SolPaylaşım  
Ana Sayfa  |  Yönetim Paneli  |  Üyeler  |  Giriş  |  Kayıt
 
OTURUYORSAN KALK; AYAKTAYSAN YÜRÜ; YÜRÜYORSAN KOŞ!
Yurt ve dünya sorunlarına soldan bakan dostlar HOŞGELDİNİZ .Foruma etkin katılım yapabilmeniz için KAYIT olmalısınız.
Yeni Başlık  Cevap Yaz
 Toplam 4 Sayfa:   Sayfa:   [1]   2   3   4   >   son» 
solcu, sosyalist, ilerici kimdir.           (gösterim sayısı: 17.337)
Yazan Konu içeriği
Üye Profili boşluk
yura
[ .... ]

Varsayılan Kullanıcı Resmi
Kayıt Tarihi: 08.02.2014
İleti Sayısı: 816
Konum: Bolu
Durum: Forumda Değil
İletişim E-Posta Gönder
| Özel ileti Gönder


Konu Yazan: yura
Konu Tarihi: 05.01.2015- 21:04


solcu olmak, sosyalist olmak, ilerici olmak ahlaklı olmak, namuslu olmak vicdanlı olmak mıdır. yoksuldan yana olmak, ezilenlerden yana olmak mıdır? Bu terimler arasında nasıl bir fark var. solcu olmakla sosyalist olmak komünist olmakla ilerici olmak arasında nasıl bir fark var? kime solcu, sosyalist deniyor, kime ilerici deniyor.



Cvp:
Yazan Cevap içeriği
Üye Profili boşluk
umut
[ umut yarın ]
Yasaklı
Varsayılan Kullanıcı Resmi
Kayıt Tarihi: 12.09.2013
İleti Sayısı: 3.105
Konum: Gizli
Durum: üye uzaklaştırılmış
İletişim E-Posta Gönder
| Özel ileti Gönder


Cevap Yazan: umut
Cevap Tarihi: 05.01.2015- 22:46


Sözlüklere bakmak gerek:)



Cvp:
Yazan Cevap içeriği
Üye Profili boşluk
proletersosyalist
[ Bekir Sami ]

Varsayılan Kullanıcı Resmi
Kayıt Tarihi: 15.09.2014
İleti Sayısı: 709
Konum: İstanbul
Durum: Forumda Değil
İletişim E-Posta Gönder
| Özel ileti Gönder


Cevap Yazan: proletersosyalist
Cevap Tarihi: 06.01.2015- 05:43


Sorduğun kavramları görünce aklıma Metin Çulhaoğlu'nun Doğan Avcıoğlu ile ilgili yazdığı yazı geldi. Çulhaoğlu'nun aşağıda paylaştığım yazısında hem sorduğun kavramların cevabını bulabilirsin, hem de Doğan Avcıoğlu ile ilgili güzel bir yazı okumuş olursun.

Metin Çulhaoğlu  

04/12/2012 Salı

Ölümünün 29. yılında Avcıoğlu'yla 'hesaplaşma'

Doğan Avcıoğlu'nu 29 yıl önce, henüz 57 yaşındayken kaybetmiştik.

Kişisel bir açıklama yapmam yerinde olacak. 1960'lı yılların ikinci yarısında, kendi sol kimliğimi ve örgütsel aidiyetimi belirlerken Türkiye solunda fikir ve tezlerinin tersine yönlendiğim iki önemli kişiden söz edebilirim: Biri Mihri Belli, diğeri Doğan Avcıoğlu'dur. İki yıl önce, Ağustos ayında Belli'nin ölümü üzerine yazmıştım. Şimdi, Avcıoğlu'nun ölümünün 29. yılında yazıyorum.

Evet, zamanında her ikisinin fikirlerine katılmamış, artık o yaşlarda ne kadar olabiliyorsa kendi siyasal kimliğimi de daha en baştan bu fikirleri karşıya alarak kurmaya çalışmıştım. Dahası, aradan geçen 45 yıl içinde, kimi tespitlerinin ve vurgularının ötesinde görüşlerinin temsil ettiği bütünlüğe bakıldığında, ne Belli'nin ne de Avcıoğlu'nun görüşlerine yakınlaştığım dönemler oldu.

