SolPaylaşım  
Ana Sayfa  |  Yönetim Paneli  |  Üyeler  |  Giriş  |  Kayıt
 
OTURUYORSAN KALK; AYAKTAYSAN YÜRÜ; YÜRÜYORSAN KOŞ!
Yurt ve dünya sorunlarına soldan bakan dostlar HOŞGELDİNİZ .Foruma etkin katılım yapabilmeniz için KAYIT olmalısınız.
Yeni Başlık  Cevap Yaz
Kobanê için sokaklar boş kalmayacak           (gösterim sayısı: 3.575)
Yazan Konu içeriği
Üye Profili boşluk
proleter
[ tek yol devrim ]

Varsayılan Kullanıcı Resmi
Kayıt Tarihi: 16.08.2013
İleti Sayısı: 406
Konum: Yalova
Durum: Forumda Değil
İletişim E-Posta Gönder
| Özel ileti Gönder


Konu Yazan: proleter
Konu Tarihi: 26.10.2014- 00:22


Kobanê için sokaklar boş kalmayacak

İstanbul Kobanê Dayanışması, “IŞİD'e desteğe son! Kobanê'ye yardım koridorunu açılsın” talebiyle Tünel'den Galatasaray'a yürüyüş gerçekleştirdi.

Tünel'de biraraya gelen dayanışma bileşenleri, “IŞİD'e desteğe son! Kobanê'ye yardım koridoru açılsın” pankartı arkasında yürürken flamalar ve taleplerin yer aldığı dövizler taşıdılar.

Galatasaray Lisesi önüne gerçekleştirilen yürüyüş boyunca “Katil IŞİD, işbirlikçi AKP!”, “Biji berxwedana Kobanê!”, “Her yer Kobanê her yer direniş!” sloganları atıldı. Lise önünde Kobanê şahsında tüm şehitler için bir dakikalık saygı duruşu yapılarak, basın açıklamasına geçildi.

Dayanışma adına açıklamayı okuyan Hıdır Doğan, emperyalistlerin ve işbirlikçi bölge devletlerinin ortaya çıkarıp beslediği IŞİD çetelerine karşı Kobanê'de halkın yarattığı direnişin bir buçuk aya yaklaştığını vurguladı.

Doğan, kolaylıkla yenilgiye uğratılacağı düşünülen Kobanê'nin, halkın destansı direnişi ile ayakta kaldığını, içine düştüğü acz karşısında IŞİD'in, yabancı basının Türkiye'den gittiğini söylediği kimyasal gazları kullanmaya başladığını ifade etti.

Direnişin tüm dünyada büyük bir dayanışma ortaya çıkardığını ve ABD öncülüğündeki koalisyon güçlerinin yardım yapmak zorunda kaldığını vurgulayan Doğan açıklamayı şöyle sürdürdü: “Açıktır ki, kırılamayan direnişin dünya halklarının desteğini alarak IŞİD'i yenilgiye uğratması, bölgedeki emperyalist planları bozacak nitelikteydi. İşte yardımların bir ay geçtikten sonra yapılmasının nedeni budur.

AKP hükümeti ise, hala en başından beri gösterdiği tutumu ısrarla korumaya çalışmakta, IŞİD'e karşı en ufak bir girişimde bulunmadan, Kobanê'deki direnişi ve Kobanê ile dayanışma eylemlerini karalamaya çalışmaktadır.”

Talepler sıralandı

AKP'nin, emperyalistler adına bölgedeki halkları bir savaş batağına çekmeye çalıştığını belirten Doğan, savaş politikalarını teşhir etmeye ve sokaklarda Kobanê'ye destek vermeye devam edeceklerini vurguladı.

Doğan, İstanbul Kobanê Dayanışması’nın taleplerini ise şöyle sıraladı:

"IŞİD'e verilen her türlü destek kesilsin.  

Kobanê'ye yardım koridoru açılsın.  

Rojava'nın statüsü tanınsın.  

İşgal ve savaş tezkeresi geri çekilsin."

