Menü Üye Giriş

Şifre Sıfırla · Kayıt Ol

07.10.2013- 20:55

Bu tartışma bitmedi, bitmiyor; SSCB sosyalistti, değildi, Stalin kavramların içini boşalttı; bürokratik diktatörlüktü... Ya da Marks sosyalizmi şöyle tanımlamıştı, Lenin böyle demişti, oysa reel sosyalizm bunların hiç birine uymuyordu vb.

Yine SF'den konuya giriş babında bir polemikten örnek... turgut56 arkadaş "Sosyalistler için devrim üretim tarzının ve ürettim ilişkişkilerinin değişimine kararlı bir şekilde girişmektir." demiş. Yanıt, yine SF'nin sahibi ve yöneticisi olan che arkadaştan gelmiş. O da şu:

"Bu dediğin şey gazoz ağacıdır turgut onunlada sadece gazoz yapılır,yapıldıda.
1917 Devrimi Sosyalizmi getirdi hemide Marksist sosyalizm ve bununlada gurur duyuyoruz.
Sonra ne oldu?
Kapitalist üretim tarzı değiştimi?
72 yıl dile kolay iki kuşak insan ömrü,sonra ne oldu?
Kapitalist üretim ilişkileri korunarak yol alnırken proleterya burjuva sınıfını ortadan kaldıracaktı aynı zamanda kendide buharlaşacaktı ve Komünist topluma yani Komünist üretim tarzına geçilecekti.
Bu Marksın koyduğu basitçe Sosyalizm değilmi?
Sovyetler birliğinde neler olduğunu azçok biliyoruz. Bizde rakıyı şimdiden yasaklasakmı?"


http://www.sosyalistforum.net/politik-gundem/63590-yuruyus-dergisinin-kaliplarina-sigmayan-gercekler-12.html

CHE alışılagelen üslubuyla kendince bir yanıt vermiş. Ama olmamış. Ve anlaşılmaz bir şey. Bu kadar basit bir konuda böyle bir değerlendirme nasıl yapılabiliyor? Şunu söylüyor CHE arkadaşımız; "1917 devrimi sosyalizmi getirdi hemide Marksist sosyalizm...Sonra ne oldu? Kapitalist üretim tarzı değiştimi?"

SSCB'de kapitalist üretim tarzı değişti, özel mülkiyet kaldırıldı, piyasanın kaotik işleyişine son verildi ve merkezi planlamaya da geçildi. Böyle bir sistem için "kapitalizm üretim tarzı değişti mi?" diye nasıl sorulabiliyor? Kaldı ki, devrim sadece siyasal iktidarın alınmasıyla gerçekleşseydi, üretim ilişkilerinde hiç bir değişiklik olmasaydı ve özel mülkiyetle birlikte piyasa kapitalist ekonominin kaotik işleyişine devam etseydi, zaten orda sosyalizmden söz edebilmek de mümkün olmazdı. CHE bir yandan "devrim sosyalizmi getirdi" diyor, öte yandan "kapitalist üretim tarzının değişmediğini" söylüyor!

Anlaşılmaz bir şey!

sorgulayan  |  Cvp:
Cevap: 1
07.10.2013- 22:13

SSCB icin sosyalist sol icerisinde yillardir tartisma var. Cöküs öncesi icin kimisi sosyal fasist diyordu, kimiside revizyonist. Trockistler dahi elestiriyordu. Hangisi dogru tam olarak sosyalist sol kendi icerisinde bu tesbiti yapamadi. Ama dogru olan SSCB'nin yillar icerisinde kurulus amacindan ciktigi ve böylecede 1989'da hic bir kimsenin burnu kanamadan kendisini mezara götürdügüdür. 1917 ile 1989 arasinda olan biteni dogru irdelemeden SSCB icin sosyalistmiydi yoksa degilmiydi tesbiti yapmak o kadar kolay olmaz ve dogruda olmaz.
SSCB'de sosyalizim deneyi olmustur ama   insanlara yaptiigi vaatleri yerine getirememistir, insanlari ne refaha kavusturmustur ne de siyasal bagimsizliklarina. Deyim yerindeyse toplu olarak bir sefalet yasanmistir, gerceklestirlen tek sey bu olsa gerek.

melnur  |  Cvp:
Cevap: 2
07.10.2013- 22:36

Anlaşılmayan sadece CHE'nin yorumu da değil. turgut56'nın CHE'den yaptığı alıntıya verdiği yanıt da öyle:

Hatırlayalım, CHE şunları söylüyordu:

"Bu dediğin şey gazoz ağacıdır turgut onunlada sadece gazoz yapılır,yapıldıda.
1917 Devrimi Sosyalizmi getirdi hemide Marksist sosyalizm ve bununlada gurur duyuyoruz.
Sonra ne oldu?
Kapitalist üretim tarzı değiştimi?"


turgut56 yanıt vermiş:

"Evet, 17 devrimi için bu eleştirileri yapabiliriz"

Evet, anlaşılmayan ve şaşırtıcı olan sadece CHE'nin yanıtı değil ki, bu yanıta turgut arkadaşın yaptığı yorum da öyle!

