SolPaylaşım  
Ana Sayfa  |  Yönetim Paneli  |  Üyeler  |  Giriş  |  Kayıt
 
OTURUYORSAN KALK; AYAKTAYSAN YÜRÜ; YÜRÜYORSAN KOŞ!
Yurt ve dünya sorunlarına soldan bakan dostlar HOŞGELDİNİZ .Foruma etkin katılım yapabilmeniz için KAYIT olmalısınız.
Yeni Başlık  Cevap Yaz
Laiklik ve bilim/Alper Dizdar           (gösterim sayısı: 3.306)
Yazan Konu içeriği
Üye Profili boşluk
melnur
[ Gelenek ]
Kurucu
Varsayılan Kullanıcı Resmi
Kayıt Tarihi: 02.08.2013
İleti Sayısı: 11.005
Konum: İstanbul
Durum: Forumda Değil
İletişim E-Posta Gönder
| Özel ileti Gönder

36 kere teşekkür etti.
50 kere teşekkür edildi.
Konu Yazan: melnur
Konu Tarihi: 07.03.2014- 16:00


Laiklik ve bilim/Alper Dizdar

Laiklik, toplumun aydınlanmacı bir temelde dönüşümünü hedefleyen bir politikalar demeti olarak düşünülebilir. Hukuku kurulacak, topluma somut dönüşümler olarak taşınacak. Toplumsal yaşamın neredeyse her boyutuna genişletilebilecek uygulama çeşitliğinin bilim kısmına değinmek istiyorum.

Laik politikalar demeti kurgusunda bilimin yeri nedir, ne olmalıdır? Soyut bir tartışma olarak söylenecekler sınırlı aslında: Politikalar bilimsel bir temelden hareket etmeli, dinin yalnızca devletten değil, toplumun siyasal yaşantısından çıkarılması hedeflenmelidir. Bunun için de toplum aydınlatılmalı, bilimsel düşünceye kazanılmalıdır. Bu soyut düzlemin çok anlamlı olduğunu düşünmüyorum. Fakat somut durumda, mekan ve tarih belirleniminde, mesela Türkiye’de belli bir dönemdeki laiklik uygulamalarını tartışacaksanız bir anlamı var.

Konuya vesile olan, laiklik-bilim ilişkisini bana yeniden düşündüren Yazılama Yayınevinden yeni çıkan bir kitap. “Türkiye’de laiklik ve sol” başlığını taşıyan kitabı sevgili Özgür Şen kaleme almış. Özgür, akademik hiçbir kaygısı olmadan, doğrudan siyasi temelde yaptığı çalışmada değme akademisyene taş çıkartacak bir performans sergiliyor.

Kitabı tanıtmak değil amacım ama kısaca, siyasi bir kitap olarak, bilimcilerin özellikle faydalanacağı bir çalışma olduğunu söyleyeyim. Mesela marksizm din ilişkisini ele aldığı bölümün, bilimciler için bir eğitim materyali olarak özellikle çok değerli olduğunu düşünüyorum.

Bilimi yalnızca üniversiteye ait bir konu olarak görmek, bilimle toplumun bağını koparmak anlamına geliyor. Toplumun bir şekilde bilimsel düşünceye kazanılması, laikliğin bütün diğer uygulamalarına temel teşkil ediyor. Peki, bunu nasıl yapacaksınız? Veya Türkiye aydınlanma pratiğinde bu yaklaşım ne kadar yer buldu? Diğerleri bir yana, bilimi popülerleştirme gayretinin bu çabada vaz geçilmez bir yeri olduğunu düşünüyorum.

Osman Bahadır, daha önce de değindiğim bir çalışmasında* Cumhuriyet’in ilk dönemindeki (1923-1933) bilimsel gayretleri ele alıyor. 1933 reformu öncesindeki Darülfünun değil odak noktası. 1933 reformu Türkiye bilim tarihinin önemli bir dönemeci olarak ele alınırken, öncesi genelde ihmal ediliyor. Üstelik bilim kavrayışı üniversiteyle sınırlandırıldığı için, bu durum pek bir sorun olarak görülmüyor. Bahadır, tersinden popüler bilim dergilerini, bilim anlatan tiyatroları ele alıyor çalışmasında. Hepsi kısa ömürlü olan (10 ay gibi ömürleri oluyor) bu girişimlerin tamamı İstanbul’da gerçekleşiyor.

İstanbul’un önemi, Cumhuriyet’in ilk dönem kadrosunun yönlendiriciliği olmadığını göstermesinden kaynaklanıyor, hepsi “sivil” çabalar. Devrim başladıktan sonra özgür enerji kendisini bilim alanında da ifade etme gayretinde.

Sonrasında 1940’ta “Fen ve Teknik” adlı yine devletten bağımsız ama bu sefer üniversite hocalarınca çıkarılan ve yine kısa ömürlü bir girişim var. Ali Rıza Berkem, Celal Saraç gibi Fen Fakültesi hocaları çıkarıyor.** Ardından uzun bir ara ve 1967’de bu sefer TÜBİTAK’ın Bilim ve Teknik dergisini görüyoruz.

Özgür’ün hatırlattığı bu oldu işte: Aydınlanmayla ilgili hukuki ve politik planda ileri adımlar Cumhuriyet’in ilk dönemi veya sonrasında neden popüler bilim yayıncılığı işine devlet ‒sonrasında yaptığı gibi‒ el atmıyor?

Cevabı yeni kurulan Cumhuriyet’in aydınlanma ve laikliğin halklaşmasına müterredit yaklaşımında bulunuyor.

Eline sağlık Özgür.

*Osman Bahadır, Bilim Cumhuriyetinden Manzaralar, İzdüşüm Yayınları, 2000.

** Ender Helvacıoğlu hatırlattı, teşekkür ederim.

http://haber.sol.org.tr/yazarlar/alper-dizdar/laiklik-ve-bilim-89008



Yeni Başlık  Cevap Yaz



Forum Ana Sayfası

 


 Bu konuyu 1 kişi görüntülüyor:  1 Misafir, 0 Üye
 Bu konuyu görüntüleyen üye yok.
Konuyu Sosyal Ortamda Paylas
Benzer konular
Başlık Yazan Cevap Gösterim Son ileti
Konu Klasör Özgür Şen'le laiklik üzerine: 'Laiklik ve piyasa umut 0 3406 11.12.2015- 10:00
Konu Klasör Program olarak sosyalizmin güncelliği -Alper Dizdar denizcan 1 4907 31.08.2014- 12:19
Konu Klasör 76. Cannes Film Festivali’nde 'En İyi Kadın Oyuncu Ödülü' Merve Dizdar'ın... melnur 0 213 28.05.2023- 00:07
Konu Klasör Laiklik, kırmızı çizgimizdir! melnur 1 174 21.12.2023- 07:37
Konu Klasör Çıkış: Laiklik ayhan 2 4116 13.12.2018- 09:16
Etiketler   Laiklik,   bilimAlper,   Dizdar
SOL PAYLAŞIM
Yasal Uyarı
Sitemiz Bir Paylasim Forum sitesidir Bu nedenle yazı, resim ve diğer materyaller sitemize kayıtlı üyelerimiz tarafından kontrol edilmeksizin eklenebilmektedir. Bu nedenden ötürü doğabilecek yasal sorumluluklar yazan kullanıcılara aittir. Sitemiz hak sahiplerinin şikayetleri doğrultusunda yazı ve materyalleri 48 Saat içerisinde sitemizden kaldırmaktadır.
Bildirimlerinizi info@solpaylasim.com adresine yollayabilirsiniz.
Forum Mobil RSS