Ama yazmak farzdır. Hele hele günümüzde daha bir farz olmuştur.

Nedeni, her ikisini de devrimci, giderek devrimci demokrat bulmam, bu özelliklerini yaşamları ve mücadeleleri boyunca hiç yitirmemiş kişiler olarak kendilerine saygı duymamdır. Peki, devrimciliği ve devrimci demokratlığı anladık da ya sosyalizm, Marksizm, komünizm diye sorulursa?

Mihri Belli'nin konumu, aradaki mesafe sanıldığı kadar uzak olmamakla birlikte gene de Avcıoğlu'nunkinden ayrıdır (*).

4 Kasım ölüm yıldönümüydü yalnızca Avcıoğlu'yla devam ediyorum.

O zaman bu yazıda ''bir dakika arkadaş...'', ''yani sen şimdi...'', ''nereden çıktı bu...'' gibi sözlerle başlayan zaman alıcı tartışmalardan kaçınmak için birtakım tanımlar verelim.

Bu tanımların, siyaset bilimi sözlüğünün yerleşik ve herkesçe kabul gören tanımları olduğu ve evrensel geçerlilik taşıdığı iddiasında değilim. Yalnızca, son dönemde Türkiye'de kimi temel kavramların içeriğinin böyle şekillendiğini ve somut karşılığını böyle bulduğunu söylüyorum.

Gündemde Avcıoğlu varsa, ona da buradan, bu tanımlar ışığından bakmak gerekir diyorum.

***

Demokrat: Toplumdaki eşitsizlik ve adaletsizlikleri, güç dengesizliklerini, çıkar ilişkilerini, alttakilerin (zorunlu olarak belirli sınıflar olması gerekmez) maruz kaldıkları baskıları (zorunlu olarak sömürüyü değil) dert eden ve bunlara karşı çıkan kişidir.

Devrimci demokrat: Yukarıda sıralananların hepsini dert ettiği gibi, bu durumun ancak devrim yoluyla değişebileceğini düşünen ve bu yönde eylemli olan kişidir (devrimini yolu ve örgütlenme biçimi ikinci planda gelir).

Demokrasici: Toplumsal sorunların nedenini, bunların hepsinin çözümünün aracı olarak aracı saydığı çok partili demokrasinin şu veya bu nedenle, ama en çok da elit vesayeti yüzünden işlememesinde görür.

Liberal: Genel olarak toplumsal altüst oluşları ve bu arada elbette devrimleri, istenilen her neyse ona ulaşmada gereksiz ve yıkıcı maceralar sayar piyasanın serbest ve müdahalesiz işleyişiyle insanların özgürleşmeleri arasında içsel bağlar olduğunu düşünür.

Solcu: En üstte tanımlanan ''demokratın'', sorunları sınıf temelinde görmeye daha eğilimli versiyonudur. O da demokrasi ister, ama demokrasici değildir istediği demokrasinin sınıfsal engellerini sezer.

Sosyalist: Sorunları sınıfsal temelleri veya kaynaklarıyla değerlendirir. İşçi sınıfına odaklanır ancak aralarında, sınıfın temsilcisi olarak iktidara gelen sosyalistlerin köklü bir dönüşüm yerine ekonomideki ve toplumdaki en belirgin adaletsizlikleri gidermekle yetinmesi gerektiğini düşünenler de vardır.

Komünist: ''Sosyalistin'' ötesinde, iktidara gelen sınıfın diktatörlüğünü, proletarya diktatörlüğünü öngörür. Siyasal devrimi izleyen uzunca bir toplumsal devrim sürecinin ikinci evresinde tam anlamda sınıfsız ve sömürüsüz bir topluma ulaşmayı hedefler.

***

Avcıoğlu, bir devrimci demokrat, bir solcuydu. Demokrasicilikte ve liberallikle uzaktan yakından hiçbir ilişkisi yoktu, hiç olmadı. Marksizm'e, sosyalizme ve komünizme mesafesi ise, entelektüel formasyonunun bunlarla bağdaşmamasından çok bu fikirlerin zorunlu uzantılarını henüz Türkiye'nin gündeminde saymamasından, Türkiye'yi bu anlamda yeterince olgunlaşmamış bulmasından kaynaklanıyordu.

