SolPaylaşım  
Ana Sayfa  |  Yönetim Paneli  |  Üyeler  |  Giriş  |  Kayıt
 
OTURUYORSAN KALK; AYAKTAYSAN YÜRÜ; YÜRÜYORSAN KOŞ!
Yurt ve dünya sorunlarına soldan bakan dostlar HOŞGELDİNİZ .Foruma etkin katılım yapabilmeniz için KAYIT olmalısınız.
Yeni Başlık  Cevap Yaz
 Toplam 4 Sayfa:   Sayfa:   «ilk   <   1   [2]   3   4   >   son» 
Cvp:
Yazan Cevap içeriği
Üye Profili boşluk
denizcan
[ devrimci ]

Varsayılan Kullanıcı Resmi
Kayıt Tarihi: 24.12.2013
İleti Sayısı: 2.431
Konum: Trabzon
Durum: Forumda Değil
İletişim E-Posta Gönder
| Özel ileti Gönder


Cevap Yazan: denizcan
Cevap Tarihi: 14.12.2014- 11:00


fuatavni'nin yazdıkları harfi harfine çıktı, hükümet cadı avı başlattı.

Operasyon başladı: İlk adres Zaman Gazetesi

14 Aralık Operasyonu başladı. Sabah erken saatlerde günlerdir konuşulan operasyonunun ilk işaretleri geldi...


Güncelleme 09.49

Operasyonun İstanbul, Ankara, Şanlıurfa, Kahramanmaraş, Eskişehir, Tunceli, Elazığ, Şırnak, Van ve Erzurum'da başlatıldığı belirtildi. Şu ana kadar gözaltına alınan kişi sayısının 8 olduğu belirtiliyor.

Güncelleme 09.31

14 Aralık Operasyonu'nda operasyon olacak iddialarına ilişkin dün konuşan Adalet Bakanı Bekir Bozdağ "iftirayı atanlara sorun" demişti.

Güncelleme 09.11

Dumanlı ve Karaca, gözaltına alınarak İstanbul Emniyet Müdürlüğü'nde götürüldü. Gözaltı listesinde 32 kişinin olduğu belirtiliyor.

Güncelleme 09.04

Zaman Gazetesi Genel Yayın Yönetmeni Ekrem Dumanlı ile Samanyolu Yayın Grubu Başkanı Hidayet Karaca’nın evine polis baskın düzenledi. Dumanlı ve Karaca, Zaman ve STV binalarından gözaltına alındı.

Güncelleme 08.58:

14 Aralık operasyonu kapsamında Eskişehir'de de gözaltılar var. Samanyolu TV'nin yapımcısı Salih Asan ve yönetmeni Engin Koç gözaltına alındı.

Jandarma ve polis ekipleri bugün saat 06.00 sıralarında merkez Tepebaşı İlçesi'nde 'Sungurlar' ve 'Tek Türkiye' dizilerinin yapımcısı Salih Asan'in evine geldi. Görevliler, Asan'ı gözaltına alarak Emniyet Müdürlüğü'ne götürdü.

Aynı saatlerde yine Samanyolu TV'de yayınlanan 'Sungurlar' dizisinin yönetmeni Engin Koç, merkez Odunpazarı İlçesi'ndeki evinde gözaltına alındı. Koıç ve Asan'ın sağlık kontrolünden geçirilmesinden sonra İstanbul'a götürülecekleri ifade edildi.

Güncelleme 08.52:

İstanbul Eski Terörle Mücadele Şube Müdürü ve eski Hakkari Emniyet Müdürü Tufan Ergüder gözaltına alındı.

--------------------------------------------------------------------------------

Günlerdir konuşulan 14 Aralık operasyonunun ilk adımları atıldı. Polis araçları art arda Vatan Caddesi'ndeki Emniyet Müdürlüğü binasından çıkmaya başladı. Terörle Mücadele Şube Müdürlüğü'ne bağlı polislerin ilk adresi Zaman Gazetesi'nin Yenibosna'daki binası oldu. Bu sırada gazetenin önünde gruplar toplandı.

