SolPaylaşım  
Ana Sayfa  |  Yönetim Paneli  |  Üyeler  |  Giriş  |  Kayıt
 
OTURUYORSAN KALK; AYAKTAYSAN YÜRÜ; YÜRÜYORSAN KOŞ!
Yurt ve dünya sorunlarına soldan bakan dostlar HOŞGELDİNİZ .Foruma etkin katılım yapabilmeniz için KAYIT olmalısınız.
Yeni Başlık  Cevap Yaz
HDP'den teklif: Tekke ve zaviyeler açılsın           (gösterim sayısı: 3.982)
Yazan Konu içeriği
Üye Profili boşluk
ayhan
[ .... ]

Varsayılan Kullanıcı Resmi
Kayıt Tarihi: 05.12.2013
İleti Sayısı: 1.076
Konum: Tekirdağ
Durum: Forumda Değil
İletişim E-Posta Gönder
| Özel ileti Gönder


Konu Yazan: ayhan
Konu Tarihi: 24.12.2015- 23:31


Tekke ve zaviyeler açılsın

Altan Tan, Cumhuriyet’in ilanından sonra kapatılan tekke ve zaviyelerle ilgili kanunun yürürlükten kaldırılması için kanun teklifi verdi.

Resim Ekleme    

HDP Diyarbakır Milletvekili Altan Tan, Cumhuriyet’in ilanından sonra kapatılan tekke ve zaviyelerle ilgili kanunun yürürlükten kaldırılması için kanun teklifi verdi.

“Günümüzde de kanunen yasak olmasına rağmen birçok tarikat, tekke ve medrese faaliyetini sürdürmektedir” diyen HDP'li Altan Tan, tekke ve zaviyelerle ilgili yasakların kaldırılması durumunda, ‘Nakşibendîlik, Kadirilik, Halvetilik, Uşşakîlik, Cerrâhîlik, Şâbânilik, Sa’dîlik gibi Sünnî tarikatların’ dini değerlerlerini özgürce yaşayacaklarını savundu.

Altan Tan’ın TBMM’ye verdiği teklif, 30/11/1925 tarih ve 677 Sayılı Tekke Ve Zaviyelerle Türbelerin Seddine ve Türbedarlıklar İle Bir Takım Unvanların Men Ve İlgasına Dair Kanunun yürürlükten kaldırılması, 2981 sayılı İmar ve Gecekondu Mevzuatına Aykırı Yapılara Uygulanacak Bazı İşlemler ve 6785 sayılı İmar Kanununun Bir Maddesinin Değiştirilmesi Hakkında Kanun’da ve 3194 sayılı İmar Kanunu’nda değişiklik öngörüyor.

Zete'de yer alan habere göre, Tan'ın sunduğu kanun teklifinin genel gerekçesi şöyle açıklandı:

“İslam kültürünün önemli bir kurumu olan tekkelerin kuruluşu 8’inci yüzyıla kadar uzanır. İslam’ın sosyal hayatının aktif birer unsuru olan tekke ve zaviyeler İslam dünyasının hemen her yanında farklı isimlerle de olsa mevcut olmuştur.

Tevhidi Tedrisat yasasıyla birlikte devletin aynı zamanda ‘dini kontrol altında tutma’ yönünde bir politika geliştirdiği görülmektedir. 677 sayılı tekke ve zaviyelerin seddine dair kanunda bu kapsamda değerlendirilmesi gereken bir kanundur. Bu aynı zamanda çok kültürlüğe ve çoğulculuğa vurulan ağır bir darbedir. Bilindiği gibi ulus devletçi sistemlerin ‘hâkim ideolojisi’, iktidarı elde tutmanın en önemli aracıdır. Bu bakımdan tek bir dini, tek bir okulu, tek bir dili, tek bir mezhebi ve ortak duygusu olur. Çıkardıkları kanunlarla da toplum tüm renklerinden arındırılarak tek-tipleştirilmesi ön görülmüştür. Gerek resmi eğitim, gerekse toplum bazındaki sivil eğitim üzerinde kontrol sağlayan devlet bu yolla ‘bilgi’ ve ‘inanç’ kaynağını tamamen eline almayı başarmıştır.

Tekke, zaviye ve türbelerin kapatılması, 30 Kasım 1925 tarihinde kabul edilip 13 Aralık 1925 tarihli Resmi Gazete’de yayınlanarak yürürlüğe giren 677 sayılı kanun ile uygulamaya konmuştur. Bu kanunla beraber bütün tarikatlarla birlikte şeyhlik, dervişlik, müritlik, dedelik, seyitlik ve çelebilik gibi unvan ve sıfatların kullanılmasını, bunlara ait hizmetlerin yapılmasını ve bu unvanlarla ilgili elbise giyilmesini de yasaklamıştır. Ayrıca yasa ile Türkiye Cumhuriyeti içinde tarikatlara fayda sağlamaya yönelik tüm türbeler kapatılmış, türbedarlıklar kaldırılmıştır. Yasaya aykırı davrananlara para ve hapis cezası getirilmiştir.

