Menü Üye Giriş

Şifre Sıfırla · Kayıt Ol

Metin Çulhaoğlu'nun İLERİdeki bu günkü yazısını bir savunma ihtiyacı olarak mu okumak gerekli? Çulhaoğlu ''Konum atma solculuğu'' başlığını attığı yazısında liberal, işbirlikçi ve kuyrukçu ''suçlamalarının'' gereksiz ve yanlışlığına   ve bu suçlamaların bir yerde kendi solculuğumuzun bir gereğiymiş gibi kullanıldığına değinmiş. Çulhaoğlu bu ülkede parmakla gösterilebilecek az sayıdaki sosyalist aydınlarımızdan biridir, ( diğerleri -bence de- Yalçın Küçük, Kemal Okuyan ve Aydemir Güler'dir.) Böyle bir yazıyı kaleme almışsa hiç kuşkusuz bildiği bir şey vardır; belki de onun tarafından bu ''suçlamalar'' gerçekten gereksiz ve yanlış bir suçlamadır; bilmiyorum. Çulhaoğlu eğer biraz daha açık ve somut olabilirse sanırım konu daha iyi anlaşılır olacaktır.

İşbirlikçilik konusuna girmiyorum, ama özellikle liberal ve kuyrukçu eleştirilerini özellikle sanaldaki sözde solculuk için ben de kullanıyorum ve bunun da gerekliliğine inanıyorum. Yani bu sıfatlarla bir suçlamada bulunmuyor, açık seçik bu liberal ve kuyrukçu tavırların deşifre olması gerektiği, bu siyaset tarzının solculuk olmadığını, sola bir katkı yapmadığını ve dahası solun yanlış yorumlanmasına yol açtığını yeri geldiğince anlatmaya çalışıyorum. Çulhaoğlu hangi somut olaydan yakınıyor, pek belli değil, gibi.



Yazısının bütününde benim de katıldığım ''AKP'nin geriletilmesi'' konusununu kapsamış olması önemli. Şöyle söylemiş: ''Yerel seçimlerde “AKP-MHP cephesinin geriletilmesi” gerçekçi ve doğru bir siyasal hedeftir. Siyasete, yeni durumların ortaya koyabileceği olanaklar ve aralayabileceği kapılar açısından bakmak en doğrusudur. AKP-MHP cephesinin gerilemesi sonucu tezgâhlanabilecek düzen içi yeni oluşumlar ise başka ve bu aşamada tali bir konudur.'' Katılıyorum ama, herhalde samimi bir şekilde ve sadece bu seçimler için böyle bir siyasal tavır içine girenlere ''liberal'', ''işbirlikçi'', ''kuyrukçu'' denmiyordur. Eğer böyle bir yaklaşım varsa, k,, gerçekten sanmıyorum, abartılı bir durum ve gereksiz bir suçlamadan söz etmek mümkün hale gelebilir!


Ama durumun öyle olduğunu sanmıyorum.


Örnekse, Çulhaoğlu'nun içinde bulunduğu ayrılıkçı grubun TKP'den kopmasının nedeni farklı bir siyaset tarzıydı ve bu siyaset tarzıyla da HTKP bağımsız sosyalist bir çizgide daha daha kitlesel bir yapıya kavuşacaktı. Peki sonuç ne oldu? CHP'yle ve özellikle HDP'ye yanaşma -hadi kuyrukçu tavır demeyelim- nasıl bir sonuç verdi? Önce TKH kopuşu, sonra HTKP'ye ne olduğu belli değil, TİP'e yöneliş; HDP desteğinde işlevsiz hale getirilmiş meclise iki arkadaşı sokmak dışında ne başarılabildi? Bağımsız bir sosyalist çizgi korunabildi mi? Toplumsal alanda daha kitlesel bir özellik mi kazanıldı?   Çulhaoğlu TKP'den ilk kopuşun ardından ''olmazsa, başarılamazsa, geriye dönme potansiyeli her zaman var'' mealinde sözler söylemişti; ne oldu? Çulhaoğlu bulunduğukları yerin, yürüttükleri siyasetinin ''olduğunu'' ve ''tuttuğunu'' mu düşünüyor?


Solun liberal ve kuyrukçu tavırlardan kurtulması gerekiyor. 31 Mart seçimlerinde AKP'nin kısmi de olsa durdurulması ve geriletilmesi konusundaki samimi çabalara katılmamak mümkün değil.Ama ''konum atanların'' sadece bu çabalara bakarak yakınılan ''suçlamalarda'' bulundukları çok da mantıklı gelmiyor. Eğer TKP taraflarından HTKP ve TİP taraflarına bu tür eleştiriler yöneltiliyorsa, ki, gerçekten bilmiyorum,   bu söylemin sadece 31 Mart seçimleri bağlamında söylenmediği çok daha mantıklı geliyor bana.


Bence Metin Çulhaoğlu hocamızın konuyu çok daha geniş bir çerçevede ele alması ve kendisine ''oldu mu?'' sorusunu hatırlatması gerekiyor. Çünkü gerçekten de ''olmadı'', olmayacağı baştan belliydi. Denendi ve olmayacağı anlaşıldı. Şimdilerde bir yerlerden liberal ve kuyrukçu şeklinde eleştiriler geliyorsa ciddiye almakta yarar var.


Çünkü TKP'den kopuş süreci gerçekten de liberal ve kuyrukçu bir sürece yol açmaktan başka hiçbir işe yaramadı.


Çulhaoğlu'nun yazısı için:https://ilerihaber.org/yazar/konum-atma-solculugu-94336.html

Tam Sürüme Geç »
 phpKF Mobil Android Uygulaması Kullanın [X]