Avcıoğlu'nu 1983 yılında kaybettik.

Zamanında hayli yetkin biçimde temsil ettiği solculuk ve devrimci demokratlık, 1983 yılından günümüze ilginç denebilecek bir ayrışma yaşadı. 1960'lı yıllar, eski demokratların sosyalistleştiği ve devrimci demokratlaştığı yıllar olmuştu. Bunun ardından, önce 70'li yıllarda sosyalistlerin ve devrimci demokratların bir bölümü yeniden demokratlaştı. Demokratlaşanlar, 1980'lerden sonra bu kez demokrasici ve liberal oldular. Bir ana çizgi, kendi içinden böyle ayrıştı.

Kuşkusuz, sosyalistler ve devrimci demokratlar arasında süreç içinde Marksizm'e ve komünizme ulaşanlar da oldu. Esasen, bugün Türkiye sosyalist hareketi bu fikir çizgisini temel almakta ve onu temsil eden kadrolarda cisimleşmektedir.

***

Tekrar edelim: Avcıoğlu'nu 1983 yılında kaybettik.

Yaşasaydı?

Yaşasaydı, örneğin şunları bugün de söyler miydi?

''Hayat milli liderleri ve burjuvazinin devrimci unsurlarını sosyalist olmadıkları halde anti-kapitalist tutum almaya, komprador burjuvaziyi ve feodaliteyi tasfiyeye ve sosyalist çözüm yollarına yaklaşmaya zorlamaktadır (...) Böylece Marksist-Leninistlerin modellerinden farklı yollardan, azgelişmiş bir ülkede sosyalizmin zeminini hazırlama ve daha sonra sosyalizme geçme imkânları ortaya çıkmaktadır.'' (Aktaran, Hikmet Özdemir, Kalkınmada bir Strateji Arayışı: Yön Hareketi, Bilgi Yayınevi 1986, s. 441 ve 249).

Bence söylemezdi ''bu yaşımda ben Silivri'de ne yaparım'' kaygısından değil, 1965'e göre çok farklı bir Türkiye'de yaşıyor olacağından söylemezdi.

Özetle, 1960'lı yıllarda mesafe koyduğu düşünce sistemine çok daha yaklaşırdı. Hem düşündüğü ve araştırdığı, hem de devrimci demokrat mayası sağlam olduğu için.

Peki, bir zamanlar kendisinin yakın çalışma arkadaşı olanlar dâhil pek çok kişinin içine balıklama atladığı, devrimci demokratlıktan demokratlığa, oradan demokrasiciliğe ve liberalizme uzanan girdap onu da içine çeker miydi?

Bence hiç çekmezdi çünkü ölümünden üç yıl önce, 1980 yılında ''siyasal liberalizm tutkusunun Türk fikir hayatını kısırlaştırıcı etkisini'' tespit edebilecek düşünsel derinliğe sahipti (bkz. Devrim ve Demokrasi Üzerine, Tekin Yayınevi 1980, s.6).

Son olarak, Marksist olduklarını söyleyenlere, Türkiye'ye ve Osmanlı'nın son döneminden Cumhuriyet'e uzanan tarihine sınıfsal açıdan bakma zorunluluğuna vurgu yapanlara bir tavsiye:

''Hesaplaşmak'' gerekiyorsa, ıvır zıvır liberaller ve söyledikleriyle uğraşmanın marjinal getirisi artık iyice düşmüştür. ''Türkiye'nin Düzeni'' ve ''Milli Kurtuluş Tarihi'' ile hesaplaşılsın çok daha verimli ve ileriye taşıyıcı olacaktır.

______________________________________________________________________

* Avcıoğlu üzerine yazılmış, bu arada Mihri Belli'ye de göndermeler içeren bir yazı için bakınız, soL (21 x 30 cm ebadında olduğu dönem), sayı 233, Şubat 2005, s. 30-31.




