SolPaylaşım  
Ana Sayfa  |  Yönetim Paneli  |  Üyeler  |  Giriş  |  Kayıt
 
OTURUYORSAN KALK; AYAKTAYSAN YÜRÜ; YÜRÜYORSAN KOŞ!
Yurt ve dünya sorunlarına soldan bakan dostlar HOŞGELDİNİZ .Foruma etkin katılım yapabilmeniz için KAYIT olmalısınız.
Yeni Başlık  Cevap Yaz
 Toplam 5 Sayfa:   Sayfa:   «ilk   <   1   2   3   [4]   5   >   son» 
Cvp:
Yazan Cevap içeriği
Üye Profili boşluk
melnur
[ Gelenek ]
Kurucu
Varsayılan Kullanıcı Resmi
Kayıt Tarihi: 02.08.2013
İleti Sayısı: 10.994
Konum: İstanbul
Durum: Forumda Değil
İletişim E-Posta Gönder
| Özel ileti Gönder

50 kere teşekkür edildi.
36 kere teşekkür etti.
Cevap Yazan: melnur
Cevap Tarihi: 12.12.2017- 13:00


SOLpaylaşım'daki emperyalizm başlıklarını aratmıştım google'a. Karşıma Veda'nın saçmaladığı bir yazı çıktı :) Yazının başlığı SOL PAYLAŞIM ADI ALTINDA SERVİS EDİLEN NASYONAL SOL. Linki de bu: http://www.solplatform.biz/index.php?topic=3797.0

Yazının tamamını okumadım, muhtemeldir ki Veda'nın bildiğimiz   sayıklama ve ezberleri...Ama bir cümlesi bana ilginç geldi; aynen alıyorum :)

Sol Paylaşım sitesinin Melnur’u sayesinde yüzeysellikten kurtulacağız ,kafa karışıklığımızı gidereceğiz,her şeyden önemlisi de ikide bir üzerimize yapıştırılmak istenen KUYRUKÇU yaftasından kurtulacağız.

Yeterki bizler,KÖH nin Emperyalizmle işbirliği içersinde olduğu tezini benimseyelim ve bu güzel ülkemizin milleti ile bölünmez bir bütün olduğunu,bu uğurda gerekirse canımızı bile vereceğimizi söyleyelim.
O zaman bakın,Sol Paylaşım sitesinin en has üyesi biz oluruz...


Daha önce de birkaç kez yazdım. Bu arkadaşın anlama ve anlatma konusunda bazı sıkıntıları var. Bu kadar da değil, donanımı pek çok şeyi anlamaya uygun da değil. Ne kadar çabalarsa çabalasın böyle. Samimi de değil. Egosunu tatmin için bir şeyler yazıp çizmeye çalışıyor, donanımı yok, anlama ve anlatma konusunda becerili değil, böyle olunca da gerekirse yalan dolana başvurmaktan da kaçınmıyor vb.

( Bunları hemen her tprumda yazmak durumunda kalıyorum. Çünkü bunları yazmadan vereceğim yanıtların bu arkadaşın yazdıklarına belli bir önem verdiğim anlamına gelebilir veya bu arkadaş öyle sanabilir. Cahilliğini yani bilgisizliğini sürekli vurgulayışımın nedeni bu. Hiç bir şekilde hakaret veya küçük düşürme amacında değilim. Ama bu arkadaşın yazdıkları ve yürüttüğü mantık bende böyle bir izlenim uyandırıyor. Bilinmesini istiyorum.)

Konuya dönelim: Ne diyor bu bilgisiz ve ilkesiz arkadaş; ''KÖH'ün emperyalizmle işbirliği içersinde olduğu tezini ...söyleyelim'' Ancak o zaman bu arkadaşın kuyrukçu olmadığını söylermişim!

