Menü Üye Giriş

Şifre Sıfırla · Kayıt Ol

 SOL PAYLAŞIM  »
 Kürt Ulusal Sorunu
02.04.2014- 14:15

Gezi'den ve 17 Aralık'ta ortaya çıkan tapelerden sonra halkımızın 30 Mart'taki belediye seçimleri merak konusuydu. Hemen hepimizde iktidardaki gerici anlayışın oylarının önemli miktarda düşeceği beklentisi vardı. Seçimler hemen hemen tamamlandı ve AKP çeşitli oy hırsızlıkları iddiası altında da olsa yüzde 45 civarında oy aldı. Bu sonuçlar, 2011 seçimlerine göre yaklaşık 2 milyon oyun AKP'den kaçmasına neden olsa da, yine de beklenen bu değildi. AKP bu oy kaybına rağmen, ''başarılı' sayılabilir.

CHP'de 450 binlik bir oy artışı var. Partinin önemli kesimi kendini başarılı buluyor. Ama böylesine bir konjöktürde bie iktidarda bulunan AKP'yle arasındaki makası hala kapatamıyorsa, üzerinde uzun uzadıya düşünmesi gerekiyor.

MHP seçimlerde oyunu en fazla arttıran parti. Bir önceki seçime göre iki milyon fazla oy almış. Sol açısından üzerinde düşünülmesi gereken bir başka konu da bu.

Ya HDP-BDP?

Beklentilerin çok altında. Sırrı Süreyya İstanbul'da bir önceki seçimlere bile ulaşamadı (veya aynı oyu aldı.) BDP ve HDP toplamı yüzde yediyi bulmuyor. Oysa HDP-BDP'nin kendisine yedeklenen sola birlikte yüzde 10'u bile geçebileceği yönünde tahminler yapılıyordu. Ama buna rağmen hemen her kesimde ve özellikle sözde sol sosyalist forumlarda başarılı bulunuyor! Demek ki, körü körüne yedeklenmek bu basit matematiği bile yapabilmenin önüne geçiyor.

Başka bir konu daha var ve bence oldukça önemli. Laf sosyalist(!) gevezeliğe geldiğinde mangalda kül bırakmayan ''gerçek komünistler'' konu HDP-BDP'ye geldiğinde bir anda ''demokrat'' veya ''demokratik özerklik''ten yana oluveriyorlar! SF'den bir örnek:

''BDP-EMEP-ESP ve diğer bileşenler,
HDP yi daha güçlü kılmanın hamlelerini yapmaları gerekmektir,
şemsiyeyi dahada büyüterek yeni katılımlarla yola devam etmelidir,
demokratik cumhuriyet için umudun HDP olduğu demokratik eylemlerle pekiştirilmelidir.''


İnsanın ''demokratik özerkliğin ne olduğu konusunda bir fikriniz var mı?'' diye sorası geliyor. Ya da lafa gelince keskin sosyalist sloganlar atıyor, Marks, Lenin göndermeleri yapıyorsunuz da, iş kürt önderliğinin siyasetine geldiğinde neden bu ML ustalar ve bilimsel sosyalizm bir kenara bırakılıyor?

Alisan  |  Cvp:
Cevap: 1
02.04.2014- 16:07

Alıntı Çizelgesi: melnur yazmış

Gezi'den ve 17 Aralık'ta ortaya çıkan tapelerden sonra halkımızın 30 Mart'taki belediye seçimleri merak konusuydu. Hemen hepimizde iktidardaki gerici anlayışın oylarının önemli miktarda düşeceği beklentisi vardı. Seçimler hemen hemen tamamlandı ve AKP çeşitli oy hırsızlıkları iddiası altında da olsa yüzde 45 civarında oy aldı. Bu sonuçlar, 2011 seçimlerine göre yaklaşık 2 milyon oyun AKP'den kaçmasına neden olsa da, yine de beklenen bu değildi. AKP bu oy kaybına rağmen, ''başarılı' sayılabilir.

CHP'de 450 binlik bir oy artışı var. Partinin önemli kesimi kendini başarılı buluyor. Ama böylesine bir konjöktürde bie iktidarda bulunan AKP'yle arasındaki makası hala kapatamıyorsa, üzerinde uzun uzadıya düşünmesi gerekiyor.

MHP seçimlerde oyunu en fazla arttıran parti. Bir önceki seçime göre iki milyon fazla oy almış. Sol açısından üzerinde düşünülmesi gereken bir başka konu da bu.

Ya HDP-BDP?