Açıklamanın ardından, tüm dünyada Kobanê ile Dayanışma Günü ilan edilen 1 Kasım'da da sokaklarda olunacağı ve 31 Ekim'de İstanbul'dan Suruç'a gidilerek, Kobanê direnişine destek verileceği duyurusu yapılarak eylem sonlandırıldı.

Kızıl Bayrak / İstanbul



Cvp:
Yazan Cevap içeriği
Üye Profili boşluk
proleter
[ tek yol devrim ]

Varsayılan Kullanıcı Resmi
Kayıt Tarihi: 16.08.2013
İleti Sayısı: 406
Konum: Yalova
Durum: Forumda Değil
İletişim E-Posta Gönder
| Özel ileti Gönder


Cevap Yazan: proleter
Cevap Tarihi: 26.10.2014- 00:23


Resim Ekleme

Resim Ekleme



Cvp:
Yazan Cevap içeriği
Üye Profili boşluk
melnur
[ Gelenek ]
Kurucu
Varsayılan Kullanıcı Resmi
Kayıt Tarihi: 02.08.2013
İleti Sayısı: 10.992
Konum: İstanbul
Durum: Forumda Değil
İletişim E-Posta Gönder
| Özel ileti Gönder

50 kere teşekkür edildi.
36 kere teşekkür etti.
Cevap Yazan: melnur
Cevap Tarihi: 26.10.2014- 15:21


Türkiye'de solun ''Birleşik Haziran Hareketi'' gibi bir ''üst birlik''e çok acil ihtiyacı var. Toplumun hemen her kesiminde AKP faşizmi ve uygulamaları konusunda büyük bir tepki varken bu tepkinin yerel özelliklerden çıkması ve daha etkin bir güce dönüşmesi gerekiyor. Türkiye Sosyalist Hareketi'nin oluşturan özneler tek tek böyle bir etkinlik için yeterli değiller. Ne yazık ki böyle. Sosyalist Hareketi'nin hemen hemen tüm bileşenlerini içinde toplayan böyle bir girişim bu konuda öncülük yapabilir ve yerellerde ortaya çıkan tepkileri daha büyük bir güç ve etkiye dönüştürebilirler.

Dün İstiklal Caddesi'ndeydim. Cumartesi Anneleri'nin 500. etkinliğinden sonra oralarda kaldım ve bu yürüyüşü de gözleme fırsatım oldu. Açıkçası içim de acımadı değil. Yüz elli-iki yüz kişiyi geçmeyen bir kalabalık vardı, AKP karşıtı sloganlar atıyor, halkların kardeşliğine vurgu yapıyorlardı. Taşınan bayrakların sayısı nerdeyse yürüyenlerin sayısından daha fazlaydı denilebilir.   Böyle olmamalı bu yürüyüşler, diye düşünüyorum. Taşınan bayraklara bakıldığında yerel bir insiyatifin spontane yürüyüşünden söz edilemez. Bir organizasyon sonucu ortaya çıktığı belli ama sonuç amacına ulaşabiliyor mu, tartışmaya açık. Oysa diğer ( illegal) örgütlenmelere göre   nispeten kitlesellelmiş parti ve örgütlerin öncülüğünde bu protesto yürüyüşleri çok daha etkin bir şekilde gerçekleştirilebilir.

Birleşik Haziran Hareketi'nin kalıcılık kazanması sadece bu açıdan bile önemlidir, Türkiye sol hareketi açısından yaşamsaldır.



Cvp:
Yazan Cevap içeriği
Üye Profili boşluk
Alisan
[ ]
Üye Silindi
Varsayılan Kullanıcı Resmi
Kayıt Tarihi:
İleti Sayısı: 0
Konum: Gizli
Durum: üye silinmiş
İletişim E-Posta Gönder
| Özel ileti Gönder


Cevap Yazan: Alisan
Cevap Tarihi: 26.10.2014- 16:29


Alıntı Çizelgesi: melnur yazmış

Türkiye'de solun ''Birleşik Haziran Hareketi'' gibi bir ''üst birlik''e çok acil ihtiyacı var. Toplumun hemen her kesiminde AKP faşizmi ve uygulamaları konusunda büyük bir tepki varken bu tepkinin yerel özelliklerden çıkması ve daha etkin bir güce dönüşmesi gerekiyor. Türkiye Sosyalist Hareketi'nin oluşturan özneler tek tek böyle bir etkinlik için yeterli değiller. Ne yazık ki böyle. Sosyalist Hareketi'nin hemen hemen tüm bileşenlerini içinde toplayan böyle bir girişim bu konuda öncülük yapabilir ve yerellerde ortaya çıkan tepkileri daha büyük bir güç ve etkiye dönüştürebilirler.