Neresinden başlayalım bu yanlışlığın, bu mantıksızlığın, bu cahilliğin kendi kendine itirafından başka bir şey olmayan cümlenin; evet neresinden başlamalı? Bu arkadaş kuyrukçu değilim derken bile bağıra çağıra ''ben kuyrukçuyum'' diyor, farkında değil. Yahu, uzmanlar ABD emperyalizminin Suriye'deki ''kürt bölgesinde'' 14 tane askeri üs kurduğunu söylüyor. ABD'nin Suriye'de kürtlerle iç içe olduğu bilinmedik bir şey değil. Kürtlerin silah ve mühimmat ihtiyacının ABD tarafından karşılandığını da mı duymadın? ABD emperyalizminin bölge kürtlerini silahlandırarak kendi kara gücü olarak değerlendirdiğini de mi bilmezlikten geliyorsun? Kürtlerdeki Biji Obamacılığı' da mı hiç duymadın. Yine kürt bölgelerinde ABD ve İsrail bayraklarının dalgalandığını da mı görmüyorsun? Kürt halkına özgürlüğün kürt hareketine göre ABD ve İsrail'den geçtiğini mi söylemeyelim?

Tamam, siyaset bilmiyorsun; neyin nasıl okunacağından da habersizsin; böyle bir donanımın yok; be arkadaş bari ne olduğunun farkında ol! Bu kadar yetersizlik içinde boyundan büyük işlere neden kalkışıyorsun?

Bu kadar veri ortadayken sen ''kürt hareketinin emperyalizmle işbirliği içinde olduğunu görsen, söylesen ne olur; görmesen söylemesen ne olur?

Yine kuyrukçusun, yine hiçbir donanımın yok, yine bu cehaletinle boyundan büyük yorumlara kalkışıyorsun!

Kendinden başka birini kandırabildiğini gerçekten sanıyor musun?



Cvp:
Yazan Cevap içeriği
Üye Profili boşluk
melnur
[ Gelenek ]
Kurucu
Varsayılan Kullanıcı Resmi
Kayıt Tarihi: 02.08.2013
İleti Sayısı: 10.994
Konum: İstanbul
Durum: Forumda Değil
İletişim E-Posta Gönder
| Özel ileti Gönder

50 kere teşekkür edildi.
36 kere teşekkür etti.
Cevap Yazan: melnur
Cevap Tarihi: 03.02.2018- 20:47


Veda yine boyundan büyük işlere kalkışmış. Bugüne kadar pek çok devlet çözümlemesi yapmış ve bugün tekrardan devlet üzerine açıklama yapma gereği duymuş. Yazısının başlığı ''Bir kez daha devlet üzerine'' ve yazısını da ''saray devleti'' ve AKP devletinin olmayacağı, yanlışlığı üzerine kurmuş, ardından da burjuvazinin kendini yeniden üretemediğine bağlamış.

http://www.solplatform.biz/index.php?topic=4971.msg11132;topicseen#msg11132

Yazı yazmak iyidir, insanı geliştirebilir, bilgisinin tazelenmesine neden olabilir, eksik bilgisinin tamamlanmasına yol da açabilir. Ne var ki, yazı yazmayı çok da basit bir olay olarak görmemek gerek. Eğer herhangi bir konuyu açıklamak gereği istiyorsanız, öncelikle doğru ve yeterli bilgiye sahip olmalısınız. Bu konuda bir eksiklik hissediyorsanız mutlaka ve mutlaka o eksik bilginin tamamlanması yolunda bir çaba göstermeye çalışmalısınız. Bu tavır, bu alışkanlık önemli ama kesinlikle yeterli değildir. Çözümleme yapmak istediğiniz konuda doğru ve yeterli bir bilgiye sahip olunsa bile eğer doğru bir çözümleme yöntemine sahip değilseniz de yanlış sonuçlara varmak mümkündür. Bu da yeterli değil, eleştirmeye kalkıştığınız konuda, söylenenlerin ne olduğunu da anlamanız gerekir. Karşınızdakilerin söylemini anlamıyorsanız, o konu hakkında sağlıklı bir çözümleme yaparak belli bir sonuca ulaşabilmek mümkün olamaz. Yazı yazmak bu denli önemli başlıkların içselleştirilmesi ve bir alışkanlık haline getirilmesiyle mümkün hale gelebilir.

Kestirmeden söyleyeyim; Veda'da bunların hiçbiri yok.

