Demirtaş, sosyal medya hesabından yayınladığı mesajda "Coşkuyu diri tutalım, büyütelim" dedi.
Edirne'de tutuklu bulunan eski HDP Eş Genel Başkanı Selahattin Demirtaş, dün gerçekleşen Emek ve Özgürlük İttifakı mitingine dair paylaşım yaptı. Demirtaş, “Coşkuyla kazanacağız, el ele kazanacağız, mutlaka kazanacağız” dedi.
2 Ocak’ta yaptığı paylaşımla seçim kampanyası startı veren Demirtaş, seçmenlere seslenmeye devam ediyor.
Sosyal medya hesabından paylaşım yapan Demirtaş, “Seçim kampanyasında ve demokrasi mücadelesinde coşkunun önemini, verdiği gücün etkisini Kartal Meydanında tüm ülke, herkes gördü. Coşkuyu diri tutalım, büyütelim. Coşkuyla kazanacağız, el ele kazanacağız, mutlaka kazanacağız!” ifadelerini kullandı.
Emek ve Özgürlük İttifakı: Müzakereye kapalı değiliz ama halkımızı seçeneksiz bırakmayacağız
Emek ve Özgürlük İttifakı: Müzakereye kapalı değiliz ama halkımızı seçeneksiz bırakmayacağız
Emek ve Özgürlük İttifakı’nın bileşenlerinin temsilcileri bugün Ankara'da toplandı.
Emek ve Özgürlük İttifakı’nın bugünkü toplantısının ardından yapılan açıklamada, “Mevcut iktidarı yenilgiye uğratacak, bu rejimin inşasını durduracak, demokratik ve emekten yana bir geleceği kuracak olan ittifakımız, seçim takvimini de göz önünde bulundurarak halkımızı seçeneksiz bırakmıyor. Cumhurbaşkanlığı seçiminde ilkelerimize dayanarak belirleyeceğimiz adayımızın ismini, en geniş emek ve demokrasi güçleriyle sürdürülen müzakereler ve çalışan mekanizmalarımızın varacağı netice ışığında, kısa bir zaman içinde kamuoyu ile paylaşacağız” denildi.
Emek ve Özgürlük İttifakı’nın bileşenleri Emekçi Hareket Partisi (EHP), Emek Partisi (EMEP), Halkların Demokratik Partisi (HDP), Sosyalist Meclisler Federasyonu (SMF), Türkiye İşçi Partisi (TİP) ve Toplumsal Özgürlük Partisi’nin (TÖP) Eş Başkanları, Başkanları ve Sözcüleri bugün Ankara’da toplandı.
Toplantı cumhurbaşkanlığı seçimi, parlamento seçimi, seçim süreci ve sandık güvenliği gündemleriyle gerçekleştirildi.
‘HALKIMIZI SEÇENEKSİZ BIRAKMIYORUZ’
Toplantı sonrası yapılan açıklamada şu ifadeler kullanıldı:
Yürütülen tartışmalar neticesinde cumhurbaşkanlığı seçimlerine, doğrudan diyalog ve açık müzakere yöntemi ile gerçekleştirilebilecek görüşmelere tümden kapalı olunmamakla birlikte, Emek ve Özgürlük İttifakı’nın bileşenleri olarak üzerinde uzlaşı sağladığımız bir aday belirlemeye prensip olarak karar verdik. Mevcut iktidarı yenilgiye uğratacak, bu rejimin inşasını durduracak, demokratik ve emekten yana bir geleceği kuracak olan ittifakımız, seçim takvimini de göz önünde bulundurarak halkımızı seçeneksiz bırakmıyor. Cumhurbaşkanlığı seçiminde ilkelerimize dayanarak belirleyeceğimiz adayımızın ismini, en geniş emek ve demokrasi güçleriyle sürdürülen müzakereler ve çalışan mekanizmalarımızın varacağı netice ışığında, kısa bir zaman içinde kamuoyu ile paylaşacağız.