Dün İstiklal Caddesi'ndeydim. Cumartesi Anneleri'nin 500. etkinliğinden sonra oralarda kaldım ve bu yürüyüşü de gözleme fırsatım oldu. Açıkçası içim de acımadı değil. Yüz elli-iki yüz kişiyi geçmeyen bir kalabalık vardı, AKP karşıtı sloganlar atıyor, halkların kardeşliğine vurgu yapıyorlardı. Taşınan bayrakların sayısı nerdeyse yürüyenlerin sayısından daha fazlaydı denilebilir.   Böyle olmamalı bu yürüyüşler, diye düşünüyorum. Taşınan bayraklara bakıldığında yerel bir insiyatifin spontane yürüyüşünden söz edilemez. Bir organizasyon sonucu ortaya çıktığı belli ama sonuç amacına ulaşabiliyor mu, tartışmaya açık. Oysa diğer ( illegal) örgütlenmelere göre   nispeten kitlesellelmiş parti ve örgütlerin öncülüğünde bu protesto yürüyüşleri çok daha etkin bir şekilde gerçekleştirilebilir.

Birleşik Haziran Hareketi'nin kalıcılık kazanması sadece bu açıdan bile önemlidir, Türkiye sol hareketi açısından yaşamsaldır.


Kusura bakmayin ama her üc ayda bir yeni bir cephe kurarak bir yerlere varilmiyor.
Her yeni kurulan cephe cok önemli ve yerinde diyorsunuz.
"Sol Cephe" öneminimi yitirdi veya görevini tamamladimida simdide "Birlesik Haziran Hareketi" kuruldu?
Bir seyler kurmaniza gerek yok, mücadele var ve bu mücadeleye derhal katilmak gerekli. Kobanede halk mücadele ederken onlari elestirmek   ve yeni cepheler icat etmek yerine var olan mücadeleye cani gönülden katilmak gerekli.



Cvp:
Yazan Cevap içeriği
Üye Profili boşluk
umut
[ umut yarın ]
Yasaklı
Varsayılan Kullanıcı Resmi
Kayıt Tarihi: 12.09.2013
İleti Sayısı: 3.105
Konum: Gizli
Durum: üye uzaklaştırılmış
İletişim E-Posta Gönder
| Özel ileti Gönder


Cevap Yazan: umut
Cevap Tarihi: 26.10.2014- 19:04


Alıntı Çizelgesi: Alisan yazmış

Alıntı Çizelgesi: melnur yazmış

Türkiye'de solun ''Birleşik Haziran Hareketi'' gibi bir ''üst birlik''e çok acil ihtiyacı var. Toplumun hemen her kesiminde AKP faşizmi ve uygulamaları konusunda büyük bir tepki varken bu tepkinin yerel özelliklerden çıkması ve daha etkin bir güce dönüşmesi gerekiyor. Türkiye Sosyalist Hareketi'nin oluşturan özneler tek tek böyle bir etkinlik için yeterli değiller. Ne yazık ki böyle. Sosyalist Hareketi'nin hemen hemen tüm bileşenlerini içinde toplayan böyle bir girişim bu konuda öncülük yapabilir ve yerellerde ortaya çıkan tepkileri daha büyük bir güç ve etkiye dönüştürebilirler.

