Menü Üye Giriş

Şifre Sıfırla · Kayıt Ol

melnur  |  Cvp:
Cevap: 17
30.10.2015- 15:39

Türkiye'nin sosyalizme ihtiyacı var, bütün dünyanın sosyalizme ihtiyacı olduğu gibi. Türkiye'yi konuşacaksak önceliğimiz güçlü bir komünist parti olmalı ve komünist parti de toplumsal bir güç haline gelmeli. Toplumsal bir güç haline gelmesi ise geniş kitlelerin güvenini kazanması, onların öncüsü haline gelerek kitleyi her koşulda mobilize etme yeteneği kazanması anlamına gelmektedir. Böyleyse, o zaman da her sosyalistin önceliği böyle bir misyonla donanması ve buna yönelik çaba harcaması olmalıdır. Demek ki kapitalizmden sosyalizme geçişin önceliği güçlü bir komünist parti yaratmaktan geçiyor. Sosyalist iddiamızın olmazsa olmazı öncelikle budur.

Kapitalizmden sosyalizme geçişin yolu seçimle, parlamenter yöntemlerle olmayacak. Karşımızdaki gerçeklik (şimdilik) bu. Hiç bir örneği olmadığı gibi teori ve sınıfsal çözümlemelerden çıkardığımız da bu. Dar örgütçü yapılanmaların silahlı mücadelesi şeklinde de olmayacak. Kapitalizmin yol aldığı hiçbir ülkede böyle bir deneyim yaşanmadığı gibi, Leninist kuramın bize söylediği de (şimdilik) bu. Devrimci süreç, kitlesel kabarma iktidarın nasıl alınacağını kendi somut koşullarında kendisi yaratacaktır. Şimdilik bu konuda bildiğimiz de bu. ( Parantezi açık bırakmak ve tartışmaya kapı aralamak adına benim bildiğim bu diyeyim...) O zaman bu konuda yapılması gereken şey ne? Bir üstte söylemeye çalıştım, olabildiğince kitle kazanıp toplumsal güç olma yolunda adımlar atmak ve bir komünist özneyi mutlaka ve mutlaka öne çıkarmak!

Şundan!

Türkiye'de önemli bir sol birikim ve mücadele geleneği var. Ama bu birikim ve mücadele geleneği özellikle 12 eylül faşizminden ve reel sosyalizmin çözülüşünden sonra un ufak olmuş, kitle kaybına uğramış, savrulmalar yaşamış ve toplumsal bir güç olabilme niteliğini kaybetmiştir. Türkiye sosyalistleri bu sürece ''dur'' diyebilmelidir. Dünyanın hiçbir yerinde bu kadar parçalı bir sol olamaz. Bu kadar parçalı bir solun da kitleyi etkilemesi mümkün olamaz. Olması gereken ne kadar parçalı olursa olsun bu parçalardan birinin öne çıkartılması, böyle bir çaba harcanması ve öne çıkartılan bu komünist öznenin diğer parçalar üzerinde bir çekim özelliği kazanmasının sağlanmasıdır. Türkiye'de bir devrim gerçekleşebilmesinin önceliği budur. Sadece budur. Bu yoksa bir komünist öznenin ortaya çıkması konusunda hiçbir çaba harcanmıyorsa, komünist özneyi yok sayan bir kurtuluş arayışının ve bu konuda ileri sürülenlerin hiçbir anlamı ve yararı da olmayacaktır.

Seçim bu konuda sadece bir araçtır. Önemli bir araçtır. Bu sayede daha fazla kitleye hitap edilebilir ve karşınıza çıkan olanaklardan daha fazla yararlanma şansı elde edebilirsiniz. Seçimler kitlelerin her zamankinden daha fazla politize olduğu   dönemlerdir ve bu dönemlerde kitlelere dokunmanın daha kolay olması da bir başka avantajıdır. Komünistlere oy vermenin anlamı ise burjuva siyasetinin reddidir. Oy vermemenin reddetme anlamına geldiği iddia edilemeyeceği gibi, bunu ölçebilmenin de olanağı bulunmamaktadır. Ayrıca komünistler olarak komünist partilerin çabalarına değer, anlam ve güven katmanın nesi önemsiz ve yanlış olabilir?

solcu  |  Cvp:
Cevap: 18
30.10.2015- 23:50

Sadece oy vermek değil, Komünist Parti'de örgütlenebilmeliyiz. Bu ülkede güçlü bir komünist parti büyük bir kaldıraç görevi görebilir. Ülkenin üzerindeki ölü toprağını kaldırabilmenin yolu da güçlü bir Komünist Parti'den geçmektedir. Sosyalizme inanalım ve sosyalizm için mücadele edelim. Burjuva partilerinden, düzen solu partilerden halkımıza hiçbir hayır gelmez.

