SolPaylaşım  
Ana Sayfa  |  Yönetim Paneli  |  Üyeler  |  Giriş  |  Kayıt
 
OTURUYORSAN KALK; AYAKTAYSAN YÜRÜ; YÜRÜYORSAN KOŞ!
Yurt ve dünya sorunlarına soldan bakan dostlar HOŞGELDİNİZ .Foruma etkin katılım yapabilmeniz için KAYIT olmalısınız.
Yeni Başlık  Cevap Yaz
KÜRT SORUNU ETNİK BİR SORUN DEĞİLDİR           (gösterim sayısı: 4.198)
Yazan Konu içeriği
Üye Profili boşluk
kemalist
[ ..... ]

Varsayılan Kullanıcı Resmi
Kayıt Tarihi: 20.02.2014
İleti Sayısı: 99
Konum: Ankara
Durum: Forumda Değil
İletişim E-Posta Gönder
| Özel ileti Gönder


Konu Yazan: kemalist
Konu Tarihi: 20.02.2014- 18:41


KÜRT SORUNU ETNİK BİR SORUN DEĞİLDİR


Kürt sorununun etnik bir içeriği var. Çözümü için de ana dilde eğitim, anayasada Kürt kimliğinin açıkça tanınması gibi talepler dile getiriliyor. Bunlara katılmamak olanaklı değil. Ancak Kürt sorunu temelde bir kimlik sorunu, etnik bir sorun değildir. Bunun hem ötesi hem de berisi vardır. Kimliğin tanınması gerekli ve asgari adımdır. Asıl mesele bundan sonra başlamaktadır. Çünkü, bu gelişme-kazanım, Kürt halkının çok geniş kesimlerinin özgürlük ve eşitlik taleplerinin sağlama alınması anlamına gelmez. Keyfi yerinde azınlığın ise zaten böyle bir derdi yoktur. Meselenin ötesi budur. Kimlik üzerindeki baskının kalkması ya da zayıflaması, bu kimliğin gerçekten yaşama geçebileceği koşulların oluşması demek değildir. Kimliğin garantisi için, Kürdün bir insan gibi yaşayacağı ekonomik, toplumsal, politik düzenlemeler gerekir. O nedenle kimliklerini isteyen Kürt yoksul köylülerinin, aynı anda talep etmeleri gereken şey, eşitlik ve eşitlikçi bir düzen olmak zorundadır. Aksi halde kimlik mücadelesi boşuna ve aldatıcı olur. Bütün bu nedenlerle Kürt sorununun çözümü, tek başına kimliğin tanınmasında değil, bunu da içerecek daha kapsamlı sosyopolitik düzenlemelerdedir. Bu paket bölgesel eşitsizlikleri ortadan kaldıracak, doğuyu kalkındıracak, tarım ve hayvancılığı yeniden diriltip, bölgeye sanayiyi sokacak, geliri eşitleyecek stratejileri içermek zorundadır. Bunlar da kapitalist düzenin işi değildir. Kürt sorunu bu nedenle bir kimlik sorunu değil, sosyoekonomik formasyon sorunudur. Kürtler'in sorunlarının çözülmesi isteniyorsa, Kürt hareketinin, perspektifini, kimlik meselesinin çok ötesine, piyasa düzenine kadar genişletmesi ve eldeki büyük potansiyeli daha kapsamlı bir projeye göre kullanması gerekir. Buradaki potansiyel hem Kürt hem de Türk emekçilerine ilişkindir. Potansiyeli yalnızca Kürtler ile sınırlayan Kürt hareketi o nedenle ne gerçekçi ne de devrimcidir. Meselenin berisi ise, Kürt sorununun kimlik sorunu olarak ele alınmasının Türk tarafında yarattığı faşizan milliyetçileşmedir. Görmek gerekir ve ne yazık ki görülmek istenmemektedir: PKK'nın “başarılı” olarak duyumsanan-nitelenen her eylemi batıda önü alınamaz milliyetçi hezeyanların kabarmasına neden oluyor. Öte yandan, Kürt kimliğini öne çıkaran mücadele Kürtler arasında da milliyetçiliğin kökleşmesine yol açıyor. Kurtuluş yolu kimliğin elde edilmesi ise, karşınızdaki saf (bu konjonktürde) kaçınılmaz olarak karşı kimlikte olanlardır. Kimlik mücadelesi ontolojik olarak karşı kimliğin ötekileştirilmesini gerektirir. Farklı etnisitelerin, bu şekilde, aynı çatı altında yaşamaları olanaklı değildir. Sorunu kimliğe sıkıştıran politika Türkleri ve Kürtleri kendi içlerine kapatan, birlikte yaşamayı olanaksızlaştıran bir etki gösteriyor. Bize gereken ise milliyeti ne olursa olsun sömürücülerin ötekileştirilmesidir. Söz konusu olan bir iktidar meselesidir. Eğer iktidar işçi ve emekçi sınıflar, eşit ve adil bir düzen için isteniyorsa, yapılması gereken tek şey Kürt ve Türk emekçi sınıflarını, yani her iki halkın çoğunluğunu yakınlaştıracak stratejilerin benimsenmesidir. Bunun için Türk ve Kürt karakterli değil, sınıfsal bir politikaya gerek vardır. Birleşik sol bir siyasal hareket mi isteniyor: Bunun zemini ancak emekçi sınıf kimliği olabilir. Yok eğer, bir Kürt iktidarı için savaşılıyorsa, bunun yolu bile Kürt hareketinin bu stratejisi ve PKK'nin bu eylemleri olamaz. Çünkü her eylem milliyetçilik üzerinden bir iç savaşa bizi daha çok yaklaştırıyor ve halklarımızı daha çok emperyalist planların kucağına itiyor. Eğer Kürtler'in iktidarı Yugoslavya'dakine benzer bir sürecin sonrasında gerçekleşecekse, o koşullardaki Kürtlüğün ve Türklüğün bir anlamı kalacak mıdır ? Eğer istenen şey halklar arasındaki mesafenin daha da açılması, bunun üzerinden ilişkilerin ve değerlerin kopma noktasına gelmesi, Amerika'nın bölgeye daha fazla yerleşmesi ise, o zaman söylenecek bir şey yoktur. Anadilde eğitim hakkının kazanılmasının zorluk derecesi, sosyalist devrimi gerçekleştirmekten daha fazladır.