Veda -hep yineliyorum- belli ezberler üzerinden bir şeyler yazıp çizmeye başlıyor, ne söylenenin anlamı konusunda bir fikri çaba içinde ve ne de söylemeye çalıştıkları açısından bütünlüklü, tutarlı ve mantıklı bir yönteme sahip. Veda hep yüzeysel; Veda hep ordan burdan bulduğu birtakım cümleleri alt alta üst üste yerleştirerek bir şeyler karalıyor ve herhalde son cümleyi yazdığında da '' bayağı güzel bir yazı yazdım'' diyerek kendi kendine bir tatminlik duygusu yaşıyor. Ben de bu duygusunu pek bozmak istememe rağmen, belki bu kez hatasını anlar ümidiyle eleştirmeye kalkışıyorum. :)

Veda'nın öncelikli sorunu eleştireceği konuyu anlama konusunda yetersizlik göstermesi ve bu yetersizlik içinde eleştirel bir yazının yazılamayacağı gerçeğini bir türlü kavrayamaması... Hemen her yazısında bu sorun var. Yazdıklarını yüzeysel yapan, çıkarımlarını anlamsız ve tutarsız bir sözcük yığınına dönüştüren durum da öncelikle olarak bu. Siz ne söylerseniz söyleyin, o duymuyor, anlamıyor, sadece kafasındaki ezberlere dayanarak ya kendince bir anlam ortaya çıkararak bir şeyler yazıyor, ya da buna bile ihtiyaç duymadan ''sen şucusun, bucusun'' diyerek kestirip atıyor.

Nedeni de zaten bu; yetersizliği!

Yetersiz ama o hala yeterli olduğunu sanıp, boyundan büyük işlere kalkışıyor ve yüzeysel, tutarsız ve çelişik cümleleri sanki çok önemli bir eleştiride bulunmuş gibi bir algıyla yazıyor da yazıyor :)

Hadi bu söylediklerimizi somutlaştıralım!



Cvp:
Yazan Cevap içeriği
Üye Profili boşluk
melnur
[ Gelenek ]
Kurucu
Varsayılan Kullanıcı Resmi
Kayıt Tarihi: 02.08.2013
İleti Sayısı: 10.994
Konum: İstanbul
Durum: Forumda Değil
İletişim E-Posta Gönder
| Özel ileti Gönder

50 kere teşekkür edildi.
36 kere teşekkür etti.
Cevap Yazan: melnur
Cevap Tarihi: 03.02.2018- 21:03


Şu soruyu soralım kendimize; veda üstte linkini verdiğim yazısıyla ne yapmak istemiş? Başlık sanki devletin bütünüyle bir çözümlemesinin yapılacağı ve ''saray devleti'' kavramıyla ''AKP devleti'' kavramının yanlışlığını gözler önüne sermeye çalışacağı çıkarımına yol açıyor ama, yazısı çok farklı bir saptama ile bitiyor. Yani yazıda bir bütünlük de yok. Bunu okuyan biri ''evet, AKP devleti sözü yanlış, sermaye devleti denmeli'' mi, demeli? Yazı okura bu düşünceyi vermeye mi çalışıyor?

Aslında Veda'nın amacı bu. Bu minvalde bir şeyler yazmak istemiş, ama olmamış. Neden? İşte bir üstte yorumladığım şekliyle Veda'nın boyundan büyük bir işe kalkışması. Nedeni bu! Veda ne yaparsa yapsın böyle bir yazı yazamaz. O kadar eksiği var ki! Bugüne değin, o kadar farklı sularda dolaşmış ki; hem yüzeysellik ve hem de kavrama eksikliği bu tür konuların hem anlaşılmasını ve hem de üzerinde çözümleme yapılmasını olanaksız kılıyor!

Ortaya çıkan yazılar belki sadece kendisinde bir tatmin duygusu yaratıyor olabilir; başka bir yararı olduğunu da düşünmüyorum.



