Menü Üye Giriş

Şifre Sıfırla · Kayıt Ol

 SOL PAYLAŞIM  »
 Dünyadan
23.10.2019- 08:54

Emperyalizmin kışkırtması ve olayın Suriye üzerine yansımasının üzerinden sekiz yıl geçti. Demokratik olmayan, diktatörlüklerle yönetilen Arap ülkelerine demokrasi gelecekti be bu süreçte ABD ve AB bu sürecin destekçisi olacaktı! Böyle söyleniyordu, Türkiye halkına ve dünya halklarına Arap Baharı bu şekilde anlatılıyor, özetleniyordu. Oysa olan bitenin ne demokratikleşyle ve ne de ülke   bölge halklarının özgürleşmesiyle bir ilgisi vardı. Sözkonusu Arap ülkelerinde ortaya çıkan kısmı homurdanmalar ve memnuniyetsizlikler halklara yön verecek ve yükselen muhalefeti doğru hedeflere yöneltecek bir partinin/öznenin de olmayışı nedeniyle tamamiyle emperyalizmin güdümüne ve etkisine açık hale geliyordu. Öyle de oldu. Özellikle ABD emperyalizmi karşısına çıkan bu fırsatı ellerini oğuşturarak karşıladı ve bu coğrafyalardaki durumunu daha da etkinleştirme çabaları içine girdi. Sonuç, Libya'nın hali ortada, Kaddafi'yi öldüren zihniyet şimdi iki müslüman grubun birbirini boğazlamasını izlemekle meşgul. Mısır'da ise   İHVAN/Mursi gericiliğinden son anda dönüldü. Suriye'de ise Irak ve hatta İran ile Türkiye'yi de dahil olduğu bir BOP projesi uygulamaya konulacaktı. Irak halledilmişti, Suriye de aynı sona uğratılacak, Esad gönderilecek, enerji hatları üzerinde bir ikinci İsrail, bir ABD yandaşı Kürt devleti kurulacak, bu arada bizler de bir hafta içinde Şam'ın Emevi Cami'nde Cuma namazı kılacaklardı!

Heyhat!

Suriye halkının Esad'ın arkasında kenetlenmesi ve Esad'ın da hiç beklenmedik direnişi emperyalist oyunun bu coğrafyada gerçekleşmemesi sonucunu doğurdu.

Suriye bölünmedi; Devlet Başkanı Esad savaş öncesi dahil hiç olmadığı kadar güçlü bir şekilde ülkesini yönetmeye devam ediyor.

ABD emperyalist emellerine istediği biçimde ulaşamadı. İsrail'in bölgedeki varlığını daha da   güçlendirecek   kendisine göbekten bağlı bir Kürt devleti kurma projesini gerçekleştiremedi. BOP bir anlamda iflas etti.

Türkiye Şam'da, Emevi camiinde cuma namazı kılamadı ama 5 milyonluk Suriyelinin Türkiye'de günde beş vakit namaz kılmasını sağladı. Böyle bir başarısı var! Yitirilen can, kalmayan huzur ve kaybedilen milyarlarca dolar kaynak da cabası...

Suriye Kürtlerinin ayrı bir devlet, federasyon vb. beklentileri de başka bir bahara kaldı. O bahar gelir mi; bölge böylesine bir kargaşayı bir daha yaşar mı; çok kolay değil. Emperyalizm boş durmaz, çıkarlarından asla vazgeçmez ama, yakın ve orta vadede böyle bir gelişme hiç de olası görünmüyor. Suriye Kürtleri bu anlamda bölgenin kaynedenlerinden biridir. Esad'la yapıldığı söylenen anlaşmanın içeriği nedir, Kürtlere bir otonomi sözü verilmiş midir, bilinmez ama, fotoğrafın bütününe bakıldığında özellikle Soçi mutabakatının da gösterdiği gibi   Türkiye sınırıyla bir bağlantıları kalmayacakları anlaşılıyor. Umarım, emperyalizmden halkların çıkarına bir şey düşmeyeceğini anlamışlardır.

Rusya kazandı. ABD'nin bölgedeki kısmi geri çekilişiyle boşalan yere yerleşti. Ayrıca, özellikle Suriye denklemi üzerinden bölgesel bir güç olduğunu bütün dünyaya gösterdi. Rusya'nın silahlı gücünü de yanına alarak bölgeye müdahalesi olmasaydı, bu topraklarda şimdi Suriye ve Irak üzerinde kaç devlet kurulduğunu sayıyor olabilirdik. Bölge daha da kaotik bir yapıya dönüşmemişse bu durum özellikle Rusya ve Putin sayesindedir. Rusya ve Putin bölgenin kazananıdır.

Ve Suriye halkı ve Devlet Başkanı Esad; emperyalizme karşı soğukkanlı duruşu, akılcı siyaseti, kararlılığı ve en umutsuz anlarda bile geri adım atmamasıyla bu sürecin kazananı olmuştur. Çok acılar çekilmiş, bölge halkı özellikle kafa kol kesen cihatçıların zulmuyla çok kayıplar vermiş, bölge çok büyük bir yıkım yaşamış ama asla yılmamış ve teslim olmamışlardır. Barışı, huzur dolu günleri en çok onlar hak ediyor. Umarın özlemlerine kavuşurlar.

Bölgenin genel fotoğrafı böyle. Yakın plan görüntüsü için sanırım daha erken. Bölge aktörlerinin tepkilerinin biraz daha netleşmesine ihtiyaç var, gibime geliyor.

Tam Sürüme Geç »
 phpKF Mobil Android Uygulaması Kullanın [X]