Bu ileti en son proletersosyalist tarafından 06.01.2015- 06:04 tarihinde, toplamda 5 kez değiştirilmiştir.
Cvp:
Yazan Cevap içeriği
Üye Profili boşluk
Kaçak
[ ]
Üye Silindi
Varsayılan Kullanıcı Resmi
Kayıt Tarihi:
İleti Sayısı: 0
Konum: Gizli
Durum: üye silinmiş
İletişim E-Posta Gönder
| Özel ileti Gönder


Cevap Yazan: Kaçak
Cevap Tarihi: 06.01.2015- 10:24


Alıntı Çizelgesi: yura yazmış

solcu olmak, sosyalist olmak, ilerici olmak ahlaklı olmak, namuslu olmak vicdanlı olmak mıdır. yoksuldan yana olmak, ezilenlerden yana olmak mıdır? Bu terimler arasında nasıl bir fark var. solcu olmakla sosyalist olmak komünist olmakla ilerici olmak arasında nasıl bir fark var? kime solcu, sosyalist deniyor, kime ilerici deniyor.



solcu olmak için bu dediklerinin hepsine sahip olmak gerekiyor. hem namuslu, ahlaklı (tabii düzene uygun değil, "sol" bir ahlak) ve vicdanlı olmak gerek, hem de ezilenlerden, baskı ve zulüm görenlerden yana olmak.

solculuk kavramı solun çeşitli kesimlerini içinde taşır. sosyalist ve komünist kavramları ise çeşitli çevrelerce değişik farklılıklarla kullanılıyor. sosyalist ve komünist kavramları aslında aynı kişiyi anlatıyor. ama düzenin literatüründe farklı kesimleri anlatacak şekilde kullanılır.

ilericilik ise daha genel bir kavram. döneme göre ileride olan kişileri, fikirleri ve akımları anlatıyor. diyalektiğe göre sabit bir durum yoktur. ilericilik de anadan-babadan oğula-kıza geçmez. bir zamanlar ilerici olan, bir zaman sonra gerici konuma düşebilir. dünyada ve hele ki ülkemizde solun durumu da böyledir. artık ilerici misyonunu yitirmiştir.

tekrar kazanacak mı değil, tekrar kazanacak olanı aslında sol olarak adlandırmak gerekir. toplumu ileriye götürecek olan bir hareket mutlaka çıkacaktır. bu da elbette özünde sol nitelikli olacaktır. ama şimdiki sol değil.



Cvp:
Yazan Cevap içeriği
Üye Profili boşluk
abbas
[ emeğin gücü ]

Varsayılan Kullanıcı Resmi
Kayıt Tarihi: 21.12.2013
İleti Sayısı: 830
Konum: Ankara
Durum: Forumda Değil
İletişim E-Posta Gönder
| Özel ileti Gönder


Cevap Yazan: abbas
Cevap Tarihi: 06.01.2015- 16:45


AKP'yi savunmak solculuk, sosyalistlik, ilericilik mi onu söyle? Bir yerde başka, başka bir yerde daha başka konuşmak iki yüzlülüktür. Bu yazdıkların seni kurtarmaz. Önce AKP ile hesaplaşmalısın, bunu yapamayan bir insanın, AKP faşizmini savunan birinin solculuk konusunda ahkam kesmesi utanmazlığın, ikiyüzlülüğün örneğidir. Hangi hakla solculuk üzerine yorum yapıyorsun. Önce maskesini indir, üzerindeki kirlerden arın ondan sonra bu konulara gir.



Cvp:
Yazan Cevap içeriği
Üye Profili boşluk
Kaçak
[ ]
Üye Silindi
Varsayılan Kullanıcı Resmi
Kayıt Tarihi:
İleti Sayısı: 0
Konum: Gizli
Durum: üye silinmiş
İletişim E-Posta Gönder
| Özel ileti Gönder


Cevap Yazan: Kaçak
Cevap Tarihi: 06.01.2015- 17:12


Alıntı Çizelgesi: abbas yazmış

AKP'yi savunmak solculuk, sosyalistlik, ilericilik mi onu söyle? Bir yerde başka, başka bir yerde daha başka konuşmak iki yüzlülüktür. Bu yazdıkların seni kurtarmaz. Önce AKP ile hesaplaşmalısın, bunu yapamayan bir insanın, AKP faşizmini savunan birinin solculuk konusunda ahkam kesmesi utanmazlığın, ikiyüzlülüğün örneğidir. Hangi hakla solculuk üzerine yorum yapıyorsun. Önce maskesini indir, üzerindeki kirlerden arın ondan sonra bu konulara gir.



