SolPaylaşım  
Ana Sayfa  |  Yönetim Paneli  |  Üyeler  |  Giriş  |  Kayıt
 
OTURUYORSAN KALK; AYAKTAYSAN YÜRÜ; YÜRÜYORSAN KOŞ!
Yurt ve dünya sorunlarına soldan bakan dostlar HOŞGELDİNİZ .Foruma etkin katılım yapabilmeniz için KAYIT olmalısınız.
Yeni Başlık  Cevap Yaz
Seks işçiliği suç mudur?           (gösterim sayısı: 4.101)
Yazan Konu içeriği
Üye Profili boşluk
umut
[ umut yarın ]
Yasaklı
Varsayılan Kullanıcı Resmi
Kayıt Tarihi: 12.09.2013
İleti Sayısı: 3.105
Konum: Gizli
Durum: üye uzaklaştırılmış
İletişim E-Posta Gönder
| Özel ileti Gönder


Konu Yazan: umut
Konu Tarihi: 10.08.2014- 09:16


Seks işçiliği suç mudur?

Gerçi üzerinden zaman geçmiş bir konu ama ‘son sözü’ söylemiş olmanın hazzı da bir başka! Tüm yazılanları okuyup değerlendirmek de faydalı oldu.

Resim Ekleme

Soru sorarak gidelim…

Seks işçiliği ‘kötü’ müdür?

Seks işçiliğinde iki unsur var: Seks ve işçilik.

Hangisi kötü?

Seks mi?

Seks kötü olsaydı sanırım kimse yapmazdı!

‘Kötü olan’, seksin işçileştirilme sürecinin bir parçası kılınmasıdır. İşçi olmak tercih edilir bir şey değildir zira. Marks bu yüzden sınıfsız toplumun motoru olarak işçi sınıfını işaret etmiştir. Çünkü sınıfsız topluma geçişi, ancak kendini de ortadan kaldırmak isteyen bir sınıf savunabilirdi.

Sermaye emeği tahakküm ederek ‘ücretli emek’ haline getirir. Bu bir sınıflaştırma ilişkisidir. Emek, sermaye sahipleri olmadan da var olabilecekken sermaye sahibinin (patronun) tahakkümüne girer ve ‘ücretli emek’ haline gelir. Yani tahakküme alınır, sınıflaştırılır. İşçi, emeğinin ürününü değil emek gücünü satar. Satılan her şey gibi emek gücü de bir kez satıldıktan sonra artık onun olmaktan çıkar ve alanın malı olur. Burada insanın nesneleştirilmesi söz konusudur.

Seks işçiliğinde de patron ve / veya müşteri, parayı verip ‘düdüğü çalar.’ Bu bir nesneleştirme ilişkisidir, dolayısıyla ‘kötüdür.’ Seks işçiliğinde seks, karşılıklı arzu ve sevgi alışverişinin ifadesi olmaktan çıkar. Karşındaki kişinin bedenini tek taraflı bir tatmin için kullanırsın. Bu durum, elinle değil de karşındakinin bedeniyle mastürbasyon yapmaya benzetilebilir. Karşılıklı arzu ve tatmin söz konusu değildir. Cinsellik sevgisizleşir. Seks işçisi, beden gücünü kiralar, anlaşılan süre boyunca işçinin bedeni sömürülür. ”Fuhuş pazarlığı” denen süreci özetlemek gerekirse şudur: ”Para vereyim, sana tecavüz etmeme izin ver.” Burada bir insanın çaresizliğinden faydalanma durumu söz konusudur. Hamallık ile bir açıdan benzer bir durum vardır. Onda da para verir, işçinin bedenine ağırlıkları yüklersin. Bu da bedenin sömürüsüdür, işçiliktir. Hizmet sektöründe de para karşılığında beynini veya yeteneklerini tahakküme sunarsın. Bunların tümü işçileştirilmedir, insanı olumsuzlar. Seks işçiliğinde olumsuz yön işçileştirilmektedir. Çünkü bu süreç tahakküme alınmayı ifade eder.

Bu noktada, işçilikler arasında herhangi bir farklılığa gitmek kimine anlamsız görünüyor olabilir. Bilgini veya yeteneklerini satmak yerine cinselliğini satmak neden daha olumsuz olsun sorusu sorulabilir. Tam da daha olumsuz bir durum olmadığı için seks işçileri örneğin temizlikçilik yapmak yerine bu işi yapıyorlar denebilir. Ama bu doğru mudur?

Herhangi bir işçileşme sürecine ek birtakım olumsuzluklar vardır seks işçiliğinde. Şöyle ki: Cinsellik insanın kişiliğinin bir parçasıdır. Bu yüzden bunun metalaşma ilişkisinin bir parçası kılınmasının özel bir duruma işaret ettiği savunulabilir. Örneğin, birinden dayak yersin, bedenin hedef alınır, yaralanır ama yaralarını belli bir sürede sararsın. Tecavüze uğramak da bedeni hedef alır ama yarasını sarmak daha zordur, psikolojide derin izler bırakır. Dayak yemekle karşılaştırılamayacak ölçüde travmatiktir öyle değil mi? Benzer biçimde, hamallık ile seks işçiliğinin birey üzerindeki psikolojik tahribatı arasında da fark vardır.

