SolPaylaşım  
Ana Sayfa  |  Yönetim Paneli  |  Üyeler  |  Giriş  |  Kayıt
 
OTURUYORSAN KALK; AYAKTAYSAN YÜRÜ; YÜRÜYORSAN KOŞ!
Yurt ve dünya sorunlarına soldan bakan dostlar HOŞGELDİNİZ .Foruma etkin katılım yapabilmeniz için KAYIT olmalısınız.
Yeni Başlık  Cevap Yaz
 Toplam 2 Sayfa:   Sayfa:   [1]   2   >   son» 
''Komünist teoriler'' nedir?           (gösterim sayısı: 8.840)
Yazan Konu içeriği
Üye Profili boşluk
melnur
[ Gelenek ]
Kurucu
Varsayılan Kullanıcı Resmi
Kayıt Tarihi: 02.08.2013
İleti Sayısı: 10.955
Konum: İstanbul
Durum: Forumda Değil
İletişim E-Posta Gönder
| Özel ileti Gönder

36 kere teşekkür etti.
50 kere teşekkür edildi.
Konu Yazan: melnur
Konu Tarihi: 14.02.2016- 21:20


Komünist teori dendiğinde ne anlamalıyız; öncelikle üzerinde düşünülmesi gereken konu bu. Buna teori kavramının ne olduğunu da eklemeliyiz. Teori ne anlama gelir, komünist teori dendiğinde anlaşılması gereken şey nedir? ''Komünist teoriler eskidi'' sözünü kendisinin Marksist olduğunu söyleyen SF danışmanı Hasan Karataş'ın bir yorumunda okumuştum.   Hangi yazıydı şimdi çıkartamam ama, böyle bir iddiada bulunmak her şeyden önce bir üstteki sorular üzerinde kafa yorulmasını gerektirirdi.

''Teori'' gündelik yaşamda da kullandığımız bir sözcük ve ''iddia'' veya ''görüş'' anlamında kullanılır çoğunlukla. Filancanın teorisi'' dendiğinde aslında   filancanın iddiası veya görüşü demek isteriz, o anlamda kullanırız. Bilimsel anlamda teori ise farklı bir anlama gelir. Örnekse ''evrim teorisi''   birilerinin görüş veya iddiası anlamına gelmez. Bilimsel anlamda ''teori'' olgusal bir gerçeğin karşılığı olarak kullanılır. Evrim bir olgudur, evrim teorisi ise o olgunun bilimsel açıklamasıdır.

Marksist teori dendiğinde de anlaşılması gereken budur. Bilimsel anlamda teoriyi genel geçer bir kavram olarak ele almamamız gerekir. So saflarda bulunduğunu söyleyenler ise hiç yapmamalıdır. Burada defarca yinelendi Marksist teori veya Marksist bilim denildiğinde öncelikle anlaşılması gereken kapitalizmin bir sömürü düzeni olduğunu ortaya koyan Marksist emek-değer yasasıdır. Marks emek değer yasasıyla kapitalizmin işleyişinin sömürüye dayalı olduğunu ortaya koymuş ve ayrıca tarihsel dönemler boyunca toplumların nasıl değişip dönüştüğünün yasalarını ortaya çıkarmıştır. Marksist sosyalist-komünist ideolojiyi bilimsel yapan bu iki temel yasadır. Bu yüzden ''marksist teoriler eskimiştir'' sözü kesinlikle doğru değildir, konuyu bütünselliği içinde kavrayamamakla eş anlamlıdır.

Buradan anlaşılması gereken konu bilimsel sosyalizmin bir bilim olduğu değildir. Sosyalist ideolojinin bilimselliği üstte anlatılmaya çalışılan konudur ama ideolojinin kendisi bu bilimsellikle ilintili tezler olduğudur. Örnekse, özel mülkiyetin kaldırılması, siyasi devrim perspektifi, proletaryanın öncülüğü, devletin ve proletarya devletinin ne olduğu ve devrimden sonra komünizme yönelik gerçekleştirilmesi gereken toplumsal değişimlerin niteliği...-bunların ne olduğu, bu konuda ileri sürülenler başlıbaşına bilimsellik taşımaz. Ama Marksist bilimle ilişkilendirilir ve bilimsellik iddiası da Marksizme göndermeyle ileri sürülebilir.

