SolPaylaşım  
Ana Sayfa  |  Yönetim Paneli  |  Üyeler  |  Giriş  |  Kayıt
 
OTURUYORSAN KALK; AYAKTAYSAN YÜRÜ; YÜRÜYORSAN KOŞ!
Yurt ve dünya sorunlarına soldan bakan dostlar HOŞGELDİNİZ .Foruma etkin katılım yapabilmeniz için KAYIT olmalısınız.
Yeni Başlık  Cevap Yaz
"Birleşik Muhalefet Hareketi" umut verdi           (gösterim sayısı: 4.982)
Yazan Konu içeriği
Üye Profili boşluk
denizcan
[ devrimci ]

Varsayılan Kullanıcı Resmi
Kayıt Tarihi: 24.12.2013
İleti Sayısı: 2.431
Konum: Trabzon
Durum: Forumda Değil
İletişim E-Posta Gönder
| Özel ileti Gönder


Konu Yazan: denizcan
Konu Tarihi: 16.09.2014- 09:47


"Birleşik Muhalefet Hareketi" umut verdi

Birleşik Muhalefet Hareketi İstanbul Forumu, Şişli Kent Kültür Merkezi'nde gerçekleştirildi. Salonda tek bir boş yer kalmazken, hazırlanan çerçeve metin ve "Nasıl bir birleşik muhalefet hareketi?" sorusu üzerine tartışma yürütüldü. İlk konuşmayı yapan Osman Öztürk, hazırlanan çerçeve metni açıkladı. Onlarca kişinin söz almasından sonra toparlama konuşmasını yapan Alper Taş, "Sert, birleşik, kuvvetli vurmamız lazım" dedi.

Resim Ekleme

Yarın Haber'in bildirdiğine göre; İstanbul Forum'u Devrim mücadelesinde, Gezi direnişinde hayatını kaybedenler için yapılan saygı duruşu ile başladı. 147 gündür direnişte olan Sütaş işçilerinden gelen mesaj okundu.

Resim Ekleme

Resim Ekleme

Saygı duruşunun ardından Osman Öztürk, çerçeve metni açıklayan bir konuşma yaptı. Osman Öztürk'ün konuşmasının ardından onlarca kişinin aldığı sözlerle çerçeve metin üzerine konuşmalar yapıldı, "Nasıl bir birleşik muhalefet hareketi?" sorusuna yanıt arayan bir forum gerçekleştirildi.

Forumdan kareler:

[img]http://yarinhaber.net/uploads/1(7).png[/img]

[img]http://yarinhaber.net/uploads/2(5).png[/img]

[img]http://yarinhaber.net/uploads/3(2).png[/img]

[img]http://yarinhaber.net/uploads/5(2).png[/img]

Birleşik Muhalefet Hareketi İstanbul Forumu'nda onlarca kişi söz alarak görüşlerini ifade etti. Forumda alınan sözlerde öne çıkan kısımlar:

Resim Ekleme

Osman Öztürk:

Birleşik Muhalefet Hareketi çalışmaları başlayalı 9 ay oldu. Asıl başlangıç Taksim’di. Muhafazakar diktatörlüğe karşı başlatılan direniş birleşik muhalefetin başlangıcıydı. Meclisler oluşturduk. Gezi’deki gibi ortak karar alma tarzı olarak forumları kabul ediyoruz.

Bundan önceki tüm çabalara saygı göstererek yeni bir ortak katılımlı forumlarla sürecimiz devam ediyor. Tüm bu süreçlerde yapılan tartışmalarla yeni bir taslak programımız oluşturduk. Forumlardan gelen görüşler ışığında bir konuşma yapacağım.

Tüm örgütllü örgütsüz kesim ve bireyleri içine katan, eşitlikçi, özgürlükçü, kamucu, cinsiyetçilğe karşı duran, farklı inanç gruplarının özgürlüklerini güvence altına alan, birleşik muhalefet hareketini yeniden büyütmek için yeni bir adım ve ortak bir çağrıdır.

Kimlikleri kabul eden ama kendini bununla sınırlamayan mücadele zeminidir. Haziran direnişinin işaret ettiği hayat üzerinden, direnişçi, dayanışmacı, siyasete daha etkin müdahale eden bir harekettir.

Tek parti diktatörlüünün hayata geçirilmeye çalışıldığı, Soma’da, Mecidiyeköy’de açığa çıktığı gibi işçi ölümlerinin, kadın cinayetlerinin devam ettiği, neo liberal saldırganlığın devam ettiği sürece karşı mücadele ediyoruz.

Sosyal medyada tartışılan başlıklardan bahsedelim. Toprağımız, derelerimiz, suyumuz için; üretenlerin yönettiği ülke için, Gezi’den aldığımız güçle diktatöre karşı durmak için,   zalimin zulmüne karşı birlikte mücadele için, Ethem’den Berkin’e Gezi’de düşenler için, karanlığın üzerine birlikte yürümek için, AKP’ye karşı işçi ölümlerini durdurmak için, onurlu bir yaşam için, umutla gökyüzü demek için, yarını bugünden kurmak için, parçalı direnişleri birleştirmek için, Gezi’nin yeniden meydanlarda vücut bulması için, işyerlerinde, sokaklarda, evlerde, meydanlarda tek yumrukta, tek yürekte, birleşik dayanışma, eylem için, birleşik muhalefet hareketi diyoruz, başlıyoruz ve hep birlikte devam ediyoruz.