Cvp:
Yazan Cevap içeriği
Üye Profili boşluk
melnur
[ Gelenek ]
Kurucu
Varsayılan Kullanıcı Resmi
Kayıt Tarihi: 02.08.2013
İleti Sayısı: 10.994
Konum: İstanbul
Durum: Forumda Değil
İletişim E-Posta Gönder
| Özel ileti Gönder

50 kere teşekkür edildi.
36 kere teşekkür etti.
Cevap Yazan: melnur
Cevap Tarihi: 03.02.2018- 21:33


Konuya dönelim; Veda böyle bir yazı yazmayı kafasına koymuşsa önce eleştireceği konu yani ''AKP devleti''nin ne olduğunu anlamaya çalışmalıydı. Eminim bu konuda herhangi bir bilgiye sahip değildir. Aslında konu o kadar basit ki, doğru bir yöntem ve doğru ve yeterli bir bilgiyle bir iki paragrafla analiz yapılabilir. Ama önce eleştirmeye çalıştığın konunun ne olduğunu ortaya koyacaksın, konuyu bu bağlamda somutlayacaksın ki, doğru bir çözümleme yapabilme konusunda gerekli olan doğru zemin yakalansın. Bu yapılmazsa bu konuda çözümleme yapılamaz.

Hem devletin ne olduğu ve hem de AKP devleti ile ne söylenmek istediği anlaşılmadan, bu konuya ilişkin bir yorumda bulunulabilinir mi?

Mümkün değil.

Veda yazısına devlet konusuyla başlamış, sağdan soldan bulduğu cümleleri yazısının içine almış ve sanki konuyla ilgili her şeyi söylemiş gibi, ''AKP devleti yanlıştır'' sonucuna varmış!

Sadece bu konu değil, yurtseverlik konusunda da ve başka bir yığın konuda da aynı yanlışlığın içinde. Yıllardır böyle. Madem eleştireceksin, yurtseverliğin ne olduğundan başla. Bu kavramı kullananların nasıl bir tanımlama getirdiğini yanlışla. Yok! Kafasında bir şeyler var, sen ne dersen de, o kafasının içindekilere göre yazıp çiziyor!

Evet konuya dönelim.

Devlet özünde bir baskı aracıdır, doğru, sınıfsal bir baskı mekanizması... Ama bu kadar değil. SAdece bunu demek ve sadece kapitalizm ile krizleri arasında bir ilişki kurup devletin de farklı bir biçim alacağını söylemek de yeterli değil. Madem AKP devleti yanlışlanmaya çalışılacak o zaman devletin bu sınıfsal baskı mekanizması olma durumunu biraz daha açmanız gerekir. Açılması ve eleştirilecek konuyla doğrudan karşı karşıya getirilmeli. Evet, devlet burjuvazinin bir baskı mekanizmasıdır özünde ama buradan anlaşılması gereken devletin doğrudan doğruya her burjuvanın, ( her patronun) birebir ilişki olduğu değildir. Yani, burjuva devlet burjuvazinin kendisinden   kısmen özerk bir şekilde bağımsız bir yapılanma bütünüdür. Sınıfsal öz bu kısmen özerk ve bağımsız bütünlüğün içinde ideolojik olarak vardır. Yani burjuva partileri dediğimiz bütün partilere karşı da ''eşit'' bir mesafededir. Her dönemde iktidara gelen bir burjuva partisinin üst bürokrasiyi belirlemesi, sözünü ettiğimiz bu kısmen özerk ve bağımsız bütünlüğün bozulduğu anlamına gelmez. Yani bir partinin doğrudan baskı mekanizması değildir. İşte ''AKP devleti'' ile anlatılmak istenen şeyi ülkede devletin burjuva niteliğinin çok daha farklı bir şekil aldığı, kişilerden ve kurumlardan kısmen özerk ve bağımsız niteliğinin ortadan kaldırıldığı ve AKP gericiliğinin bir baskı mekanizmasına dönüştüğüdür.

Veda ya bu konuyu bir türlü anlamak istemiyor, ya da AKP devleti söyleminden -nedense- rahatsızlık duyuyor.

Veda ile ilgili bir başka başlıkta yine bu konuları yazıp çizmiştik. Anlaşılmamış!

Zor!

