Menü Üye Giriş

Şifre Sıfırla · Kayıt Ol

 SOL PAYLAŞIM  »
 Forum Arşivi

HAZİRAN'dan AKP ile görüşmeye hazırlanan CHP'ye uyarı ve çağrı

Resim Ekleme

Birleşik HAZİRAN Hareketi CHP ve AKP arasındaki görüşmeler ile başlayacak AKP'nin yeni anayasa çalışmalarına ilişkin bir açıklama yaptı. "Başkanlığı, Anayasayı, AKP'yi REDDEDİN" başlığını taşıyan açıklamada Haziran Hareketi bugün AKP ile görüşecek CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu'na müzakereyi reddetme çağrısı yaptı.

Birleşik Haziran Hareketi'nin yaptığı çağrının tam metni şöyle:

Başkanlık Değil Diktatörlük Tartışması

Türkiye kamuoyu 1 Kasım seçimleri sonrası hızla bir başkanlık gündeminin içerisine sokulmuştur ama Türkiye’de bir başkanlık tartışması yoktur, diktatörlüğe giden yolun son adımının başkanlık sistemi adı altında atılması planı vardır.

AKP Rejimi ve Fiili Başkanlığa Anayasal Statü Kazandırılmak İsteniyor

Tayyip Erdoğan, seçim sonuçlarından aldığı cesaretle, “parlamenter rejimi bekleme odasına aldık” diyerek fiilen yürürlüğe koyduğu başkanlığı anayasal bir statüye kavuşturmak ve resmen başkan olmak istemektedir. Bu aynı zamanda AKP rejiminin de bir anayasal statüye kavuşması ve kendini anayasa güvencesine alması demektir, böylece Türkiye’deki rejim değişikliği süreci tamamlanmış olacaktır.

12 Eylül Anayasası AKP'ye Dar Gelmektedir

AKP iktidarından demokratik bir anayasa beklemek hayaldir. AKP’nin 12 Eylül anayasasına karşı olduğu bir yalandır. 12 Eylül anayasası AKP’ye dar gelmektedir. Emeğin ve doğanın sömürüsünün, gericiliğin ve mezhepçiliğin, emperyalizmin güdümünde bölgesel savaşların kararlarını kolayca verebilmek için Başkanlık ve yeni Anayasa gündeme getirilmektedir. Bu anayasa halkın değil, AKP’nin, sermayenin ve emperyalizmin ihtiyacıdır.

Anayasa Görüşmeleri Tiyatrodur

AKP’yle bir anayasa pazarlığını yapılabileceğini sanmak yaşanan on üç yıldan hiçbir ders çıkarmamış olmak demektir. Erdoğan ve AKP, nasıl ki “koalisyon görüşmeleri” adı altında kamuoyunu haftalarca oyalayıp erken seçim hazırlıklarını yapmış ve ülkeyi kanlı bir sürecin sonunda sandığa götürmüşse, şimdi de “anayasa görüşmeleri” adı altında bir tiyatro sergileyecek ve nihayetinde kendi istediği anayasayı oylamaya sunacaktır.

AKP'nin Anayasa Tuzağına Düşülmemelidir

AKP’nin anayasa tuzağına düşülmemelidir, meseleye “başkanlık da dâhil her şey tartışılabilir” naifliğiyle ve apolitizmiyle yaklaşılmamalıdır, AKP anayasasını meşrulaştıracak hiçbir girişimin içinde bulunulmamalıdır. “Uzlaşı kültürü” ya da “yapıcı muhalefet” adı altında, Erdoğan’ı diktatörlük yetkileriyle başkan yapacak sürece en ufak bir katkı konulmamalıdır. Unutulmamalıdır ki bunu yapanlar çok büyük bir vebal altına girecekler ve tarih önünde hesap verecekleridir.

CHP Anayasa Pazarlığı Yapmayı Reddetmelidir

Bugün Davutoğlu ile Anayasa görüşmesi yapacak olan Cumhuriyet Halk Partisi Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’na, Cumhuriyet Halk Partisi yönetimine ve Cumhuriyet Halk Partisi milletvekillerine çağrımızdır! AKP’yle herhangi bir anayasa müzakeresi, herhangi bir anayasa pazarlığı yapmayı baştan reddedin. AKP’nin demokratik bir anayasa yapamayacağını, AKP iktidarının meşru bir iktidar olmadığını, başkanlık adı altında istenenin diktatörlük olduğunu, padişah özentileriyle iş tutmayacağınızı cesur ve yürekli bir şekilde ifade edin. Korkmayın, tereddüt etmeyin, çekinmeyin. Üzerinize düşen tarihi sorumluluk budur, bu sorumluluğa uygun davranın!

munzur  |  Cvp:
Cevap: 1
30.12.2015- 13:10

7 Haziran seçimlerinden sonra düştükleri tuzağa sanırsam düşmezler; ders çıkarmış olmalılar. Aynı derede iki defa yıkanılır mı?