Beklentilerin çok altında. Sırrı Süreyya İstanbul'da bir önceki seçimlere bile ulaşamadı (veya aynı oyu aldı.) BDP ve HDP toplamı yüzde yediyi bulmuyor. Oysa HDP-BDP'nin kendisine yedeklenen sola birlikte yüzde 10'u bile geçebileceği yönünde tahminler yapılıyordu. Ama buna rağmen hemen her kesimde ve özellikle sözde sol sosyalist forumlarda başarılı bulunuyor! Demek ki, körü körüne yedeklenmek bu basit matematiği bile yapabilmenin önüne geçiyor.

Başka bir konu daha var ve bence oldukça önemli. Laf sosyalist(!) gevezeliğe geldiğinde mangalda kül bırakmayan ''gerçek komünistler'' konu HDP-BDP'ye geldiğinde bir anda ''demokrat'' veya ''demokratik özerklik''ten yana oluveriyorlar! SF'den bir örnek:

''BDP-EMEP-ESP ve diğer bileşenler,
HDP yi daha güçlü kılmanın hamlelerini yapmaları gerekmektir,
şemsiyeyi dahada büyüterek yeni katılımlarla yola devam etmelidir,
demokratik cumhuriyet için umudun HDP olduğu demokratik eylemlerle pekiştirilmelidir.''


İnsanın ''demokratik özerkliğin ne olduğu konusunda bir fikriniz var mı?'' diye sorası geliyor. Ya da lafa gelince keskin sosyalist sloganlar atıyor, Marks, Lenin göndermeleri yapıyorsunuz da, iş kürt önderliğinin siyasetine geldiğinde neden bu ML ustalar ve bilimsel sosyalizm bir kenara bırakılıyor?



Genel seçimle yerel seçimi kıyaslamak doğru tesbite götürmez. Birbirlerinden ayrı faktörler rol oynuyor. En son yerel seçim 2009 da yapıldı ve o döneme göre kıyaslandığında AKP'nin oyları bayağı arttı ve birde buna son 9 ayda yaşanan kırizleri eklersek AKP seçimden büyük başarıyla çıktı diyebiliriz. Ama sonu nereye varacak tahmin etmekte zor. CHP ve MHP AKP'ye alternatif olamıyorlar. Ancak AKP'ye alternatif bir güçlü orta sağ partisi kurulursa AKP erir, başka türlü olacağa benzemiyor. CHP milliyetcilik ve din üzerinden siyaset yapıyor. Seçmen milliyetcilerin ve dincilerin hakikisi varken çakmasına oy vermiyor. CHP MHP ve Fetullah ile yaptığı ortaklığın cesasını çekiyor. Sosyalistler ise legal çalışmayı gereğince ciddiye almadıkları için alternatif siyaset üretemiyorlar. Herkes kendi hatasını görüp değiştirecekki AKP karşısında doğru siyaset yapsınlar ve seçmenin güvenini kazansınlar. Türkçülükle, çakma dincilik ve milliyetcilikle alternatif siyaset üretilmez.
BDP en azından doğuda kendisini kabul ettirmiş ve bir başarı sağlamış. CHP doğuda erimiş, sosyalistlerin genelde oy oranları gene gülünç, binde birlerde.

ilkay  |  Cvp:
Cevap: 2
02.04.2014- 19:07

Alıntı Çizelgesi: melnur yazmış



Ya HDP-BDP?

Beklentilerin çok altında. Sırrı Süreyya İstanbul'da bir önceki seçimlere bile ulaşamadı (veya aynı oyu aldı.) BDP ve HDP toplamı yüzde yediyi bulmuyor. Oysa HDP-BDP'nin kendisine yedeklenen sola birlikte yüzde 10'u bile geçebileceği yönünde tahminler yapılıyordu. Ama buna rağmen hemen her kesimde ve özellikle sözde sol sosyalist forumlarda başarılı bulunuyor! Demek ki, körü körüne yedeklenmek bu basit matematiği bile yapabilmenin önüne geçiyor.

Başka bir konu daha var ve bence oldukça önemli. Laf sosyalist(!) gevezeliğe geldiğinde mangalda kül bırakmayan ''gerçek komünistler'' konu HDP-BDP'ye geldiğinde bir anda ''demokrat'' veya ''demokratik özerklik''ten yana oluveriyorlar! SF'den bir örnek:

''BDP-EMEP-ESP ve diğer bileşenler,
HDP yi daha güçlü kılmanın hamlelerini yapmaları gerekmektir,
şemsiyeyi dahada büyüterek yeni katılımlarla yola devam etmelidir,
demokratik cumhuriyet için umudun HDP olduğu demokratik eylemlerle pekiştirilmelidir.''