İLKER BELEK



Cvp:
Yazan Cevap içeriği
Üye Profili boşluk
ayhan
[ .... ]

Varsayılan Kullanıcı Resmi
Kayıt Tarihi: 05.12.2013
İleti Sayısı: 1.076
Konum: Tekirdağ
Durum: Forumda Değil
İletişim E-Posta Gönder
| Özel ileti Gönder


Cevap Yazan: ayhan
Cevap Tarihi: 21.02.2014- 13:18


Kürt hareketinin birlikte yaşama gibi bir niyetleri olduğunu düşünmüyorum. Sadece etnisite üzerinde kurgulanan bir kimlik siyasetinin beraberlikten çok ayrılmaya yol açacağını görmemeleri olanaksız. Türkiye'de sol siyasetin bu kadar geriye düşmesinde, kürt hareketinin milliyetçiliği eksen alan siyasetinin büyük payı var. Bu siyaset türkler ve kürtler arasında milliyetçiliğin yükselmesiyle sonuçlanıyor ve iki toplum arasında bir kopuşa yol açıyor. Bu koşulların sol siyasete olumlu yansıyacağı söylenemez. Kürt siyasetine yöneltilmesi gereken eleştiriler bu noktaya odaklanmalıdır. İlker Belek de bu noktaya parmak basıyor.



Cvp:
Yazan Cevap içeriği
Üye Profili boşluk
abbas
[ emeğin gücü ]

Varsayılan Kullanıcı Resmi
Kayıt Tarihi: 21.12.2013
İleti Sayısı: 830
Konum: Ankara
Durum: Forumda Değil
İletişim E-Posta Gönder
| Özel ileti Gönder


Cevap Yazan: abbas
Cevap Tarihi: 21.02.2014- 15:49


Bu sorunun çözümü Türk milleti kavramı altında birleşmekten geçer. Türk milleti denildiğinde etnik bir kavramdan söz edilmemektedir. Türk milleti modern ulus devleti altındda yaşayan tüm halkları ve etnik kökeni farklı toplulukları kapsamaktadır. Birleşmek istiyorsak başka bir yolu da yoktur. Bunun dışındaki her arayış bölünmedir.



Cvp:
Yazan Cevap içeriği
Üye Profili boşluk
melnur
[ Gelenek ]
Kurucu
Varsayılan Kullanıcı Resmi
Kayıt Tarihi: 02.08.2013
İleti Sayısı: 11.008
Konum: İstanbul
Durum: Forumda Değil
İletişim E-Posta Gönder
| Özel ileti Gönder

50 kere teşekkür edildi.
36 kere teşekkür etti.
Cevap Yazan: melnur
Cevap Tarihi: 21.02.2014- 18:14


Alıntı Çizelgesi: ayhan yazmış

Kürt hareketinin birlikte yaşama gibi bir niyetleri olduğunu düşünmüyorum. Sadece etnisite üzerinde kurgulanan bir kimlik siyasetinin beraberlikten çok ayrılmaya yol açacağını görmemeleri olanaksız. Türkiye'de sol siyasetin bu kadar geriye düşmesinde, kürt hareketinin milliyetçiliği eksen alan siyasetinin büyük payı var. Bu siyaset türkler ve kürtler arasında milliyetçiliğin yükselmesiyle sonuçlanıyor ve iki toplum arasında bir kopuşa yol açıyor. Bu koşulların sol siyasete olumlu yansıyacağı söylenemez. Kürt siyasetine yöneltilmesi gereken eleştiriler bu noktaya odaklanmalıdır. İlker Belek de bu noktaya parmak basıyor.



