SolPaylaşım  
Ana Sayfa  |  Yönetim Paneli  |  Üyeler  |  Giriş  |  Kayıt
 
OTURUYORSAN KALK; AYAKTAYSAN YÜRÜ; YÜRÜYORSAN KOŞ!
Yurt ve dünya sorunlarına soldan bakan dostlar HOŞGELDİNİZ .Foruma etkin katılım yapabilmeniz için KAYIT olmalısınız.
Yeni Başlık  Cevap Yaz
Birgül Ayman Güler/Barış ve Çözüm           (gösterim sayısı: 3.284)
Yazan Konu içeriği
Üye Profili boşluk
abbas
[ emeğin gücü ]

Varsayılan Kullanıcı Resmi
Kayıt Tarihi: 21.12.2013
İleti Sayısı: 830
Konum: Ankara
Durum: Forumda Değil
İletişim E-Posta Gönder
| Özel ileti Gönder


Konu Yazan: abbas
Konu Tarihi: 15.06.2014- 13:19


BİRGÜL AYMAN GÜLER/ Barış ve çözüm mü demiştiniz?

Öfke biriktirmenin alemi yok. Dürüst olmak ve kavramak yeter.

"Kürt sorunu" adı verilen konuya ilişkin olarak ortada üç istek var. İlki sorun değil, gerçeklik. Gereğini yapmak gerek. Diğer ikisi ise siyasal sorun. Onlarla mücadeleyi sürdürmek gerek.

BİREYLERİN KÜLTÜREL HAKLARI

Birincisi, bireysel kültürel özelliklerle ilgilidir. "Adam askere gitmiş, telefonda annesiyle konuşacak. Annesi yalnızca Kürtçe konuşabiliyor, asker cezayı yemiş! Şu gençler Kürtçe müzik dinlemek istediler, yasak! Aralarında Kürtçe konuştular diye..."

Sorun buysa, konu insani - kültürel niteliktedir. Bu tür etnik isteklerin hem gerçekliği hem haklılığı vardır. Bireysel kültürel hakların güvence altında olması, anadilin öğrenilmesi, geliştirilmesi için olanaklar verilmesi, bunun öncelikle devlet ve tüm toplumsal kurumlar tarafından gerçekleştirilmesi gerekir. Asimilasyon -özümseme gibi yok edici araçlar körleştirilir; entegrasyon -bütünleşme yolu açılır. Bunu sağlayacak olan şey, yurttaşların eşitliği ilkesidir. Bu, her kökenden Türk vatandaşının sahip olması gereken bir konumu anlatır; buna belki çok küçük bir kesim dışında hiç kimse itiraz edemez.

MİLLİYETLERİN KÜLTÜREL ÖZERKLİĞİ

İkincisi, milliyet oluşla ilgilidir. "Ben Türk değilim; ayrı bir milliyettenim. Milliyet olarak özerklik isterim. Türkiye'nin her yerinde eğitimimi anadilimde görmek, mahkemede savunmamı ve siyasal propagandamı anadilimde, siyasette milletvekilliğimi ve bürokrasideki genel müdürlüğümü Kürt olarak yapmak isterim."

Sorun böyle tanımlanmışsa, ortada ulusal devlete karşı "milliyetler devleti"ni hortlatma çabası var demektir. Bunlar geçen yüzyılın başında Otto Bauerci ve Rus Sosyal Demokrat İşçi Partisi (RSDİP) içindeki Bund hizbine ait türden istekler. PKK'nın 'demokratik cumhuriyet'i ve her kesime sinsice yayılmış 'eşit vatandaşlık' projesi, bu bakışın aracıdır. Milliyetlere özerklik adı verilen bu görüşün, ülkenin her yerinde eğitim, savunma, sağlık, pazarda çok resmi dille iş görmek anlamında pratik olarak uygulanabilirliği yoktur. Öte yandan gerçekleşmesi için 'Türk vatandaşlığı'nı kaldırmak tek anayasal yoldur. Bu tek yol, "Kürt sorunu"nu bir anda "Türk sorunu"na dönüştürür ki, böyle bir yolun siyasal olarak çıkmaz sokak olduğunu görmek için fazlaca bir yetenek gerekmez.