Dün İstiklal Caddesi'ndeydim. Cumartesi Anneleri'nin 500. etkinliğinden sonra oralarda kaldım ve bu yürüyüşü de gözleme fırsatım oldu. Açıkçası içim de acımadı değil. Yüz elli-iki yüz kişiyi geçmeyen bir kalabalık vardı, AKP karşıtı sloganlar atıyor, halkların kardeşliğine vurgu yapıyorlardı. Taşınan bayrakların sayısı nerdeyse yürüyenlerin sayısından daha fazlaydı denilebilir.   Böyle olmamalı bu yürüyüşler, diye düşünüyorum. Taşınan bayraklara bakıldığında yerel bir insiyatifin spontane yürüyüşünden söz edilemez. Bir organizasyon sonucu ortaya çıktığı belli ama sonuç amacına ulaşabiliyor mu, tartışmaya açık. Oysa diğer ( illegal) örgütlenmelere göre   nispeten kitlesellelmiş parti ve örgütlerin öncülüğünde bu protesto yürüyüşleri çok daha etkin bir şekilde gerçekleştirilebilir.

Birleşik Haziran Hareketi'nin kalıcılık kazanması sadece bu açıdan bile önemlidir, Türkiye sol hareketi açısından yaşamsaldır.


Kusura bakmayin ama her üc ayda bir yeni bir cephe kurarak bir yerlere varilmiyor.
Her yeni kurulan cephe cok önemli ve yerinde diyorsunuz.
"Sol Cephe" öneminimi yitirdi veya görevini tamamladimida simdide "Birlesik Haziran Hareketi" kuruldu?
Bir seyler kurmaniza gerek yok, mücadele var ve bu mücadeleye derhal katilmak gerekli. Kobanede halk mücadele ederken onlari elestirmek   ve yeni cepheler icat etmek yerine var olan mücadeleye cani gönülden katilmak gerekli.




TKP'nin sol cephesi de, ÖDP'nin Birleşik Hareketi de son girişim olan Birleşik Haziran Hareketi'nin içinde yer   alıyor. O çalışmalar yeterli sonuç vermedi. Çünkü sosyalist sol o kadar parçalı bir yapı ki, herhangi bir öznenin hareketlenmesi ile biraraya gelmek mümkün olmuyor. Birleşik Haziran Hareketi bu bakımdan farklı. Kuruluş aşamasına solun önemli bir kesiminin birarada olması ve bunun hala sürüyor olması önemli bir kazanç. Senin anlamadığın konu, sosyalist sol ile kürt ulusalcılığını birbirine karıştırman. Türkiye solu 12 Eylül'den sonra zaten kürt siyasi hareketini destekliyordu. Bu birliğin sosyalist sola hiç bir fayda getirmediği ortaya çıktığı gibi, kürt hareketi de milliyetçiliğe savruldu. Bundan sonra sosyalist sol kürt milliyetçiliğinin başı çektiği bir mücadelede, o mücadelenin etnisiteye dayanması nedeniyle sürekli olarak bulunmayacaktır. Herhangi bir konuda dayanışma içine girilebilir ama kuyrukçuluk tipinde bir beraberlik olmaz. Senin anlayamadığın konu bu.



Cvp:
Yazan Cevap içeriği
Üye Profili boşluk
Alisan
[ ]
Üye Silindi
Varsayılan Kullanıcı Resmi
Kayıt Tarihi:
İleti Sayısı: 0
Konum: Gizli
Durum: üye silinmiş
İletişim E-Posta Gönder
| Özel ileti Gönder


Cevap Yazan: Alisan
Cevap Tarihi: 27.10.2014- 00:33


Alıntı Çizelgesi: umut yazmış

Alıntı Çizelgesi: Alisan yazmış

Alıntı Çizelgesi: melnur yazmış

Türkiye'de solun ''Birleşik Haziran Hareketi'' gibi bir ''üst birlik''e çok acil ihtiyacı var. Toplumun hemen her kesiminde AKP faşizmi ve uygulamaları konusunda büyük bir tepki varken bu tepkinin yerel özelliklerden çıkması ve daha etkin bir güce dönüşmesi gerekiyor. Türkiye Sosyalist Hareketi'nin oluşturan özneler tek tek böyle bir etkinlik için yeterli değiller. Ne yazık ki böyle. Sosyalist Hareketi'nin hemen hemen tüm bileşenlerini içinde toplayan böyle bir girişim bu konuda öncülük yapabilir ve yerellerde ortaya çıkan tepkileri daha büyük bir güç ve etkiye dönüştürebilirler.