Polis burada toplanan grupların protestoları arasında binaya girdi. Polisle bekleyenler arasında kısa süre itişmeler yaşandı. Protestonun ardından polisler gazete binasına girdi. Kısa süre sonra polisler gazete binasından çıktı. Polislerin evrak eksikliği nedeniyle çıktığı öğrenildi.

Şu an gazetenin Genel Yayın Yönetmeni Ekrem Dumanlı İstanbul Yeni Bosna'da bulunan Zaman Gazetesi binasında beraberindeki bekleyen gruba ve gazetecilere bir açıklama yaptı. Açıklama'da "Biz korkmuyoruz. Gözaltına alınacağımız iddiaları üzerine buraya düğüne gider gibi geldik. Bazı basın organları bir gazeteye operasyonu paralel operasyon diye veriyor. Yazıktır, bu yapılan operasyon paralele filan değil basın özgürlüğüne yapılmaktadır" dedi.

Gazete önünde bekleyen kalabalık sık sık "Özgür basın susturulamaz" ve "Zalimler için yaşasın cehennem" sloganları atıyor.

İstanbul dışında Van ve Eskişehir'de de operasyon yapıldığı iddia edildi.

Ayrıntılar gelecek...



Cvp:
Yazan Cevap içeriği
Üye Profili boşluk
umut
[ umut yarın ]
Yasaklı
Varsayılan Kullanıcı Resmi
Kayıt Tarihi: 12.09.2013
İleti Sayısı: 3.105
Konum: Gizli
Durum: üye uzaklaştırılmış
İletişim E-Posta Gönder
| Özel ileti Gönder


Cevap Yazan: umut
Cevap Tarihi: 14.12.2014- 14:33


Ahmet Şık: Cemaat'in bugün yaşadığının adı da faşizm

Emniyet'teki cemaat yapılanmasıyla ilgili kitap yazarken tutuklanan ve 1 yıl tutuklu kaldıktan sonra serbest bırakılan gazeteci Ahmet Şık, bugünkü operasyonu sert sözlerle eliştirdi.

Resim Ekleme

2011 yılında Ergenekon soruşturması kapsamında gözaltına alınan gazeteci ve 2012 yılının Mart ayına kadar tutuklu kalan gazeteci Ahmet Şık, bugünkü operasyonla ilgili Twitter’dan açıklamalarda bulundu.

2011 yılında, Oda TV soruşturması kapsamında gözaltına alındığı sırada, Emniyet içindeki Gülen Cemaati örgütlenmesini ele alan “İmamın Ordusu” isimli bir kitap yazmakta olan ve polis aracına bindirilirken söylediği “Dokunan yanar” sözleri çok konuşulan Ahmet Şık, cemaate yakın isimlere yapılan operasyon için de ‘faşizm’ yorumu yaptı. Ahmet Şık twitter mesajında, “Birkaç yıl önceki faşizm döneminin kudretli sahiplerinden Cemaat'in bugün yaşadığının adı da faşizmdir. Faşizme karşı çıkmak erdemdir” diye yazdı.

sol




Cvp:
Yazan Cevap içeriği
Üye Profili boşluk
umut
[ umut yarın ]
Yasaklı
Varsayılan Kullanıcı Resmi
Kayıt Tarihi: 12.09.2013
İleti Sayısı: 3.105
Konum: Gizli
Durum: üye uzaklaştırılmış
İletişim E-Posta Gönder
| Özel ileti Gönder


Cevap Yazan: umut
Cevap Tarihi: 14.12.2014- 14:47


Alıntı Çizelgesi: abbas yazmış

Alıntı Çizelgesi: umut yazmış

Alıntı Çizelgesi: solcu yazmış

Alıntı Çizelgesi: umut yazmış

Erdoğan diktatör veya padişah denildiğinde tepki gösteriyor ancak şu söylediklerinin Cumhurbaşkanlığı ile hiç ilgisi yok.Adeta kendini başsavcı yerine koyuyor. Önceden yasama, yürütme ve yargı hükümette toplanmış diyorduk, şimdi bir adım daha atıldı, her şey Erdoğan'dan sorulur hale geldi.



