SolPaylaşım  
Ana Sayfa  |  Yönetim Paneli  |  Üyeler  |  Giriş  |  Kayıt
 
OTURUYORSAN KALK; AYAKTAYSAN YÜRÜ; YÜRÜYORSAN KOŞ!
Yurt ve dünya sorunlarına soldan bakan dostlar HOŞGELDİNİZ .Foruma etkin katılım yapabilmeniz için KAYIT olmalısınız.
Yeni Başlık  Cevap Yaz
2015'te HAZİRAN ile İLERİ...           (gösterim sayısı: 3.075)
Yazan Konu içeriği
Üye Profili boşluk
denizcan
[ devrimci ]

Varsayılan Kullanıcı Resmi
Kayıt Tarihi: 24.12.2013
İleti Sayısı: 2.431
Konum: Trabzon
Durum: Forumda Değil
İletişim E-Posta Gönder
| Özel ileti Gönder


Konu Yazan: denizcan
Konu Tarihi: 03.01.2015- 09:42


2015'te HAZİRAN ile İLERİ...

"HAZİRAN Türkiye Meclisi iki günlük toplantısında aldığı kararlarla kendi kimliğini oluşturmak açısından çok önemli bir adım attı. Örgütlenme, gericilikle kavga, işçi sınıfının hakları için mücadele ve bölgedeki emperyalist savaş politikalarına karşı barış isteyen bir tutum bu kimliğin temel yapıtaşlarıdır."

Resim Ekleme

Geçen hafta sonu 49 ilden, yaklaşık 150 yerel meclis tarafından belirlenmiş 1500 delegeyle Türkiye Meclisi'ni toplayan Birleşik Haziran Hareketi (HAZİRAN) kuruluş aşamasını başarıyla tamamladı.

Türkiye çok önemli bir dönemeçten geçerken; gericiliğe ve faşizme, piyasacı yağmaya, savaş politikalarına karşı toplumsal bir örgütlenme iddiasıyla kısa bir süre önce yola çıkan HAZİRAN, şimdiden on binlerce yurttaşımız için büyük bir heyecanın kaynağı oldu.

Bu aşamaya gelinmesi son derece önemlidir. Bu sorumluluğu üstlenen ve bugüne kadar emek veren herkese teşekkür etmek gerekir. Ve kuşkusuz aynı hızla yola devam etmek...

HAZİRAN’ın en önemli özelliği bir akıllı tasarım projesi olmayıp, Türkiye’nin emekçi halkımızın somut ihtiyacına yanıt olarak ortaya çıkmasıdır.

İhtiyaç, ihtiyacımız açık...

AKP'ye karşı her geçen gün daha da büyüyen öfkenin örgütlü hale gelmesi gerekiyor.

Bu öfkenin; eşitlikçi, özgürlükçü, laik, bağımsızlıkçı, kamucu yeni bir düzen için, emekçilerin cumhuriyeti için kurucu bir iradeye dönüşmesi gerekiyor.

Sosyalizmin, Türkiye siyasetinin bağımsız ve toplumsal bir gücü olarak büyümesi gerekiyor.

Ülkenin dört bir yanında AKP politikalarına karşı ortaya çıkan toplumsal mücadelelerin birbirleriyle ilişkilenmesi, birbirini etkilemesi ve diğerinden etkilenmesi, sonuçta ortak bir mücadele cephesinde buluşması gerekiyor.

HAZİRAN'ın tüm bu ihtiyaçların gereklerini yerine getirdiğini söylemek için henüz erken. Ortak mücadele ve bir arada hareket etme konusunda şu ana kadar yaratılmış olumsuz örneklerin etkilerinden kolayca sıyrılmak, kimi farklı yaklaşımları bir potada eritebilmek elbette kolay değil. HAZİRAN yol alacak, ilerlerken olgunlaşacak, olgunlaşırken yaygınlaşacak. Bunun zamana ve yapıcı iradeye ihtiyaç var.

Öte yandan, gerici rejime tepki duyan yurttaşlarımızın umutla sarılabilecekleri biricik toplumsal örgütlenme olarak Birleşik Haziran Hareketi'nin büyük bir potansiyel enerjiye sahip olduğunu söylemeliyiz.

Bu toprakların biriktirdiği ilerici, aydın, mücadeleci, paylaşımcı ve dayanışmacı birikimin yaratacağı güce güven duymak gerekiyor. 2013 Haziran'ında ülke çapında ortaya çıkan muazzam dinamiğe güven duymak gerekiyor.