Bu noktada, ‘normal’ cinselliğin erkek egemen kültür altında kadınlar üzerinde psikolojik bir tahribe zaten sahip olduğu savunularak konu iyice dallandırılabilir. Hatta Emma Goldman’dan hareketle aşk dışı her türlü cinselliğin fuhuş olduğu da söylenebilir. Ama bu konulara girmeyelim şimdilik…

Seks işçisi diğer tüm işçiler gibi suçlu değil mağdurdur. Hatta müşterisi de mağdur sayılabilir. Müşteri, kendi cinsel açlığını sağlıklı yoldan giderebiliyor olsa neden para versin? Ahlakçı kültür cinselliği bastırdıkça, cinsellik meta gibi alınıp satılır bir şey haline dönüşür. Müşteri, cinselliği ancak para vererek yaşayabileceğini kabul ediyorsa zaten acınacak halde değil midir?

Bu konuyu bireyin kendi bedenindeki tasarruf hakkı bağlamında ele almayı ise uygun bulmuyorum. ”Bu beden benim istersem fuhuş yaparım, sana ne?” demek ile ”Bu beden benim istersem burka giyerim” arasında mantıken fark yoktur ve bu ‘mantık’ kolayca ”Kocamdır sever de döver de!” sözüne evrilebilir. Evet, ”Benim bedenim ve benim kararımdır” ama kendi bedenim üzerindeki kullanım hakkımı bir başkasına devretmek sağlıklı bir karar sayılamaz. Irkçılığa gönüllü biçimde boyun eğen bir siyah ne anlam ifade ederdi örneğin? Bunun adı özgürlük müdür? Özgürlük seks işçiliğinin savunusunda aranmamalıdır. İşçileştirilme tam da kendin üzerindeki tasarruf hakkının elinden alınmasını gereksinir. Bunda savunulacak yan yoktur.

Öte yandan, bu işi yapan kişinin ‘seks işçisi’ olarak değil -kendi bedenini kullandığı için öz sermaye sayarsak- bir tür ‘serbest meslek erbabı’ olarak görülmesi teorik olarak mümkündür. (Cephelilere bu ‘argümanı’ salık veririm. Bu argüman üzerinden bu kimselerin aslında seks işçisi değil küçük burjuva sayılmaları gerektiğini savunmak bile mümkün olabilir. Benden küçük bir tüyo olsun :)

Tabi erkek egemen kültürün eleştirisini de unutmamak lazım. Geleneksel yaklaşım (özellikle muhafazakarlarda görülen yaklaşım) seks işçisinin (özellikle de kadınsa) bilhassa ”fahişe” diye tanımlanması yönünde. Erkek egemenliğini de beslemekte olan bu algıya göre ”fuhuş yapan” kadın azgın ve ahlaksız sayılır. Zira evlilik dışı ve birden fazla erkekle birlikte olmaktadır. Yani bu kültürdeki bekar bir erkek gibi davranmaktadır! Erkeklerin, özellikle cinsellik konusunda kendileri gibi davranan kadınlara taktıkları yaftalara bakın, ataerkil sistemin özeleştirisini görürsünüz. Trajikomik bir durum vardır aslında. Sanki ‘erkek toplum’un bilinçaltı, kendine duyduğu tiksintiyi kurban seçtiği bu kadınlara yansıtmak üzerinden bastırmaya çalışmaktadır. Oysa bir kadını seks işçisi yapan nokta çok eşli olması, seri cinsellik yaşaması veya evlilik dışı ilişki kurması değil, arzulamadığı insanlarla bile o insanlar sırf para veriyor diye beraber olabilmesidir. Nesneleştirme işte bu noktada devreye girer.

Kısa kesmek gerekirse;

1- Halk Cephesinin tutumu yanlıştır. Bugüne dek işçi olmaktan dayak yediği için vazgeçen bir işçi görülmemiştir. İşçileri döverek seks işçiliğini engelleyebileceğini sanan ‘devrimci’ bulabilmek de günümüzde kolay değildir.

2- Marksizm bize maddi koşulların insan bilinci ve sosyal varoluş üzerindeki tesirini öğretir. Buna dayanarak her toplum biçiminde ahlakın, ailenin ve cinselliğe bakışın farklı olduğunu da biliriz. Devrimciler, materyalist felsefe gereği herhangi bir dogmaya bağlı olmayıp tüm tabu ve ahlaksal ilkelerin koşulların ürünü olduğunu, hepsinin değişeceğini bilirler. Bu yüzden ahlak bekçiliği yapmak en son bize düşer.