Erdoğan'a haksızlık yapıyorsunuz, adam ileri demokrasinin yerleşmesi konusunda dev adımlar atıyor, sizin gibi goministler bu demokrasi hamlelerini faşizm ile ilişkilendiyor.



fuatavni'nin iddiasını hükümet çevreleri de Erdoğan da doğruluyor. Yakında böyle bir operasyon yapılacağı kesin gibi. İnlerine girdi, girmeye de devam edecek. Erdoğan bu operasyonları sadece cemaate yapmıyor, kendisine muhalif olan kesimlere de gözdağı vermek istiyor.




Muhalefete gözdağı vermek istiyor olabilirler, ancak nedeni ne olursa olsun hükümetin bu icraatlarını destekliyorum. Cemaat devlet içinde çok güçlenmişti. Ergenekon, Balyoz, Oda tv ve benzer davalarda yaşananlarbir hukuk devleti için skandaldı. Hrant Dink davasında bile cemaat polislerinin açık ihlali olduğu iddia ediliyor. Bu kadroların devletten mutlaka arınması gerekiyor.



Bu söylediklerinizle Kobane olaylarında olduğu gibi yine AKP yanında yer almış oluyorsunuz. Ahmet Şık'ın söyledikleri önemli; Ergenekon ve diğer davalarda nasıl ki faşist yöntemler devreye girdiyse, bugün yaşananlar için de faşizm devrede. Cemaate karşı çıkmak için AKP'ye destek vermek, faşizmin yanında yer almaktır. Despotu, tiranı, diktatöre, padişaha destek vermektir. Söylediklerinize hiç katılmıyorum.







Cvp:
Yazan Cevap içeriği
Üye Profili boşluk
abbas
[ emeğin gücü ]

Varsayılan Kullanıcı Resmi
Kayıt Tarihi: 21.12.2013
İleti Sayısı: 830
Konum: Ankara
Durum: Forumda Değil
İletişim E-Posta Gönder
| Özel ileti Gönder


Cevap Yazan: abbas
Cevap Tarihi: 14.12.2014- 14:57


Alıntı Çizelgesi: yorum2006 yazmış

Alıntı Çizelgesi: abbas yazmış

Alıntı Çizelgesi: umut yazmış

Alıntı Çizelgesi: solcu yazmış

Alıntı Çizelgesi: umut yazmış

Erdoğan diktatör veya padişah denildiğinde tepki gösteriyor ancak şu söylediklerinin Cumhurbaşkanlığı ile hiç ilgisi yok.Adeta kendini başsavcı yerine koyuyor. Önceden yasama, yürütme ve yargı hükümette toplanmış diyorduk, şimdi bir adım daha atıldı, her şey Erdoğan'dan sorulur hale geldi.



Erdoğan'a haksızlık yapıyorsunuz, adam ileri demokrasinin yerleşmesi konusunda dev adımlar atıyor, sizin gibi goministler bu demokrasi hamlelerini faşizm ile ilişkilendiyor.



fuatavni'nin iddiasını hükümet çevreleri de Erdoğan da doğruluyor. Yakında böyle bir operasyon yapılacağı kesin gibi. İnlerine girdi, girmeye de devam edecek. Erdoğan bu operasyonları sadece cemaate yapmıyor, kendisine muhalif olan kesimlere de gözdağı vermek istiyor.




Muhalefete gözdağı vermek istiyor olabilirler, ancak nedeni ne olursa olsun hükümetin bu icraatlarını destekliyorum. Cemaat devlet içinde çok güçlenmişti. Ergenekon, Balyoz, Oda tv ve benzer davalarda yaşananlarbir hukuk devleti için skandaldı. Hrant Dink davasında bile cemaat polislerinin açık ihlali olduğu iddia ediliyor. Bu kadroların devletten mutlaka arınması gerekiyor.