( Daha sonra bu konuya devam ederiz.)



Cvp:
Yazan Cevap içeriği
Üye Profili boşluk
melnur
[ Gelenek ]
Kurucu
Varsayılan Kullanıcı Resmi
Kayıt Tarihi: 02.08.2013
İleti Sayısı: 10.994
Konum: İstanbul
Durum: Forumda Değil
İletişim E-Posta Gönder
| Özel ileti Gönder

50 kere teşekkür edildi.
36 kere teşekkür etti.
Cevap Yazan: melnur
Cevap Tarihi: 03.02.2018- 23:53


Veda yanıt vermiş :)

Zavallı Melnur!

Hep söylüyorum böyle ince konular için o kıvrımları düzleşmiş beynini fazla yorma.
Gök tanrı korusun, beyin kanaması geçirebilirsin!

Neden AKP Devleti denmeyeceği hem Devlet tanımından, hem Devletin yapısal özelliklerinden ve varlık nedeninden belli değil mi?

Herşeyi bir kenara bıraksak bile Devletin bir sınıf egemenliği aracı olduğu, onun nereye ait   olduğunu ortaya koymuyor mu?

Demek ki Devlete bir ad vereceksek o ad onun sınıfsal bağını ortaya koymalı!
Yarın CHP Hükümet olsa CHP Devleti mi diyeceğiz, yoksa bu soygun ve talan düzeni yıkılana değin   Devlet hep ait olduğu sınıfsal bağlamla mı tanımlanacak?


Anlamıyor, kapasite o kadar. Öyle olmasa zaten bu kadar yanlışın içinde olmazdı.   AKP devleti konusunun ne anlama geldiğini özellikle yazının içinde koyulaştırmıştım ama işte kapasite yetmeyince ne yazarsan yaz, çarpılmış zihin bildiğini okuyor.

Yapacak bir şey yok :)

( Konuya devam edeceğiz, Veda anlamıyor diye, anlama kapasitesi yeterli değil diye, bu yorumları okuyanların anlamayacağı anlamına gelmez. Bu konuda yazılacak daha çok şey var!)



Cvp:
Yazan Cevap içeriği
Üye Profili boşluk
melnur
[ Gelenek ]
Kurucu
Varsayılan Kullanıcı Resmi
Kayıt Tarihi: 02.08.2013
İleti Sayısı: 10.994
Konum: İstanbul
Durum: Forumda Değil
İletişim E-Posta Gönder
| Özel ileti Gönder

50 kere teşekkür edildi.
36 kere teşekkür etti.
Cevap Yazan: melnur
Cevap Tarihi: 04.02.2018- 15:57


Veda sadece bir cahil değil ve aynı zamanda bir köylü kurnazı. Sözde yanıt vermiş! Sadece hakaret var ve sadece anlamadığını açıkça ortaya koyan ''Yarın CHP Hükümet olsa CHP Devleti mi diyeceğiz'' deyişi...Sanki biz o yazıda ''AKP hükümet olduğu için devlet AKP devleti'' diyoruz. Anlamıyor. Yetersiz. Samimi değil. Ön yargılar içinde. Anlamadan ve sadece ezbere dayalı bir üslubu olduğu için problemli. Ve belki de en önemlisi, kendini çok bilmiş, çok bilgili olarak gösterme çabasında ve bundan büyük bir keyif alıyor; egosunu tatmin ediyor. Böyle alışmış çünkü; böyle alıştırmışlar. Açık seçik kuyrukçuluk yaptığı dönemde Türkiye soluna saldırır ve tipik kürt milliyetçisi tepkisi verirken ''ne güzel yazıyorsun veda abi'' söylemiyle gururu okşanıyordu. Ama o devir bitti artık. Şimdi dımdızlak ortada. SF'de açık seçik kuyrukçuluk yaptığı dönemdeki alışkanlıkları artık yetmez oldu. Anlamadığı, bilgisinin olmadığı ortaya çıktı. Bu sözde cevabi yazısı da bu açığa çıkan sıradanlığın bir ürününden başka bir şey değil.