Dün İstiklal Caddesi'ndeydim. Cumartesi Anneleri'nin 500. etkinliğinden sonra oralarda kaldım ve bu yürüyüşü de gözleme fırsatım oldu. Açıkçası içim de acımadı değil. Yüz elli-iki yüz kişiyi geçmeyen bir kalabalık vardı, AKP karşıtı sloganlar atıyor, halkların kardeşliğine vurgu yapıyorlardı. Taşınan bayrakların sayısı nerdeyse yürüyenlerin sayısından daha fazlaydı denilebilir.   Böyle olmamalı bu yürüyüşler, diye düşünüyorum. Taşınan bayraklara bakıldığında yerel bir insiyatifin spontane yürüyüşünden söz edilemez. Bir organizasyon sonucu ortaya çıktığı belli ama sonuç amacına ulaşabiliyor mu, tartışmaya açık. Oysa diğer ( illegal) örgütlenmelere göre   nispeten kitlesellelmiş parti ve örgütlerin öncülüğünde bu protesto yürüyüşleri çok daha etkin bir şekilde gerçekleştirilebilir.

Birleşik Haziran Hareketi'nin kalıcılık kazanması sadece bu açıdan bile önemlidir, Türkiye sol hareketi açısından yaşamsaldır.


Kusura bakmayin ama her üc ayda bir yeni bir cephe kurarak bir yerlere varilmiyor.
Her yeni kurulan cephe cok önemli ve yerinde diyorsunuz.
"Sol Cephe" öneminimi yitirdi veya görevini tamamladimida simdide "Birlesik Haziran Hareketi" kuruldu?
Bir seyler kurmaniza gerek yok, mücadele var ve bu mücadeleye derhal katilmak gerekli. Kobanede halk mücadele ederken onlari elestirmek   ve yeni cepheler icat etmek yerine var olan mücadeleye cani gönülden katilmak gerekli.




TKP'nin sol cephesi de, ÖDP'nin Birleşik Hareketi de son girişim olan Birleşik Haziran Hareketi'nin içinde yer   alıyor. O çalışmalar yeterli sonuç vermedi. Çünkü sosyalist sol o kadar parçalı bir yapı ki, herhangi bir öznenin hareketlenmesi ile biraraya gelmek mümkün olmuyor. Birleşik Haziran Hareketi bu bakımdan farklı. Kuruluş aşamasına solun önemli bir kesiminin birarada olması ve bunun hala sürüyor olması önemli bir kazanç. Senin anlamadığın konu, sosyalist sol ile kürt ulusalcılığını birbirine karıştırman. Türkiye solu 12 Eylül'den sonra zaten kürt siyasi hareketini destekliyordu. Bu birliğin sosyalist sola hiç bir fayda getirmediği ortaya çıktığı gibi, kürt hareketi de milliyetçiliğe savruldu. Bundan sonra sosyalist sol kürt milliyetçiliğinin başı çektiği bir mücadelede, o mücadelenin etnisiteye dayanması nedeniyle sürekli olarak bulunmayacaktır. Herhangi bir konuda dayanışma içine girilebilir ama kuyrukçuluk tipinde bir beraberlik olmaz. Senin anlayamadığın konu bu.

umutcum ben sen kadar siyasi "birikime" sahip olmadığım için senin gibi her şeyi öyle hızlı "kavrayamıyorum". Bu konuda bana anlayış göstermeni bekliyorum, her zamanda konuları anlamadığımı başıma kalkma, iyi örnek olmuyorsun, kırıyorsun bni biraz.
Neyse gene ben "anlamadığım konu" hakkında bir kaç soru sorayım.
Umut hocam yakında "Birleşik Haziran Direnişi" içinde aynen Sol Cephe hakkında söylediğin gibi başarısız oldular dersen ne olacak? Hani şimdi bu son birliği bayağı övüp başarılı olacak diyorsunya.
Birde şöyle bir sorum olacak, koskoca Türkiyede sadece ÖDP ve TKP'mi var sosyalist partiler olarak? Kaç sosyalist parti bu Birleşik Haziran Direnişi içerisindeler? Sakın bana tabela parti ve örgütleri sayma, ülke siyasetinde etkin rol oynayanlardan bahset.
Tabela parti ve örgütlerin birliğide sadece kağıt üzerinde kalır ve kendileri gibi tabela birleşimi olur.




