SolPaylaşım  
Ana Sayfa  |  Yönetim Paneli  |  Üyeler  |  Giriş  |  Kayıt
 
OTURUYORSAN KALK; AYAKTAYSAN YÜRÜ; YÜRÜYORSAN KOŞ!
Yurt ve dünya sorunlarına soldan bakan dostlar HOŞGELDİNİZ .Foruma etkin katılım yapabilmeniz için KAYIT olmalısınız.
Yeni Başlık  Cevap Yaz
İslami Faşizme Geçiş           (gösterim sayısı: 2.671)
Yazan Konu içeriği
Üye Profili boşluk
dayanışma
[ ]
Üye Silindi
Varsayılan Kullanıcı Resmi
Kayıt Tarihi:
İleti Sayısı: 0
Konum: Gizli
Durum: üye silinmiş
İletişim E-Posta Gönder
| Özel ileti Gönder


Konu Yazan: dayanışma
Konu Tarihi: 10.01.2015- 04:07


İslami Faşizme Geçiş-Korkut Boratav


*Ülkedeki genel gidişatı İslami bir faşizme geçiş olarak tanımlıyorsunuz. Bu tespitinizin temel noktalarını açar mısınız?
2013 sonunda ortaya çıkan ses kayıtları ve diğer kanıtlar,   Erdoğan’ın ve AKP’nin “normal” süreçler içinde iktidardan uzaklaşmasını çok güç hale getirmiştir. Temsilî demokrasinin kuralları çiğnenerek, fiilen veya yasal kılıflar uydurulmuş olarak bir tek parti iktidarı oluşursa, faşizme geçiş” süreci tamamlanmış olacaktır.

Peki,   “otoriter rejim”, “diktatörlük” değil de, niçin “faşizm”?
Bir kere, askerî dikta rejimlerinden farklı olarak iktidarın kitle tabanı var. Ayrıca, vurucu, sivil bir milis gücü oluşturma potansiyeli, becerisi ve niyeti de var.

İkincisi, gerici, tutucu bir ideolojisi söz konusu. “Müslüman Kardeşler” akımı ile akrabalığı ortaya çıkmış olan Sünni-İslamcı bir ideoloji, başta eğitim sistemi aracılığıyla ve devlet aygıtı sınırsızca kullanılarak adım adım egemen hale getirilmektedir. İdeolojinin politik hedefi ise, anayasayı değiştirerek veya adım adım fiilen İslâmî bir Cumhuriyet kurmak olarak açığa çıkmıştır.

Üçüncüsü, popülist, paternalist, devrimci Üçüncü Dünya rejimlerinden (örneğin Kemalizmden) farklı olarak sermayenin genel programını sahiplenmiştir; bir bütün olarak burjuvazi ile barışıktır. Öte yandan, burjuvazinin bazı alt-katmanları ile özel, içli-dışlı, yer yer kriminal niteliklere, boyutlara ulaşan ittifaklar oluşturulmuştur.   Bu yozlaşmalar, burjuva demokrasilerinin hukuk devleti normlarıyla uzlaşmayı imkânsız kılmaktadır.
Dördüncüsü, “tarihe geçecek bir zafer; bir mit yaratma tutkusu” oluşmuştur.   Bu tutku, “Osmancılık” yaftası altında sürüklenilen   Orta Doğu maceralarına veya benzer sergüzeştlere dönüşme sonucuna yol açabilmektedir.