Gerçekte bu söylemin tartışılacak bir yanı yok. SSCB için kapitalist üretim tarzının değişmemiş olmadığını söylemek, ya üretim tarzının ne olduğunun bilinmemesinden ya da SSCB'de ekonomik altyapıdaki dönüşümlerin bilinmemesinden kaynaklanıyordur. CHE'nin SSCB için hem sosyalist ifadesini kullanması ve hem de kapitalist üretim tarzının değişmediğini söylemesi ise zaten başlıbaşına bir sorun.

Konuya döndüğümüzde SSCB için "sosyalizm değildi" diyebilmek mümkün mü?

Ekim devrimi olmuş, geçici bir süreç olan NEP uygulamasından sonra özel mülkiyet kaldırılmış, kırsalda kolektifleştirme yapılmış ve merkezi planlamaya geçilmiş. SSCB'de olan bu. Şimdi böyle bir yapı için "üretim tarzı değişmedi, kapitalist üretim ilişkileri devam ediyor" denilebilir mi? Mümkün değil. Peki bu süreci nasıl adlandıracağız?

Şurası açık, bu sürecin, bu biçimlenmenin bugünkü yaygın kullanılıştaki adı sosyalizmdir. Marks'ın kategorileştirmesinde bu sürece sosyalizm adı verilmese de... Ama Marks'ın kategorileştirmesindeki hiç bir bölmeye de sosyalizm denmemektedir, zaten. Marks siyasal devrimden sonraki süreci geçiş süreci ve komünizmin birinci ve ikinci evresi olarak nitelerken, komünizmin birinci evresini de sosyalizm olarak nitelemez. Yani sanıldığı gibi, Marks komünizmin ikinci evresi de dahil, ayırdığı bölmelerin hiç birinde sosyalizm nitelemesi yoktur. Dolayısıyla SSCB'deki biçimlenme Marks'ın geçiş süreci olarak nitelediği ve ulusal bir ölçekte komünizmin birinci evresine kadar sürecek olan değişim dönemidir. Sosyalizm denildiğinde kastedilen ve SSCB'de yaşanan süreç de budur.

melnur  |  Cvp:
Cevap: 3
09.10.2013- 14:44

72 yıl dile kolay iki kuşak insan ömrü,sonra ne oldu?
Kapitalist üretim ilişkileri korunarak yol alnırken proleterya burjuva sınıfını ortadan kaldıracaktı aynı zamanda kendide buharlaşacaktı ve Komünist topluma yani Komünist üretim tarzına geçilecekti.
Bu Marksın koyduğu basitçe Sosyalizm değilmi?


Böyle söylüyor, "sosyalizm okulu" olma iddiasında bulunan forumun sahibi, ve her yazısında olduğu gibi saçmalıyor. Çünkü "Marks'ın koyduğu basitçe sosyalizm", tanımlamaya çalıştığı gibi, "kapitalist üretim ilişkileri korunarak yol alınırken proletarya burjuva sınıfını ortadan kaldıracaktı ve aynı zamanda kendi de buharlaşacaktı ve komünist topluma yani komünist üretim tarzına geçilecekti." şeklinde değildir.

Bir şeyleri sürekli olarak birbirine karıştırıyoruz. Komünist toplum birinci ve ikinci evresiyle enternasyonal bir formasyondur. Emperyalizmin egemen olduğu bir dünyada ulusal ölçeklerde gerçekleştirilemez. Ulusal ölçeklerde gerçekleştirilecek siyasal devrimler o aşamaya kadar proleter diktatörlük ( işçi sınıfı devleti) altında burjuvazinin fiziki varlığına ( özel mülkiyete) son verecek, burjuva ve küçük burjuva ideolojinin toplumsal yapıdaki yansımalarına karşın sınıf mücadelesini sürdürecek, ve devrimci dönüşümlerle de komünist toplumun gereksindiği değişimleri gerçekleştirecektir. ( Enternasyonalist sorumluluğa değinmiyorum, konu bu değil.) Bu sürecin adı sosyalizmdir. Ve SSCB'de yaşanan da bütün olumlu ve olumsuz yanlarıyla bu süreçti.

