Asıl Melih Gökçek acil görevden alınmalıdır

Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı Melih Gökçek’in Bülent Arınç’a “Seni istemiyoruz” çıkışına İslamcı camianın önde gelen ismi Mehmet Doğan’dan cevap geldi.

Bülent Arınç-Recep Tayyip Erdoğan kavgasına, Melih Gökçek de katıldı. Gökçek, sosyal medya hesabından Arınç’ı hedef alarak “Arınç’ın çıkışı paralel yapının talimatıyla olmuştur. Seni istemiyoruz” şeklinde uzun bir açıklama yaptı. Gökçek’in açıklamasına eski RTÜK üyesi, Türkiye Yazarlar Birliği Onursal Başkanı ve Vahdet gazetesi yazarı Mehmet Doğan’dan yanıt geldi.

“Ankara büyükşehir Belediye Başkanı acilen görevden alınmalıdır” diyen Mehmet Doğan, “Cumhurbaşkanının da bu görevden almayı onaylayacağına inanıyorum” diyerek açıklamasını sürdürdü.

Mehmet Doğan bu eleştirisinin gerekçesini ise şöyle açıkladı: “Çünkü Ankara’ya onun verdiği zararı o da yakinen gördü. Önümüzdeki seçimin Ankara listesini onun tanzim ettiği söyleniyor. Eğer bu kanaat yayılırsa, ki onun manipülasyon gücü biliniyor, AK Parti Ankara’da ciddi kayba uğrayacak.”

İşte o açıklamanın tam metni:

“Cumhurbaşkanına hulûs çakmak için bir başbakan yardımcısının görevden alınması yönünde beyanat veren Ankara büyükşehir Belediye Başkanı acilen görevden alınmalıdır! Cumhurbaşkanının da bu görevden almayı onaylayacağına inanıyorum. Çünkü Ankara’ya onun verdiği zararı o da yakinen gördü. Önümüzdeki seçimin Ankara listesini onun tanzim ettiği söyleniyor. Eğer bu kanaat yayılırsa, ki onun manipülasyon gücü biliniyor, AK Parti Ankara’da ciddi kayba uğrayacak.”



oda tv

Cemaatle kavga sonrası birbirlerinin kirli çamaşırlarını ortaya dökmüşlerdi, Arınç Gökçek kavgası da buraya gidiyor. Arınç Gökçek'e verdiği cevapta hem terbiyesiz dedi, hem de seçimlerden sonra onun neler yaptığını açıklayacağını söyledi. Seçimlerden sonra hiç bir şey açıklamasa bile bu laflar AKP içinde ne kadar kirli işler olduğunu ortaya koyuyor. Bu kadar kirlilik sonunda ortaya dökülecektir. Bu kirli çamaşırlar ortaya dökülünce AKP'nin gerçek yüzü de ortaya çıkacaktır. Havuz medyası bile bunları kurtaramaz.

Arınç, Gökçek'i 'titretti': Benim görevden alınmamı isteyecek kadar haysiyetli değildir



Başbakan Yardımcısı ve Hükümet Sözcüsü Bülent Arınç, Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan’a yaptığı eleştirilerin ardından kendisini Twitter’dan “Seni istemiyoruz” yazarak istifaya çağıran ve Cemaat, nam-diğer "paralel yapı" mensubu ilan eden Ankara Belediye Başkanı Melih Gökçek’e son derece sert bir cevap verdi.

Çankaya Köşkü’nde yapılan ilk Bakanlar Kurulu toplantısının ardından basının karşısına çıkan Arınç, Gökçek’in açıklamasını “terbiyesizce” diye niteleyerek, “Benim görevden alınmamı isteyecek kadar haysiyetli bir insan değildir” dedi.

Bakanlar Kurulu toplantısında birçok kişinin kendisine Gökçek’i “muhatap almaması” yönünde telkin ettiğini aktaran Arınç, Ankara Belediye Başkanı’nın bu çıkışını iki nedene bağladı: “Bir: Bir yerlere yaranmak istiyor. İki: Oğlunun milletvekili adaylığını garanti etmek istiyor. Bana daha fazlasını söyletmeyin.”

Arınç, Gökçek’e “okkalı yanıtlar” vermeyi içinden geçirdiğini, ancak gerek eşi Nevin Gökçek’e saygısından dolayı, gerekse seçim öncesi yeni bir polemiğe yol açmak istememesi nedeniyle bundan daha sonra vazgeçtiğini itiraf etti.

