak bir biçimde atlatacaklar, ki bu saatten sonra bu işin içinden kamu vicdanında “aklanarak” çıkmaları mümkün değil. En fazla biraz zaman kazanabilirler...

Ya da oğulları, kızları, kardeşleri, bacanakları ve bilcümle hempaları ile birlikte iktidara veda edecekler ve mutlaka yargılanacakları bir gün gelecek. Hâl böyle olursa, herkes için derslerle dolu bu sürecin sonunda Türkiye, bir daha “benim arkamda seçmen desteği var; istediğim her şeyi yaparım” hoyratlığı ile diktatörlüğe özenen siyasi figürlere kolay kolay yol vermeyecek demektir. En azından bunun için daha fazla umutlu olabileceğiz.

Unutmayalım; bundan yedi ay önce sonsuz yetkilerle donanmış bir başkanlık rejiminin hesabını yapan Tayyip Erdoğan vardı bu ülkede... Şimdi ise oğlu kanundan kaçan bir Başbakan’ın yönettiği ülkede yaşıyoruz. Ve unutmayalım; “sağlam irade”nin çözülmesi ve engellenemeyen düşüşü, yedi ay önce milyonlarca insanın sokağa çıkıp “yeter” demesiyle başladı. Bunu unutmayalım.

muhalefet.org



Yeni Başlık  Cevap Yaz



Forum Ana Sayfası

 


 Bu konuyu 1 kişi görüntülüyor:  1 Misafir, 0 Üye
 Bu konuyu görüntüleyen üye yok.
Konuyu Sosyal Ortamda Paylas
Benzer konular
Başlık Yazan Cevap Gösterim Son ileti
Konu Klasör Liberal mi? Post-modern mi? tarihselmaddeci 1 4509 26.06.2015- 15:29
Konu Klasör Modern sosyalizmin temeli spartakus 1 3509 24.02.2015- 18:53
Konu Klasör Post-Ergenekon melnur 0 3377 15.08.2013- 10:29
Konu Klasör Modern ulus devlet nedir? solcu 17 25407 05.11.2018- 00:14
Konu Klasör .Kapitalizm: Modern Kölelik Sistemi iskra 0 3143 05.09.2013- 14:09
Etiketler   Post-modern,   faşizm
SOL PAYLAŞIM
Yasal Uyarı
Sitemiz Bir Paylasim Forum sitesidir Bu nedenle yazı, resim ve diğer materyaller sitemize kayıtlı üyelerimiz tarafından kontrol edilmeksizin eklenebilmektedir. Bu nedenden ötürü doğabilecek yasal sorumluluklar yazan kullanıcılara aittir. Sitemiz hak sahiplerinin şikayetleri doğrultusunda yazı ve materyalleri 48 Saat içerisinde sitemizden kaldırmaktadır.
Bildirimlerinizi info@solpaylasim.com adresine yollayabilirsiniz.
Forum Mobil RSS