‘FORMÜLLER ÜZERİNDEKİ ÇALIŞMALAR SÜRECEK’
Parlamento seçimleriyle ilgili toplantımızda yürütülen tartışmalar sonucunda da Emek ve Özgürlük İttifakı’nın renkli, çoğulcu ve dinamik yapısını Meclis’te en geniş biçimde temsil edecek ve seçimlerden güçlü bir biçimde çıkacak formüller üzerindeki çalışmaların sürdürülmesi konusunda kararlığın altını çizdik.
SEÇİM SÜRECİ VE SANDIK GÜVENLİĞİ
Grev yasaklarının, siyasi yasakların, her alanda uygulanan baskının ve şiddetin artarak devam ettiği bir atmosferde, seçim süreci ve sandık güvenliğine dair tüm toplum kesimleriyle sürdürdüğümüz ortak çalışmaları hızlandırarak büyütme ve genişletme kararı aldık.
Emek ve Özgürlük İttifakı, 2023 seçimleri için eğilim ve önerileri konuşacak
HDP’nin de içinde yer aldığı Emek ve Özgürlük İttifakı’nın Koordinasyon Grubu bugün “cumhurbaşkanı adayı” gündemiyle bir araya gelecek.
Partilerin seçim komitelerinin katılacağı toplantıda Cumhurbaşkanlığı adaylığı için “eğilimler, öneriler” masaya yatırılacak.
Aday ve açıklanacağı tarihin yanı sıra parlamento seçimleri ve mitinglerin de değerlendirileceği toplantının ardından hazırlanacak rapor aracılığıyla parti genel başkanlarına çağrı yapılacak. En son kararı ise genel başkanlar verecek.
Emekçi Hareket Partisi (EHP), Emek Partisi (EMEP), Halkların Demokratik Partisi (HDP), Sosyalist Meclisler Federasyonu (SMF), Türkiye İşçi Partisi (TİP) ve Toplumsal Özgürlük Partisi’nden (TÖP) oluşan Emek ve Özgürlük İttifakı bugün “cumhurbaşkanı adaylığı” için kritik bir zirve düzenleyecek.
İSİM ÖNERİSİ İSTENDİ Cumhuriyet’in ittifak kaynaklarından edindiği bilgiye göre toplantıya partilerin genel başkanları katılmayacak.
Geçen hafta HDP Genel Merkezi’nde bir araya gelen ve “Adayımızı en kısa zamanda duyuracağız” açıklaması yapan ittifakın aday belirleme sürecinde, sivil toplum kuruluşları, sendikalar, demokratik kitle örgütleri, meslek örgütleri ile de görüşmeler yapılması, ortak aday için isim önerileri alınması istendi.
Adayın açıklanması yönünde belirlenmiş bir tarih olma-dığını kaydeden ittifak kaynakları, “aday” ve “tarih” kararının genel başkanlarının rapor ışığındaki toplantının ardından belirleneceğini kaydediyor.
Emek ve Özgürlük İttifakı'ndan 'seçim uzlaşısı' açıklaması: Tüm güçlerin kazanımları korunacak
Emek ve Özgürlük İttifakı'nın oluşturan partiler bir araya geldi. Yayımlanan sonuç bildirisinde, seçimlere Emek ve Özgürlük İttifakı olarak girme kararı alındığı belirtilerek, "Teknik çalışmalarda HDP başta olmak üzere ittifakın bileşeni olan tüm güçlerin kazanımlarını koruyup geliştirecek yol ve yöntemler esas alınacak" ifadeleri kullanıldı. Bildiride, cumhurbaşkanlığı seçimi için ortak tutumun "en kısa zamanda" açıklanacağı belirtildi.