Kimse kimsenin inine girmiş değil. Bunlar zaten aynı indeydiler. Memnun mesut aynı inde yaşıyorlardı. Her iki taraf da ötekinin ne yaptığını iyi biliyordu. Bilmenin de ötesinde, birbirlerini teşvik ediyorlardı. Muhalifleri de elbirliği ile tasfiye ettiler. Sonra aralarında kavga çıktı. Kavganın nedeni cemaatin uyguladığı pratikler mi? Hayır. Sorun kimin halife olacağı kavgası. Bir de halifenin, "ganimetin" beşte birini, dine göre halifenin hakkıdır diyerek cukkalaması. Aralarındaki kavga bu, pratikler değil. Şimdi pratikler tartışılıyorsa, bunun nedeni, bu pratiklerin cemaatçiler tarafından yeri gelince RTE ve adamlarına da uygulanması. Bu durum, RTE ve adamlarının bu pratiklere karşı olduğunu göstermez. Bugünkü itişme, bu pratikleri yalnız cemaatçilerin uyguladığını da göstermez. Ayrıca, zamanında bu pratiklerin başkalarına uygulanmasını sonuna kadar desteklediler ve bundan yararlandılar. Bugünkü kavga sonunda cemaat tasfiye olur mu bilemem. Tasfiye olsa da, cemaatçilerin çoğu efendiye biat edecek. Özellikle uzmanları devşirecekler. Yani aynı pratiklere devam. Boşu boşuna ümitlenmeyin ve RTE'ye destek çıkmayın.



Cemaat AKP ortaklığının Türkiye'yi bugüne taşıdığını hep söyledim. Operasyonlar bu ortaklığın ürünüydü, beyin kısmında ikisi vardı, uygulamalarda ise cemaatin emniyet ve adliyedeki sözde hukukçuları. AKP bugün cemaat kadrolarını tasfiye ediyorsa, emniyetteki ve adaletteki cemaat kadrolarının buralardan dışlanmasına neden karşı çıkayım. En azından iktidarın bu konudaki eli zayıflar ve ayrıca cemaat kadroları devletten uzaklaştırılmış olur. Bunun nesi yanlış?




















Cvp:
Yazan Cevap içeriği
Üye Profili boşluk
abbas
[ emeğin gücü ]

Varsayılan Kullanıcı Resmi
Kayıt Tarihi: 21.12.2013
İleti Sayısı: 830
Konum: Ankara
Durum: Forumda Değil
İletişim E-Posta Gönder
| Özel ileti Gönder


Cevap Yazan: abbas
Cevap Tarihi: 14.12.2014- 15:05


Alıntı Çizelgesi: proletersosyalist yazmış

Alıntı Çizelgesi: abbas yazmış

Alıntı Çizelgesi: umut yazmış

Alıntı Çizelgesi: solcu yazmış

Alıntı Çizelgesi: umut yazmış

Erdoğan diktatör veya padişah denildiğinde tepki gösteriyor ancak şu söylediklerinin Cumhurbaşkanlığı ile hiç ilgisi yok.Adeta kendini başsavcı yerine koyuyor. Önceden yasama, yürütme ve yargı hükümette toplanmış diyorduk, şimdi bir adım daha atıldı, her şey Erdoğan'dan sorulur hale geldi.



Erdoğan'a haksızlık yapıyorsunuz, adam ileri demokrasinin yerleşmesi konusunda dev adımlar atıyor, sizin gibi goministler bu demokrasi hamlelerini faşizm ile ilişkilendiyor.



fuatavni'nin iddiasını hükümet çevreleri de Erdoğan da doğruluyor. Yakında böyle bir operasyon yapılacağı kesin gibi. İnlerine girdi, girmeye de devam edecek. Erdoğan bu operasyonları sadece cemaate yapmıyor, kendisine muhalif olan kesimlere de gözdağı vermek istiyor.




Muhalefete gözdağı vermek istiyor olabilirler, ancak nedeni ne olursa olsun hükümetin bu icraatlarını destekliyorum. Cemaat devlet içinde çok güçlenmişti. Ergenekon, Balyoz, Oda tv ve benzer davalarda yaşananlarbir hukuk devleti için skandaldı. Hrant Dink davasında bile cemaat polislerinin açık ihlali olduğu iddia ediliyor. Bu kadroların devletten mutlaka arınması gerekiyor.


