Önceki yıllarda Diyarbakır'daki 'Kutlu Doğum' etkinlikleri, Hizbullah'a yakın Mustazaf-Der tarafından düzenleniyordu.
BDP, Demokratik Toplum Kongresi ve din adamlarıyla Diyarbakır'da "Kutlu Doğum Haftası" etkinliği düzenleyecek.
El Cezire Türk'ten Burhan Ekinci'nin haberine göre, Son yıllarda, sivil cuma namazları ve mitinglerine katılan din adamlarıyla yeni bir açılım yapan Barış ve Demokrasi Partisi (BDP) bu kez Kutlu Doğum Haftası etkinliğine imza atıyor. BDP, çok sayıda Kürt siyasi partiyi ve sivil toplum kuruluşunu bünyesinde toplayan çatı örgütü Demokratik Toplum Kongresi (DTK) ve din adamlarıyla birlikte 20 Nisan Pazar günü Newroz Alanı'nda İslam Peygamberi'nin doğum gününü kutlamayı planlıyor. DTK'nın organizatörlüğü, Din Adamları Yardımlaşma ve Dayanışma Derneği'nin (DİAY-DER) ev sahipliğinde yapılacak olan etkinliğe yüksek katılım bekleniyor.
Program henüz netleşmedi Dernek, etkinliğin Newroz Alanında yapılması için BDPli Bağlar Belediyesine başvurdu. El Cezireye konuşan Dernek Başkanı Mele Zahit Çiftkuran, bu konuda çalışmaların ve tartışmaların sürdüğünü söyledi, önümüzdeki günlerde programın ve katılımcıların netleşeceğini belirtti.
'Halkımızın talebiydi' DTK İnanç Komisyonu Sözcüsü Fevzi Köz de, geçen yıl lokal düzeyde kutlamaların yapıldığını ama bu yıl ilk kez genel bir çalışma yürüteceklerini dile getirdi. Neden böyle bir etkinliğe ihtiyaç duyulduğu sorusuna Bu halkımızın bir gerçeğidir. Halkımızın inancıdır. Halkımızın, talebi, istemleri vardı. Bunu yerine getiriyoruz. Mümkün olduğu kadar en üst düzeyde bir etkinlik, kitlesel bir katılım yapmayı düşünüyoruz yanıtını verdi.
'Dini temsiliyet ön planda olacak' Köz, etkinliğin katılımcılarıyla ilgili şunları söyledi: İsimler henüz netleşmedi ama Türkiyedeki farklı kesimlerde tanınan, bilinen, İslami anlamda akademik olarak birikime sahip isimler olacak. Siyasi temsiliyetten çok dini temsiliyet ağırlıklı olacak. Elbette her kurumun, partinin temsilcisini de davet edeceğiz.
Kutlu Doğum Haftası kapsamında Diyarbakır'daki kutlamaları şu ana kadar HÜDA-PAR'a yakınlığıyla bilinen 'Peygamber Sevdalıları Platformu' düzenliyordu. Kutlamaların adresi geçen yıla kadar İstasyon Meydanıydı. Platform geçen yıl on binlerce kişinin katılmıyla Nevruz Alanında gövde gösterisi yaptı. Etkinliğe katılanlar sadece siyasallaşan Hizbullah tabanı değildi, bu etkinliklere BDP ve AK Parti tabanı da katıldı.
Din açılımı Kürtlerin hassasiyetlerinden olan din konusunda adım atmamakla eleştirilen Kürt siyaseti de, son yıllarda dini açılımlara yöneldi. BDPnin bu alandaki ilk çalışması, Nisan 2011'de anadilde eğitim, askeri ve siyasi operasyonların durdurulması, tüm siyasi tutukluların serbest bırakılması ve yüzde 10 seçim barajının kaldırılması talepleriyle başlattığı sivil itaatsizlik eylemleri kapmasında gündeme geldi. Eylemlerde, ilk önce bölgede "molla", "seyda" olarak bilinen din adamları da hazır bulundu, Beddiüzzaman Said-i Nursi ve Şeyh Said gibi din alimlerinin fotoğrafları görünür oldu.
Sivil cumalar Açılımın en önemli ayağını sivil cumalar oluşturdu. Cuma günleri cami yerine alanlarda kılınan namazla, açılım yeni bir boyut kazandı. Doğu ve Güneydoğunun birçok il ve ilçesinde cuma namazları sivil imamlar eşliğinde kıldı. Eylemler, 30 ayın sonunda amacına ulaştığı belirtilerek bırakıldı.