PKK'nin ilk bildirisinde Marksist-Leninist bir devletin amaçlandığı dile getiriliyordu. O dönemde solun hemen her rengi tarafından da desteklenmiştir. Bu destekten dolayı partisi kapanmayan bir siyaset de yok gibidir. Kürt hareketi özellikle reel sosyalizmin çözülüşü ve sonrasında APO'nun yakalanmasıyla birlikte adım adım sağa yelken açmış milliyetçi bir çizgiye de oturmuştur. Bugün   kürt halkı için ne isteniyor sorusuna sağlıklı bir yanıt verebilmek güçtür. Buna kürt önderliği de dahildir.

Şuna katılıyorum; Türkiye sosyalist hareketinin bugünkü durumunun pek çok nedeni varsa, o nedenlerden biri de kürt sosyalistlerinin tıpkı kürt hareketi gibi soldan sağa savrulması ve süregelen şiddet olaylarının kürt ve türk halkında milliyetçiliğin yükselmesine neden olmasıdır. Bu koşullar da sosyalist bir hareketin ivme kazanmasının önünde set oluşturmaktadır. Buna sözde sol-sosyalist forumlardaki kuyrukçuluk anlayışını ve o anlayışın ortaya çıkardığı yanlış algıyı da ekleyin karşılaşılacak manzara bu olacaktır. Çok da yadırgamamak gerek.

Sosyalist sol milliyetçiliğin her türüne eleştirel yaklaşmalıdır. Milliyetçilik bir anlamda ötekileştirmedir. Ulusal bir hareketin milliyetçi bir çizgide olması gibi bir zorunluluk asla yoktur. PKK'nin geçmişi bizatihi bunun bir kanıtıdır. Katılıyorum, milliyetçi siyaset kürt ve türk halkları arasında bir ayrışmaya yol açmaktadır. Etnisite üzerinde kurulmuş bir siyasetin ne türk ne de kürt halkına hiç bir getirisi yoktur ve olmayacaktır. Çözüm kürt halkının kültürel ve demokratik haklarının sınıfsal mücadeleye tabi olmasından, bu bağlamda kürt ve türk emekçisinin birlikteliğinden geçmektedir. AKP'yle sürdürülen sözde barış sürecinin kürt halkına hiç bir getirisi olmayacağı gibi, ülkemizde kürt ve türk halkının üzerinde gerici-dinci bir otoriter yapı kuran ve son gelişmelerle birlikte bu otoriterliği daha da ileri noktalara taşıyarak faşizmi kurumsallaştırma çabası gösteren AKP'ye alan açmaktan başka bir işe yaramamaktadır. Kandil ve İmralı'nın cemaat AKP   kavgasında açık bir şekilde AKP'den yana tavır koyması da anlaşılmaz bir biçimde AKP'ye destek anlamındadır.

Evet; kürt sorunu sadece etnik bir sorun değildir.
Sosyalistlerin bu konuda farklı değerlendirmeler içinde bulunmasının da anlaşılır bir yanı yoktur.



Yeni Başlık  Cevap Yaz



Forum Ana Sayfası

 


 Bu konuyu 1 kişi görüntülüyor:  1 Misafir, 0 Üye
 Bu konuyu görüntüleyen üye yok.
Konuyu Sosyal Ortamda Paylas
Benzer konular
Başlık Yazan Cevap Gösterim Son ileti
Konu Klasör Suriye sorunu mu, Kürt sorunu mu? melnur 3 2219 22.10.2019- 02:12
Konu Klasör Kürt sorunu Kürdün sorunu mu? denizcan 0 3128 06.01.2016- 20:18
Konu Klasör CHP’nin sorunu: Bu kafa ayhan 3 5111 23.04.2014- 11:34
Konu Klasör Sosyalistlerde özgüven sorunu... melnur 2 3051 06.12.2017- 18:41
Konu Klasör Sosyalizm ve kadın sorunu proleter 6 4165 27.08.2015- 19:27
Etiketler   KÜRT,   SORUNU,   ETNİK,   BİR,   DEĞİLDİR
SOL PAYLAŞIM
Yasal Uyarı
Sitemiz Bir Paylasim Forum sitesidir Bu nedenle yazı, resim ve diğer materyaller sitemize kayıtlı üyelerimiz tarafından kontrol edilmeksizin eklenebilmektedir. Bu nedenden ötürü doğabilecek yasal sorumluluklar yazan kullanıcılara aittir. Sitemiz hak sahiplerinin şikayetleri doğrultusunda yazı ve materyalleri 48 Saat içerisinde sitemizden kaldırmaktadır.
Bildirimlerinizi info@solpaylasim.com adresine yollayabilirsiniz.
Forum Mobil RSS