TOPRAK VE DEVLET SORUNU

Üçüncüsü ise millet/ulus olma iddiasıdır. "Kürtler ayrı bir millet/ulustur. Ulusların kendi kaderlerini tayin hakkı vardır. Kürtler kendi kendilerini yönetmelidir. Kendi devletlerini kurma hakkına sahiptir."

Bu durumda konu bir "toprak ve devlet sorunu"dur. Bunu net olarak bir tek İsmail Beşikçi söylüyor. Parti olarak örgütlenmiş etnik siyasetin BDP/HDP kanadı "bölgesel özerklik" isteğiyle bu görüşe utangaç bir giriş yaparken, KDP gibi başka bir kanadı "federe devlet"ten dem vuruyor. Mesele, söz konusu isteğin yalnızca Türkiye'yle ilgili olmaması. Amaç gizlenmiyor. Türkiye, Irak, Suriye, İran'ın Kürt kökenli vatandaşlarına dönük bir devlet yapılanmasının önünü açmak isteniyor. Dolayısıyla bu istek çerçevesinde, yalnızca Türkiye'ye özgü bir sorundan değil, her yönüyle bir "uluslararası sorun"dan söz ediliyor.

'BARIŞ İLE ÇÖZÜM'

Etnik siyasetle neo-osmanlıcılık şimdi kolkola. AKP/HDP, artık hangisi tutarsa, ya milliyetler devletine ya da 'Anadolu ve Mezopotamya [İslam] Konfederasyonu' hülyasına doğru yürüyorlar. Gerçek olur mu? Onlar umutlu. Çünkü Ortadoğu ateşinin kıvılcımları üzerimize yağmaya başladı ve Atlantik ötesi ile berisi yanlarında.

'Barış ile çözüm' mü demişlerdi?

Yok! Bu olsa olsa savaş ile boğma-düğüm!

Aydınlık



Cvp:
Yazan Cevap içeriği
Üye Profili boşluk
munzur
[ .... ]

Varsayılan Kullanıcı Resmi
Kayıt Tarihi: 19.12.2013
İleti Sayısı: 1.075
Konum: Gizli
Durum: Forumda Değil
İletişim E-Posta Gönder
| Özel ileti Gönder


Cevap Yazan: munzur
Cevap Tarihi: 15.06.2014- 13:54


Kürt sorununun çözümü konusunda hiç bir taraf net bir tavır almıyor. Birgül Ayman Güler siyasi çevreler tarafından pek   hoş karşılanmasa da, görüşlerini en net   şekilde ortaya koyan akademisyen milletvekillerinden biri. Bir yol haritası koyuyor önümüze. Ya kültürel özerklik ya da ayrılıp bölünme diyor. Buraya kadar bir sorun yok. Ama sadece böyle bir ufuk kalıcı bir çözüm için yeterli olabilir mi? Benim o konuda kaygılarım var. Kürt toplumundaki milliyetçi uyanışın bu görüş açısının dışına taşan özellikleri var.



Cvp:
Yazan Cevap içeriği
Üye Profili boşluk
umut
[ umut yarın ]
Yasaklı
Varsayılan Kullanıcı Resmi
Kayıt Tarihi: 12.09.2013
İleti Sayısı: 3.105
Konum: Gizli
Durum: üye uzaklaştırılmış
İletişim E-Posta Gönder
| Özel ileti Gönder


Cevap Yazan: umut
Cevap Tarihi: 15.06.2014- 18:13


Kürt ve Türk milliyetçilerinin gönüllerini hoş tutacak ve onlara yenildik, kaybettik duygusu vermeyecek bir çözüm gerekli ama gelinen noktada bu kolay değil. Kürt siyasetçileri etnisite üzerinde siyaset yaptıkça, AKP   islam birliği anlayışıyla kürt sorununa yaklaştıkça her geçen gün iki toplumun birarada yaşaması zorlaşıyor. Bu döngünün kırılması gerekiyor.   AKP hükümette kaldığı sürece iki toplum arasında barış gerçekleşemez. Sorunu halının altına süpürmekten başka bir iş yapmıyorlar.