---------------------------------------------------------------------------------------

Resim Ekleme

Semih Ekşi:

Önce betimleyelim, Hazırlanan metinde yapılmış ama ben de değineceğim. Süreç geziyle birlikte başlar, süreçle en iyi nokta biz süreci tanımlayamayız. Süreç oluşuyor. Gezide gördük. Başladı ve hepimizi sürükledi. Yapmak isteyenler dahi süreci kontrol edemedi. Süreç kendi mantığında ilerliyordu. En önemli özellik, eleştiri bilinci olmalı yoksa varolamaz bu süreç.   Özgür ve kolektif bir yaşam bilinci, yeni bir yaşamın varolması gerekir. Uzun süredir gözden düşmüş olan, insan kolektif bir varlktır, geçmişin başarısız olması bunu değiştirmiyor. Biz bunu harekete geçirmeliyiz. Bunu pratğe geçirmeliyiz. Gezi’nin ön hazırlığı yapılmadı, kendi mantığında ilerledi, hareket halinde bilgi üretildi.

Örgütlenme ve sosyal program. Bununla ilgili arkadaşlar buraya yönlenmeli. Parça parça çalıştırmalar bütünleştirilmeli. Son şey sürecin dışında kalanlarla iletişim devam etmeli. Hala katılacak olanlar katılanlardan daha geniş birr kesim ama yine de sürecin içerisindeler. Sürekli kılacak bu süreci yapıya ihtiyaç var. Böyle doğru bir perspektifle ilerleyebilirsek kısa bir süre sonra en ciddi sorun zihin karmaşası. Önemli birşey olduğu zaman zihinler darmadağın oluyor. Manipülasyonlar AKP’yi ayakta tutuyor. Kısa bir sürede böyle hareket edersek siyasal sürece etki edebiliriz. Orta vadede ise sosyal ve siyasal olarak etkileyebiliriz.

----------------------------------------------------------------------------------------

Resim Ekleme

Barış İnce:

Siyasi yapılar toplumun evreleri üzerinde değişimler gösterir. Gezi süreci umut yaratan bir süreçti. Bu tarz dönemler belirli hayal kırıklıkları da yaratabilir. Arkadaşlarımızı yitirdiğimiz süreç sonunda hala AKP’yi geriletemiyor olmamız ciddi bir hayal kırıklığını da beraberinde getirir. Barikatlar önemlidir aynı zamanda refleksiftir. Hepimiz Gezi’den bu yana bir barikatta direndik ama önemli olan bu hareketleri bir araya getirmektir. Ankara’daki süreç önemlidir ve başlangıç olarak kabul edilebilir. “Bu halktan bir şey olmaz” diyen zihniyet giderek egemen olmaya başladı. Gezi’de gördük ki bir ayda insanların zihinleri nasıl şekilleniyor. Bizim de bu umudu korumak için mücadele zeminine ihtiyacımız var. En önemli şey ortak noktalarımızı ortaya çıkartmak ve mücadele pratiği yaratmak. Önemli olan o insanların nasıl bir araya geleceği ve AKP’ye dur diyeceği. Farklılıklarımızı öne çıkartmamalıyız. Suni denge bozulmuştur, HES’çi teyze baltayı çıkarttığı gün. Yolumuz açık olsun.

----------------------------------------------------------------------------------------

Resim Ekleme

Hilmi Begümcan:

Birleşik Muhalefet Hareketi’nin yayınladığı metinlere mutabıkım. Geçmişten farklı olarak ilerleyeceksek teorik bir sorunu çözmek zorundayız. Bir tarihsel dönemin sona ermiş sosyalizmden medet uman insanlar olarak algılanıyoruz. Bu algı bizim çabalarımızı sonuçsuz bırakıyor. Gezi’den sonra geriye kalan bir şey olmadığını görmek mümkün. Bir takım forumlar vardı katılımlar yüksekti ama sonra sönümlendi. Çünkü hala bir tarihsel dönemi sona ermiş sosyalizmden medet uman insan dili tutturuyoruz. Bir süre sonraa insanlar uzaklaşıyor.Sosyalizmin başarısızlıklarına ilişkin kapsamlı bir eleştiri getirmeliyiz, iktisadi nedene tekabül ediyor. Kapitalistler iktisadi model inşa ediyor. Dünyanın üçte birinde, dünyanın yarısını yönettik ama başarısız oldu. Yeniden bir model inşa etmek zorundayız. Değirmenin suyu nereden gelecek. ‘Şikayet eden insanlar’ algısını engelleyebiliriz. Cesaretle baştan başlayarak bu meselenin değerlendirmesini birleşik muhalefet hareketinin yapması gereklidir. Gezi çok daha büyük bir güç haline gelir. Yapamazsak bu topluluktan başka bir şey kalmaz. Bir alternatif sunmak zorundayız. Kapitalizmin sorunlu olduğunu insanlar yaşayarak görüyor. Yeniden bir hayatla iktisadi bir modelle inşa etmeliyiz. Toplumun tüm kesimlerinde güçlenebiliriz. Tayyip zaten bizi birleştiriyor. Alternatif sunamazsak, öfke bitince dağılırız.

----------------------------------------------------------------------------------------

Resim Ekleme

Kızıl Dayanışma adına Meltem:

Değişen ve dönüşen bir dünyada savaşçılar olarak, ezilenlerin halkların, cinsel varlığı yok sayılanlara karşı son sözümüz dayanışmadır. Bizim program tartışmasından önce önerilerimiz vardı. Bugün AKP’ye ve darbelere sınıfı silmeye çalışanlara karşı önerimiz var.

----------------------------------------------------------------------------------------

Resim Ekleme

Red Dergisi'nden Hakan Gülseven:

Sultanlık heveslisi malum şahsın güçlenen diktatörlüğü ve islami faşizm etrafımızı sarıyor. İşçiler yaşan savaşı veriyor. Hükümet Türkiye’yi iş cinayetlerinde liderliğe taşıdı. Halkalı’da işçilerin yolları kapattığı görüntüler izledik.

Ayrıntılarda boğulmaya çok gerek yok. İyi bir metin var ve bunun tek sayfalık özetini hazırlayalım. Bu özetle yoksul kitleleri, işçi sınıfını birleşik muhalefet hareketinin bir bileşeni haline getirelim.

