Mülksüzleşen insanlar kendilerini işçilerin arasında değil cemaatlerin arasında görüyor.
Sadece mülksüzleşenler değil ki, gelecek korkusu yaşayanların pek çoğunda bir ''sığınma'' arayışı vardır ve geri kalmış ülkelerde din de bu işe yaramaktadır.Burjuvazi dini zaten bu işlevi nedeniyle yaşatmaktadır. Sosyalistlerin bu kesimlere ''ulaşamaması'' dahi sosyalistlerin demokrasi için mücadele etmesini gerektirmiyor. ''Burjuva demokratik devrim'' dersen anlarım, Türkiye'de çok dillendirilen ''burjuva demokratik devriminin tamamlanması'' dersen yine belli bir anlamı olur. Ama salt ''demokrasi'' sosyalistlerin düzene entegre olmasından başka bir anlam ifade etmez.
Sadece mülksüzleşenler değil ki, gelecek korkusu yaşayanların pek çoğunda bir ''sığınma'' arayışı vardır ve geri kalmış ülkelerde din de bu işe yaramaktadır.Burjuvazi dini zaten bu işlevi nedeniyle yaşatmaktadır. Sosyalistlerin bu kesimlere ''ulaşamaması'' dahi sosyalistlerin demokrasi için mücadele etmesini gerektirmiyor. ''Burjuva demokratik devrim'' dersen anlarım, Türkiye'de çok dillendirilen ''burjuva demokratik devriminin tamamlanması'' dersen yine belli bir anlamı olur. Ama salt ''demokrasi'' sosyalistlerin düzene entegre olmasından başka bir anlam ifade etmez.
Sosyalist ler ne işle uğraşacak Bir ülkede demokrasi yoksa o ülkede örgütlenme koşulları da zordur Eğer bu ülke faşizmle yönetiliyorsa yaşam hakkı bile garanti değildir.
Hiç bir sosyalist burjuva devrimi burjuva demokrasisi için uğraşmaz ama örgütleme kolaylılığı ve gelecek sosyalistleri ilgilendirir.
Ben öyle eski tanımlarla ilgilenmiyorum Türkiyede tamamlanmamış bir şey kalmadı bu ülke faşizmle tanıştı daha tamamlanmamış devrim demokrasi mi konuşacağız.
Demokrasi savaşı sadece kapitalizmde verilen savaş değil sosyalizmde de bu savaş verilecektir.
İşte biz kapitalizmde verdiğimiz bu savaşla savaşın biçimlerini öğrenmiş olacağız.
Tıpkı mühendisliğin ünversitede öğrenildiği gibi
Marx kapitalizmi A.Simth den Ricardo dan öğrendi
Bizde demokrasiyi burjuvaziden öğreneceğiz. Demokrasi yönetim biçimidir hafife alınmayacak kadar önemli
Bilim kendinden önceki buluşlara bakarak öğrenilir onu eleştirerek geliştirilir.
Eh bizde bilimi yol olarak seçmişsek yapacağımız belli.
Ayrıca Türkiye de faşizmden söz ediliyor böyle bir durumda tek seçeneğimiz demokrasi savaşıdır.
Bir yoldaşa mektup diye ispanyada faşizm zamanında geçen bir roman vardı insanlar bir otabüs durağı için ne mücadeleler veriyor.
Faşizm i öyle basite almayın bunu 12 eylül zindanlarında bulunanlar çok iyi anlar.
Sn Melnur bence duygusal davranıyorsun pratiği gözle her kes demokrasi konuşuyor ücret konuşan bile azaldı.[/size]
Bu ileti en son hakkı
tarafından 17.10.2015- 10:58 tarihinde, toplamda 2 kez değiştirilmiştir.
Sosyalistler her koşulda sınıf mücadelesi içinde olacaklar, Sn.hakkı. Her koşulda. Lenin sınıf mücadelesi ve devrim derken Rusya demokraside tavan yapmış bir ülke değildi. Türkiye'nin bugünkü koşullarından kıyaslanmayacak kadar geri bir ülkeydi. ''Demokrasi'' diyorsan bunu tanımlaman gerek. Kapitalizm altında sosyalistler nasıl bir demokrasi için ve neden mücadele edip, bu ''mücadeleyi'' sınıf mücadelesinin önüne koyacaklar?
Üzerinde anlaşılması gereken konu kapitalizm altında demokrasinin '' yönetilenlerin yönetilme biçimi'' olduğudur. Sosyalistler kapitalizm altında kendi burjuvalarından ''daha iyi yönetilmek'' isteğinde bulunmazlar. Faşizm altında da böyledir. Egemen sistem,, o sistemin yürütücüleri sömürüyü ''daha fazla demokrasi'' altında sürdürmek isterler. Güle oynaya sömürmek varken, sömürdüklerine '' bak ne güzel birlikte yaşıyoruz'' dedirtmek varken, her gün kavga-döğüş ve katliamlarla yönetmek bir keyfiyet sonucu değildir. O baskıya, şiddete ve dayatmalara zorunlu bir hale geldiği içindir. 12 Eylül bu nedenle olmuştur ve bu iktidar bu nedenle 12 eylül zihniyetini sürdürmektedir. Sömürü bu nedenle katmerleşerek gerçekleştirilmek istenmekte, Tuzlalar, Somalar bu yüzden gerçekleşmekte, Suruç, Diyarbakır, Ankara katliamlarına bu yüzden yol verilmektedir. Bir sosyalist bu koşullarda 'demokrasi'' dememeli. Üstelik bu demokrasiyi ''burjuvaziden öğrenilecek bir şey'' olarak görmemeli, böyle tanımlamamalı.