Emekçi Hareket Partisi (EHP), Emek Partisi (EMEP), Halkların Demokratik Partisi (HDP), Sosyalist Meclisler Federasyonu (SMF), Türkiye İşçi Partisi (TİP) ve Toplumsal Özgürlük Partisi’nin (TÖP) oluşturduğu Emek ve Özgürlük İttifakı, Cumhurbaşkanlığı Seçimi ve 28. Dönem Milletvekili Genel Seçimi gündemiyle bir araya geldi.
Toplantının ardından sonuç bildirisi yayımlandı. Buna göre, Emek ve Özgürlük İttifakı olarak seçime girme kararı alındığı bildirildi.
Bildiride, "Teknik çalışmalarda HDP başta olmak üzere ittifakın bileşeni olan tüm güçlerin kazanımlarını koruyup geliştirecek yol ve yöntemler esas alınacak" denildi.
Cumhurbaşkanlığı seçimine de değinilen bildiride, "Depremden sonra cumhurbaşkanı adayı belirleme sürecini tekrar değerlendirme kararı almıştık. Bugün yürüttüğümüz tartışma neticesinde oluşan ortak tutumumuzu en kısa zamanda bir basın toplantısıyla kamuoyu ile paylaşma kararı aldık" ifadelerine yer verildi.
Emek ve Özgürlük İttifakı'nın toplantısının sonuç bildirisi şöyle:
"16 Mart Halepçe ve Beyazıt Katliamlarının yıldönümüdür. Böylesi katliamların bir daha yaşanmayacağı, yüzleşme kültürünün yerleşik hale geldiği ve her alanda gerçek adaletin tesis edileceği bir düzeni inşa etmek için var gücümüzle çalışıyoruz.
İktidarın halk düşmanı, ranta ve talana dayalı politikaları, krizlere yol açarak toplumun bugününü ve yarınını tehdit ediyor. 6 Şubat Maraş Pazarcık merkezli depremlerde ve 15 Mart Urfa ve Adıyaman merkezli sellerde yaşanan yıkımlar, can ve mal kayıpları, bu politikaların en açık ve trajik göstergesi olmuştur. Yaşanan felaketi “doğal afet veya kader planı” olarak değerlendirmeyi, normalleşme adı altında kanıksatılma ve unutturma çabalarını kesinlikle reddediyoruz. Emek ve Özgürlük İttifakı olarak bu halk ve doğa düşmanı iktidarı ve felaketlere zemin hazırlayan düzeni değiştireceğimizi, sorumlularından hesap soracağımızı ve insan onuruna yaraşır bir yeni yaşamı inşa edeceğimizi taahhüt ediyoruz.
Türkiye’nin kaderini değiştirecek bir seçimin arifesindeyiz. Toplumun beklentilerini umuda çevirecek, demokratik ve özgür bir geleceği inşa edecek tarihsel ve siyasal sorumluluğumuzun bilinciyle;
>> Mücadele ittifakı olarak başlattığımız süreci, genişleyerek bir seçim ittifakı haline de getirmek üzere bir irade ortaya çıktı. Seçime, Emek ve Özgürlük İttifakı olarak girme kararı alındı. Teknik çalışmalarda HDP başta olmak üzere ittifakın bileşeni olan tüm güçlerin kazanımlarını koruyup geliştirecek yol ve yöntemler esas alınacak.
>> Gündem başlıklarımızdan biri olan cumhurbaşkanlığı seçimiyle ilgili geniş çaplı bir tartışma yürüttük. Depremden sonra cumhurbaşkanı adayı belirleme sürecini tekrar değerlendirme kararı almıştık. Bugün yürüttüğümüz tartışma neticesinde oluşan ortak tutumumuzu en kısa zamanda bir basın toplantısıyla kamuoyu ile paylaşma kararı aldık.
>> Siyasi yasakların ve davaların, şiddetin ve baskının artarak devam ettiği bir atmosferde, seçim süreci ve sandık güvenliğine dair tüm toplum kesimleriyle sürdürdüğümüz ortak çalışmaları hız kazandırarak devam ettiriyoruz.