KIsaca SSCB için kapitalist üretim ilişkilerinin korunduğunu iddia etmek, bu konuda sıfır bilgiye sahip olmak demektir. Ve dolayısıyla bilgi sahibi olmadan fikir yürütmeye çalışmaktır.

umut  |  Cvp:
Cevap: 4
13.04.2014- 00:08

turgut56 aynı başlıkta bunları da söylemiş:

Kaustky çok yanlış analıaşmaktadır. Kaustky engelsin talebesi sayılır. Leninde onun talebesidir. Kaustky,bugün bize ''ayetler okuyup bu ayetlerle günü değerlendirmeye çalışanlar diyenlerin iyi ders alacağı bir tarihsel olgudur.'' Gerçekte bunu derken ''neden ayetlerle yol almıyorsunuz ''demenin başka türlüdüsüdür. Bunun için önümüze ırlanda sorununu ,hinsditan sorununu önümüze koyarlar. İşte bu örnekler ayetlerle yol alın demenin bir tezahürüdür. Marksizmin diyakalektik evrimi göremeyenler anlayamayanlardır. Çünkü onlara göre Toplumsal tarih düz bir hatta ilerler.

Toplumsal tarihin düz bir hatta ilerlemidiğinin öğretmenleri başta marx,rosa ,Lenin bize göstermektedir. Kaustky tutkulu bir marksisti ve onu sadakatla bağlıyız. Çünkü o kendi döneminde Revizyonuzme karşı iyi bir mücadele de sergilemiştir. BU anlamda hakkını yiyemeyiz. Ta ki emperyalizm döneminde marx'sa dogmatık bağlanış,yani ayetlerle bağlanış onu, savaşı desteklemeye kadar götürmüştür. Evet dönmüştür ama o olduğu yerde durduğundan dolayı dönmüş olmaktadır. Yokksa Kaustky karşı devrim saflarına hiç bir zaman geçmemiştir. Olduğu yerde duruduğundan bu duruşu onun yüzünü karşı tarafa döndürmüşlüğünü belirttir.. BU Kaustky karşı devrimcilerin safında ,içinde, yer aldığını göstermez.

Sosyalistler geçmişine sahip çıkanlardır.Blangui de bunlardan biridir. Bu berbatta olsa sosyalistlerin geçmişidir ve Kaustky sosyalistlere,maarksizme birşey öğretmiştir. Bu da Marxizmi zayıflatmak yeine güçlendirmesine hizmet etmiştir. Kaustky'nin böylesine bir rolü de vardır. Ve iktiarın yolu kitabına kadar Kaustky hala marksistir. Marksizmi inceleyen ,onu anlamaya çalışanlar için iyi bir kaynaktır. Hele bunu lenin eleştirileriyle okumak günümüzü daha iyi anlamaya hizmet eder.


Kautsky'e dönek diyen Lenin değil miydi:) turgut 56 onu hala marksist sanıyor.

solcu  |  Cvp:
Cevap: 5
13.04.2014- 12:14

Yokksa Kaustky karşı devrim saflarına hiç bir zaman geçmemiştir. Olduğu yerde duruduğundan bu duruşu onun yüzünü karşı tarafa döndürmüşlüğünü belirttir.. BU Kaustky karşı devrimcilerin safında ,içinde, yer aldığını göstermez.

Proleter diktatörlüğün reddi de karşı devrim saflarına geçmek olmuyor mu?

melnur  |  Cvp:
Cevap: 6
13.04.2014- 14:33

Alıntı Çizelgesi: solcu yazmış

Yokksa Kaustky karşı devrim saflarına hiç bir zaman geçmemiştir. Olduğu yerde duruduğundan bu duruşu onun yüzünü karşı tarafa döndürmüşlüğünü belirttir.. BU Kaustky karşı devrimcilerin safında ,içinde, yer aldığını göstermez.

Proleter diktatörlüğün reddi de karşı devrim saflarına geçmek olmuyor mu?



Kaustky birinci paylaşım savaşında Alman Burjuvazisi'nin savaş bütçesinin parlamentoda onaylanmasına karşı çıkmadığı ve emperyalistler arası savaşı, sanki anayurt savunmasıymış gibi değerlendirdiği için Lenin tarafından ''dönek'' olarak nitelendirmiştir. Sadece bu da değil, döneminin en önemli marksist önderi sayılan birinin -Kaustky'nin- Marks'ın ''en önemli buluşum'' olarak nitelediği proleter diktatörlüğe olan karşıtlığı da onu bilimsel sosyalist saflardan uzaklaştırmıştır.   Bu onu karşı devrimci pozisyona düşürür mü, sanmıyorum ama Kaustky bu haliyle kesinlikle bir Marksist değildir.

Tam Sürüme Geç »
 phpKF Mobil Android Uygulaması Kullanın [X]