İş güvencesi, sigorta, insanca ücret sağlanmalı. Kadına yönelik karşı devrim süreci var. Her gün kadınlar öldürülüyor. İktidarın kadını toplumsal hayattan silme politikalarıyla alakalı. Kadınlar birleşik muhalefete liderlik etmeli. Çocuklarımızın geleceği çalınıyor.

Sokakları yeniden kazanmak zorundayız ve acil eylem planına geçmeliyiz. İçi boş birlik laflarından herkes usandı.

Bugüne kadar bizi bu yoldan geri döndürmeye çalışan çok oldu. Sosyalizm öldü dediler, CHP gibi bir rejim inşa ettiler. İşçi sınıfı, emekçiler büyük acılarla başbaşa. Sosyalizmin öldüğünü anlatmak için kitaplar yazdılar. Elveda Proletarya diye bir kitap var, Soma’da işçiler ölüyor, işçilerin öfkesi örgütsüz bir şekilde sokağa çıkıyor. “Merhaba proleterya” diye sesleniyorum o kitaba. Biz devrimi çok sevdik diye bir kitap var, biz devrimden vazgeçmedik. Bu diktatörlük zindanlarından herkes geçti. Diktatörlük heveslilerine pabuç bırakacak halimiz yok. Biz kazanacağız

----------------------------------------------------------------------------------------

Resim Ekleme

İlhan Şimşek (Devrimci Hareket)

Birleşik muhalefet hareketinin biz 8 ayını kaçırdık. Son 1 ayı yakaladık. Örgütlü olduğumuz tüm yerlerde tartışma yürüttük. Taslağı değerlendirdik. Eleştri ve öneri yapıyoruz. Broşür dağıtacağız.

----------------------------------------------------------------------------------------

Resim Ekleme

Ahmet Kale:

Birleşik Muhalefet Hareketi ismine itiraz ediyorum. 100 yıldır bu ülkede sosyalistler muhalefet ediyor, iktidar olmaya hakkımız ve gücümü var. Birleşik iktidar hareketi desek program çok daha değişik olur. Program net somut anlaşılır. 100 yıldır sosyalistler mücadele ediyor her alanda. Gezi’yi abartmayın. İlk günden son güne hareketin içindeyim ve Gezi’nin abartılmasına karşıyım. Son derece yan yana olduğumuz bir hareketti ama Gezi’yle sınırlı bir komündü. Sisteme zarar veremedik, AVM’ler bankalar çalıştı. Her şey yürüdü. Bundan sonuçlar çıkaralım, toz kondurmayalım, Ona bağlamayalım kendimizi ama örnek alalım.

İşçi cinayetlerine herkes vurgu yaptı. Şişli’deki cinayetlerde belediyenin payını unutmayalım. Alternatifimiz boldur. Üretim araçlarının kolektif mülkiyetinden başka kapitalist sisteme alternatif yoktur. Bu kadar net olmak zorundayız. Programımız sosyalizm olmalıdır, demokrasi toplumun her kesimi için demokrasi olmalı. 12 Eylül bizim için faşizmdir. Herkes için demokrasi ham hayalden öte bir şeydir. Programımız iktidar ve sosyalizm olmalıdır. Adımlarımızı buna göre atmak zorundayız.

Kapitalizm vurgusu bütün maddelerde net ve somut değildir. İktidar hedefi olmalıdır. Denemek zorundayız, işçi sınıfı olmadan demokrasi olmaz. Tartışmaya ve çalışmaya herkesi davet ediyorum.

----------------------------------------------------------------------------------------

Resim Ekleme

İbrahim Aydın:

Bu toplantı Türkiye’deki inşa edilen yeni rejime muhalefet eden potansiyeli sahiptir. Yeni rejime ilişkin bütün toplumsal kesimler, başta Kürt hareketi, rejimle uzlaşma arayışı içindeler. Bu rejimin genel özellikleri söylendi.  

Gezi bu rejime dönük çok farklı kesimlerin tepkisiydi. Bu tepkinin kendisi rejimin gerçek yüzünü ortaya serdi. Hedef açık, 2015 seçimleri bu sürecin finali olarak görünüyor. Topyekün bir güce erişmeyi hedefliyorlar. Yeni rejim bütünüyle ortaya çıkacak. Burjuva bir şekilde bunla uzlaşıyor. Malesef sosyal demokrasi uzlaşıyor bunla, fikri kabul ediyor. Adayların muhafazakar olması tesadüf değildir.

Kürt hareketi de uzlaşıyor ve rejimde kendisine yer edinmeye çalışıyor. Geriye kim kalıyor. Ucuz emek cennetine geçilmiş Türkiye’de bir yığın, Gezi’de ortaya çıkan geniş bir kitle muhalefet etmek ve direnmek istiyor. Ancak siyaset belirli merkezi yapılara zorlanmalı. Bir yığın hareketine böyle ulaşabiliriz. Köprüden önceki son çıkış noktasındayız. Bu süreci kaçırmadan bütün gücümüzle olanaklarımızla buraya bir cephesel tarzla barikat oluşturmaktan başka şansımız yok. 12 Eylül’ün arefesinde sosyalistlerin oluşturamadığı güç nasıl bir yıkım gerçekleştirdiyse, buna benzer bir durumla karşı karşıyayız.



Cvp:
Yazan Cevap içeriği
Üye Profili boşluk
denizcan
[ devrimci ]

Varsayılan Kullanıcı Resmi
Kayıt Tarihi: 24.12.2013
İleti Sayısı: 2.431
Konum: Trabzon
Durum: Forumda Değil
İletişim E-Posta Gönder
| Özel ileti Gönder


Cevap Yazan: denizcan
Cevap Tarihi: 16.09.2014- 09:53


2. Oturum

----------------------------------------------------------------------------------------

Resim Ekleme

Erdal Sarıkaya (Gezi gazisi)

68 kuşağının başlattığı özgürlük mücadelesi darbeyle bastırılarak nice gençlerimiz şehit edilmiştir. Halk korkutulup hareket sindirilmeye çalışılmıştır. Gezi’yle halk yeniden alanlarda haykırmaya yönelmiştir. Gezi 68’in devamıdır. Süreç bütünlük arz eder. Gezi 1,5 yılını doldurmasına rağmen ne kadar hedefe ulaşmıştır?