Şimdi,   kendini ne olarak tanımlıyor olursa olsun, herhangi birinin ''Marksist teoriler eskidi'' diyebilmesi öncelikle en üstte vurgulanmaya çalışılan iki temel yasayı yanlışlamasıyla mümkündür. Bu iki temel yasa yanlışlanamadığı sürece böyle bir iddiada bulunulamaz. Kim kapitalizmde sömürünün olmadığının kanıtlarını ortaya koyarsa kim toplumların değişip dönüşmesinin üretici güçlerle üretim ilişkileri arasındaki çelişkiden kaynaklanmadığının kanıtlarını ortaya koyarsa sosyalist ideolojinin bilimsel dayanaklarını ortadan kaldırmış olur. O zaman da Marksist bilim diye bir şey ortada kalmaz. Komünizm ideali sıradan bir ütopyaya dönüşür. Çünkü komünizm idealini bilimsel bir çıkarım haline getiren baştan beri sözünü etmeye çalıştığımız bu iki temel Marksist yasadır. Bu iki temel Marksist yasa ortada durduğu sürece komünizm ideali hep var olacaktır. Komünizmin   Manifestodan bu yana bütün dünyada gelecek ideali olarak işçi sınıfının mücadelesiyle yaşatılıyor olmasının nedeni de budur. Bizlere geleceğin dünyasının ya barbarlık ya da komünizm olacağını söyleten de bu bilimsel gerçeklerdir.




Cvp:
Yazan Cevap içeriği
Üye Profili boşluk
melnur
[ Gelenek ]
Kurucu
Varsayılan Kullanıcı Resmi
Kayıt Tarihi: 02.08.2013
İleti Sayısı: 10.955
Konum: İstanbul
Durum: Forumda Değil
İletişim E-Posta Gönder
| Özel ileti Gönder

50 kere teşekkür edildi.
36 kere teşekkür etti.
Cevap Yazan: melnur
Cevap Tarihi: 14.02.2016- 22:37


Kısa bir tekrar da olsa marksizmin bilimselliğinin diyalektik ve tarihsel materyalizm ile kapitalist çözümlemerle ilgili iki alanla doğrudan ilgili olduğunu söyleyebilliyoruz. Bunun dışında sosyalist ideolojiyle ilgili konularda doğrudan bilimsellikten söz edilemez. Proletarya, devlet, öncülük vb gibi konular doğrudan bilim sayılamaz ama, Marksizmin bilimselliğiyle ilişkilendirilir. Komünist ideale varabilmek için, özel mülkiyetin kaldırılma zorunluluğu, siyasal devrim perspektifi, öncülük konusu, merkezi planlama vb. 'nın anlamı ve önemi bu bağlam içinde ve bu bütünsellik içinde ele alınmalıdır. Bu konularda ileri sürülenlerin bilimselliğinin gerekliliğinden söz edilmese bile, marksist bilimle tutarlılık taşıyıp taşımadığına bakılabilir. Markisizmin bilimselliğinin yanında bütünselliğinin de önemi burada yatar. Marksist veya komünist kişi bu konularda düşünceler ileri sürerken her şeyden önce hem bu bilimselliği ve hem de bütünselliği göz önüne almak zorundadır.

Marksist felsefenin 11.tezde olduğu gibi eylemi öne çıkarması onu hem bir dünya görüşü haline getirir ve hem de bu yaklaşımı doğrudan siyasi bir programa varır. Bu siyasi program bundan önce söylenmeye çalışılanlardan bağımsız bir alan değildir. Bilim değildir, Marksizmden kopuk bir alan da değildir. Devrim öncesi veya sonrasındaki programlar olsun doğrudan doğruya Marksist bilimle etkileşim halinde ve o bütünsellikle tutarlılık içinde olmalıdır. (Bu yüzden komünistler devleti ortadan kaldırmaya çalışmazlar, öncelikleri bu değildir; öncelik devleti oluşturan koşulların ortadan kaldırılmasıdır.)