Kürt siyasi hareketi böyle nereye gidiyor? HDP ile batıda sola kanca atmaya çalıştılar, omadı, şimdi doğuda din kartını daha da ileri boyuta taşıyarak AKP'den oy çalmaya çalışıyorlar. Olan ülkeye, ve en çok da kürt halkına oluyor. Solcu arkadaş doğru söylüyorsun, BDP kutlu doğum haftalarıyla kürt halkını özgürleştirecek!
Seçimlere giren BDP ve HDP toplamı ne yaparsa yapsın belli bir oy oranının üzerine çıkamıyor. Kürtlerin yarısına yakını doğuda AKP'ye oy verirken, batıda CHP ve AKP çok daha fazla oy alıyor. Bir anlamda kürt siyasalı bir sıkışmışlık yaşıyor. Bu sıkışmışlıktan kurtulmanın yolunu böyle aşacaklarını sanıyorlar. Hem milliyetçi ve hem de dinci BDP doğuda AKP'den fazla oy almayı düşünüyor. Önlerinde CHP örneği varken bile ders alamıyorlar. AKP varken din üzerinden neden BDP'ye gitsinler. Ama belki de BDP AKP'den daha fazla dine sarılma kararı almıştır. Orasını bilemem.
Devrimci hareket, özgürlük hareketi deniliyor ama, kürt halkının gericileşmesi yönünde adım atmaya başladılar. Solun onaylayabileceği bir tutum değil bu?
ODTÜ Kuzey Kıbrıs Kampüsü'nde yarın Din İşleri Başkanlığı tarafından Kutlu Doğum Haftası için bir konferans düzenlenecek. Kuran-ı Kerim Tilaveti, Ney ve Kaside dinletisi ve konuşmalarla Kutlu Doğum için konferans düzenlenmesi öğretim üyelerinin tepkisini çekti.
(soL - Haber Merkezi) ODTÜ Kuzey Kıbrıs Kampüsü'nde yarın Din İşleri Başkanlığı tarafından Kutlu Doğum Haftası için bir konferans düzenlenecek. ODTÜ Rauf Denktaş Salonu'nda 20.00'da yapılacak Kuran-ı Kerim Tilaveti, Ney ve Kaside dinletisi ve konuşmalarla Kutlu Doğum için konferans düzenlenmesi öğretim üyelerinin tepkisini çekti.
Öğretim üyeleri bilimsel eğitim verilen bir üniversitede böyle bir kutlamanın yapılmasına tepki gösterdi. Üniversite öğrencileri ise Din İşleri Başkanlığı'nın ve onun alt türevlerinin, okullarının imkanlarını, islamiyet kisvesi altında yürüttükleri çirkin politikalara alet etmelerini kabul etmediklerini, buna destek olan ODTÜ KKK yönetimini kınadıklarını açıkladılar.
ODTÜ Öğrenci İnisiyatifi yaptığı açıklamada çeşitli nedenlerle kampüste etkinlik düzenlemesine ve hatta afiş asmasına dahi izin verilmeyen birçok grup varken bu faaliyetlerin yapılmasının ifade özgürlüğü çerçevesinde de değerlendirilemeyeğini, düzenleyicilerinin bu kadar rahat bir şekilde ODTÜ KKK yönetimininden izin alabilmeleri ve başka herhangi bir toplantı mekanında yapabilecekken etkinlik için üniversite kampsünü seçmelerini de manidar bulduklarını açıkladılar. AKP iktidarı ve başta Gülen Cemaati olmak üzere dini örgütler tarafından bir güç/gövde gösterisi haline getirilen Kutlu Doğum Haftası'nın üniversitelerinde kutlanmasına karşı olan öğrenciler, muhafazar yaşam tarzını yaymak isteyenlerin kendi yaşam tarzlarına müdahalede bulunmaları nedeniyle bu tür çalışmaları tehlikeli bulduklarını söyledi.
Öğrencilerin üniversitede yapılacak Kutlu Doğum Haftası Konferansı'na tepki olarak yazdıkları bildirinin tamamı şu şekilde:
Dini bayramlar ve dini günler Hicri Takvim'e göre belirlenirken ve yaşanırken, Kutlu Doğum Haftası Diyanet İşleri Başkanlığı'nın 1989 yılında aldığı bir karar ile Hicri Takvim yerine Miladi takvimde sabit bir tarihte, 14-20 Nisan arasında kutlanmakta.