Buna rağmen, Gökçek’in çıkışını “yüzde 99 kendi inisiyatifiyle birilerine yaranmak duygusuyla yaptığını” savunan Arınç, seçim sonrası Gökçek ile ilgili 100 konuyu gündeme getireceğini duyurarak, “2009 ve 2014 seçimlerinde Gökçek’in adaylığına itiraz ettim. Artık yeter dedim. O günden kalan hıncını çıkarmaya çalışıyor. 8 Haziran'a kadar müsaade” diye konuştu.

'GÖKÇEK PARALEL YAPININ KUCAĞINA OTURDU'
Cemaate yönelik geçmişteki sevgisini asla inkâr etmediğini hatırlatan Arınç, buna karşın açıklamalarıyla “paralel yapıya” hizmet ettiğini öne süren Gökçek’in bu iddiayla “tetikçilik” yaptığını savundu.

Arınç, aksine Melih Gökçek’in Ankara Belediye Başkanlığı sırasında defalarca Cemaat ile yakın işbirliğinde bulunduğunu iddia ederek, “Adaylığı ve seçimlerde oy isterken bu yapının kucağında oturmuştur, bu yapıya Ankara'yı parsel parsel satmıştır. Yurt yerleri vermiştir, imar planlarında değişiklikler yaptırmıştır, zengin işadamlarına okullar yaptırmıştır” dedi.

Gökçek'in çıkışının kendisini şaşırtmadığını da ima eden Arınç, ekledi: "Biz kimin nerede havlayacağını, hangi işler çevireceğini iyi biliriz."

'BİZE HAŞA ERDOĞAN’I ELEŞTİRMEK DÜŞMEZ'
Erdoğan’ın hükümeti çözüm sürecinde “yeterince bilgilendirilmediği” nedeniyle eleştirdiği sözleri gündemin baş sırasına taşınan Arınç, herhangi bir çekişme olduğuna dair yorumları ise reddetti.  

Erdoğan’ın “halkın kahramanı” olduğunu söyleyen Arınç, “Bize düşen haşa onu eleştirmek değil, onu yönlendirmek değil, onu bilgilendirmektir. Onu yanlış bulduğumuzu söylemek değil, olayın eksik kalmış noktalarını tamamlamaktır. Ben hükümetin bir üyesiyim hükümetimi elbette savunurum, eksik bilgileri tamamlamak da görevim olur” dedi.

Arınç, cümlelerinin ardından da Başbakan Ahmet Davutoğlu’nun duygularının da aranmaması gerektiğini söyledi. Arınç,   “Ahmet Davutoğlu tamamen masumdur, bu suç değil ki masumiyetten bahsedeyim. Her mikrofon uzatıldığında açıklamak zorunda mıyım, uzatılan mikrofondan 40 senedir kaçmamış bir adamım. Sorulduğu zaman düşüncelerimi ifade ettim. Hangi anlama geldiğini herkes çok iyi anladı…” dedi.

AKP’ye en yakın yazarlardan Abdülkadir Selvi tartışmaların ardından “AKP’nin büyüsü bozuldu” diye uyarmış, hatta bazı AKP’liler “paralel yapı nifak sokmaya çalışıyor” yorumlarında bulunarak, Mehmet Metiner, Arınç’ın Twitter fenomeni “Fuat Avni” olduğunu dahi iddia etmişti.

Bu iddialar üzerine ise Arınç,   “Cam gibi adamın, kimsemin adamı değilim. Hayatını, sevgisini, aşkını, gençliğini bu dava için tüketmiş bir insanım. Başkaları için arayabilirsiniz ama ben bu hesapları yaparak bu güne gelmedim. 8 Haziran’da ‘bu adam namuslu bir adamdır, doğru söylediği için dokuz köyden kovulmuştur, helal olsun’ deneceğini biliyorum” diye konuştu.

Erdoğan ise Arınç’ın eleştirilerine üstü kapalı olarak “konu mankeni olmadığını” söyleyerek cevap vermişti. Başbakan Davutoğlu ise konuyla ilgili henüz yorum yapmış değil.

Birgün

Atışırlar, birbirlerini tehdit ederler sonra seçim var deyip üstünü örterler. Erdoğan AKP'ye AKP Erdoğan'a muhtaç. AKP iktidarda olduğu sürece ne söylerlerse söylesinler iktidar bunları tutkal gibi birbirine yapıştırır. İktidardan muhalefete bir düşerlerse o zaman görün AKP'nin içinden akacak irini. O günlerin de uzak olduğunu düşünmüyorum.