Son olarak, iktidarını tehdit edebilecek rakip akımları, yasal olan veya olmayan yol ve yöntemlerle etkisiz kılma, ezme, yok etme iradesi… Cumhuriyet mitingleri, potansiyel   veya gerçek Kemalist muhalefetin tasfiye operasyonuna yol açtı. Gezi kalkışması sonunda kitleleşme potansiyeli ortaya çıkan sola dönük, aydınlanmacı, kamucu (yani bir anlamda “anti-kapitalist”, kendi söylemlerine göre “marjinal”)   akım ve eğilimleri (örneğin öğrencileri, öğretmenleri, taraftar   gruplarını),   ödünsüz ezme tepkisini oluşturdu. “Paralel yapının darbesi” söylemi ile eski   müttefiklerini tasfiye operasyonunu başlattı. Devlet aygıtının tüm hücrelerine tam   hakimiyet hedefi daima gündemdeydi; şimdi Cemaat’in elindeki öğeler geri alınıyor. Hukuk sistemi er veya geç teslim alındığında, sol, sosyalist, muhalif   çevrelerin bugünlerde yazabilme, konuşabilme olanakları adım adım yok edilebilecektir. Bugün muhalefetimizi sineye çeken ortam geçici olabilir; rehavete yer yoktur. Faşizme geçiş süreci frenlenmezse, vurucu-milis güçler, sokakta, medyada, okulda, işyerinde her türlü muhalefeti fiilen etkisiz kılabilecektir.

Üstü üste konulursa bu saptamalar, bence, “faşizm” nitelemesini haklı kılıyor.

**İslami bir faşizme geçişin engellenmesi noktasındaki dinamiklerini nasıl değerlendiriyorsunuz. Erdoğan’ın ABD ve Batı nezdindeki desteğinin zayıflamış olması nedeniyle yine AKP içinden bir düzenleme ile Türkiye’nin yeniden ‘normalleşeceğine’ ilişkin beklentiler var.  
Yağma/vurgun ortamından kısmen dışlanmış olan; AB’ci burjuvazinin bir kanadı, ima ettiğiniz bir “normalleşme” beklentisi içinde olabilir. Ancak, çok zayıf düştüler. TÜSİAD’ın seçkinlerinden birçoğu, “yağma Hasan’ın böreği”ni onursuzca paylaşmakta beis görmediler. Faşizme geçiş, iktidar kadrolarının beceriksizliklerinden kaynaklanan ülke-dışı bir fiyasko, çöküntü ile son bulabilir. Ancak, bu tür bir fiyaskoyu “kaçınılmaz” görmek yanıltıcıdır. Faşizmi durdurabilecek ana etken bir dizi direnme hareketidir. İdeoloji-siyaset düzleminde potansiyel olarak   üç direnme halkasından söz edilebilir. Çekirdekte sosyalistler, ikinci halkada en geniş, gevşek anlamı ile “sol”, en dışta da Kemalistlerin demokrat kanadından Kürt hareketinin laik kanadına kadar uzanan geniş bir   cephe… Bu üç düzlemde yürütülen, birbiriyle bağlantılı direnme   dalgaları oluşmadan faşizme geçişin önlenmesi, bizim dışımızda patlak verebilecek şoklara muhtaçtır. Aslında bu tür bir cephe, Gezi kalkışmasında “kendiliğinden” oluşmuştu. Sınıf mücadeleleri düzlemine taşınmasının ön-koşulu sosyalistlerin birlikteliğidir. “Birleşme” değil; paralel, eş-güdümlü bir birlikteliği kastediyorum.