Gezi hala canlıdır, mahallelerde kendine beden aramaktadır. Halk artık sosyalist söylemlerden bıkmış durumdadır. Muhalefetin çizgisi halkın anlayacağı dilde olmalıdır. Süreç menfaat gözetilmeden AKP’ye karşı sürdürülmelidir.

----------------------------------------------------------------------------------------

Resim Ekleme

Kamil Kartal

8-9 aydır yürütülen çalışmada eleştirilerin öneml bir kısmı taslağa girmiş durumda. Gelinen noktada   birleşik muhalefet hareketinin yaratılması çalışmasını başlatabilecek bir olgunluğa doğru yol aldığını görüyorum.

Soma’da bize yapılan saldırıyı eleştiren ve Soma maden işçileri meclisi yaratmak isteyenlere yapılan saldırılara geçmiş olsun mesajı yayınlayan politik örgütlere şahsım adına teşekküre diyorum. Buradan hareketle yaşanmakta olan sürece baktığımızda sınıflar mücadelesi açısından irili ufaklı gelişmekte olan bir sınıflar mücadelesine ve aslında hak hukuk gelecek mücadelesi diyebileceğimiz bir şekilde bunları çözmeye çalışan bir mücadele başlattıklarını görüyoruz.

Eğer birleşik muhalefet hareketi çubuğun ucunu bir eksen olarak sınıflar mücadelesine çevirecekse, önümüzdeki döneme ilişkin geçmişten alınan deneyimle geleceğe aktarılan mücadelelerde yanında bulunmak zorundadır.

20 milyonun üzerinden bir işçi kitlesi var. Biat ettirilmiş bir korkuluktan bahsediyor, milonlarca insanın örgütsüz olduğu ve çok geniş işçi havuzunu olduğu kitleden bahsediyoruz.

----------------------------------------------------------------------------------------

Resim Ekleme

Zafer Aydın:

AKP sistematik bir şekilde toplumsal yaşamı değiştiriyor ve muhalefet boşluğu var. AKP’nin izlediği çizgiyi derinleştirerek devam ettirecek 3 noktanın altını çiziyor:

1 Biz artık özgürlükleri ahlakli bir formasyonla yeniden tanımlayacağız. Dini esaslara göre özgürlüğü düzenleyeceğiz

2 Yönetim birliği. Yasama yürütme yargıyı tekelleştireceğiz.

3 Üretim üssü. Emek ucuz, çok çalışıyor ve az hastalanıyor işçiler. Çin’e buyrun yatırım yapın dediler. Uluslarası sermayenin çalışma kampına çevirecekler

Yatağan’da, somada, taşeronda, inşaatta, HES’lerde, nükleerde direnişler var ama muhalefetin etkisi kendi gücüyle sınırla kalıyor. Muhalefet odağını tek bir merkezde toplamalıyız. Grevlere eylemsel destek verecek muhalefet   odağına ihtiyaç var. Torunlar’a sokağı dar edecek muhalefete ihtiyaç var.

Evet biz benzer şekillerde bu yolu defalarca yürüdük. Ama aynı yoldan yürüyüp farklı sonuçlar alınabilir, çünkü deneyimler var. Umudumuzu kaybettiğimiz anda mücadeleyi de kaybettik demektir. Toplumun ihtiyaçları doğrutusunda yapabileceklerimizin en iyisini yapma yönünde sözümüzü, irademizi ortaya koymak zorundayız.

----------------------------------------------------------------------------------------

Resim Ekleme

Hakan Öztürk

Kötü şeyler var ama iyi şeyler de var. Gezi direnişi bizim üzerimize uygulanan şimdiye kadar görülmemiş bir baskıdan sonra ortaya çıktı. Arkadaşlar umutlu olalım Tayyip Erdoğan diye bir şey var, AKP diye bir şey var, diktatörlük diye bir şey var ama Gezi direnişi diye bir şey de var. Taksim’den geçerken görüyorum, halkımız Gezi’deki o çimenlerin üzerine ayaklarını uzatmış oturuyor. Mutlular, onu biz yaptık. Kendi ellerimizle aldık.

Yanlışlar yaptığımız oldu, büyük yanlışlar yaptığımız da oldu ama bunlar deneyimdi. Bu insan hayatında da böyledir. Büyük yanlışlar yaparsınız, bunlar sizin doğruları yapmanıza vesile olur.

Çok düştük kalktık ama yürüdüğümüz de oldu. Nazım Hikmet’ler, Deniz Gezmiş’ler,   Mahir Çayan’lar, İbrahim Kaypakkaya’lar yürüdü bu ülkede. Büyük grevler, büyük eylemler yaptık, büyük direnişler yaptık. Böyle bir tarihimiz var. Gezi’de ağaçları koruduk ama yeni fidanlar da diktik.

O fidanlar göğe doğru yükselirken, Türkiye’deki sosyalizm özsütünü almak için toprağa doğru bu fidanların kökleri ilerleyecektir. Onun için buradayız. Doğru bir şey yapıyoruz ama zor da bir şey yapıyoruz. Bunu akıl etmek kolay değildir.

Yıllardan sonra yollardan sonra tekrar buraya gelebildik. Gezi direnişi bizi buraya getirdi bun unutmayalım. Onlarca programdan daha iyi bir şeydir Gezi direnişi.