Ergenekon,Balyoz,Oda TV vb. davaları gerçekleştiren kendi başına cemaat değildi.Bu davalar emperyalizm ve onun taşeronu Akp eliyle hayata geçirildi.Cemaat burada sadece operasyonel bir güçtü.Akp bu tasfiyelerle birlikte hem bu davaların günahını cemaate yüklemeye çalışıyor hem de kendi iktidarını tehdit eden,mutlak bir güce sahip olmasını engelleyenlerden kurtuluyor.Bu yaşanan tasfiye süreçleriyle birlikte Akp diktatörlüğü daha da baskın bir şekilde yaşanmaya başlanacak.Bu süreçte ise ne bu davalarla gerçek bir hesaplaşma olacak(çünkü bu davaların gerçek sorumlusu emperyalizm ile birlikte Akp) hem de bu sürecin neticesi olarak belki de uzun vadede çok daha büyük komplolarla,baskılarla karşılaşmanın önkoşulları oluşturulmuş olacak.Dolayısıyla solcuların akp diktasının daha da baskın bir şekilde oluşmasını sağlayacak bir süreci desteklemesi aymazlıktır.Solcular asıl olarak AKP'ye karşı muhalefetlerini yükseltmelidir.Zaten Akp'yi devirdiğimiz de bütün cemaatler,tarikatları da yok etme imkanı bulacağız ve Ergenekon,Balyoz,Oda TV vs. gibi hukuksuz davaları gerçekleştirenlerle de gerçek bir hesaplaşma yapacağız.



Cemaat AKP kapışmasında cemaatin yanında olmak, cemaatin devlet içindeki tasfiyesinin önüne geçmektir. Cemaat hele bir tasfiye olsun, AKP kendisiyle baş başa kalsın, AKP'ye yönelik mücadele aynı tempoda devam edecektir. Bu arada cemaat zayıflayacaktır. Bu konuyu önem atfediyorum. Cemaatin devletteki kadrolaşmasını Türkiye için çok tehlikeli buluyorum.




Cvp:
Yazan Cevap içeriği
Üye Profili boşluk
abbas
[ emeğin gücü ]

Varsayılan Kullanıcı Resmi
Kayıt Tarihi: 21.12.2013
İleti Sayısı: 830
Konum: Ankara
Durum: Forumda Değil
İletişim E-Posta Gönder
| Özel ileti Gönder


Cevap Yazan: abbas
Cevap Tarihi: 14.12.2014- 15:11


Alıntı Çizelgesi: umut yazmış

Alıntı Çizelgesi: abbas yazmış

Alıntı Çizelgesi: umut yazmış

Alıntı Çizelgesi: solcu yazmış

Alıntı Çizelgesi: umut yazmış

Erdoğan diktatör veya padişah denildiğinde tepki gösteriyor ancak şu söylediklerinin Cumhurbaşkanlığı ile hiç ilgisi yok.Adeta kendini başsavcı yerine koyuyor. Önceden yasama, yürütme ve yargı hükümette toplanmış diyorduk, şimdi bir adım daha atıldı, her şey Erdoğan'dan sorulur hale geldi.



Erdoğan'a haksızlık yapıyorsunuz, adam ileri demokrasinin yerleşmesi konusunda dev adımlar atıyor, sizin gibi goministler bu demokrasi hamlelerini faşizm ile ilişkilendiyor.



fuatavni'nin iddiasını hükümet çevreleri de Erdoğan da doğruluyor. Yakında böyle bir operasyon yapılacağı kesin gibi. İnlerine girdi, girmeye de devam edecek. Erdoğan bu operasyonları sadece cemaate yapmıyor, kendisine muhalif olan kesimlere de gözdağı vermek istiyor.




