Bir kere ''tüm halkın devleti'' Marks'ın eleştirdiği bir kavram, sen marksist olduğunu söyleyerek bunu savunuyorsun. Proleterya diktatörlüğü Marks'ın en fazla önemsediği bir kavram, sen bu konuyu demokrasiyle irtibatlandırarak sulandırıyorsun. Devlet sınıfsal bir baskı aracı sen bu konuda proleteryayı bu baskı aracından mahrum bırakacak şeyler söylemeye çalışıyorsun. Bunların tersi anti dühring veya alman ideolojisinde varsa onları da göstermek senin işin.
Tüm halkın devleti teorisi Stalin e ait bana değil.
Özgür devlet teorisi Gotha programına ait.
Proleterya diktatörlüğünün başka adı proleterya demokrasisi bu da Marx a ait. Eğer eğer bu terori sulanma ise o zaman Marxı suçlayacaksın beni değil.
Doğum izlerinin taşıması bir önceki düzenden çok şeylerin alınıp gelindiğini anlatır bu teoride Marx a ait.
Proleteryanın devleti kontrol etmesi ancak proleterya demokrasisi vasıtası ile olur. Bu söz bana ait.
Devlet bürokratik yapılanmadır. Hangi sınıfa ait olduğu ancak o sınıfın denetlemesi ve kotrolu ile olur. Bu da siyasal bilgiler fakültelerinde okutulur.
Proleterya diktatörlüğünün başka adı proleterya demokrasisi bu da Marx a ait. Eğer eğer bu terori sulanma ise o zaman Marxı suçlayacaksın beni değil.
Marks proleterya diktatörlüğünü savunurken muhaliflere özgürlükten bahsetmez, tersine onları ezmek için devletin sınıfsal niteliğinin değişmesini savunur. Lenin bir adım daha atar, sınıfsal mücadelenin devrimden sonra daha da kızışacağını ve şiddetli olacağını söyler. Engels'in işçi sınıfı gerek duydukça devlet olmalıdır sözünü de bunlara eklediğimizde proleter diktatörlüğün sınıfsal bir baskı aygıtı ve sınıflar varlığını koruyunca kadar da varolacağını anlayabiliriz. Bu gerçek marksist bir anlam taşırken ve ortada dururken, hem Marks deyip, demokrasi, hem de liberal, muhalif, falan filan dendiğinde marksist yaklaşım sulandırılmış oluyor.
Proleterya diktatörlüğünün başka adı proleterya demokrasisi bu da Marx a ait. Eğer eğer bu terori sulanma ise o zaman Marxı suçlayacaksın beni değil.
Marks proleterya diktatörlüğünü savunurken muhaliflere özgürlükten bahsetmez, tersine onları ezmek için devletin sınıfsal niteliğinin değişmesini savunur. Lenin bir adım daha atar, sınıfsal mücadelenin devrimden sonra daha da kızışacağını ve şiddetli olacağını söyler. Engels'in işçi sınıfı gerek duydukça devlet olmalıdır sözünü de bunlara eklediğimizde proleter diktatörlüğün sınıfsal bir baskı aygıtı ve sınıflar varlığını koruyunca kadar da varolacağını anlayabiliriz. Bu gerçek marksist bir anlam taşırken ve ortada dururken, hem Marks deyip, demokrasi, hem de liberal, muhalif, falan filan dendiğinde marksist yaklaşım sulandırılmış oluyor.
Marx, Lenin, Engels .proleterya demokrasisi için ne der. Mesela.
Sitemiz Bir Paylasim
Forum sitesidir Bu nedenle yazı, resim ve diğer materyaller sitemize
kayıtlı üyelerimiz tarafından kontrol edilmeksizin eklenebilmektedir. Bu
nedenden ötürü doğabilecek yasal sorumluluklar yazan kullanıcılara
aittir. Sitemiz hak sahiplerinin şikayetleri doğrultusunda yazı ve
materyalleri 48 Saat içerisinde sitemizden
kaldırmaktadır.
Bildirimlerinizi info@solpaylasim.com adresine
yollayabilirsiniz.