Bu bakımdan HAZİRAN, memleketine karşı sorumluluk duyan, yeni bir yurttaşlık bilinciyle ayağa kalkan ve "gücümüzün farkındayız" diyen emekçilerin örgütlenme arayışının meyvesidir.

HAZİRAN Türkiye Meclisi iki günlük toplantısında aldığı kararlarla kendi kimliğini oluşturmak açısından da çok önemli bir adım attı. Örgütlenme, gericilikle kavga, işçi sınıfının hakları için mücadele ve bölgedeki emperyalist savaş politikalarına karşı barış isteyen bir tutum bu kimliğin temel yapıtaşlarıdır.

Bu kararlardan biri takvim açısından da aciliyet taşıyor. HAZİRAN, başta eğitim alanı olmak üzere, hayatın her alanında halkımızı kuşatan gericiliğe karşı bir seferberlik ilan etti.   2015 yılı HAZİRAN’cıların memleketin geleceğine dair iddialarını eylemli biçimde ortaya koyacakları bir yıl olacak. Hemen Ocak ayının ilk haftasında Türkiye’nin dört bir yanında sokaklara çıkacağız. Ocak ayı boyunca tüm yerel meclisler, gericiliğe karşı birer mücadele merkezi haline gelecek. Özetle Şubat başında gerici eğitim sistemine karşı düzenlenecek büyük mitinge kadar, ülkenin dört bir yanında "laik ve bilimsel eğitim" talebiyle sürdürülecek keskin bir mücadele dönemine giriyoruz. Hedef ortaya çıkacak bu büyük enerjiyle, okullarda ikinci dönem başında kitlesel ve yaygın uyarı boykotlarıyla AKP’ye gereken mesajı vermek.

Türkiye Meclisi’nde birinci gündem olarak belirlenen "gericilikle mücadele" başlığının hakkı verildiğinde, aynı zamanda HAZİRAN büyüyecek, yaygınlaşacak, halkımızın umudunu büyütecek.

Tüm İleri okurlarını, ülkemizi gericiliğin cenderesinden kurtarmak ve yeni bir cumhuriyet kurmak için HAZİRAN'da örgütlenmeye çağırıyoruz.

Yeni yılınızı bu mücadelenin zafere taşınacağına olan sarsılmaz inaçla, yürekten kutluyoruz.

2015’te hep beraber daha da İLERİ...




Bu ileti en son denizcan tarafından 03.01.2015- 09:46 tarihinde, toplamda 2 kez değiştirilmiştir.
Cvp:
Yazan Cevap içeriği
Üye Profili boşluk
umut
[ umut yarın ]
Yasaklı
Varsayılan Kullanıcı Resmi
Kayıt Tarihi: 12.09.2013
İleti Sayısı: 3.105
Konum: Gizli
Durum: üye uzaklaştırılmış
İletişim E-Posta Gönder
| Özel ileti Gönder


Cevap Yazan: umut
Cevap Tarihi: 05.01.2015- 16:37


Laiklik, zincirleme reaksiyon
Zelal Özgür Durmuş


Düz bir orta okul içine bir imam hatip sınıfı yerleştiriliyor. Bunun tartışması okul kapısında, müdür odasında yürürken farklı sınıflarda okuyan öğrenciler bu ayrımın nereden kaynaklandığını anlamak için birbirlerinin sınıf kapılarına gidip diğerlerini gözetliyorlar. Ne yaptıkları sorulduğunda “neye benzediklerini merak ettim” diyebiliyorlar. Olayları somut düzeyde kavramanın ötesine henüz geçmemiş öğrencilerin doğal olarak yapabilecekleri ilk eylem bu belki de.

Okulda yaratılan “toplumsallaşma” böyle sonuçlar veriyor. Fakat başka açılardan da bakılabilir; pedagoji, psikoloji, felsefi açıdan. Mevcut durumun, çeşitli alanların bilgi birikimiyle açıkça çelişecek birçok boyutu var. Dolayısıyla düzenlemeler alenen siyasi dayatmadır. Açıkça bir ideolojik hattın siyasi iktidarın yaptırım gücü ile toplumsal yaşantıyı biçimlendirme programıdır.

Dinli – dinsiz, farklı dinler ya da mezhepler tasnifi yapmadan laik bir eğitim talebini yüksek sesle dillendirmemiz gerekiyor. Burada mesele kendi çocuğumuzdan ibaret değil; tüm çocukların aynı koşullardan faydalanmasını istemeliyiz. Çünkü sorun ailenin çocuğunu istediği gibi yetiştirmesi değil; çocuğun kendisini bir birey olarak oluşturabilmesinin olanaklarını yaratabilmektir. Çocukların mülkiyet ya da kul olmaktan çıkıp var olabilmesidir.