Gezi’den sonra forumlar oldu, güzel şeyler konuştuk ama sadece güzel şeyleri yad etmekle olmaz. Sürekli bir örgütlülüğe sahip olamadı. Bu 2 bin kişi toplanırsa, örgütlenirse, eylem yaparsa çok iyi. Böyle böyle, düşe kalka yürümeyi öğreneceğiz. Önümüzdeki zamanlarda koşmaya da çalışacağız, ama gerçeğe oturmalıyız. Nereye kadar sadece toplantılar yapacağız?

Forumlardan da çıkardığımız dersle meclisler olarak biraraya gelip kararlar almalıyız. Direnebiliriz, kazanım elde edebiliriz, ama en sonunda bu direnişi geleceğe taşımalıyız. Gövdenin yanında sinir sistemine ihtiyaç vardır. Birleşik Muhalefet Hareketi, bugüne kadar biriktirdiğimiz şeylerin yeniden bir sinir sisteminin olabilmesi ihtimalidir. Sinir sistemi olmadan akıl yürütemezsiniz. Akıl olmadan da olamaz.

Sosyalizm insan aklıyla kurulabilir. Örgütlenmeli, meclisler kurmalı, kararlar alıp uygulamalıyız. Evet Soma’da çok büyük sorun var, çocuklar normal okullara bile gidemeyecek belki. Mecidiyeköyde işçiler ölüyor, haber bültenlerinde sürekli kadın cinayetlerini izliyoruz. Bunları birleştirmeliyiz. Ekim devrimi sert olmadı. Biz de uzanıp örgütlenebiliriz.

Herkesin geçmişinde sorunlar vardı. Parçaları bölmenin ne alemi var? Eninde sonunda birleşmek zorundayız. Gezi direnişi, hoş bir seda değildi. En uçtaki insanları tüm insanları biraraya getirdi. Küçük bir park için insanları topladı. Bütün küçük yerlerden merkeze doğru parklara doğru ilerlemeliyiz. Almamız gereken çok alan, çok meydan var. Somuta getirelim bunu. Buradan örgütlenme duygusuyla, sinir sistemi yaratma, eylemler yapma duygusuyla çıkmalıyız. Beraber yürüyelim. Neden bu iki bin kişi birlikte yürümesin? Neden düşmana korku salmayalım?

Bize Gezi direnişin anlatmaya çalıştığı şey beraber olabilmektir. Anonim olmalı, su gibi olmalı, her kimlik bu saydamlıkta bir olabilir. Bu daha başlangıç Gezi’nin lafıydı ama ilerledik artık yürümeli ve koşmalıyız. Başlangıçtan sonraki zamanlardayız. Beklemeye başlamamalıyız. İyi örgütlenmeliyiz. Bunların doğru adresi birleşik muhalefet hareketidir.

----------------------------------------------------------------------------------------

Resim Ekleme

Hakan Demir - Gezi Partisi

Tam da bizim başından beri düşündüğümüz şeyler konuşuluyor. Çok geniş şekilde birleşmeliyiz. Sağlu sollu birleşmeliyiz, anonim olmalıyız, ötekileştirebilecek şeyleri bir kenara bırakıp, ortak şekilde birleşmeliyiz.

Ülkemizin geldiği durumda sadece iktidarın borusu ötüyor. Çağrıda bulunuyorum, farklı düşünceleri olan insanları kenara atmayalım. Şu ana biz dışarıda gaz sıkılıyorcasına kenetlenmeliyiz.

Gezi Partisi’nden 2. konuşmacı:

Gezi Partisi olarak biz çok zor bir iş başardık. Parti dediğimiz ülkelere varan, ülkeleri idare eden, kanunlar koyan büyük bir organizasyondur. Gezi’yi yakından inceleyin, şu anda ufak ufak damlalar var. Bu damlalar artık toprağa düşüp birbirleriyle birleşmeye başladı ve bunlar yol oluşturuyor. Bunlar ırmak nehir oluşturacak. Kimler omuz veriyorsa onlarla yürüyün.

--------------------------------------------------------------------------------------

Resim Ekleme

Tuğba Topal (Köz):

Muhalefetin odağına AKP’yi oturtmayı önemsiyoruz. Yeni döneme giridk Gezi’den sonra. AKP’nin suyunun ısındığını düşünüyoruz. AKP’ye karşı cemaat ve CHP ittifakını oluşturmak gibi bir seçeek var. 2.si ise emekçilerin mücadelesi olan bir şık var.

Bu çağrıyı yükseltmeliyiz, soyut bir çağrıdan uzak, geziden sonra noldu neden sürdürülmedi. Yapılması gereken buradan dışarıdaki bileşenlere çağrı yapmak önemli. Cumhurbaşkanlığı seçimleri bu yüzden böyle oldu. Bu birleşik muhalefet hareketi mücadelesinde soyut değil diktatör eksenli somut hedefler koyarak mücadele etmek zorundayız. Bu tartışmaları bulunduğumuz mahallere aktarmak, birlikte tartışma becerisini göstermek lazım.

---------------------------------------------------------------------------------------

Resim Ekleme

Sait Tabak:

Çeşitli katmanları oluşturması gerekir. Bir sosyalist bir program içinde olamaz. Her türlü insanı bu sürece katmalıyız. Diğer evrelerde sosyalizm süsleme olabilir ama şuan bu hatalı. Buradaki insanların bir öncülük yapabileceği bir temel düşünce var bende. Genç yaşlı demeden elimizi taşın altına koymalıyız. Gezi’den sonraki zemin gerçekten uygun, muhalefetle mücadele olanağımız var. Çeşitli evreler var, yükselme düşüş. Gece 3 buçukta dahi eylem koyabilmeli birleşik muhalefet hareketi. Artık genel konuşmak istiyorum. Tatilleri 2. plana atmamız ön plana bazı şeyleri ön plana koymalıyız.