Muhalefete gözdağı vermek istiyor olabilirler, ancak nedeni ne olursa olsun hükümetin bu icraatlarını destekliyorum. Cemaat devlet içinde çok güçlenmişti. Ergenekon, Balyoz, Oda tv ve benzer davalarda yaşananlarbir hukuk devleti için skandaldı. Hrant Dink davasında bile cemaat polislerinin açık ihlali olduğu iddia ediliyor. Bu kadroların devletten mutlaka arınması gerekiyor.



Bu söylediklerinizle Kobane olaylarında olduğu gibi yine AKP yanında yer almış oluyorsunuz. Ahmet Şık'ın söyledikleri önemli; Ergenekon ve diğer davalarda nasıl ki faşist yöntemler devreye girdiyse, bugün yaşananlar için de faşizm devrede. Cemaate karşı çıkmak için AKP'ye destek vermek, faşizmin yanında yer almaktır. Despotu, tiranı, diktatöre, padişaha destek vermektir. Söylediklerinize hiç katılmıyorum.



Hiç kimse beni AKP'ci olmakla eleştiremez. Böyle bir eleştirinin hiç bir haklı nedeni de olamaz. AKP cemaat ortaklığından bu ülke çok çekti. Nedeni ne olursa olsun bu ortaklığın bozulmuş olması ve ortaklardan birinin devletten tasfiye edilmesi, Türkiye için olumlu bir gelişmedir. Bunu söylüyorum. Bu konuda tarafsız kalınmamalı, ''ikisi de suçlu'' demenin bu konjöktürde bir karşılığı da yok. İkisinin de suçlu olduğunu ben de söylüyorum. Şimdi bu suçlulardan birinin, çektirdiği, zulüm yaptırdığı insanların akıbetine uğraması ve suçlarının cezasını çekmesi sizi neden rahatsız ediyor. CHP gibi cemaatin yanında olmanın kime ne faydası var? Bu insanların yaptıklarını unutalım mı?



Cvp:
Yazan Cevap içeriği
Üye Profili boşluk
abbas
[ emeğin gücü ]

Varsayılan Kullanıcı Resmi
Kayıt Tarihi: 21.12.2013
İleti Sayısı: 830
Konum: Ankara
Durum: Forumda Değil
İletişim E-Posta Gönder
| Özel ileti Gönder


Cevap Yazan: abbas
Cevap Tarihi: 14.12.2014- 15:14


Zaman gazetesine operasyon yapılmış ve Ekrem Dumanlı gözaltına alınmış. Üzülüyor musunuz? Üzülmemiz mi gerekiyor?



Cvp:
Yazan Cevap içeriği
Üye Profili boşluk
umut
[ umut yarın ]
Yasaklı
Varsayılan Kullanıcı Resmi
Kayıt Tarihi: 12.09.2013
İleti Sayısı: 3.105
Konum: Gizli
Durum: üye uzaklaştırılmış
İletişim E-Posta Gönder
| Özel ileti Gönder


Cevap Yazan: umut
Cevap Tarihi: 14.12.2014- 15:33


Alıntı Çizelgesi: abbas yazmış

Alıntı Çizelgesi: umut yazmış

Alıntı Çizelgesi: abbas yazmış

Alıntı Çizelgesi: umut yazmış

Alıntı Çizelgesi: solcu yazmış

Alıntı Çizelgesi: umut yazmış

Erdoğan diktatör veya padişah denildiğinde tepki gösteriyor ancak şu söylediklerinin Cumhurbaşkanlığı ile hiç ilgisi yok.Adeta kendini başsavcı yerine koyuyor. Önceden yasama, yürütme ve yargı hükümette toplanmış diyorduk, şimdi bir adım daha atıldı, her şey Erdoğan'dan sorulur hale geldi.



Erdoğan'a haksızlık yapıyorsunuz, adam ileri demokrasinin yerleşmesi konusunda dev adımlar atıyor, sizin gibi goministler bu demokrasi hamlelerini faşizm ile ilişkilendiyor.



fuatavni'nin iddiasını hükümet çevreleri de Erdoğan da doğruluyor. Yakında böyle bir operasyon yapılacağı kesin gibi. İnlerine girdi, girmeye de devam edecek. Erdoğan bu operasyonları sadece cemaate yapmıyor, kendisine muhalif olan kesimlere de gözdağı vermek istiyor.