Bu Birleşik Haziran Hareketi açısından ne anlama geliyor? İmamlaştıran eğitim kurgusuna karşı birçok kurum tarafından arka arkaya ilan edilen ve ikinci öğrenim döneminin ilk haftasına denk gelen “eğitim boykotu”na katılması kararının doğruluğunu gösteriyor. Bilimsel ve laik eğitim için ayaktayız!

Solun eşitlikçi ve özgürlükçü çözümlerini toplumla buluşturmasını sağlayacak bu zemine sıkı sarılmalıyız. Gericiliğin azının bile nelere yol açabileceğini gösteren dehlizi bir karanlık içerisindeyiz. Ve bu bize AKP gericiliğine karşı kaçak güreşenlerin ürettiği yanılsamayı aştıracak, dinci diktayla sermaye arasındaki ilişkiyi görünür hale getirecek bir imkan sunuyor. Becermek için örgütlü bir güç olmak gerekiyor.

Eğer BHH’nin bir halk örgütlenmesi olmasını murat ediyorsak somut hedefleri olan bir çalışma örmemiz gerektiği net. Binbir başlığa bölünmüş ve mevcut kimi hareketleri tekrar eden bir hak savununsunun ötesine geçmeli, boşlukta bırakılan siyasi talepleri üretip halkın bu hatta yürümesini sağlamalıyız. Her gün yeni tiksinti ve öfke uyandırabilen gerçeklikle mücadele kılavuz olmalıyız. Bir yerden başlamak gerekiyor ve bunun için büyüme potansiyeli yüksek olan alanlar kritik önemde. AKP ile yüzleşebileceğimiz bu potansiyel ana damarın diğer yan damarları cesaretlendirmesini, doğrultu göstermesini ve birleştirmesini hedeflemeliyiz.

Yapmamız gerekenler sadece boykot dönemini değil öncesini de kapsamalı. Aydınlıktan ne anladığımızı gösterebileceğimiz, eşitlikten ne anladığımızı gösterebileceğimiz bir aylık bir çalışma süresine sahibiz. Bölgenin envanterini oluşturmalı, kurabildiğimiz kadar geniş bir irtibat ağı ile planlama yapmalıyız. Bulunduğumuz yerellikte panel, forum, çocukları sanatla, bilimle buluşturan alternatif dersler düzenlemeliyiz. Öğretmen, veli, öğrenci, gericiliğe boyun eğmeyen herkesin dahil olduğu etkinlikler, eylemlilikler üretmeliyiz. İlla ayakta olmalıyız. Boykotu eğitimdeki operasyonu geri süpürmenin ilk rauntuna dönüştürmeliyiz, AKP dinci faşizmine karşı kalkışmanın sol cepheden yanıtını oluşturmalıyız, birikim mevzisini toplumsal ilerlemeyi sağlayacak bir eşiğe kurulmalıyız. Bu hatla laiklikten bilimselliğe, laiklikten eşitliğe ulaşabilmenin yolunu açabiliriz.



Yeni Başlık  Cevap Yaz



Forum Ana Sayfası

 


 Bu konuyu 1 kişi görüntülüyor:  1 Misafir, 0 Üye
 Bu konuyu görüntüleyen üye yok.
Konuyu Sosyal Ortamda Paylas
Benzer konular
Başlık Yazan Cevap Gösterim Son ileti
Konu Klasör Umut İLERİ nam-ı diğer VEDA... melnur 10 832 16.11.2023- 08:01
Konu Klasör Demirtaş’tan mahkeme heyetine: Seçime hazırız, hodri meydan! melnur 0 705 08.07.2022- 04:47
Konu Klasör 'Komünist partiler baskıcı yönelime hazırlık yaparken iyimserlik de çoğalıyor'... melnur 0 572 08.11.2022- 05:31
Etiketler   2015te,   HAZİRAN,   ile,   İLERİ.
SOL PAYLAŞIM
Yasal Uyarı
Sitemiz Bir Paylasim Forum sitesidir Bu nedenle yazı, resim ve diğer materyaller sitemize kayıtlı üyelerimiz tarafından kontrol edilmeksizin eklenebilmektedir. Bu nedenden ötürü doğabilecek yasal sorumluluklar yazan kullanıcılara aittir. Sitemiz hak sahiplerinin şikayetleri doğrultusunda yazı ve materyalleri 48 Saat içerisinde sitemizden kaldırmaktadır.
Bildirimlerinizi info@solpaylasim.com adresine yollayabilirsiniz.
Forum Mobil RSS