İnsanın ''demokratik özerkliğin ne olduğu konusunda bir fikriniz var mı?'' diye sorası geliyor. Ya da lafa gelince keskin sosyalist sloganlar atıyor, Marks, Lenin göndermeleri yapıyorsunuz da, iş kürt önderliğinin siyasetine geldiğinde neden bu ML ustalar ve bilimsel sosyalizm bir kenara bırakılıyor?




Kürt milliyetçi hareketine yedeklenmeyi solculuk sandıkları için kürt hareketinin her türlü stratejisini onaylıyorlar. Bence sosyalist forum gibi forumlardaki kürt ulusal hareketinin egemenliği de öyle davranmalarını gerektiriyor. Öyle davranmasalar dışlanacaklarını biliyorlar. Konulara öyle bakmalarının en önemli nedeni bence bu.

melnur  |  Cvp:
Cevap: 3
11.04.2014- 12:32

Kürt siyaseti artık tıkanma noktasına gelmiştir. Türkiye ölçeğinde aldıkları oy DEHAP'ın 2002'de aldığı oyun (sanıyorum) altındadır. Aradan geçen 12 yıl bu konuda hiç bir değişim yaratmamıştır. Başka türlü olabilmesi de mümkün değildir. Kürt hareketi etnik bir hareket olmaktan çıkmadığı sürece de bu sorun aşılmayacaktır.

umut  |  Cvp:
Cevap: 4
11.04.2014- 21:58

Kürt siyasal hareketinin milliyetçi çizgiden ayrılacağını sanmıyorum. Sıkışmışlığının nedeni de bence bu. Türkiye partisi olma yolunda ciddi bir çalışma yapmadıkları sürece bu çizgisiyle alabileceği oy da bu.

ilkay  |  Cvp:
Cevap: 5
11.04.2014- 22:16

Alıntı Çizelgesi: umut yazmış

Kürt siyasal hareketinin milliyetçi çizgiden ayrılacağını sanmıyorum. Sıkışmışlığının nedeni de bence bu. Türkiye partisi olma yolunda ciddi bir çalışma yapmadıkları sürece bu çizgisiyle alabileceği oy da bu.



Kürt siyasal hareketi aslında Türkiye ölçeğine yayılmak istiyor, baştan beri bu yönde söylemleri var. Bence sorun, amaçları ile siyaset tarzı arasında uyumsuzluğun olmasıdır. Bu uyumsuzluk onları belli bir oy oranında sıkıştırıyor. HDP ve BDP ayrışması bu sıkışmışlığı aşabilmek için buldukları bir yol. Bu yolun da tutacağını sanmıyorum. Sn.melnur'un söylediği tıkanma bu noktada ortaya çıkıyor.


umut  |  Cvp:
Cevap: 6
11.04.2014- 22:31

Alıntı Çizelgesi: ilkay yazmış

Alıntı Çizelgesi: umut yazmış

Kürt siyasal hareketinin milliyetçi çizgiden ayrılacağını sanmıyorum. Sıkışmışlığının nedeni de bence bu. Türkiye partisi olma yolunda ciddi bir çalışma yapmadıkları sürece bu çizgisiyle alabileceği oy da bu.



Kürt siyasal hareketi aslında Türkiye ölçeğine yayılmak istiyor, baştan beri bu yönde söylemleri var. Bence sorun, amaçları ile siyaset tarzı arasında uyumsuzluğun olmasıdır. Bu uyumsuzluk onları belli bir oy oranında sıkıştırıyor. HDP ve BDP ayrışması bu sıkışmışlığı aşabilmek için buldukları bir yol. Bu yolun da tutacağını sanmıyorum. Sn.melnur'un söylediği tıkanma bu noktada ortaya çıkıyor.



Ben de onu söylüyorum zaten. Kürt etnisitesi üzerinden siyaset yapıldığı sürece Türkiye partisi olma özlemleri gerçekleşmeyecektir. Bu siyaset tarzı ne söylerse söylesin kürt etnisitesi dışında kalanlar tarafından bölücülük olarak algılanacaktır. Bana göre bu algı kürtler arasında da oldukça yaygın. HDP ve BDP özellikle batıda kürtlerin bile çok önemli bir kesiminden oy alamamalarına yol açıyor.

Tam Sürüme Geç »
 phpKF Mobil Android Uygulaması Kullanın [X]