3- Seks işçiliği toplumsal bir sorundur. Sınıfları (ve dolayısıyla işçi sınıfını da) ortadan kaldırmayı hedefleyen Marksist devrimciler elbette seks işçiliğini de ortadan kaldırmayı, cinselliğin metalaştırılmamasını savunur. Ama bunun yolu, genel olarak sınıfları ortadan kaldırmakta kullanılan yoldur. Bu kapsamda değerlendirilir. Burada kısa vadede savunacağımız nokta ise seks işçilerinin yoksulluk vb. etkenler yüzünden bu işi yapmak zorunda kalmamasıdır. Bu da seks işçilerinin suçlu değil mağdur olduklarını gösterir. Dövüp teşhir etmenin mağdurları kurtarmak için iyi bir yöntem olmadığı açık olsa gerektir.

4- Dinciler yapsa kıyameti koparacağımız şeyleri solculuk iddiasındaki yapıların yapması üzücüdür.

5- İşçi sınıfı küçük bir çocuk değildir. Öncülük iddiasındaki ‘birileri’ de sınıfın ebeveyni değildir. Sınıfa iyiyi ve kötüyü öğretmek ya da ahlak dersleri vermek üzere eline sopa almak kimsenin haddi değildir. Egemenlerin sınıf mücadelesi yükselmesin diye emekçi mahallelerinde ‘ahlaksızlığı’ ve ‘yozlaşmayı’ bilerek yaygınlaştırdıkları türünden fikirler, devrimci bir mücadelenin yükselebilmesi için evvela ahlaksal mükemmellik yaratılması gerektiği yönünde Marksizm dışı/metafizik önkabulleri işaret eder. Oysa ahlak da koşulların ürünüdür ve devrimci bir toplumsal ahlak maddi koşullardaki değişimle ortaya çıkacaktır. Siz seks işçilerini engelledikçe devrim olmayacak, devrimle koşulları dönüştürdükçe, işçileri özgürleştirdikçe cinselliğin metalaşması gerileyecektir.

Fırat Bayram

Sendika.Org



Cvp:
Yazan Cevap içeriği
Üye Profili boşluk
burcu
[ .... ]

Varsayılan Kullanıcı Resmi
Kayıt Tarihi: 19.12.2013
İleti Sayısı: 7
Konum: Aydın
Durum: Forumda Değil
İletişim E-Posta Gönder
| Özel ileti Gönder


Cevap Yazan: burcu
Cevap Tarihi: 18.08.2014- 10:00


Hiç bir kadın bedenini satarak yaşamını sürdürmek istemez. Kadınları seks işçiliğine mahkum eden sistemi bir kenara koyarak toplumun dışına itilen kadınları hedef tahtası haline getirenler ve bu yüzden kadına şiddet uygulayanlar bu davranışlarını bir kez daha sorgulamak zorundadır. Sistemin vurduğu, toplumun toplum dışı ilan ettiği kadına en çok sahip çıkması gereken kesim olan solcuların bu tür davranışlarının kabul edilir bir yanı yoktur ve olamaz.



Yeni Başlık  Cevap Yaz



Forum Ana Sayfası

 


 Bu konuyu 1 kişi görüntülüyor:  1 Misafir, 0 Üye
 Bu konuyu görüntüleyen üye yok.
Konuyu Sosyal Ortamda Paylas
Benzer konular
Başlık Yazan Cevap Gösterim Son ileti
Konu Klasör Dilipak: 40 milletvekilinin seks kasedi var toplumcu 1 4937 19.12.2013- 20:39
Konu Klasör İdeolojik mücadele tek boyutlu mudur? umut 0 2996 26.05.2015- 08:40
Konu Klasör AKP iktidarı meşru mudur?/E. Attila Aytekin melnur 0 4536 11.11.2013- 13:13
Konu Klasör İstanbul'un 10 yaşındaki çocuk 'seks işçileri' proletersosyalist 0 2469 08.10.2015- 00:59
Konu Klasör Devrimin ve işçi sınıfının ustası:İyi ki doğdun Gorki! melnur 3 2068 29.03.2020- 10:09
Etiketler   Seks,   işçiliği,   suç,   mudur
SOL PAYLAŞIM
Yasal Uyarı
Sitemiz Bir Paylasim Forum sitesidir Bu nedenle yazı, resim ve diğer materyaller sitemize kayıtlı üyelerimiz tarafından kontrol edilmeksizin eklenebilmektedir. Bu nedenden ötürü doğabilecek yasal sorumluluklar yazan kullanıcılara aittir. Sitemiz hak sahiplerinin şikayetleri doğrultusunda yazı ve materyalleri 48 Saat içerisinde sitemizden kaldırmaktadır.
Bildirimlerinizi info@solpaylasim.com adresine yollayabilirsiniz.
Forum Mobil RSS