Bizim mücadeleye önderlik etme ve refleks eylem vermeyi bütünlük içinde ele almalıyız. Yerele takılmamalı ama aksakmadan ortak bir mücadeleyle bağımsız bir ülkeye doğru gidebiliriz. Politikayla beraber hareket etmeliyiz. Gezi’nin bir özgürlük söylemi var, klasik dogmatik katı söylemlerle yeni bir kuşak yakalayamayız. Ustalarımız var ama yeni bir kuşak da var. Bunları anlayamazsak geride kalabiliriz. Fatsa aklıma geliyor, yarım saatte 30 bin kişiyi bir araya toplama özelliği vardı oranın. Göç özelliği olabilmeli. Güç olunamazsa o güç her zaman içeriden yok edilebilir.Güç oluşturmanın da 2 yolu var. Her türlü mücadeleyi kabul etmek parlamenterist mücadele de dahil. Son sözün de sokaklarda geçeceği bilincine vararak o mücadeleyi örgütlemek zorundayız.





Cvp:
Yazan Cevap içeriği
Üye Profili boşluk
denizcan
[ devrimci ]

Varsayılan Kullanıcı Resmi
Kayıt Tarihi: 24.12.2013
İleti Sayısı: 2.431
Konum: Trabzon
Durum: Forumda Değil
İletişim E-Posta Gönder
| Özel ileti Gönder


Cevap Yazan: denizcan
Cevap Tarihi: 16.09.2014- 10:01


----------------------------------------------------------------------------------------
Resim Ekleme


Ahmet Aslan:


Hepimizin yaşanmışlıkları ve hayali var. Yaşanmışlıklarla düş kurabiliyoruz. Yeni bir yapı nasıl olacak. Eski unsurlar biraraya gelerek olacak. Bizim düşlerimiz hep bugüne ait şeyler. Yarını bilmiyoruz. Bugünü oluşturan şeylerle yarını bulabiliriz. Yeni yollar ve yeni sokaklar bulmamız gerekir.   Ellerimizi birbirimiz üzerine koyalım ki sıcaklıklar gitmesin.

----------------------------------------------------------------------------------------

Resim Ekleme  

Orkun Beyoğlu:

Benim tek beklentim internet sitesi olsun ve burada fikirler tartışılsın. Öncelikle bu yapılmalı başka bir şey yapmasa da olur. İspanya’da yeni bir hareket kuruldu ve internete taşınarak bu hareket %25 oy aldı. Gezi Parkı gezi pikniğiydi benim için. %10 seçim barajı kaldırılsın diyemeyen, Gezi’ye politik dokunuş yapamayan bir sol var. Gelir dağılımında dünyanın en kötü 3. ülkesiyiz.

----------------------------------------------------------------------------------------

Resim Ekleme

Çiçek Çatalkaya:

Taslak metin yeterli analizler var. AKP 12 yıldan ziyade, 80’den önce altyapısı oluşturulan, 80 darbesiyle zirveye doğru giden ve AKP’yle zirveye oturan böyle bir zihniyet var.

Fetişleştirilen, solun yan yana gelmesi ve yanyana gelmesinden bir şey olmaz diyen 2 anlayış var. Bundan sonra birleşik muhalefet hareketinin yoluna nasıl devam edeceği en temel sorulardan bir tanesi. AKP’nin her aracıyla bütünlüklü saldırısına karşı bütünlüklü cevap ve direniş hareketine ihtiyaç var.

Klasik yanyana geliş değil, AKP'ye karşı milyonlarca kişinin yanyana gelişiyle bir mücadele üretilmeli. Mahallelerde yanyana gelecek bir tarzı önüne koymalıdır.

----------------------------------------------------------------------------------------

Mesut Geçgel:

Bizler gençlik olarak, devrimci olmayı, onurlu olmayı, 68 kuşağındaki o insanlardan öğrendik. Gezi’nin yarattığı birleşik muhalefet hareketi olanağının nasıl olacağından konuşacağım. Halkın sorunlarından uzak olarak, bir şey yapılamayacağı bize öğretildi. Geçmişi bugünü geleceği birlikte yaşatmak gerekliliğini öğrendik. Solun özgürlüğü meselesini unutuyoruz, bir araya gelip tek vücut olmak değil, eylemlerde omuz omuza vermek gerekir. Bizim keşkelerimiz var.

----------------------------------------------------------------------------------------

Can Güneş:

İstanbul Üniversitesi öğrencisiyim. AKP üniversitelerdeki gerici politikaları devam ediyor. Her şey ayan beyan ortada, polis rektörlük işbirliği de ortada. Biz öğrencilerin görevi de ortada. Piyasacılık ve gericiliğe karşı boyun eğmemek, öğrencilerin kendi sözünü ortaya koyacak, AKP’ye karşı koyacak bir gençlik olmaktır.

----------------------------------------------------------------------------------------

Deniz Demircioğlu:

Birleşik muhalefet hareketi bugün Türkiye solunun ihtiyaç duyduğu birleşik halk hareketini yürütecek düzeyde olmalıdır. Sosyalizmi çok iyi kavramalıyız, sosyalizm bugün, bize yerellerden fabrika işçilerini örgütleyerek, onların hatrırlarını sorarak ilerleyebilir. Birleşik muhalefet hareketinden taleplerimiz bunlardır biz de elimizden geleni en iyi şekilde yapacağız.

----------------------------------------------------------------------------------------

Resim Ekleme

Osman Topaklı:

Halk iktidar hareketi olarak değişmeli isim. Birleşik halk iktidar hareketi de olabilir. Muhafazakarlık kavramını dilimizden çıkarmak gerekir. Bazen biz muhafazakar oluyoruz. Şu andaki AKP iktidarı varolan durumu korumayı, varolan haklarımızı geriye götürmeye çalışıyor. Muhafazakar demokrat kavramı onlara meşruiyet kazandırıyor. Varolan haklarımız torba yasayla ortadan kaldırılıyor. Gericileştirme faaliyetleri bu kavramla gizleniyor.