Cumhurbaşkanı Mustafa Kemal, 30 Ağustos 1925’teki ünlü Kastamonu söylevinde ‘Türkiye Cumhuriyeti şeyhler, dervişler, müritler ve meczuplar memleketi olamaz’ sözleriyle tüm yurtta tekke ve zaviyelerin kapatılacağının işaretini vermiştir. 2 Eylül 1925 tarihli kararname ile tekke ve zaviyelerin kapatılması kararı alınmıştır. Ceza yaptırımı içeren yasanın çıkması da, Refik Bey ve arkadaşlarının hazırladığı 677 sayılı yasa önerisinin 30 Kasım 1925 günü Meclis’te tartışılması sonucu yürürlüğe girmiştir.

677 sayılı yasa, önce 1950 yılında çıkan 5566/1 numaralı yasa daha sonra 1990 yılında çıkan 3612/5 sayılı yasa ile değişikliğe uğramıştır. Yasa değişikliği konusu, ilk defa 1947’de CHP’nin VII. Kurultayı’nda gündeme gelmiş, kurultayda programın milliyetçilik maddesine ilişkin söz alan Hamdullah Suphi Tanrıöver, gençlere milliyet duygusunun verilmesi için türbelerin tamir edilmesini, açılmasını önermiştir. Kanun değişikliği içeren yasa tasarısı, 21 Ocak 1950’de Başbakan Şemsettin Günaltay tarafından meclise sunulmuş; geniş bir mutabakatla 5 Mart 1950’de yasalaşmıştır.

Yeni yasa, türbelerin bir bölümünün Milli Eğitim Bakanlığı onayı ile açılmasına olanak sağlamıştır. İlk olarak İstanbul’da Koca Mustafa Reşit Paşa türbesi, ardından Gazi Osman Paşa türbesi açılmıştır. Bunu Barbaros Hayrettin Paşa türbesi, Osmanlı sultanlarından Kanuni ve Yavuz’un, Bursa’da Osman Gazi ve Orhan Gazi’nin türbelerinin ve Yeşil Türbe’nin açılışı izlemiştir. Mimar Sinan’ın, Fatih’in türbesi, içinde Abdülaziz ve II. Abdülhamit’in de yatmakta oldukları II. Mahmut Türbesi, Bolayır’da Şehzade Gazi Süleyman Paşa, Kırşehir’de Âşık Paşa, Konya’da Selçuklu sultanları, Akşehir’de Nasreddin Hoca türbeleri de ilk etapta açılan türbelerdendir.

Günümüzde de kanunen yasak olmasına rağmen birçok tarikat, tekke ve medrese faaliyetini sürdürmektedir.

Alevi yurttaşlarımızın cemevi talepleri de mevcut 677 sayılı yasa gerekçe gösterilerek reddedilmektedir. Demokratik bir ülkede vatandaşların dini ve mezhebi inançları gereği Hacı Bektaş-ı Veli Dergâhı örneğindeki gibi yüzyıllar içinde oluşan kurum ve kuruluşların yasaklanması doğru değildir. Bu yasa günümüzde anlamsızlaşmıştır.

2981 sayılı ve 3194 sayılı yasalarda yer alan ‘cami’ ibaresinin düzenlenerek ‘ibadet yeri’ olarak değiştirilmesi tek başına yeterli olmamış, bu sefer de hangi yerlerin ibadet yeri sayılıp sayılmayacağı tartışılmaya başlanmıştır. Devletin ülkemizde yaşayan tüm dinlerin ve mezheplerin ibadetlerini yaptıkları ibadethanelerine eşit yaklaşması gerekmektedir. Bu nedenle ibadet yeri kavramı daha net bir biçimde ortaya koyulmalıdır.”

Odatv.com



Cvp:
Yazan Cevap içeriği
Üye Profili boşluk
ayhan
[ .... ]

Varsayılan Kullanıcı Resmi
Kayıt Tarihi: 05.12.2013
İleti Sayısı: 1.076
Konum: Tekirdağ
Durum: Forumda Değil
İletişim E-Posta Gönder
| Özel ileti Gönder


Cevap Yazan: ayhan
Cevap Tarihi: 24.12.2015- 23:34


HDP'nin demokrasi anlayışı ile AKP'nin demokrasi anlayışı arasında hiç fark yok. Bunlar demokrasi derken dini örgütlere ve türbana özgürlük anlıyorlar. Gericiliği hortlatmak bunlara göre çağın demokrasi anlayışı oluyor. HDP bu konuda AKP ile yarış içinde.