*** BirGün'deki bir yazınızda, burjuvazinin İslami faşizme geçişe teslim olduğunu, burjuvazinin demokratik görevlerinin de artık emekçi sınıfların mücadelesiyle yerine getirebileceği, yönünde bir değerlendirme yaptınız. Bunun analizin üzerine yapılan kimi değerlendirmelerle burjuvazinin demokratik görevlerini üstlenmenin sosyalizmi erteleme anlamına geleceği yönünde belki bir anlamda solun geçmiş demokratik devrim-sosyalist devrim ayrımını hatırlatan analizler yapıldı. Bu tartışmaya muhalefet hareketinin bugünkü mücadele programı açısından neler söyleyebilirsiniz?
Diyelim ki, “faşizme geçiş” tehlikesi karşısında birleştik ve mücadelenin ana hedeflerini “neye karşıyız?” sorusunu sorarak sıralamaya başladık: Üst-yapıda, eğitim, kültür, ideoloji, hukuk alanlarında gericiliğin, aydınlanma karşıtlığının her türüne, anti-demokratik tüm deformasyonlara   karşıyız… Kamusal varlıkları talan eden; bunlara kapkaççı burjuvazinin el-koyması biçimini alan soygun/yağma   biçimlerine karşıyız… Sosyal devleti tarihe karıştıran, emeği örgütsüz,   korumasız, çaresiz bırakan vahşi kapitalizme, neo-liberalizme   karşıyız… Bir yandan ABD saldırganlığının taşeronluğu ile Orta-Doğu’da Sunni İslam liderliği ihtiraslarını birleştiren dış maceralara; bir yandan da ekonominin kaderini parazit, spekülatif finans kapitale teslimiyete (kısacası emperyalizme) karşıyız… Burada “karşı olma” biçiminde (yani “negatif” olarak) ifade edilen öğelerin her birini, “neyi gerçekleştireceğiz?” sorusunu yanıtlayarak (yani “pozitif” olarak) da anlatabiliriz.

2005’te “neo-liberalizmin saldırılarına karşı ne yapılabilir?” sorusunu tartışırken, görüşlerimi, “Geçmişe Dönüşü Savunarak İleriye Gitmek” başlığı altında ortaya koymuştum. Neo-liberal saldırıyı hayata geçiren burjuvazi, bu saldırının öncesinde de ekonomiye egemen olan sınıftı. Ancak, “geçmişe dönüş” talepleri, bugün ancak bu sınıfla mücadele yapılarak gerçekleşebilirdi ve o yüzden ancak farklı bir dünya oluşturularak mümkün olacaktı.

Bugün de, burjuvazinin aktif ve pasif katkıları sonunda faşizme sürüklenme karşısında yukarıdakine benzer bir mücadele gündemi oluşturabilirsek, adını ne koyalım? Dokuz yıl önceki tartışmada, benzer bir soruyu şöyle yanıtlamıştım: “Mücadele programının, söylemin “üslubu”, bir anlamda “sanatsal boyutu”, ayrı bir konudur. Bu tür bir ekonomik programı benimseyenlerin siyasi meşrebine veya üslup tercihlerine göre, “sosyalizme geçiş”, “kapitalizmi aşma”, “demokratik devrim”, “bir halk iktidarına doğru”, “sermayenin tahakkümünü yıkma” gibi seçenekler akla gelebilir.”
Gündemde birleşelim. Herkes istediği adı koysun. Ayrı bayraklar altında da olsa, aynı hedefe doğru birlikte yürüyelim.    

*Redaksiyon dergisinin 10.sayısında yayınlanan söyleşi.

muhalefet.org



Yeni Başlık  Cevap Yaz



Forum Ana Sayfası

 


 Bu konuyu 1 kişi görüntülüyor:  1 Misafir, 0 Üye
 Bu konuyu görüntüleyen üye yok.
Konuyu Sosyal Ortamda Paylas
Benzer konular
Başlık Yazan Cevap Gösterim Son ileti
Konu Klasör Eskişehir'de sosyalislerden ortak eylem: Gericiliğe ve faşizme karşı laikliği ve özgürlüğü savunuyoruz... melnur 0 766 25.05.2022- 01:07
Etiketler   İslami,   Faşizme,   Geçiş
SOL PAYLAŞIM
Yasal Uyarı
Sitemiz Bir Paylasim Forum sitesidir Bu nedenle yazı, resim ve diğer materyaller sitemize kayıtlı üyelerimiz tarafından kontrol edilmeksizin eklenebilmektedir. Bu nedenden ötürü doğabilecek yasal sorumluluklar yazan kullanıcılara aittir. Sitemiz hak sahiplerinin şikayetleri doğrultusunda yazı ve materyalleri 48 Saat içerisinde sitemizden kaldırmaktadır.
Bildirimlerinizi info@solpaylasim.com adresine yollayabilirsiniz.
Forum Mobil RSS