8 Mart’ta sokakları mora boyayan kadınların mücadelesinden aldığımız güçle, Newroz ve 1 Mayıs meydanlarını dolduracağız. Bütün demokrasi güçleriyle birlikte 15 Mayıs’ı kazanacağız. Tek adam rejimine son vereceğiz.
Dayanışma, mücadele ve umutla…"
NİHAİ KARAR İÇİN YENİDEN DEĞERLENDİRME YAPILACAK
Evrensel'in aktardığına göre, ittifakta yer alan her parti ve örgütün kendi temsiliyetiyle seçimlere katılmasına ilişkin formüller üzerinde duruldu.
Ancak nihai karar için ittifak bileşenlerinin yeniden konuyu değerlendirmesine kararı verildi.
NE OLMUŞTU?
HDP'nin dün gerçekleştirilen MYK toplantısında "seçimlere tek parti çatısı altında ve tek listede girme kararı alındığı" öne sürülmüştü.
HDP MYK, Emek ve Özgürlük İttifakı’nda yer alan partilerle müzakere için Eş Genel Başkanlar Pervin Buldan ve Mithat Sancar’ı yetkilendirdiği ifade edilmişti.
TİP ise Hatay’da yapılan PM toplantısı ardından Sonuç Bildirgesi’ni açıklamış ve Millet İttifakı'nın Cumhurbaşkanı Adayı Kemal Kılıçdaroğlu’nu destekleme yönünde görüş bildirmişti.
Bildirgede, "Cumhurbaşkanlığı seçimlerine ilişkin, Saray Rejimi’ni alt etmek ve cumhurbaşkanlığı hükümet sistemi adı verilen ucube yapıdan halkımızı kurtarmak için muhalefetin ortak bir adayda birleşmesi yönündeki eğilim değerlidir. Kemal Kılıçdaroğlu’nun adaylığının desteklenmesi yönündeki değerlendirmemizi başta Emek ve Özgürlük İttifakı’ndaki müttefik kurumlar olmak üzere demokratik kamuoyuyla istişare ederek karar haline getirmek konusunda MYK yetkilendirilmiştir" denilmişti.
Parti ayrıca, seçimlere kendi adı ve amblemiyle girme kararı almıştı. Bildirgede şunlar kaydedilmişti:
"Parti Meclisi, milletvekili dağılımında Emek ve Özgürlük İttifakı’nı güçlendirecek şekilde, seçimlere ittifak içerisinde kendi adımız, amblemimiz ve adaylarımızla girmemiz gereken illeri tespit etmiştir. Bunun en önemli gerekçesi, bu seçeneğin Cumhur İttifakı cephesini zayıflatacak olmasıdır. Ayrıca, seçim ittifakının halkımızın tüm taleplerini karşılayacak çok renkliliğe ulaşması ve mümkün olan en geniş yurttaş topluluğunu temsil edebilmesi gereklidir. Partimizin seçimlere ittifak içerisinde kendi adı, amblemi ve adaylarıyla katılma tercihi bu gerekliliği de karşılamaya yöneliktir. Bu kararımızda örgütümüzün raporları ve saha araştırmaları verileri de dikkate alınmıştır."
Kılıçdaroğlu ile HDP görüşmesinin sonunda yapılan açıklamaların Emek ve Özgürlük İttifakı'nın Kılıçdaroğlu'nun cumhurbaşkanlığı adaylığının destekleneceğini gösteriyor. Muhalefet büyük bir hata yapmadığı takdırde Kılıçdaroğlu'nun 13. Cumhurbaşkanlığı kesin gibi görünüyor. 14 Mayıs akşamı sandıklar açıldıktan bir kaç saat sonra sanırım böyle bir sonuçla karşılaşacağız. Cumhurbaşkanı Erdoğan komutasındaki saray rejiminin sandıkta yenilgiye uğratılmasıyla birlkte umarım İBB seçimlerinde yaşanan o yönetimi vermeme inadıyla karşılaşmayız ve devir teslim en kısa sürede gerçekleşir.