Hakaretlerini bir kenara bıraktığımızda ne diyor bu cahil arkadaş: Yarın CHP hükümet olsa CHP devleti mi diyeceğiz?''

Anlamadığının kendi ağzından itirafı değil de nedir bu cümle?

Oysa ne demişin ''AKP devleti'' konusunun anlaşılabilirlik kazanması için:

''...burjuva devlet burjuvazinin kendisinden   kısmen özerk bir şekilde bağımsız bir yapılanma bütünüdür. Sınıfsal öz bu kısmen özerk ve bağımsız bütünlüğün içinde ideolojik olarak vardır. Yani burjuva partileri dediğimiz bütün partilere karşı da ''eşit'' bir mesafededir. Her dönemde iktidara gelen bir burjuva partisinin üst bürokrasiyi belirlemesi, sözünü ettiğimiz bu kısmen özerk ve bağımsız bütünlüğün bozulduğu anlamına gelmez. Yani bir partinin doğrudan baskı mekanizması değildir. İşte ''AKP devleti'' ile anlatılmak istenen şeyi ülkede devletin burjuva niteliğinin çok daha farklı bir şekil aldığı, kişilerden ve kurumlardan kısmen özerk ve bağımsız niteliğinin ortadan kaldırıldığı ve AKP gericiliğinin bir baskı mekanizmasına dönüştüğüdür. ''

Ama hata bende; cahil olduğunu sürekli yinelediğim ve kendisini bilgili göstermek dışında hiçbir becerisinin bulunmadığı, bunu yaparken bile yüzüne gözüne bulaştıran birine bu açıklama elbette anlaşılmaz gelecekti. Sen ne yazarsan yaz, o kafasındakilere göre yorum yapacaktı ve burada yazılanları da ''çünkü AKP hükümet oldu, bu yüzden devlet de AKP devletidir'' olarak anlayacaktı.

Dedim ya; kapasite bu!

Kapasite bu olunca ve boyundan büyük işlere kalkınca elbette yorum da öyle oluyordu

O halde yapılması gereken, konuyu, Bilal'e anlatır gibi anlatmaya çalışmak olmalı.




Cvp:
Yazan Cevap içeriği
Üye Profili boşluk
melnur
[ Gelenek ]
Kurucu
Varsayılan Kullanıcı Resmi
Kayıt Tarihi: 02.08.2013
İleti Sayısı: 10.994
Konum: İstanbul
Durum: Forumda Değil
İletişim E-Posta Gönder
| Özel ileti Gönder

50 kere teşekkür edildi.
36 kere teşekkür etti.
Cevap Yazan: melnur
Cevap Tarihi: 04.02.2018- 16:04


Araya şunu da sıkıştırayım: Veda aynı zamanda tipik bir köylü kurnazı!

Cahilliği, yetersizliği ortaya çıkmasın diye, kendi yazdığı yazısının altına benim yorumumu ekleme cesaretini de gösteremiyor. Verdiği sözde yanıtı da başka bir başlıkta altına hiçbir link koymadan veriyor. Ve böylece birbiriyle ilintili bir yorumun kendi sayfasında anlaşılmasının önüne geçmek istemiş. Evet, tam bir şark kurnazlığı. Cahil, yetersiz, kendini bilgili göstermeye çalışan hadsiz ve aynı zamanda yalan şark kurnazı biri.

Bir solcuda bulunmaması gereken özelliklerin hemen hemen tümünü   içinde taşıyan biri...



Cvp:
Yazan Cevap içeriği
Üye Profili boşluk
melnur
[ Gelenek ]
Kurucu
Varsayılan Kullanıcı Resmi
Kayıt Tarihi: 02.08.2013
İleti Sayısı: 10.994
Konum: İstanbul
Durum: Forumda Değil
İletişim E-Posta Gönder
| Özel ileti Gönder

50 kere teşekkür edildi.
36 kere teşekkür etti.
Cevap Yazan: melnur
Cevap Tarihi: 04.02.2018- 21:04


Bilal'e anlatır gibi anlatacağım ama, bizim cahil arkadaşımız yine link vermeden, ne dediğime orada yer vermeden ve tabi yine anlamadan bir şeyler yazmış. Yazısı burada. Ve her zaman yaptığı gibi ''sen şucu bucusun' diyerek de yazısını tamamlamış:

''Melnur çok sinirlenmiş, başlamış salyalarını akıtmaya!