Bu ileti en son Alisan tarafından 27.10.2014- 00:36 tarihinde, toplamda 1 kez değiştirilmiştir.
Cvp:
Yazan Cevap içeriği
Üye Profili boşluk
umut
[ umut yarın ]
Yasaklı
Varsayılan Kullanıcı Resmi
Kayıt Tarihi: 12.09.2013
İleti Sayısı: 3.105
Konum: Gizli
Durum: üye uzaklaştırılmış
İletişim E-Posta Gönder
| Özel ileti Gönder


Cevap Yazan: umut
Cevap Tarihi: 27.10.2014- 21:22


Alıntı Çizelgesi: Alisan yazmış

Alıntı Çizelgesi: umut yazmış

Alıntı Çizelgesi: Alisan yazmış

Alıntı Çizelgesi: melnur yazmış

Türkiye'de solun ''Birleşik Haziran Hareketi'' gibi bir ''üst birlik''e çok acil ihtiyacı var. Toplumun hemen her kesiminde AKP faşizmi ve uygulamaları konusunda büyük bir tepki varken bu tepkinin yerel özelliklerden çıkması ve daha etkin bir güce dönüşmesi gerekiyor. Türkiye Sosyalist Hareketi'nin oluşturan özneler tek tek böyle bir etkinlik için yeterli değiller. Ne yazık ki böyle. Sosyalist Hareketi'nin hemen hemen tüm bileşenlerini içinde toplayan böyle bir girişim bu konuda öncülük yapabilir ve yerellerde ortaya çıkan tepkileri daha büyük bir güç ve etkiye dönüştürebilirler.

Dün İstiklal Caddesi'ndeydim. Cumartesi Anneleri'nin 500. etkinliğinden sonra oralarda kaldım ve bu yürüyüşü de gözleme fırsatım oldu. Açıkçası içim de acımadı değil. Yüz elli-iki yüz kişiyi geçmeyen bir kalabalık vardı, AKP karşıtı sloganlar atıyor, halkların kardeşliğine vurgu yapıyorlardı. Taşınan bayrakların sayısı nerdeyse yürüyenlerin sayısından daha fazlaydı denilebilir.   Böyle olmamalı bu yürüyüşler, diye düşünüyorum. Taşınan bayraklara bakıldığında yerel bir insiyatifin spontane yürüyüşünden söz edilemez. Bir organizasyon sonucu ortaya çıktığı belli ama sonuç amacına ulaşabiliyor mu, tartışmaya açık. Oysa diğer ( illegal) örgütlenmelere göre   nispeten kitlesellelmiş parti ve örgütlerin öncülüğünde bu protesto yürüyüşleri çok daha etkin bir şekilde gerçekleştirilebilir.

Birleşik Haziran Hareketi'nin kalıcılık kazanması sadece bu açıdan bile önemlidir, Türkiye sol hareketi açısından yaşamsaldır.


Kusura bakmayin ama her üc ayda bir yeni bir cephe kurarak bir yerlere varilmiyor.
Her yeni kurulan cephe cok önemli ve yerinde diyorsunuz.
"Sol Cephe" öneminimi yitirdi veya görevini tamamladimida simdide "Birlesik Haziran Hareketi" kuruldu?
Bir seyler kurmaniza gerek yok, mücadele var ve bu mücadeleye derhal katilmak gerekli. Kobanede halk mücadele ederken onlari elestirmek   ve yeni cepheler icat etmek yerine var olan mücadeleye cani gönülden katilmak gerekli.




