Solun, sosyalistlerin örgütlenme çağrılarında bulunması kadar doğal ve gerekli bir siyasi tavır olamaz. Çağımızda ve özellikle Türkiye'de o kadar meşru bir tavır ki bu! Forumumuzda pek çok çok başlık yılardır hep bu zorunluluktan dolayı örgütlenme gerekliliğinin altını çizmekle biter. O derece önemli ve o derece gerekli. Peki Türkiye solunun tek sorunu bu mu? Sosyalistler bugün önlerine sadece bu sorunu mu koymalılar?
Böyle mi olmalı? Ne yapıyorsak ve ne söylemeye çalışıyorsak yazının sonunu hep böyle bir çağrının altını çizmekle mi getirmeliyiz? Doğru strateji bu mu?
Biraz önce Kemal Okuyan'ın SOLportal'daki ''Bir zamanlar 'faşistlik' marifetti'' başlığı atılmış yazısını okudum. ( https://sol.org.tr/yazar/bir-zamanlar-fasistlik-marifetti-22087 ) İtiraf etmek gerekiyorsa uzun sayılabilecek bir zamandır SOLportal'daki örgütlenmenin gerekliliğine vurgu yapan, ya da öyle biteceği açıkça belli olan yazıları sonuna kadar okuyamaz oldum. Açıkça bir rahatsızlık durumu ortaya çıkmaya başladı. Türkiye sosyalizminin belkemiğini oluşturduğuna inandığım bir geleneğin partisi günümüz koşullarında altının çizilmesi gereken tek siyasi konumlanışın örgütlenme çağrısı olduğuna mı inanıyor? Türkiye'de sosyalistler hep birlikte ''örgütlenelim'' diye yazıp çizdiğinde onbinler, yüzbinler ya da milyonlar komünist örgütlenmenin gereğine inanacak, sosyalist devrim için yoğun ve kitlesel bir mücadele başlayacak ve bugünün karanlığından ve kötü gidişattan kurtulmuş mu olacağız?
Evet, rahatsızlık duymaya başladım.
Bu yazılar bu halleriyle bir karamsarlık duygusu yaratmıyor mu?
Kemal Okuyan'a SOLportal'daki bugünkü yazısını yazdıran şey ne ise, ve o şey hala oradayken, yerinde duruyorken ve geleceği de olabildiğince kendi karanlığına uygun bir şekilde biçimleme planlarına devam ediyor ve uygulamaya koyuyorken koca bir sosyalist parti bu koşullarda ve böyle bir gerçeklik karşısında ve toplumsal muhalefetin arkasına geçen yığınların haklı ve bambaşka bir gerçekliği de varken, sadece ''örgütlenelim'' çağrısı mı?
Bu mu?
Bu kadar mı?
Böyle bir çağrıyı sürekli yinelemenin gerekliliği bu koşullarda onu yalnızlaştırmaktan ve işlevsiz hale getirmekten geçmiyor ki... Türkiye solu AKP faşizmine karşı ''örgütlenelim'' çağrısının dışında bir şey üretemiyorsa, bu çağrı sanıldığı gibi toplumsal bir desteğe dönüşmeyecek ve ''CHP'den kopan'' bir kaç kişiyle sınırlı olacaktır. Halkımızın kısa erimli çözümünde demokrasi bir seçenek olarak güçlü bir şekilde kendini dayatıyor ve her şeye rağmen ''faşizme karşı demokrasi mücadelesi'' güncelliğini koruyorken, AKP'ye toplumsal ve siyasal alanda somut bir karşı koyuşu üretememek solun acziyeti ve yetersizliğinden başka ne anlama gelir ki?
Bu ileti en son melnur
tarafından 22.12.2020- 04:42 tarihinde, toplamda 3 kez değiştirilmiştir.
