SolPaylaşım  
Ana Sayfa  |  Yönetim Paneli  |  Üyeler  |  Giriş  |  Kayıt
 
OTURUYORSAN KALK; AYAKTAYSAN YÜRÜ; YÜRÜYORSAN KOŞ!
Yurt ve dünya sorunlarına soldan bakan dostlar HOŞGELDİNİZ .Foruma etkin katılım yapabilmeniz için KAYIT olmalısınız.
Yeni Başlık  Cevap Yaz
 Toplam 2 Sayfa:   Sayfa:   «ilk   <   1   [2] 
Cvp:
Yazan Cevap içeriği
Üye Profili boşluk
melnur
[ Gelenek ]
Kurucu
Varsayılan Kullanıcı Resmi
Kayıt Tarihi: 02.08.2013
İleti Sayısı: 11.004
Konum: İstanbul
Durum: Forumda Değil
İletişim E-Posta Gönder
| Özel ileti Gönder

50 kere teşekkür edildi.
36 kere teşekkür etti.
Cevap Yazan: melnur
Cevap Tarihi: 10.01.2019- 07:27


Türkiye yeniden bir seçim dönemine giriyor. Yerel seçimler, idari değerinin çok ötesinde siyasal bir anlam kazanıyor. Şimdi, olan bitene itirazı olan insanların aklındaki soru şudur; bu seçimler, yerel de olsa, ülkenin bir felakete doğru sürüklenişini durduracak bir nitelik kazanabilir mi? Türkiye’ye el koyarak, adeta toplumun boğazını sıkan İslamcı hareket yenilgiye uğratılabilir mi? Okuduğunuz yazıda bu soruların yanıtını vermeye çalışacağım.
Önce bazı saptamalarla başlayalım... Ülke, bilgisiz, görgüsüz, birikimsiz bir siyasal kadronun, dahası Cumhuriyet Türkiye’sini “diyar-ı küffar” olarak gören kasaba yobazlığının tacizi altında bunalıyor. Toplum, AKP iktidarı tarafından bütün tarihsel kazanımlarını, modernite ve aydınlanma birikimini terk etmeye zorlanıyor.

Cumhuriyet Türkiye’sini “ganimet” sayan bu kadro, örneği görülmemiş bir yağma yoluyla sermaye biriktirerek, kurmayı hedefledikleri yeni rejimin sosyal temelini oluşturmaya çalışıyor. Yolsuzluk yapmak, iltimas, kamu mallarını ve ulusal birikimi yağmalamak bir sermaye birikim modeli haline geliyor.

Fethullahçı Çete’nin 15 Temmuz 2016 darbe girişiminin yarattığı krizi, Cumhuriyeti bütünüyle tasfiye etmek için fırsata çeviren Erdoğan-AKP iktidarı, İslamcı hareketin bütün fantastik tezlerini yaşama geçirmeye çalışıyor.

Halkın iradesini hile ve sandık oyunlarıyla gasp eden bu kadro, iktidarı kolay kolay terk etmeyeceğini ortaya koyuyor. Çünkü, karşımızda her hangi bir parti değil, yeni rejim kurmaya çalışan bir siyasal kadro, karşı devrimci bir hareket bulunuyor.


Merdan Yanardağ bunları söylüyor; AKP ve Erdoğan çözümlemesi bu. Aynen katılıyorum; eksiği var, fazlası yok. Şimdi, içinde bulunduğumuz gerçeklik böyleyken sıradan bir sağcı siyaseti veya sosyal demokrat bir siyaseti bile beceremeyen bir muhalefeti böyle bir anlayışla bir tutabilmek mümkün mü? Ya da, böyle bir siyasi değerlendirmeyi ''normal'' karşılayabilmek anlamlı mı? Bazen, ''acaba böyle bir gerici anlayışın iktidarda olmasını ülke ve kendi siyasetleri için yararlı mı görüyorlar?'' şeklinde saçma sapan bir düşünce de zihnimden geçmiyor değil. Belki böyle bir merkezi veya yerel iktidarı sıradan bir sağ iktidara tercih ediyorlardır!

Olabilir mi?

Değilse, o zaman ne?



Yeni Başlık  Cevap Yaz
 Toplam 2 Sayfa:   Sayfa:   «ilk   <   1   [2] 



Forum Ana Sayfası

 


 Bu konuyu 1 kişi görüntülüyor:  1 Misafir, 0 Üye
 Bu konuyu görüntüleyen üye yok.
Konuyu Sosyal Ortamda Paylas
Benzer konular
Başlık Yazan Cevap Gösterim Son ileti
Konu Klasör 2024 yerel seçimleri ve sosyalistler... melnur 0 171 30.10.2023- 02:32
Konu Klasör 31 Mart Belediye seçimleri ve SOL... melnur 0 110 07.02.2024- 10:08
Konu Klasör 31 Mart seçimleri üzerine SOL analiz! melnur 2 10 12.04.2024- 08:33
Konu Klasör 31 Mart belediye seçimleri ve toplumsal ittifak konusu... melnur 3 316 08.12.2023- 01:25
Konu Klasör CHP’de 2019 hazırlığı ayhan 4 4228 19.11.2015- 12:02
Etiketler   2019,   Mart,   Yerel,   seçimleri.
SOL PAYLAŞIM
Yasal Uyarı
Sitemiz Bir Paylasim Forum sitesidir Bu nedenle yazı, resim ve diğer materyaller sitemize kayıtlı üyelerimiz tarafından kontrol edilmeksizin eklenebilmektedir. Bu nedenden ötürü doğabilecek yasal sorumluluklar yazan kullanıcılara aittir. Sitemiz hak sahiplerinin şikayetleri doğrultusunda yazı ve materyalleri 48 Saat içerisinde sitemizden kaldırmaktadır.
Bildirimlerinizi info@solpaylasim.com adresine yollayabilirsiniz.
Forum Mobil RSS