hakkı  |  Cvp:
Cevap: 2
30.12.2015- 19:02

Ben bu girişimlerin 7 haziran sonrası girişimleri ile benzer girişimler olarak düşünüyorum
Sonucunda referanduma gidecekler ve T. Erdoğan kendi arzu ettiği biçimde başkan olacak. Bence bu turlar bir senaryonun parçaları

Ana yasa AKP ve Erdoğanın istediği şekilde değişecek bu anlayış bu ülkeyi çok önemli bir kriz çıkıncaya kadar yönetecek Tıpkı Hüsnü Mübarek in Mısırı yönettiği gibi.
Zaten Müslüman ülkelerinde kısmi laik şeklide bir tek Türkiye yönetiliyordu en sonunda bu halkıda islam türü yönetime razı ettiler

Sonuç islami esaslara göre yönetim.
Yani normal bir seçim i bu halk en son 7 haziranda yaptı. Bundan sonra bu ülke normal bir seçimi normal bir zamanda göremeyecek gibi geliyor bana.

melnur  |  Cvp:
Cevap: 3
30.12.2015- 22:27



AKP'nin Anayasa Tuzağına Düşülmemelidir

AKP’nin anayasa tuzağına düşülmemelidir, meseleye “başkanlık da dâhil her şey tartışılabilir” naifliğiyle ve apolitizmiyle yaklaşılmamalıdır, AKP anayasasını meşrulaştıracak hiçbir girişimin içinde bulunulmamalıdır. “Uzlaşı kültürü” ya da “yapıcı muhalefet” adı altında, Erdoğan’ı diktatörlük yetkileriyle başkan yapacak sürece en ufak bir katkı konulmamalıdır. Unutulmamalıdır ki bunu yapanlar çok büyük bir vebal altına girecekler ve tarih önünde hesap verecekleridir.


-------------------------


CHP yönetimi ''uzlaşı kültürü'' ve ''yapıcı muhalefet'' izlenimini çok önemsiyor. Elindeki oy potansiyelini daha da arttırmanın yolunun buralardan geçtiğini sanıyor. 7 Haziran seçimlerinden sonraki koalisyon görüşmelerinde de ''uzlaşı kültürü'' ve ''yapıcı muhalefet'' rolünü oynamaya çalışmıştı. Kendini buna zorlamıştı. Sonuç hüsran! Koalisyon kurma hakkı bile alamamıştı. Şimdi aynı dürtülerle yola çıkıyor. Silik, mıymıycı muhalefete bu dönemde de devam edileceğinin sinyallerini veriyor.

CHP'ye çok da yüklenmemek gerek. CHP'nin önemini asla reddetmeden ona yapabileceğinden daha fazla işlevler yüklemenin anlamsızlığına vurgu yapmak istiyorum. Birleşik Haziran Hareketi de kuşkusuz bu konunun bilincinde. CHP'ye yönelik açıklama bir anlamıyla taktiksel bir anlam taşıyor. Söylenildiği gibi CHP'ye soldan bir ''uyarı.'' Görüşme de bugün yapıldı, bitti, tam olarak ne konuşulduğunu bilmiyorum, açıklamaları da dinleyemedim. AKP'nin Erdoğan'ın baskısıyla başkanlık konusunda direteceği çok açık. CHP'nin   bu konuda dik durması önemli. Umarım bu konuda ''uzlaşı kültürü'' ve ''yapıcı muhalefet'' adına geri adım atmazlar.

munzur  |  Cvp:
Cevap: 4
31.12.2015- 12:09

Haziran Hareketi'nden AKP ile Uzlaştık Diyen CHP'ye Sorular
 
Resim Ekleme

Birleşik HAZİRAN Hareketi, AKP ile CHP arasında gerçekleşecek anayaasa görüşmesi öncesinde bir açıklama yayınlayarak, 'Başkanlığı, Anayasayı, AKP'yi REDDEDİN' çağrısı yapmıştı.

CHP-AKP görüşmesinin ardından hem AKP hem de CHP yeni anayasa hazırlanması konusunda uzlaştıklarını açıklamışlardı. Haziran Hareketi, bu görüşme sonrasında bir açıklama daha yayınlayarak CHP yönetimine sorular yöneteltti. Açıklama şöyle,

"Ahmet Davutoğlu ve Kemal Kılıçdaroğlu liderliğindeki AKP ve CHP heyetleri bugün “yeni anayasa” için bir araya geldiler ve sonrasında bir açıklama yaparak görüşmenin olumlu geçtiğini, “darbe anayasasından kurtulmak” için uzlaştıklarını, görüşmelere devam edeceklerini bildirdiler.

Soruyoruz!