1989 yılından beri, Kutlu Doğum Haftası'nın 23 Nisan Çocuk Bayramı'na özellikle denk getirildiğini, İslam dininin çoğunlukla benimsendiği başka hiçbir ülkede var olmadığını, AKP iktidarı ve başta Gülen Cemaati olmak üzere dini dinamikler tarafından bir güç/gövde gösterisi haline getirildiğini hepimiz biliyoruz.
Laik olduğu iddia edilen Türkiye Cumhuriyeti'nde 2011 yılında Milli Eğitim Bakanlığı bir genelge ile okullarda Kutlu Doğum Haftası'nın kutlanmasının önünü açıyo. 1989 yılında dini bir gün yaratan devlet, yaklaşık 20 yıl sonra bunu bir devlet geleneği haline getiriyor.
Son zamanlarda ODTÜ Kuzey Kıbrıs Kampüsü Yönetimi'nin kampüs yaşamındaki iç dinamikleri ve öğrenciler arası kutuplaşmalara sebep olan kurumları pek fazla irdelenmemesi sonucu gericilik cesaret kazanmıştır. Bunun en son örneği ODTÜ Kuzey Kıbrıs Kampüsü'nde örgütlenen ESKAD adlı derneğin beyhude çabalarıdır. Bu derneğin üyeleri, kendilerinin de belirtmesiyle, okul çıkışındaki alkollü mekanların ibadethanelere 100 metre kuralı çerçevesinde, kapatılması için, barların karşısına kaçak bir şekilde cami diktirmek için uğraşmalarından panolardaki alkollü eğlence mekanları reklamlarından, mezuniyet kokteylinde içkinin olmasından, Vitamin Bar'da öğretim üyelerinin/görevlerinin alkol kullanabilmesinden ve bahar şenliğinde içki içilmesinden rahatsız olmakla kalmayıp bu durumu kendilerine göre belirledikleri ideal muhafazakar yaşam normlarına çevirmek için arkalarına devlet desteği almış olmalarını unutmadık. Bu derneği ve derneğin pratiklerini insanların yaşam tarzlarına karıştıkları için tehlikeli buluyoruz.
Biz bu zihniyeti tanıyoruz. Bu zihniyet, Kıbrıslı Türklerin tarihsel koşullar içinde kendi öz kültürel yapılanmasını ve inanç pratiklerini bir tür iman eksikliği olarak gören, Kıbrıs Türk toplumunun kültürel ve inanış biçimlerini asimile etmeye çalışan ve ümmetçi bir bakış açısıyla kendilerinden olmayanları boğan bir zihinyettir. Bu zihniyet Türkiye'de yükselişe geçtikten sonra durdurulamayan İlahiyat kolejleri, cemaatler, tarikatlar, Diyanet İşleri Başkanlığı'nın minyatür figürleri bunların bir sonucudur. Bu zihniyetin ve pratiğinin 11 Nisan Cuma saat 20.00'da Rauf Denktaş Anfisi'nde Din İşleri Başkanlığı'nı paravan olarak kullanarak Kutlu Doğum Programı gerçekleştireceklerini öğrenmiş bulunmaktayız. Çeşitli nedenlerle kampüste etkinlik düzenlemesine ve hatta afiş asmasına dahi izin verilmeyen bir çok grup varken bu faaliyetler ne yazık ki ifade özgürlüğü çerçevesinde de değerlendirilemezler. Düzenleyicilerinin bu kadar rahat bir şekilde ODTÜ KKK yönetimininden izin alabilmeleri ve başka herhangi bir toplantı mekanında yapabilecekken etkinlik için üniversite kampsünü seçmeleri de çok manidardır.
Din İşleri Başkanlığı'nın ve onun alt türevlerinin, okulumuzun imkanlarını, islamiyet kisvesi altında yürüttükleri çirkin politikalara alet etmelerini kabul etmiyor, buna destek olan ODTÜ KKK yönetimini Kınıyoruz!
BDP kutlu doğum haftasını organize ederek halkımızın islami ihtiyaçlarının karşılanması konusunda toplumsal bir sorumluluk yüklenmeye çalışıyor! Bunun altında başka bir anlam yok(muş)!
Sitemiz Bir Paylasim
Forum sitesidir Bu nedenle yazı, resim ve diğer materyaller sitemize
kayıtlı üyelerimiz tarafından kontrol edilmeksizin eklenebilmektedir. Bu
nedenden ötürü doğabilecek yasal sorumluluklar yazan kullanıcılara
aittir. Sitemiz hak sahiplerinin şikayetleri doğrultusunda yazı ve
materyalleri 48 Saat içerisinde sitemizden
kaldırmaktadır.
Bildirimlerinizi info@solpaylasim.com adresine
yollayabilirsiniz.