Seçimin referandum ayağı sanırım böyle şekillenecek.
Hata yapmamak gerek.
Toplumun yeni bir başlangıç yapabilmesi için parlamento seçimleri mutlaka kazanımalıdır.
HDP: Destekleyeceğimiz adayı isim olarak paylaşacağız
HDP Eş Genel Başkanı Pervin Buldan, cumhurbaşkanı adayı ile ilgili, "Önümüzdeki günlerde, muhtemelen isim bazında da ifade ederek kararımızı daha net bir şekilde kamuoyuyla paylaşacağız" dedi. Buldan, "Şu an en demokrat aday hangisiyse halkımız onu biliyor" ifadelerini kullandı.
Emek ve Özgürlük İttifakı'nın Cumhurbaşkanlığı seçiminde Kılıçdaroğlu'nun adını (şimdilik) telaffuz etmese de destekleneceği konusunda açıklama yapması önemli. Orada bir problem yok. Ama sanıyorum parlamento seçiminde liste aşamasında TİP ile HDP (Yeşil Sol Parti) arasında bir anlaşmazlık söz konusu. TİP seçime kendi adı ve logosuyla birlikte girmek istiyor. Bunun için bazı seçim bölgelerinde Yeşil Sol Parti'nin listesine katılmayı teklif ediyor, bazı seçim bölgelerinde ise YSP'nin TİP listelerinden seçime katılmasını teklif ediyor. Sanırım bu konu tartışılıyordu, sonuç ne oldu, ne karara varıldı, bilmiyorum.
Emek ve Özgürlük İttfakının bir anlamda şemsiye durumunda olması seçime girme hakkı kazanmış partilere seçim barajından kurtarıyor. Bu durumda TİP ve EMEP kendi adları ve logolarıyla ittifak içinde seçime girerlerse aldıkları her oyun yeterli olması halinde vekil kazanması anlamına gelecek. TİP kendine güveniyor ve elinde kimi anket sonuçları var. En son YÖNEYLEM'in anketinde 2.8di. Belki başka anketler de vardır. Seçim sonucunda yüzde 3'e ulaşırsa hem vekil çkarma şansına sahip olacak ve hem de hazine yardımı almaya hak kazanacak. Bu çok önemli ve yeni bir durum. TİP kendine güveniyor, riskli bir karar belki ama, anketler gerçekten de böyle bir olasılığı gösteriyorsa denenmeli. Başarıldığında TİP'e ve sosyalizme eşik attırır, eminim.
HDP (YSP) ittifak içinde en başat parti olmanın yanında bence TİP'le bu konuda anlaşma zemini aramalıdır. 81 ilde seçime girme kararını kimi seçim bölgelerinde esnetebilir, askıya alabilir ve TİP'le böyle bir uzlaşma içinr girebilir. İki tarafın da kazanacağı çok şey olacaktır.
(EMEP ittifak içinde kalarak kendi ad ve logosuyla seçime girme hakkı varken YSP listelerinden katılacağını açıkladı. Saygı duyulmalı. Ama TİP'in hamlesi gerçekten heyecan verici.)