Daha dün Kemal Kılıçdaroğlu, partisinin Meclis Grubunda yaptığı konuşmada Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın yargıya talimat verdiğini kanıtlayan bir belgeyi kamuoyu ile paylaşmadı mı? Kuvvetler ayrılığını fiilen ortadan kaldırıp bütün yetkileri kendinde toplayan bir despotun gölgesi altında demokratik bir anayasa tartışması yapmak mümkün müdür? Bu görüşmelere gece gündüz başkanlık diye sayıklayan despot damgasını vurmayacak mıdır?

Soruyoruz!

Kemal Kılıçdaroğlu dün yaptığı konuşmada “ODTܒye tankla topla değil, ancak sınavla girebilirsiniz” demedi mi? Peki ODTܒye tankla topla girmeyi hedefleyen ve 12 Eylül’ün en sembolik kurumlarından biri olan YÖK’e ODTÜ için “bu işi halledin” talimatını veren bir fahri 12 Eylül paşasının idaresi altındaki AKP ile herhangi bir anayasa müzakeresi yapılabilir mi?   Bizzat kendisi darbenin ürünü olanlar, varlıklarını darbeye borçlu bulunanlar, darbenin mantığını devam ettirenler, darbe hukukuyla, darbe anayasasıyla hesaplaşabilir mi? Cizre’de, Sur’da ve pek çok yerde kentleri kuşatan, halkın üzerine bomba yağdıranların demokrasi ve özgürlükle bir ilgisi olabilir mi?

Soruyoruz!

7 Haziran sonrası “istikşafi görüşmeler” adı altında haftalarca sürdürülen koalisyon oyalamacasından hiç mi ders çıkarmadınız? Tüm bu görüşmelerin neticesinde AKP kendi anayasasını hazırlayıp kamuoyuna sunduğunda, “uzlaşmacı siyaset” diye savunduğunuz siyaset, tıpkı koalisyon görüşmelerinde olduğu gibi çökmüş olmayacak mı? “Uzlaşmacı siyaset” diyerek Erdoğan’ın başkanlık hayallerine hizmet ettiğinizin, AKP rejimine koltuk değnekliği yaptığınızın farkında değil misiniz?

Tekrar uyarıyor ve çağrı yapıyoruz!


AKP demokratik bir anayasa yapamaz, AKP’nin anayasa yapma meşruluğu olmadığı gibi, demokratik bir anayasa yapma niyeti de yoktur. Başkanlık rejimine ve anayasal diktatörlüğe geçiş için tertiplenen oyunda size biçilen figüran rolünü reddedin, AKP’nin ve Erdoğan’ın değirmenine su taşımaktan vazgeçin, muhalefet partisi olmanın hakkını verin! Başkanlık, Anayasa müzakeresini reddeden, AKP’ye HAYIR diyenleri bu oyunu bozmak için birlikte mücadele etmeye çağırıyoruz. Omuz Ver diktatörün değil halkın yönettiği bir ülke kuralım."

http://www.muhalefet.org/haber-haziran-hareketinden-akp-ile-uzlastik-diyen-chpye-sorular-12-18007.aspx

hakkı  |  Cvp:
Cevap: 5
31.01.2016- 19:35

AKP yeni taktikler peşinde Bülent Arınç Hüseyin Çelik ve Mehmet Şimşek i ortaya sundu. Sanki T. Erdoğan a muhalefet ediyorlar
karşılarında   da Hilal Kaplan görenler AKP liler birbirine girdi sanacak.

Gündemi meşgul etmenin başka bir yolu kimse Rusyayı Suriyeyi Avrupayı PYD yi konuşmasın her kes AKP yi konuşsun.
Bu taktikler çok oldu ama sonunda kazanan hep T. Erdoğan oldu seçim öncesi de Aptullah Gül vardı.

Şimdide yeni adaylar ortaya çıktı.
Bana göre muhalefet daha dikkatli olmalı AKP nin yeni taktiklerine dikkat etmeli oyuna gelmemli. Bunlar bu ülkeyi yönetemiyor muhalefetide boş şeylerle oyalıyor zaman kazanacaklar akılları sıra.

2016 nın ikinci yarısı ekonomik felaket bu felaket halkın boğazını sıkacak ve devlette tasarrufa gidilmesi gerekirken bunlar masrafları arttırıyor yeni borç arama turlarına başlayacağı garanti gibi
O zaman daha faza antı demokratik uygulamalar bu halkı bekliyor bunu bilip hazırlıklı olmak gerekir.

İş bankasına el koymaktan söz ediliyor demek ki sermayelerinde bir garantisi yok sermeye sınıfı da baskı altında kalacak bu durum üretim kısıtlamalarına yol açacak bu kıstlamalar işçi çıkışı demektir .Zaten halk borçlu borçlar ödenemiyecek icralar kapıda top yekün bir iflas görünüyor.

Türkiye toprak kaybedebilir Kıbrıs dikkatleri çekiyor.
Bence her kes gelecek tufanı görmeli ve ona göre davranmalı aldatıcı muhaliflere inanmamalı.

Tam Sürüme Geç »
 phpKF Mobil Android Uygulaması Kullanın [X]