Cvp:
Yazan Cevap içeriği
Üye Profili boşluk
tekyoldevrim
[ .... ]

Varsayılan Kullanıcı Resmi
Kayıt Tarihi: 17.12.2013
İleti Sayısı: 212
Konum: Gizli
Durum: Forumda Değil
İletişim E-Posta Gönder
| Özel ileti Gönder


Cevap Yazan: tekyoldevrim
Cevap Tarihi: 15.06.2014- 20:21


Birgül Ayman Güler sadece akademik görüş belirtmekle kalmıyor, kürt sorununun çözümü noktasında muhafazakar bir tutumu dile getirerek, yeni olan hiç bir şey söylemiyor. Söylemeye çalıştıkları zaten bildiğimiz, kanıksadığımız ve çözüme hiç bir katkısı olmayan şeyler. Kürdü türkleştirmeye yönelik bir çözümün çözüm olmadığı ortadayken, akademisyen milletvekilimiz kürde kürtlüğünü içinde yaşa, kamusal alanda türk olacaksın demeye getiriyor. Kürt sorununu silahla çözmeye çalışan anlayış bu değil mi? Yabancısı değiliz ki bu anlayışın! Sorunu daha da büyütmekten öte neye yaradı bu ulusalcı anlayış?



Cvp:
Yazan Cevap içeriği
Üye Profili boşluk
solcu
[ kemal ]

Varsayılan Kullanıcı Resmi
Kayıt Tarihi: 24.01.2014
İleti Sayısı: 1.709
Konum: Ankara
Durum: Forumda Değil
İletişim E-Posta Gönder
| Özel ileti Gönder


Cevap Yazan: solcu
Cevap Tarihi: 16.06.2014- 15:34


Senin şu yazdıklarında yeni bir şey var mı? Bunlar da kürt sorununda sürekli tekrarlanan eleştiriler değil mi?



Yeni Başlık  Cevap Yaz



Forum Ana Sayfası

 


 Bu konuyu 1 kişi görüntülüyor:  1 Misafir, 0 Üye
 Bu konuyu görüntüleyen üye yok.
Konuyu Sosyal Ortamda Paylas
Benzer konular
Başlık Yazan Cevap Gösterim Son ileti
Konu Klasör İyi ki doğdun iki gözüm... dayanışma 2 7183 28.10.2019- 19:10
Konu Klasör ‘Çözüm süreci’... melnur 3 1531 19.07.2021- 01:27
Konu Klasör Demirtaş'tan ''yeni çözüm süreci'' başlıklı yazı... melnur 0 743 02.07.2022- 00:06
Etiketler   Birgül,   Ayman,   GülerBarış,   Çözüm
SOL PAYLAŞIM
Yasal Uyarı
Sitemiz Bir Paylasim Forum sitesidir Bu nedenle yazı, resim ve diğer materyaller sitemize kayıtlı üyelerimiz tarafından kontrol edilmeksizin eklenebilmektedir. Bu nedenden ötürü doğabilecek yasal sorumluluklar yazan kullanıcılara aittir. Sitemiz hak sahiplerinin şikayetleri doğrultusunda yazı ve materyalleri 48 Saat içerisinde sitemizden kaldırmaktadır.
Bildirimlerinizi info@solpaylasim.com adresine yollayabilirsiniz.
Forum Mobil RSS