SolPaylaşım  
Ana Sayfa  |  Yönetim Paneli  |  Üyeler  |  Giriş  |  Kayıt
 
OTURUYORSAN KALK; AYAKTAYSAN YÜRÜ; YÜRÜYORSAN KOŞ!
Yurt ve dünya sorunlarına soldan bakan dostlar HOŞGELDİNİZ .Foruma etkin katılım yapabilmeniz için KAYIT olmalısınız.
Yeni Başlık  Cevap Yaz
Avam evrimcilik/Ergi Deniz Özsoy           (gösterim sayısı: 3.729)
Yazan Konu içeriği
Üye Profili boşluk
melnur
[ Gelenek ]
Kurucu
Varsayılan Kullanıcı Resmi
Kayıt Tarihi: 02.08.2013
İleti Sayısı: 10.954
Konum: İstanbul
Durum: Forumda Değil
İletişim E-Posta Gönder
| Özel ileti Gönder

36 kere teşekkür etti.
50 kere teşekkür edildi.
Konu Yazan: melnur
Konu Tarihi: 23.11.2013- 22:33





Avam evrimcilik/Ergi Deniz Özsoy



Charles Darwin’in anıtsal eseri Türlerin Kökeni’nde dikkati çeken çok önemli bir nokta vardır. Darwin kullandığı “Varolma mücadelesi” tabirinin tamamen bir metafor olduğundan, doğal seçilim gibi çok yüzlü ve karmaşık olan bir süreci kolaylıkla anlatabilmek için böyle bir metafora başvurduğundan söz eder. Ancak bu metafor, Köken’in yayınlandığı tarihten itibaren oldukça sancılı bir anlama sürecinin de-Darwin’den bağımsız olarak-fitilini ateşlemiştir. Bu tarihten sonra evrimsel biyolojinin anlama sürecinin biri bilimsel diğeri avam ve popüler olmak üzere iki yola ayrıldığını kabaca söyleyebiliriz. Özellikle Herbert Spencer’in historisizmi ve Ernst Haeckel’in monist felsefesi üzerinden sonu “sosyal Darwinizme” varan, beşeri tüm durumları kötü bir evrimsel biyoloji ve seçilim anlayışıyla izah etmeye çalışan avam kol ve diğer taraftan, Köken sonrası temel kırılma noktasını evrimsel genetiğin tanımsal evrim bilgisiyle birleşimini ifade eden Modern Sentezin vurguladığı bilimsel kol. Avam kolun 1930’larda zirveye çıkan ifadesi ciddi evrimsel biyologlar açısından tercih edilmezken, avam evrimcilik bugün hala popüler algıyı yaratan ve besleyen bir bulanıklık şeklinde, bir tür şarlatanlığa da kaçarcasına, evrim karşıtlığı ile birlikte evrimsel biyolojinin yaygın biçimde anlaşılmasını zorlaştırmaya devam etmektedir.

Darwin’deki bir parça muğlak haliyle ve modern evrimsel biyolojideki açıklığıyla doğal seçilimle bir özelliğin evrimleşmesi için şu koşulların yerine gelmesi gerekir:

Biyolojik özellik (vücut ağırlığı, çiçek rengi, süt verimi, sıtmaya karşı direnç v.b.) değişkenlik içermelidir.
Özelliğin değişik biçimleri arasında hayatta kalma ve üreme başarısı açısından farklar bulunmalıdır.
Özelliğin değişik biçimlerine karşılık gelen genetik durumlar olmalı yani özellik değişkenliği kalıtabilir olmalıdır.
Özelliğin etkileştiği, maruz kaldığı çevresel haller görece uzun bir süre aynı şiddette devam etmelidir.

Bu koşullar söz konusu olduğu sürece örneğin sıtmaya direnç sağlayan genetik varyantın frekansının geçen zamanla görece artması ya da günlük süt verimi farklı inekler kullanılarak azami süt verimi elde etmek için ıslah yapılabilmesi mümkün olur. Ancak, özellikle kalıtımsal durumlar karmaşık bir hal aldığında, çevresel koşullar uzun vadede değiştiğinde ve ele alınan türün populasyon tarihi işe karıştığında seçilimin yönünü ve şiddetini kestirmek çok zorlaşır ve hatta değişen koşulların bileşik etkisiyle ya da koşulardan birinin aşırı ağırlık kazanmasıyla seçilim tamamen ortadan kalkabilir. Galapagos’un meşhur ispinozlarını kırk yılı aşkın süre çalışan Peter ve Rosmary Grant’lerin bize öğrettiği en önemli ders seçilimin yönünün kestirilemez olduğudur.

Hal böyle iken, biyolojik özellik netliğinde tanımlanamayan bir durumun-örneğin “uygarlaşma seviyesi”, “girişimcilik ruhu” ve hatta zeka-genetiği ortaya konması en azından modern genetik bilimi dahilinde mümkün gözükmeyen kalıtımsal farklılık kabulleri üzerinden, tarihsel hiç bir koşul göz önüne alınmaksızın seçilimsel senaryolarının ortaya konmasının ciddiyeti yoktur. Kabalığıyla meşhur “sosyobiyoloji” ve onun tumturaklı tomurcukları olan “evrimsel psikoloji” ve “evrimsel iktisat”ın argümanları, yüzeysel seçilim hikayelerinin taşıdığı avamlığın içine sokulduğu bilimsel disiplinin diliyle gizlendiği bir yapı arz ederler.

Aklın süzgecinin yerini doğal seçilimin metaforik eleğini aldığı kurmacalar ne yazık ki evrimsel biyolojinin popüler düzeyde izahını zorlaştırmakta ve sonuç itibarıyla evrim karşıtlığının yarattığı kirliliğe de hizmet etmektedirler. Üzerinden çok ahkam kesilen doğal seçilimin ne olduğunun ayrıntılarını ise haftaya bırakalım.

http://haber.sol.org.tr/yazarlar/ergi-deniz-ozsoy/avam-evrimcilik-83066



Yeni Başlık  Cevap Yaz



Forum Ana Sayfası

 


 Bu konuyu 1 kişi görüntülüyor:  1 Misafir, 0 Üye
 Bu konuyu görüntüleyen üye yok.
Konuyu Sosyal Ortamda Paylas
Benzer konular
Başlık Yazan Cevap Gösterim Son ileti
Konu Klasör Biyolojide diyalektiği aramak: Ergi Deniz Özsoy ile söyleşi... melnur 1 2617 25.04.2020- 02:18
Konu Klasör Deniz'in Sırrı melnur 1 2689 07.05.2019- 08:39
Konu Klasör Deniz koydum adını... melnur 0 1353 06.05.2020- 11:30
Konu Klasör İyi ki doğdun Deniz solcu 11 13669 09.05.2015- 15:49
Konu Klasör Deniz Gezmiş denizcan 7 7483 04.03.2014- 14:03
Etiketler   Avam,   evrimcilikErgi,   Deniz,   Özsoy
SOL PAYLAŞIM
Yasal Uyarı
Sitemiz Bir Paylasim Forum sitesidir Bu nedenle yazı, resim ve diğer materyaller sitemize kayıtlı üyelerimiz tarafından kontrol edilmeksizin eklenebilmektedir. Bu nedenden ötürü doğabilecek yasal sorumluluklar yazan kullanıcılara aittir. Sitemiz hak sahiplerinin şikayetleri doğrultusunda yazı ve materyalleri 48 Saat içerisinde sitemizden kaldırmaktadır.
Bildirimlerinizi info@solpaylasim.com adresine yollayabilirsiniz.
Forum Mobil RSS