Sizin sorununuz, hemen her konuyu sadece soyutlama düzeyinde ele almaya çalışmanızdır. Oysa soyutlama aynı zamanda somut bir şekilde zihne yansıtılamazsa söylenmeye çalışılanın doğru olup olmadığını anlayabilmek pek mümkün olmaz. Yazınızı sonuna kadar okuyamadım, diğer başlığa yaptığınız yorumu da öyle. Çünkü hala anlamadığınız bir konuya, bir yoruma yanıt verme karşı çıkma çabası içindesiniz ve bu durum daha ilk birkaç cümlede hemen ortaya çıkıyor.

Somutlayalım, AKP eğitim sistemini dini referanslara göre biçimlemek istiyor ve evrim kuramını hem eğitim öğretimden ve hem de Tübitak yayınlarından kaldırıyor. Bunun sonuçlarına girmiyorum; eminim sizin için gereksizdir. Sizin yağmur yağsa, sel aksa ulusalcılardan bildiğiniz zihniniz, üstteki gerekçelerle bu konuya nasıl bakıyor? Ulusalcı bir tip muhtemelen öyledir, AKP'nin bu gerici yaklaşımına karşı çıkıyordur ve ''akıl ve bilimi'' savunuyordur.

Bir Marksist olarak ulusalcıların bu burjuva aydınlanmasını savunan ve AKP gericiliğine karşı çıkan tavrına somut olarak nasıl bir yorumda bulunursunuz?

Şu şekilde bir yorumda bulunurum;

Türbana karşı çıkanlara, nedenlerini de pek anlamadan tepki gösteriyor, türbanı savunuyordun. Bunun ( sana göre) türbandan ne farkı var?   İmamoğlu hem inancı ve hem de konjöktür gereği böyle bir uygulama yapıyor. ( Ben de onaylamıyorum.)   Ama böyle olması anlama konusunda din ve inancı referans aldığı anlamına gelmiyor. Dolayısıyla benim sorum hala ortada ve yanıtsız!