SOLpaylaşım'ın öncesinde yazıyazFORUM'da hemen her seçim öncesinde ''sol ne yapmalı'' şeklinde başlık açardım. O başlıklarda söylemek istediklerim kısaca ve ne yazık ki, yüzde bir bile olmayan sosyalist oyların o halleriyle boşa gittiği ve gerici sağ partilerin işine yaradığıydı. Türkiye'de nasıl tanımlanırsa tanımlansın bir CHP gerçeği vardı ve bütün eksikli yanlarına rağmen de sosyal demokrat, laik ve aydınlanmacılığı temsil ediyordu. Sol hiç olmazsa seçim dönemlerinde orada toplanmalı, sağ partiler karşısında daha güçlü olmalıydı. Böyle düşünürdüm. Sadece forumda yazmakla kalmaz, forum dışında da sosyalistlerle karşılıklı bu konuyu tartışırdım.
Sonra...
Biraz daha yakından bakıldığında CHP'ye verilen sosyalist oyların kendi partilerine dönmeleri ve bu bağlamda sosyalist örgütlenmenin gerekliliğini savunmaya başladım. Sosyalizmin toplumsal alandaki güçsüzlüğünün nedenini neredeyse partili sosyalistlere bağlamak hem büyük bir haksızlık ve hem de gerçekten bir akıl dışılıktı. Üstelik CHP'deki toplam 100 ya da bilemediniz 200bin oyun asıl kaynağına dönmesiyle CHP ne kaybedebilirdi? Bence hiç! En kötü ihtimal belki bir veya iki vekilden yoksunluk. O da parlamenter sistemde lafı bile edilmeyecek bir önemsizlikti. Ama 100 ya da 200 bin oyun bir sosyalist partiye akması demek, o sosyalist partiyi daha güçlü hale getirebilir, moral takviyesi yapabilir ve hatta bir çekim merkezine dönüştürebilirdi. Böyle bir durumun sosyalizme ve sosyalist partilere katkısının olmayacağı iddia edilebilir mi? Böyle düşünmeye başlamıştım, hem oy verebilmeli ve hem de örgütlenebilmeliydik.
Temelde hiçbir farklılık yok. Bugün de temelde bu durum savunulmalıdır. Yine örgütlenelim, yine sosyalist parti ve örgütlerde bir araya gelelim. CHP ve HDP içindeki sosyalistler yuvalarına/sosyalist partilere dönsünler. Savunulması gereken budur. Ne var ki bugünün Türkiye'siyle dünün Türkiye'si arasında çok temel farklılıklar olduğunu ve artık başka bir rejimde bulunduğumuz gerçeğini göz önüne almak zorundayız. Tek adam yönetimine geçtik. Başka bir rejim. Dinci faşist bir model. Hak, hukuk tanımazlık, baştan sona keyfiyet. ve parlamenter sistem de yok. Bu sistemde her seçim bir referandum. Ya bu dinci faşizmden yanasın, ya da karşısında. Sadece söylem düzeyinde değil, eylem düzeyinde, pratikte de somut olarak bu konumlanış net olarak ortaya konulmalıdır. Parlamenter sistemde 100 ya da 200bin oy belki hiçbir şeydir ama referandumdan hiçbir farklı olmayan bu sistemde çok şeydir. İstanbul'daki 31 Mart seçimleri 13 bin oy farkla kazanılmıştı. İlk genel seçimin bıçak sırtı özelliği bu yüzden önemli, bu yüzden sosyalistler bu rejimi yok sayan bir siyasal tutum alamazlar ve almamalılar.
Örgütlenelim çağrısında bulunuyor ve her bildiri ve yazımızda bu çağrıyı yineliyoruz ya; elbette örgütlenelim. ( Örgütlere de biraz çeki düzen verelim notunu da ekleyelim.) Ama bu rejim karşıtlığımızı da somut bir halde siyasi mücadelenin başat konusu haline getirelim. Yoksa sadece örgütlenme vurgusu bugünün Türkiye gerçeğinde gerçekten çok eksik ve çok yalnız kalıyor.
Sitemiz Bir Paylasim
Forum sitesidir Bu nedenle yazı, resim ve diğer materyaller sitemize
kayıtlı üyelerimiz tarafından kontrol edilmeksizin eklenebilmektedir. Bu
nedenden ötürü doğabilecek yasal sorumluluklar yazan kullanıcılara
aittir. Sitemiz hak sahiplerinin şikayetleri doğrultusunda yazı ve
materyalleri 48 Saat içerisinde sitemizden
kaldırmaktadır.
Bildirimlerinizi info@solpaylasim.com adresine
yollayabilirsiniz.