Devlet konusun da yazdığım yazı ortada!
Oysa o ne yapmış!

Bilgisizliğin,yetersizliğin ve bunların kendi üzerinde yarattığı ezikliğin bir yansıması olarak,neye karşı çıktığını kendinin bile dile getiremediği,kendinin bile anlamakta zorluk çektiği sözler etmiş.

Devlet yazısın da ortaya konan Devletin asıl aidiyetinin SINIFLAR olduğu vurgusu!
Neden bunu dile getirmek zorunda kaldık?

Çünkü bugünler de sol içersinde pek çok kesim Devlet ten bahsederken SINIF aidiyetinin üzerinden atlıyarak, AKP Devleti gibi, niyetten bağımsızda olsa Devletin gerçek sahibi,iktidardaki sınıfı aklayıcı bir Devlet kavramı tanımlıyor.

Varsa bu yazdıklarıma bir itirazın bunu dile getir ama bunu dillendirecek bilgi ve birikimden yoksunsan kendini daha fazla rezil duruma düşürme!

Sen her fırsatta faili meçhul cinayetlerin tetikçisi Veli paşasına saygıda kusur etmeyen,ona selam gönderen   Yalçın Küçük'ü,hatta utanmadan geçmişteki faili meçhullerin ardındaki DİŞİ ASENADAN övgü ile bahseden,onun yanında olduğunu söyleyen Ataol Behramoğlunu "SOSYALİST"   olarak anmaya devam et.

Artık bir an evvel safını belirle!
Bak Doğu Perinçek seni hasretle yanına bekliyor!''



Her yazısı başka bir yanlış, her yazısı başka bir anlamazlık anlamı taşıyor. Anlamıyor, ve anlamadığı için bu kez her zaman yaptığı gibi ''sen şucusun, sen bucusun'' çaresizliği. Bir de ''Varsa bu yazdıklarıma bir itirazın bunu dile getir'' demiş :) Sanki burada enginarlı salata tarifi yaptık. Saçmalıklarını, konuyu anlamadığını, cehaletini yazıyorum; verdiği yanıta bak :)




Yeni Başlık  Cevap Yaz
 Toplam 5 Sayfa:   Sayfa:   «ilk   <   1   2   3   [4]   5   >   son» 



Forum Ana Sayfası

 


 Bu konuyu 1 kişi görüntülüyor:  1 Misafir, 0 Üye
 Bu konuyu görüntüleyen üye yok.
Konuyu Sosyal Ortamda Paylas
Benzer konular
Başlık Yazan Cevap Gösterim Son ileti
Konu Klasör Kaçak'dan Veda... Kaçak 6 4522 06.10.2013- 13:44
Konu Klasör EF,SP forumları ve suat Veda owert 402 141690 25.09.2018- 04:12
Konu Klasör Veda'dan Aydın müsvetteleri ... melnur 8 4010 15.10.2017- 20:42
Konu Klasör Veda'nın bir türlü anlayamadığı... melnur 18 9731 05.11.2018- 16:04
Konu Klasör KARINCA ( VEDA ) hakkında... melnur 0 1320 30.03.2020- 19:35
Etiketler   Sn.VEDA,   yine,   döktürmüş
SOL PAYLAŞIM
Yasal Uyarı
Sitemiz Bir Paylasim Forum sitesidir Bu nedenle yazı, resim ve diğer materyaller sitemize kayıtlı üyelerimiz tarafından kontrol edilmeksizin eklenebilmektedir. Bu nedenden ötürü doğabilecek yasal sorumluluklar yazan kullanıcılara aittir. Sitemiz hak sahiplerinin şikayetleri doğrultusunda yazı ve materyalleri 48 Saat içerisinde sitemizden kaldırmaktadır.
Bildirimlerinizi info@solpaylasim.com adresine yollayabilirsiniz.
Forum Mobil RSS