İslam devleti kurulacak, Türkiye vilayet olacak

HÜSEYİN ŞİMŞEK



Müslümanları birleştirerek şeriat kurallarıyla yönetilecek bir İslami hilafet devleti kurmayı amaçlayan Hizb-ut Tahrir örgütü, Ankara’da ‘Hilafet hayal mi, yakın bir gelecek mi?’ başlıklı Uluslararası Hilafet Konferansı düzenledi.
IŞİD’in de kendisine verdiği isim olan ‘İslam Devleti’ adlı sosyal medya hesabından yapılan duyurularla toplanan konferans, Atatürk Spor Salonu’nda gerçekleştirildi.

‘İslam devleti uzak değil’
Konferansta, hedeflenen devletin kuruluşunun çok uzak olmadığı dile getirilirken, hilafetin İslam düşmanları tarafından kaldırıldığına dikkat çekildi. Cihatçılar, hilafetsiz İslamın sahipsiz kaldığını da belirtti. Hilafetin yeniden yürürlüğe girmesi için mücadele edileceği söylenen konferansta, Türkiye’nin de kurulacak yeni devlette vilayet olacağı açıklandı.

Konferansta kurulması istenilen İslam devletinin ‘Türkiye Vilayeti’ sözde medya bürosu başkanı Mahmut Kar, ilahiyatçı Abdullah İmamoğlu, dış vilayet sorumluları Şeyh İsam Amira, Muhammed Malkawi, İsmail Wahwah, M. İsmail Yusanto, Mulay Jaw, Fazıl Hamzayev, Junes Kock ve Abdullaev Muhammed konuşmacı olarak yer aldı. Konferansın düzenleyicisi cihatçı Hizb-ut Tahrir’in resmi internet sitesinden yaptığı açıklamalar da dikkat çekti. Açıklamada, “IŞİD, büyük toprak parçasına sahip olmak isteyen diğer onlarca, yüzlerce askeri örgüt gibi bir askeri örgüttür” denilirken, kendileri için ise, “Hizb-ut Tahrir, ideolojisi İslam olan siyasi bir partidir. Siyaset işimiz, İslam ideolojimizdir” tanımı yapıldı.

IŞİD’e taktik verdiler
IŞİD’in eylemleriyle ilgili taktikler de veren Hizb-ut Tahrir, örgüte “Tebaanın işlerinde İslam’ı kapsamlı olarak uygulamalı, iç güvenliği sağlamalı ve dışsal saldırıyı da püskürtebilmelidir” mesajını verdi. Türkiye’nin terör örgütü olarak kabul ettiği Hizb-ut Tahrir, ‘hilafetin son başkenti’ dediği İstanbul’da da dört gün önce sempozyum düzenlemişti.

Türkiye'nin başkentinde hilafet toplantıları yapılıyor. Daha önce de İstanbul'da yapılmıştı. İktidarın demokrasiden anladığı bu. Gericiliğe özgürlük iktidarın amacı. İlericiyse muhalefetteysen baskı görmek, gericiliğin her çeşidine ise özgürlük tanımak AKP'nin ileri demokrasi anlayışı. Türkiye her şeyiyle gerici orta doğu ülkesi olma yönünde tam gaz yol alıyor. Bugüne kadar bu gelişenin önüne geçemediysek yuh olsun bize. Meydanı liberal şarlatanlara bıraktığımız için, AKP gericiliği iktidarda dururken Kemalizmi, aydınlanmayı, laikliği ve CHP'yi hedef tahtasına oturtan kürt milliyetçiliğine de yuh. Şimdi ikisi birden aynı yerde bir araya gelmişler AKp gericiliğinden, AKP faşizmin yakınıyorlar. Bu canavarı kendilerinin ortaya çıkardığını, bu yemeğe kendilerinin katkı koyduklarını akıllarına bile getirmiyorlar. İnsan bir özür diler. Yanlış yaptık der. Bu gericiliğin hortlamasında bizim de günahlarımız var der. Hiç tınmıyorlar, hala demokrasi, özgürlük masalları anlatmaya çalışıyorlar. Bu adamların en ileri olanının söyleyebildiği tek şey Erdoğansız AKP. Erdoğan bir gitse sanki memleket bir anda aydınlanacak. AKP'nin ampulü memleketi ışıkla donatacak. Bu foroğrafa baksınlar, Ankara'nın göbeğinde neler konuşulduğunu, nelerin hedeflendiğini görsünler de utanmaları varsa utansınlar.