Muhalefete gözdağı vermek istiyor olabilirler, ancak nedeni ne olursa olsun hükümetin bu icraatlarını destekliyorum. Cemaat devlet içinde çok güçlenmişti. Ergenekon, Balyoz, Oda tv ve benzer davalarda yaşananlarbir hukuk devleti için skandaldı. Hrant Dink davasında bile cemaat polislerinin açık ihlali olduğu iddia ediliyor. Bu kadroların devletten mutlaka arınması gerekiyor.



Bu söylediklerinizle Kobane olaylarında olduğu gibi yine AKP yanında yer almış oluyorsunuz. Ahmet Şık'ın söyledikleri önemli; Ergenekon ve diğer davalarda nasıl ki faşist yöntemler devreye girdiyse, bugün yaşananlar için de faşizm devrede. Cemaate karşı çıkmak için AKP'ye destek vermek, faşizmin yanında yer almaktır. Despotu, tiranı, diktatöre, padişaha destek vermektir. Söylediklerinize hiç katılmıyorum.



Hiç kimse beni AKP'ci olmakla eleştiremez. Böyle bir eleştirinin hiç bir haklı nedeni de olamaz. AKP cemaat ortaklığından bu ülke çok çekti. Nedeni ne olursa olsun bu ortaklığın bozulmuş olması ve ortaklardan birinin devletten tasfiye edilmesi, Türkiye için olumlu bir gelişmedir. Bunu söylüyorum. Bu konuda tarafsız kalınmamalı, ''ikisi de suçlu'' demenin bu konjöktürde bir karşılığı da yok. İkisinin de suçlu olduğunu ben de söylüyorum. Şimdi bu suçlulardan birinin, çektirdiği, zulüm yaptırdığı insanların akıbetine uğraması ve suçlarının cezasını çekmesi sizi neden rahatsız ediyor. CHP gibi cemaatin yanında olmanın kime ne faydası var? Bu insanların yaptıklarını unutalım mı?



Sizi AKP'ci olmakla eleştirmiyorum, kobane ve cemaat olaylarında AKP'nin yanında yer almakla eleştiriyorum ve siz de bunu onaylıyorsunuz zaten.



Yeni Başlık  Cevap Yaz
 Toplam 4 Sayfa:   Sayfa:   «ilk   <   1   [2]   3   4   >   son» 



Forum Ana Sayfası

 


 Bu konuyu 1 kişi görüntülüyor:  1 Misafir, 0 Üye
 Bu konuyu görüntüleyen üye yok.
Konuyu Sosyal Ortamda Paylas
Benzer konular
Başlık Yazan Cevap Gösterim Son ileti
Konu Klasör Kılıçdaroğlu'ndan koalisyon sinyali: MHP ve HDP dayanışma 21 15428 21.04.2015- 21:41
Konu Klasör İstanbul’da HDP’ye operasyon denizcan 1 3871 02.10.2015- 10:50
Konu Klasör Savcılıktan operasyon açıklaması umut 1 4263 18.12.2013- 19:01
Konu Klasör Koza Holding'e operasyon! dayanışma 5 4543 03.09.2015- 01:21
Konu Klasör Cemaate operasyon başladı umut 11 10797 27.03.2014- 20:49
Etiketler   Erdoğandan,   operasyon,   sinyali:,   İnlerine,   girdik
SOL PAYLAŞIM
Yasal Uyarı
Sitemiz Bir Paylasim Forum sitesidir Bu nedenle yazı, resim ve diğer materyaller sitemize kayıtlı üyelerimiz tarafından kontrol edilmeksizin eklenebilmektedir. Bu nedenden ötürü doğabilecek yasal sorumluluklar yazan kullanıcılara aittir. Sitemiz hak sahiplerinin şikayetleri doğrultusunda yazı ve materyalleri 48 Saat içerisinde sitemizden kaldırmaktadır.
Bildirimlerinizi info@solpaylasim.com adresine yollayabilirsiniz.
Forum Mobil RSS