Görüşmeler sonuçsuz kaldı, hem HDP (YSP) ve hem de TİP kendi görüşlerinde ısrar edince YSP 81 ilde seçime Yeşil Sol Parti adıyla, TİP de 41 ilde kendi adı ve logosuyla seçime katılacak. Tutuklu HDP milletvekili Gültan kışanak da bu konu üzerinde bir açıkamada bulunmuş. ''Televizyonda TİP Genel Başkanı Erkan Baş’ı izleyince, yazma ihtiyacı ortaya çıktı. Öyle görülüyor ki, Emek ve Özgürlük İttifakı bir seçim ittifakı niteliğinde değil. Ortak cumhurbaşkanı adayı yok. Ortak seçim listesi de olmayacaksa, bu ittifak artık bir seçim ittifakı değildir''
Böyle söylemiş. Ama şöyle de bir gerçek var. Yıllardır Kürt hareketinin yasal partisinin içinde bulunduğu ittifaklar kuruluyor ve bu ittifaklara irili ufaklı pek çok sosyalist parti ve örgütler katılıyor. Haliyle başat parti durumunda olduğu için HDP de alınacak kararlarda belirleyici oluyor. Detaylarını bilmiyorum ama belki de ilk kez oluyor bu ve TİP parlamentoda yarattığı büyük etki, ilgi ve heyecanla bu durumu haklı olarak oy'a tahvil metmek, adını daha geniş yığınlara duyurmak ve yüzde 3 barajını geçerek partilere seçim yardımından yararlanmak istiyor. HDP'nin de bunu anlaması gerek diye düşünüyorum.
Kürt hareketinin yasal partileri çok acılarla karşılaşmak zorunda kaldılar. Çok baskı ve çok zulüm de gördüler. Demirtaş başta olmak üzere pek çok yönetici ve belediye başkanları özgürlüklerinden yoksunlar. 14 Mayıs seçimlerinde hiçbir oy'un boşa gitmemesini ve seçim listelerinin de buna göre hazırlanmasını istemesi kadar doğal bir şey olamaz. Meclise çok daha güçlü girmeleri, çok daha belirleyici olma isteklerini anlamak da gerek. Ama TİP'le arasındaki bu ''anlaşamama'' konusunu ''Sizi meclise biz taşıdık, kararımıza uymalıydınız'' noktasına taşımamaları gerek. Ya da böyle bir algıya yol açacak açıklamalardan da kaçınmalılar. Üye ve sempatizan kitlenin de bu noktaya gelmemesi gerek. Bu durum da TİP'e karşı bir haksızlık anlamına gelir.
TİP bu kararıyla bir risk alıyor kuşkusuz. Daha önce de söylemiştim, kendilerine ulaşan anketler toplumdaki ilgi ve heyecanın bir benzerini yansıtıyorsa böyle bir risk alınabilir ve ilk kez çok uzun zaman sonra sosyalistler kendi oylarıyla parlamentoya vekil göndermek olanağına kavuşurlar. Çok önemli bir kırılma anlamına gelecektir ve sosyalistler için çok önemli bir eşik aşılacaktır.
TİP bu yüzden desteklenmelidir. CHP ve HDP içinde yer almış sol ve sosyalist kesimler parlamento seçimlerinde TİP'e yönelmelidirler. ''Oy'um boşa gidecek'' kaygısının olmayacağı bir seçime gidiyoruz. TİP'in seçime katıldığı her bölgede TİP'li adaylarının meclise taşınması için desteklenmesi sosyalizm için yeni bir sayfanın açılması anlamına gelecektir. Türkiye sosyalizmi TİP'in bugünkü durumuyla birlikte yeni ve farklı bir aşamaya gelmiştir. Bir eşiğin sınırında bulunuyoruz ve hepimizin çabası bu eşiğin aşılması anlamına gelecektir. Hata yapılmamalı, bu fırsat kaçırılmamalı.
Sitemiz Bir Paylasim
Forum sitesidir Bu nedenle yazı, resim ve diğer materyaller sitemize
kayıtlı üyelerimiz tarafından kontrol edilmeksizin eklenebilmektedir. Bu
nedenden ötürü doğabilecek yasal sorumluluklar yazan kullanıcılara
aittir. Sitemiz hak sahiplerinin şikayetleri doğrultusunda yazı ve
materyalleri 48 Saat içerisinde sitemizden
kaldırmaktadır.
Bildirimlerinizi info@solpaylasim.com adresine
yollayabilirsiniz.