[size=2, Sn.hakkı. Her koşulda. Lenin sınıf mücadelesi ve devrim derken Rusya demokraside tavan yapmış bir ülke değildi.
. Egemen sistem,, o sistemin yürütücüleri sömürüyü ''daha fazla demokrasi'' altında sürdürmek isterler. Güle oynaya sömürmek varken, sömürdüklerine '' bak ne güzel birlikte yaşıyoruz'' dedirtmek varken, her gün kavga-döğüş ve katliamlarla yönetmek bir keyfiyet sonucu değildir. O baskıya, şiddete ve dayatmalara zorunlu bir hale geldiği içindir. 12 Eylül bu nedenle olmuştur ve bu iktidar bu nedenle 12 eylül zihniyetini sürdürmektedir. Sömürü bu nedenle katmerleşerek gerçekleştirilmek istenmekte, Tuzlalar, Somalar bu yüzden gerçekleşmekte, Suruç, Diyarbakır, Ankara katliamlarına bu yüzden yol verilmektedir. Bir sosyalist bu koşullarda 'demokrasi'' dememeli. Üstelik bu demokrasiyi ''burjuvaziden öğrenilecek bir şey'' olarak görmemeli, böyle tanımlamamalı.
Biz de bunları konuşuyor olmamalıyız!
[/size]
Evet Lenin önünde faşizm diye bir seçenek yoktu olsa acaba yığınları harekete geçirmek için hangi probagandayı öne çıkarırdı
Örneğin Dimitrof hangi probagandayı öne çıkarmıştı.
Evet demokrasi talebi de keyfiyet değildir.Bu gün demokrasi talebi toplumun işçi sınıfının dışında bir çok sosyal sınıfın talebidir işçi sınıfınında talebidir.
Biz demokrasi talebini pırakıp o sadece burjuvanın isteğidir diye geçelim peki ne yapacağı işçilere ayaklanın hadi devrim yapalımmı demeliyiz.
Siz le benim farkım bu işte .
Ben demokratik yönetimin her sınıfı geliştirdiğini bilirim sizse o talebin hiç öneminin olmadığını söylemektesiniz.
İşte türkiyede tartışmada acaba bu iş 12 eylüle mi benziyor acaba 12 eylül yenidenmi gelecek.
Bu gelen 12 eylülü mumla aratacak merak etmeyin.
Bu durum normal kapitalizmin ekonomik krizi den yükselen siyasal krizi değil o durum 12 eylülü getirdi bu durum kitlesel faşizmi getirecek tıpkı hitler almanyası gibi.
İşte o zaman burjuva demokrasisini bile arayacak kitleler.
İlk yığınsal ve sınıfsal demokrasiyi burjuvalar yaptı başka sınıflar yapsa idi onlardan öğrenirdik Sn Melnur.
İşte bizde o demokrasinin bize yetmeyeceğini ve o demokrasinin bize uğramadığını anlatacağız yığınlara.Ama ilk öğretmenimiz burjuva.
Bu ülkede bu günlerde tek konuşulacak şey demokrasi hatta bundan sonra kurulacak sosyalizmde bile hiç susmadan konuşulacak şey yine demokrasi.
Yönetim biçimi dediğin şey, kapitalizmde sermayenin emekçiyi yönetme anlayışı hakkı kardeş. Senin daha fazla demokrasi dediğin, burjuvaziden isteyeceğiz dediğin de, burjuvaziden halkı daha iyi yönetmesi talebidir. Söylediğinin anlamı bu oluyor. Bir komünist olarak bunu kendine yediriyorsan devam et. Sosyalizmde demokrasinin emekçi halkın kendi yaşamını bulunduğu her yerde örgütlemesi olduğunu söylüyoruz sen hala ''burjuvaziden öğrenmeliyiz'' demeye getiriyorsun. Ne söylediğinin farkında değilsin, ya da sosyalizmin ne olduğu konusunda çok gerisin.
umut oyldaşa katılıyorum, sayın hakkı dost, sosyalimin ne olduğu konusunda kendini biraz geliştirmen gerekiyor bu knouda umut yoldaşa katılıyorum bizim burvujaziden öğreneceğimiz bir şey olamz.
Sitemiz Bir Paylasim
Forum sitesidir Bu nedenle yazı, resim ve diğer materyaller sitemize
kayıtlı üyelerimiz tarafından kontrol edilmeksizin eklenebilmektedir. Bu
nedenden ötürü doğabilecek yasal sorumluluklar yazan kullanıcılara
aittir. Sitemiz hak sahiplerinin şikayetleri doğrultusunda yazı ve
materyalleri 48 Saat içerisinde sitemizden
kaldırmaktadır.
Bildirimlerinizi info@solpaylasim.com adresine
yollayabilirsiniz.