Cvp:
Yazan Cevap içeriği
Üye Profili boşluk
hakkı
[ ]
Üye Silindi
Varsayılan Kullanıcı Resmi
Kayıt Tarihi:
İleti Sayısı: 0
Konum: Gizli
Durum: üye silinmiş
İletişim E-Posta Gönder
| Özel ileti Gönder


Cevap Yazan: hakkı
Cevap Tarihi: 25.12.2015- 11:46


Günümüzde de kanunen yasak olmasına rağmen birçok tarikat, tekke ve medrese faaliyetini sürdürmektedir.

Güzel düşünce uygulanamayan yasaklar hiç bir işe yaramıyor o yasak sayesinde devlete yanaşmayan bazı inanç biçimleri gerçek yasak içine alınıyor iktidar yanlıları görmemezlikten geliniyor.
Bence her cemaat her meshep her tarikat şeriat kendi mekanını açsın yasal faaliyet te bulunsun Devlette bunlar yasalara ne kadar uyuyor diye denetlesin.
Din ve inanış devletten çekilsin hatta camilerde cami cemaatına bırakılsın.

Bence Altan Tan doğru söylüyor.
Artık zaman 1925 değil   iktidar partileri bile içinde cemamatler bulunduruyor yasal olmayan din gücün elinde ve onun menfaatlerine göre şekillenir.



Cvp:
Yazan Cevap içeriği
Üye Profili boşluk
ayhan
[ .... ]

Varsayılan Kullanıcı Resmi
Kayıt Tarihi: 05.12.2013
İleti Sayısı: 1.076
Konum: Tekirdağ
Durum: Forumda Değil
İletişim E-Posta Gönder
| Özel ileti Gönder


Cevap Yazan: ayhan
Cevap Tarihi: 25.12.2015- 13:41


Alıntı Çizelgesi: hakkı yazmış

Günümüzde de kanunen yasak olmasına rağmen birçok tarikat, tekke ve medrese faaliyetini sürdürmektedir.

Güzel düşünce uygulanamayan yasaklar hiç bir işe yaramıyor o yasak sayesinde devlete yanaşmayan bazı inanç biçimleri gerçek yasak içine alınıyor iktidar yanlıları görmemezlikten geliniyor.
Bence her cemaat her meshep her tarikat şeriat kendi mekanını açsın yasal faaliyet te bulunsun Devlette bunlar yasalara ne kadar uyuyor diye denetlesin.
Din ve inanış devletten çekilsin hatta camilerde cami cemaatına bırakılsın.

Bence Altan Tan doğru söylüyor.
Artık zaman 1925 değil   iktidar partileri bile içinde cemamatler bulunduruyor yasal olmayan din gücün elinde ve onun menfaatlerine göre şekillenir.




Altan Tan'ın yanında olmasaydın şaşırırdım!



Yeni Başlık  Cevap Yaz



Forum Ana Sayfası

 


 Bu konuyu 1 kişi görüntülüyor:  1 Misafir, 0 Üye
 Bu konuyu görüntüleyen üye yok.
Konuyu Sosyal Ortamda Paylas
Benzer konular
Başlık Yazan Cevap Gösterim Son ileti
Konu Klasör AKP'den tekke ve zaviye teklifi melnur 0 4350 12.11.2013- 12:26
Konu Klasör HDP'den ÖDP'ye teklif dayanışma 3 3168 19.02.2015- 18:38
Konu Klasör Parti kapatmayı Meclis onayına bağlayan teklif dayanışma 2 3773 14.03.2015- 16:38
Etiketler   HDPden,   teklif:,   Tekke,   zaviyeler,   açılsın
SOL PAYLAŞIM
Yasal Uyarı
Sitemiz Bir Paylasim Forum sitesidir Bu nedenle yazı, resim ve diğer materyaller sitemize kayıtlı üyelerimiz tarafından kontrol edilmeksizin eklenebilmektedir. Bu nedenden ötürü doğabilecek yasal sorumluluklar yazan kullanıcılara aittir. Sitemiz hak sahiplerinin şikayetleri doğrultusunda yazı ve materyalleri 48 Saat içerisinde sitemizden kaldırmaktadır.
Bildirimlerinizi info@solpaylasim.com adresine yollayabilirsiniz.
Forum Mobil RSS