----------------------------------------------------------------------------------------

Resim Ekleme

Buse Söğütlü:

Marmara Üniversitesi öğrencisiyim. Eski düzenle hesaplaşırken piyasayla da uyumlu olarak, sömürünün ve rantın üzerinde yükseliyor iktidar. Emekçilere, işçiere, öğrencilere zulmün reva görüldüğü bir sistemle karşı karşıyayız. Buna sesini yükselten halk yığınlarına polis, biber gazı eşlik etmekte. Bugün Ortadoğu’ya baktığımızda dış siyasetin çöktüğünü görüyoruz.   Eğitim gericileşti. 2013 Haziranı’nda başka şeyler oldu. Halkın geniş kesimleri kendi sözlerini eylem biçimlerini oluşturdular.

----------------------------------------------------------------------------------------

Resim Ekleme

Ozan Turgut

25 yıldır böyle toplantılar çeken kameramanım ben. Her birleşme her birleşik yaratma işi bir kayıtmış gibi geliyor bana. Herkesin Gezi’si ayrı bir Gezi.

----------------------------------------------------------------------------------------

Resim Ekleme

Çağrı Aliş:

Ben okula girdiğimde ne Gezi olmuştu, ne toplumsal dinamikler patlak vermişti. Biz Gezi’yi yakalayamadık, başaramadık. Gezi bize farklı insanları kendimizle özdeşleştirip onlarla omuz omuza mücadele etmeyi öğretti.

----------------------------------------------------------------------------------------

Resim Ekleme

Naim Göktaş:

Hepimizin kendi küçük dünyalarında mutlu olmayıp, elimizin tersiyle bir kenara itip, içiçe geçmeliyiz. İttifak tartışması gibi konuşmalar geçti. Bu tartışmaların bir birlik hareketi olmadığı, solcuların bir araya gelip karar almadığı, sokakta bir araya gelen bir hareket olduğunu düşünüyorum. Mevzisel örgütlenmenin hayata geçirilip hayata geçirilmesi gerektiğini düşünüyorum.Artık meclisleri örgütleyip yerelin asıl muhataplığıyla birlikte birleşik muhalefet hareketini büyütmeliyiz.

----------------------------------------------------------------------------------------

Resim Ekleme

Tarık:

Birleşik muhalefet hareketinden anladığım yanındaki komşusu, işyerindeki mesai arkadaşı ile birleşik bir mücadele içinde olabilmektir. Bir sosyalist bir araya geliş olmaması gerektiğini düşünüyorum. Bu süreçler Gezi’yle birlikte başlamadı ve sonra da bitmedi parklarda devam ediyor, mahallelerde, işyerlerinde var. Yerel inisiyatiflerin yer aldığı her alanda var. Bütün bu unsurlarla birlikte mücadele etmek birleşik muhalefetin mantığında yer alan şeyler. Tüm unsurlarda mücadelenin içerisinde birikte politif perspektifleri de biraraya çıkarabilecek bir vizyonla hareket etmeliyiz. Örgütlenmenin gerekliliği konusunda farklı düşünceler var. Örgütlenmenin doğru tarzda önemli bir şey olduğunu insanların kavraması gerekiyor. Hem düşünsel hem de fiziki anlamda örgütlenme tarzı ortaya çıkmalı.

----------------------------------------------------------------------------------------
Resim Ekleme


Ateş Koç:


Hareket kelimesine takılalım. Önemli olan odur. Hareketi kimlerle hangi unsurlarla hangi toplumsal kategorilerle bir araya getirerek ilerleteceğiz? En kitlesel direnme eğilimi Gezi öncesiyle ve sonrasıyla farklı direnme pratikleriyle ipucu sunuyor. Örgütlü örgütsüz bireysel partili partisiz belirli bir programatikte bir araya gelinmeye ihtiyaç var. Forumlar, mahalle dayanışmaları gibi yapılara dikkate almakta fayda var. Tartışmayı buralara doğru evriltmek gerekir. Köylerde kırlardaki direnme eğilimini dikkate almak, taşerona mahkum edilmiş, iş cinayetlerine kurban edilen işçilerin, geleceksizliğe kurban edilmiş kamu elemanlarının dikkate alınmasına ihtiyaç var. Belirli bir programatik etrafında doğru bir mücadele hattı örgütlenmeli. Güçlü deneyimli bir deneyime ihtiyaç vardır ve örgütlenme ihtiyacı vardır.

----------------------------------------------------------------------------------------
Resim Ekleme


Nurdoğan Vardar:


İşçi direnişlerin   kitlesel olarak katılmalıyız. Kadın hareketi, işçi hareketi birçok hareket var, bizle hareket edecek olan nüveler var, dışarıda kalacak olanlar var. Sekter tepeden tavırla değil, dayanışmacı olmalıyız, dışarıda kalanlara karşı. Gezi’nin en hoşuma giden unsuru mizahtı. Gezi bitti, mizah yönünden fakirleştik.

----------------------------------------------------------------------------------------
Resim Ekleme


Efe Baysal


Can çekişen Kuzey Ormanları’nı savunanlar adına herkesi selamlıyorum. Birleşik muhalefet hareketinin parçalı durumda bulunan solu birleştirme çabalarını çok değerli buluyoruz. İnanıyoruz ki talan ekonomisinde ekolojik mücadele kurulacak solun çok önemli bir parçasıdır. Sistemin çarkları içiçe çalışıyor. Anadolu’nun heryeri talan ediliyor. Birleşik muhalefet hareketi taslağında ekolojik mücadele güzel maddelere değiniyor. Türkiye solunun ekolojik mücadelenin tamamıyla anlayabildiğine tam olarak inanmıyorum. Teori var ama pratik olarak sokakta mahallede kırsalda daha fazla durmamız gerektiğine inanıyorum.

----------------------------------------------------------------------------------------

Resim Ekleme

Yusuf (Antikapitalist Müslümanlar):


Kadim kültürleri referans almazsak bir hareket ilerleyemeyecektir. Çok fazla insan buradan ayrıldı. Daha düzgün bir temele oturtabilirdik.