TKP'nin sol cephesi de, ÖDP'nin Birleşik Hareketi de son girişim olan Birleşik Haziran Hareketi'nin içinde yer   alıyor. O çalışmalar yeterli sonuç vermedi. Çünkü sosyalist sol o kadar parçalı bir yapı ki, herhangi bir öznenin hareketlenmesi ile biraraya gelmek mümkün olmuyor. Birleşik Haziran Hareketi bu bakımdan farklı. Kuruluş aşamasına solun önemli bir kesiminin birarada olması ve bunun hala sürüyor olması önemli bir kazanç. Senin anlamadığın konu, sosyalist sol ile kürt ulusalcılığını birbirine karıştırman. Türkiye solu 12 Eylül'den sonra zaten kürt siyasi hareketini destekliyordu. Bu birliğin sosyalist sola hiç bir fayda getirmediği ortaya çıktığı gibi, kürt hareketi de milliyetçiliğe savruldu. Bundan sonra sosyalist sol kürt milliyetçiliğinin başı çektiği bir mücadelede, o mücadelenin etnisiteye dayanması nedeniyle sürekli olarak bulunmayacaktır. Herhangi bir konuda dayanışma içine girilebilir ama kuyrukçuluk tipinde bir beraberlik olmaz. Senin anlayamadığın konu bu.

umutcum ben sen kadar siyasi "birikime" sahip olmadığım için senin gibi her şeyi öyle hızlı "kavrayamıyorum". Bu konuda bana anlayış göstermeni bekliyorum, her zamanda konuları anlamadığımı başıma kalkma, iyi örnek olmuyorsun, kırıyorsun bni biraz.
Neyse gene ben "anlamadığım konu" hakkında bir kaç soru sorayım.
Umut hocam yakında "Birleşik Haziran Direnişi" içinde aynen Sol Cephe hakkında söylediğin gibi başarısız oldular dersen ne olacak? Hani şimdi bu son birliği bayağı övüp başarılı olacak diyorsunya.
Birde şöyle bir sorum olacak, koskoca Türkiyede sadece ÖDP ve TKP'mi var sosyalist partiler olarak? Kaç sosyalist parti bu Birleşik Haziran Direnişi içerisindeler? Sakın bana tabela parti ve örgütleri sayma, ülke siyasetinde etkin rol oynayanlardan bahset.
Tabela parti ve örgütlerin birliğide sadece kağıt üzerinde kalır ve kendileri gibi tabela birleşimi olur.




Başarısız olurlarsa bu kez başka bir girişim olur. Oluncaya kadar devam edilir, çünkü başka yolu yok. Birleşik Haziran Hareketi içinde partiler yok. Çeşitli siyasal partilere mensup kişiler, sendikacılar, meslek örgütlerinden ve partisiz solcu aydınlar var. Amaçları Haziran direnişinde ortaya çıkan muhalefeti açıklanan ilkeler doğrultusunda örgütlemeye çalışmak. Sen kürt hareketine çok fazla biat durumunda kaldığın için ve solculuğun ne olduğu konusunda farklı bir yerde durduğun için bu konuların önemini fark edemiyorsun.



Yeni Başlık  Cevap Yaz



Forum Ana Sayfası

 


 Bu konuyu 1 kişi görüntülüyor:  1 Misafir, 0 Üye
 Bu konuyu görüntüleyen üye yok.
Konuyu Sosyal Ortamda Paylas
Benzer konular
Başlık Yazan Cevap Gösterim Son ileti
Konu Klasör ‘Artı değer’ tezi boş çıktı: Marx yanıldı… melnur 0 1 14.04.2024- 08:02
Konu Klasör Görülmemiş Hesap Kalmayacak! dayanışma 1 2622 21.06.2015- 14:29
Konu Klasör "Denizlere çıkar sokaklar" proleter 0 3225 11.10.2014- 00:25
Konu Klasör ‘Sokaklar bizim, masalar sizin’ dayanışma 0 2522 23.06.2014- 09:15
Etiketler   Kobanê,   için,   sokaklar,   boş,   kalmayacak
SOL PAYLAŞIM
Yasal Uyarı
Sitemiz Bir Paylasim Forum sitesidir Bu nedenle yazı, resim ve diğer materyaller sitemize kayıtlı üyelerimiz tarafından kontrol edilmeksizin eklenebilmektedir. Bu nedenden ötürü doğabilecek yasal sorumluluklar yazan kullanıcılara aittir. Sitemiz hak sahiplerinin şikayetleri doğrultusunda yazı ve materyalleri 48 Saat içerisinde sitemizden kaldırmaktadır.
Bildirimlerinizi info@solpaylasim.com adresine yollayabilirsiniz.
Forum Mobil RSS