bir de dikkat ederseniz hanımlar beyler, bu tartışma fukaralarının temel özelliklerinden biri de, karşılarındakinin söylediğini tartışmayıp, o kişilerin şu'cu-bu'cu olduklarını tartışmalarıdır. sürekli "sen şu'cusunü, bu'cusun" derler. "iyi madem, o'cuyum, bırak da söylediklerimin içeriğini cevapla" desek de farketmez, devam ederler, "sen şucusun, bucusun".

kurulmuş teyp gibidirler.

:)



Cvp:
Yazan Cevap içeriği
Üye Profili boşluk
abbas
[ emeğin gücü ]

Varsayılan Kullanıcı Resmi
Kayıt Tarihi: 21.12.2013
İleti Sayısı: 830
Konum: Ankara
Durum: Forumda Değil
İletişim E-Posta Gönder
| Özel ileti Gönder


Cevap Yazan: abbas
Cevap Tarihi: 06.01.2015- 18:52


Alıntı Çizelgesi: Kaçak yazmış

Alıntı Çizelgesi: abbas yazmış

AKP'yi savunmak solculuk, sosyalistlik, ilericilik mi onu söyle? Bir yerde başka, başka bir yerde daha başka konuşmak iki yüzlülüktür. Bu yazdıkların seni kurtarmaz. Önce AKP ile hesaplaşmalısın, bunu yapamayan bir insanın, AKP faşizmini savunan birinin solculuk konusunda ahkam kesmesi utanmazlığın, ikiyüzlülüğün örneğidir. Hangi hakla solculuk üzerine yorum yapıyorsun. Önce maskesini indir, üzerindeki kirlerden arın ondan sonra bu konulara gir.



bir de dikkat ederseniz hanımlar beyler, bu tartışma fukaralarının temel özelliklerinden biri de, karşılarındakinin söylediğini tartışmayıp, o kişilerin şu'cu-bu'cu olduklarını tartışmalarıdır. sürekli "sen şu'cusunü, bu'cusun" derler. "iyi madem, o'cuyum, bırak da söylediklerimin içeriğini cevapla" desek de farketmez, devam ederler, "sen şucusun, bucusun".

kurulmuş teyp gibidirler.

:)



Sen ne utanmaz adam çıktın. AKP'yi savunacaksın, sola çatacaksın, sola akıl verdiğini söyleyeceksin, sonra kalkmış yine solcuları eleştireceksin. Solculuk adına seni internet forumlarına AKP mi gönderdi? Yoksa sen kurulu robot musun?



Cvp:
Yazan Cevap içeriği
Üye Profili boşluk
umut
[ umut yarın ]
Yasaklı
Varsayılan Kullanıcı Resmi
Kayıt Tarihi: 12.09.2013
İleti Sayısı: 3.105
Konum: Gizli
Durum: üye uzaklaştırılmış
İletişim E-Posta Gönder
| Özel ileti Gönder


Cevap Yazan: umut
Cevap Tarihi: 06.01.2015- 19:03


Alıntı Çizelgesi: Kaçak yazmış

Alıntı Çizelgesi: abbas yazmış

AKP'yi savunmak solculuk, sosyalistlik, ilericilik mi onu söyle? Bir yerde başka, başka bir yerde daha başka konuşmak iki yüzlülüktür. Bu yazdıkların seni kurtarmaz. Önce AKP ile hesaplaşmalısın, bunu yapamayan bir insanın, AKP faşizmini savunan birinin solculuk konusunda ahkam kesmesi utanmazlığın, ikiyüzlülüğün örneğidir. Hangi hakla solculuk üzerine yorum yapıyorsun. Önce maskesini indir, üzerindeki kirlerden arın ondan sonra bu konulara gir.



bir de dikkat ederseniz hanımlar beyler, bu tartışma fukaralarının temel özelliklerinden biri de, karşılarındakinin söylediğini tartışmayıp, o kişilerin şu'cu-bu'cu olduklarını tartışmalarıdır. sürekli "sen şu'cusunü, bu'cusun" derler. "iyi madem, o'cuyum, bırak da söylediklerimin içeriğini cevapla" desek de farketmez, devam ederler, "sen şucusun, bucusun".

kurulmuş teyp gibidirler.