dayanışma  |  Cvp:
Cevap: 19
31.10.2015- 12:14

Alıntı Çizelgesi: solcu yazmış

Sadece oy vermek değil, Komünist Parti'de örgütlenebilmeliyiz. Bu ülkede güçlü bir komünist parti büyük bir kaldıraç görevi görebilir. Ülkenin üzerindeki ölü toprağını kaldırabilmenin yolu da güçlü bir Komünist Parti'den geçmektedir. Sosyalizme inanalım ve sosyalizm için mücadele edelim. Burjuva partilerinden, düzen solu partilerden halkımıza hiçbir hayır gelmez.



Dediğin gibi olsun, bu sefer de oyum KP'ye gitsin:)

yura  |  Cvp:
Cevap: 20
31.10.2015- 17:31

oyum komünist partiye, aynılar aynı yere.

denizcan  |  Cvp:
Cevap: 21
31.10.2015- 20:24

Türkiye'de önemli bir sol birikim ve mücadele geleneği var. Ama bu birikim ve mücadele geleneği özellikle 12 eylül faşizminden ve reel sosyalizmin çözülüşünden sonra un ufak olmuş, kitle kaybına uğramış, savrulmalar yaşamış ve toplumsal bir güç olabilme niteliğini kaybetmiştir. Türkiye sosyalistleri bu sürece ''dur'' diyebilmelidir. Dünyanın hiçbir yerinde bu kadar parçalı bir sol olamaz. Bu kadar parçalı bir solun da kitleyi etkilemesi mümkün olamaz. Olması gereken ne kadar parçalı olursa olsun bu parçalardan birinin öne çıkartılması, böyle bir çaba harcanması ve öne çıkartılan bu komünist öznenin diğer parçalar üzerinde bir çekim özelliği kazanmasının sağlanmasıdır. Türkiye'de bir devrim gerçekleşebilmesinin önceliği budur. Sadece budur. Bu yoksa bir komünist öznenin ortaya çıkması konusunda hiçbir çaba harcanmıyorsa, komünist özneyi yok sayan bir kurtuluş arayışının ve bu konuda ileri sürülenlerin hiçbir anlamı ve yararı da olmayacaktır.


Komünist parti veya başka bir komünist partinin diğerlerinden daha fazla öne çıkartılmasının sosyalist solu birleştirebileceğine inanıyor musunuz? Sosyalist solda çekişmeler o kadar yoğun bir hal almış ki, solun sola karşı mücadelesi neredeyse solun sola karşı mücadelesine dönüşmüş. Sosyalist partilerden birinin diğerlerinden daha fazla öne çıkması bile sanki birleşmenin bundan sonra gerçekleşmeyeceğini gösteriyor. Bu birleşme, çekim merkezi konusu bana çok zor geliyor.

melnur  |  Cvp:
Cevap: 22
31.10.2015- 23:35

Alıntı Çizelgesi: denizcan yazmış



Komünist parti veya başka bir komünist partinin diğerlerinden daha fazla öne çıkartılmasının sosyalist solu birleştirebileceğine inanıyor musunuz? Sosyalist solda çekişmeler o kadar yoğun bir hal almış ki, solun sola karşı mücadelesi neredeyse solun sola karşı mücadelesine dönüşmüş. Sosyalist partilerden birinin diğerlerinden daha fazla öne çıkması bile sanki birleşmenin bundan sonra gerçekleşmeyeceğini gösteriyor. Bu birleşme, çekim merkezi konusu bana çok zor geliyor.




Birleştirebilir veya ''önemsizleştirir.'' Ama en azından bu amip gibi ikiye üçe bölünerek ufalanmanın önüne geçebilir. Türkiye solunun buna şiddetle ihtiyacı var. Bu gerçekleşemediği sürece herkes bir yere savrulacak ve savrulduğu noktayı da sol-sosyalizm olarak vazetmeye başlayacaktır. Böyle yapılıyor zaten, ulusalcısından sol liberaline, kendisini enternasyonalist olarak savunmaya çalışan kuyrukçusundan tüm devrim kaçkınlarına kadar hemen hepsi bu yanlışlığı bu kadar rahat savunamayacak hale geleceklerdir. Örgütlenmeye ve özellikle KP'yi güçlendirmeye bu yüzden ihtiyacımız var.

Tam Sürüme Geç »
 phpKF Mobil Android Uygulaması Kullanın [X]