----------------------------------------------------------------------------------------

Resim Ekleme

Toparlama konuşması – Alper Taş:


Çok verimli ve nitelikli bir forum oldu. Süreç 8-9 ay sürdü, acele etmedik. Sütten ağzı yanan yoğurdu üfleyerek yer, geçmişte yanlışlar yaptık, aynı hataları tekrarlamayacağız. Biz artık yanyana gelmekle kendimizi sınırlamak istemiyoruz, iç içe geçmek istiyoruz.

Biz kurucu bir iktidar olma amacıyla muhalefet ediyoruz. Biz aslında nasıl bir hayat istediğimizi o 15 gün içerisinde ortaya koyduk. Ancak 15 gün dayanabildiler o hayata. Tıpkı Fatsa’da olduğu nasıl onun çoğalmasından korktularsa Gezi’den de öyle korktular. Yarını bugünden kuracaksak eğer iktidar diyorsak, bugünden iktidar anlayışına karşı kendi iktidar anlayışımızı ortaya koymalıyız.

Herkesin söz yetki ve karar sahibi olduğu süreci bugünden güçlendirmek devrimciliktir. Bizim hedefimiz yabancılaşmayı ortadan kaldırmak olmalıdır. AKP bilindik bir parti değil, bir rejim kurucusu partidir. 21. Yüzyılda bize 19. yüzyılı yaşatmak istiyorlar.

Önce AKP’ye dur diyeceğiz. Türkiye’yi tabii ki yeniden kuracağız, sınıfsız, sömürüsüz bir şekilde. Kendini eşitlik ve özgürlük ekseninde sosyal demokrat insanların da olması gerektiğinin altını çizdik. Klasik manada bir birlik tartışması yürütmüyoruz. Sokağa çıkacağız ama öyle çıkacağız ki Edirne’den Kars’a aynı anda çıkacağız. Öyle bir çıkacağız ki işçiler öldüğünde bu ülkenin ayağa kalkacağını görecek. Bir daha iş cinayeti olmayacak, herkes görecek. Ancak böyle inandırıcı olabiliriz. Sert, kuvvetli, birleşik vurmamız lazım. Sokağa çıkma konusunda çok aceleci olmayalım.

Sol solun kurdudur anlayışını yıkacağız. Sol solun dostudur anlayışını getireceğiz. HDK bizim dostumuzdur, eleştirimiz vardır, orası burayı kapsayamadığı için buradayız, kapsasaydı orada olurduk. Kürt kardeşlerimizden ayrı kurmayacağız burayı. Biz müzakereyi, barışı savunuyoruz. Müzakereleri de AKP’nin niyetine ve insafına bırakmayacağız.

21'inden sonra süreç farklı bir gelişime girebilir. Bir inşaa süreci içerisindeyiz. Bu İstanbul buluşmasıydı. Bulunduğumuz yerlerde birleşik muhalefet hareketi meclisleri kurmamız lazım. İstanbul’un bütün ilçelerinde forumlarımızı yapmamız lazım. Buralarda temsilciler seçmemiz lazım. Bu ilişkierimizi mahallelere taşımamız lazım.   Abbasağa’yı Yoğurtçu’yu, İstanbul Kent Savunması’nı birleşik muhalefet hareketi önemsemektedir.

IŞİD aslında Türkiye’de, bu güçlere tıpkı 80 öncesi gibi, faşistlere nasıl direndiysek, bu islami faşistlere karşı da direnmek zorunda kalacağız. Onun için mahalle meclislerine ihtiyacımız var. Bize birleşik muhalefet hareketi yetmez, birleşik emek hareketi yaratmalıyız. Sermayenin bu kadar merkezden saldırdığı bir yerde bu kadar parçalı emek hareketleri başarıya ulaşmaz. Birleşik bir ekolojist hareket yaratmamız lazım. Birleşik bir kadın, gençlik hareketi yaratmamız lazım. 21’inde Bursa, 27’sinde Sakarya, Adana, Mersin forumları olacak. Bu forumlar üzerinden birleşik hareketi tanımlayacağız.

Yarın Haber



Yeni Başlık  Cevap Yaz



Forum Ana Sayfası

 


 Bu konuyu 1 kişi görüntülüyor:  1 Misafir, 0 Üye
 Bu konuyu görüntüleyen üye yok.
Konuyu Sosyal Ortamda Paylas
Benzer konular
Başlık Yazan Cevap Gösterim Son ileti
Konu Klasör İstanbul'da Birleşik Muhalefet Hareketi Forumu dayanışma 0 3093 07.05.2014- 12:53
Konu Klasör Muhalefete muhalefet mi, AKP'ye karşı muhalefet mi? melnur 2 1818 13.06.2020- 10:59
Konu Klasör AKP pankartına TKP yanıt verdi. umut 0 3192 15.01.2014- 11:54
Konu Klasör Yayını kaldırın talimatı verdi mi? NOLAN 5 4946 08.02.2014- 15:17
Konu Klasör İş cinayetlerinde 1235 işçi can verdi umut 0 2640 13.01.2014- 22:10
Etiketler   Birleşik,   Muhalefet,   Hareketi,   umut,   verdi
SOL PAYLAŞIM
Yasal Uyarı
Sitemiz Bir Paylasim Forum sitesidir Bu nedenle yazı, resim ve diğer materyaller sitemize kayıtlı üyelerimiz tarafından kontrol edilmeksizin eklenebilmektedir. Bu nedenden ötürü doğabilecek yasal sorumluluklar yazan kullanıcılara aittir. Sitemiz hak sahiplerinin şikayetleri doğrultusunda yazı ve materyalleri 48 Saat içerisinde sitemizden kaldırmaktadır.
Bildirimlerinizi info@solpaylasim.com adresine yollayabilirsiniz.
Forum Mobil RSS