:)



Hem suçlu hem güçlüsün. AKP sizlere ne yaptı diyebilen biri, üstelik solcu olduğunu da iddia ediyorsa onunla neyi tartışacağız? Bir kaç gün dinlenirsen belki kendi kendine özeleştiride bulunursun, bunu yapmadan buraya tekrar gelmemelisin. Bu kaçıncı ceza alışın, hala akıllanmadın.



Cvp:
Yazan Cevap içeriği
Üye Profili boşluk
Alisan
[ ]
Üye Silindi
Varsayılan Kullanıcı Resmi
Kayıt Tarihi:
İleti Sayısı: 0
Konum: Gizli
Durum: üye silinmiş
İletişim E-Posta Gönder
| Özel ileti Gönder


Cevap Yazan: Alisan
Cevap Tarihi: 06.01.2015- 19:27


Alıntı Çizelgesi: abbas yazmış

AKP'yi savunmak solculuk, sosyalistlik, ilericilik mi onu söyle? Bir yerde başka, başka bir yerde daha başka konuşmak iki yüzlülüktür. Bu yazdıkların seni kurtarmaz. Önce AKP ile hesaplaşmalısın, bunu yapamayan bir insanın, AKP faşizmini savunan birinin solculuk konusunda ahkam kesmesi utanmazlığın, ikiyüzlülüğün örneğidir. Hangi hakla solculuk üzerine yorum yapıyorsun. Önce maskesini indir, üzerindeki kirlerden arın ondan sonra bu konulara gir.

Ne AKP'yi savunmak ne de baska gerici, irkci, fasist,.... bir partiyi savunmak Solculuktur, Sosyalistliktir ve ilericiliktir. Ama sadece AKP karsitligida Solculuk, ilericilik, Sosyalistlik degildir.
Sirf AKP ve Kürt karsitligi üzerinden Solculuk, Sosyalistlik ve ilericillik yapanlarinda kendilerini sorgulamalari gerekli.



Yeni Başlık  Cevap Yaz
 Toplam 4 Sayfa:   Sayfa:   [1]   2   3   4   >   son» 



Forum Ana Sayfası

 


 Bu konuyu 1 kişi görüntülüyor:  1 Misafir, 0 Üye
 Bu konuyu görüntüleyen üye yok.
Konuyu Sosyal Ortamda Paylas
Benzer konular
Başlık Yazan Cevap Gösterim Son ileti
Konu Klasör Solcu kimdir? solcu 56 40561 01.01.2015- 20:21
Konu Klasör solcu ile sosyalist arasında ne gibi farklar var yura 3 4643 21.05.2014- 21:02
Konu Klasör Solcu, sosyalist, enternasyonalist olmak üzerine... melnur 14 7056 10.07.2020- 05:16
Konu Klasör Cumhuriyet ilerici mi, gerici mi? melnur 2 4280 29.10.2016- 17:16
Konu Klasör HTKP'den halkımıza ve ilerici kamuoyuna umut 0 3251 26.07.2014- 22:31
Etiketler   solcu,   sosyalist,   ilerici,   kimdir.
SOL PAYLAŞIM
Yasal Uyarı
Sitemiz Bir Paylasim Forum sitesidir Bu nedenle yazı, resim ve diğer materyaller sitemize kayıtlı üyelerimiz tarafından kontrol edilmeksizin eklenebilmektedir. Bu nedenden ötürü doğabilecek yasal sorumluluklar yazan kullanıcılara aittir. Sitemiz hak sahiplerinin şikayetleri doğrultusunda yazı ve materyalleri 48 Saat içerisinde sitemizden kaldırmaktadır.
Bildirimlerinizi info@solpaylasim.com adresine yollayabilirsiniz.
Forum Mobil RSS