Sosyalizmin kuruluşu konusu da bu bağlam içinde değerlendirilmelidir. Sosyalizm ( kuruculuk) komünizme yürüyüşün zorunlu uğrağı, zorunlu geçiş sürecidir. Genel başlıklarını biliyoruz, özel mülkiyetin kaldırılması yolunda adımlar atmak, proletarya diktatörlüğünü kurmak, kapitalist ekonominin kaotik yapısını sonlandırıp merkezi planlamaya geçmek vb. Bu sürece yaygın kullanım biçimiyle sosyalizm diyoruz. Sosyalizmin komünizme yürüyüş sürecinde zorunluluk olduğunu bildiğimiz gibi, siyasal devrimin gerçekleşmiş olması da burjuva ideolojisinin   ve burjuvazinin karşı devrimci yönelimlerinin ortadan kalktığı anlamına gelmez. Lenin'in deyimiyle bu dönemdeki sınıfsal mücadele devrim öncesindekinden çok daha zorludur. Hem sosyalist kuruculuğu gerçekleştirmek, hem geriye dönüş koşullarını ortadan kaldırmaya çalışmak ve hem de öncü partiyi   sol ve sağ sapmalara karşı dirençli hale getirebilecek bir yapıda tutmak siyasal devrimden sonraki sürecin ideolojik doğrultusu olmalıdır.

Olmalıdır ve daha da önemlisi bu yolda atılması gereken adımların verili koşullarda nasıl olması gerektiğini belirleyen bir reçete de yoktur. Zeminin zorluğu ve kayganlığı hata yapmaya müsaittir. Buralarda yapılabilecek hatalar geriye dönüşü olanaklı kılabilir. Bu hatalar sınıf mücadelesinin yitirilmesine de yol açabilir. (Reel sosyalizmin çözülüşünün ana nedeni de budur.) Ama buradan anlaşılması gereken de yapılacak olası hatalar sonucu geriye dönüş gerçekleşse dahi, bu durumun ''Marksist teorilerin eskidiği'' anlamına gelmeyeceğidir.

Bir daha denenecektir, başarılıncaya kadar denenecektir. Elimizde daha güzel bir dünyanın nasıl olabileceği konusunda Marksist teorilerden ve bilimsel sosyalist ideolojiden başka bir yol gösterici bulunmuyor çünkü.



Cvp:
Yazan Cevap içeriği
Üye Profili boşluk
bedrettin
[ ..... ]

Varsayılan Kullanıcı Resmi
Kayıt Tarihi: 30.08.2013
İleti Sayısı: 907
Konum: Trabzon
Durum: Forumda Değil
İletişim E-Posta Gönder
| Özel ileti Gönder


Cevap Yazan: bedrettin
Cevap Tarihi: 15.02.2016- 16:29


Kürt hareketinin Komün anlayışı bu nedenle ütopyadır denilebilir mi? Komünist ideolojiye ve marksist bilime dayanmayan toplumsal bir idealin gerçekleşme ihtimali bu gerekçeler nedeniyle bana ütopya olarak geliyor, gerçekleşemeyecek bir ütopya. Sınıf mücadelesini, devrimi ve proleter diktatörlüğü savunmayan bir yol izlenerek komünist ya da komünal toplum kurulamaz. Kapitalizm böyle bir oluşuma izin vermez. Vermesi sadece kendi çıkarlarıyla paralellik göstermesiyle olabilirlik kazanır ki, ona da komünist veya komünal toplum denilemez.

Türkiye sosyalist hareketinin sorunu Marksizmi veya bilimsel sosyalist ideolojiyi kendini solcu veya sosyalist olarak tanımlayanlara bile anlatamamış olmasıdır. Pek çok solcu veya sosyalist kendini sol saflarda tanımlasa da gerçekte ne kadar solcu veya sosyalist olduğu tartışmaya açıktır. Marksizmin ve bilimsel sosyalist ideolojinin genel doğrularına sahip olmadan marksizm ve bilimsel sosyalist ideoloji konusunda ahkam kesmek bu toplumun bazı kesimlerinde alışkanlık olmuş. Sovyetlerin çözülüşünü de kendilerine kalkan yaparak onun ardına geçip solculuk ve sosyalistlik adına sola ve sosyalist ideolojiye çakmak toplumun bazı kesimlerinde oldukça yaygın hale geldi. Kürt hareketinin gündemi de bu alışkanlığı güçlendiriyor.



Cvp:
Yazan Cevap içeriği
Üye Profili boşluk
hakkı
[ ]
Üye Silindi
Varsayılan Kullanıcı Resmi
Kayıt Tarihi:
İleti Sayısı: 0
Konum: Gizli
Durum: üye silinmiş
İletişim E-Posta Gönder
| Özel ileti Gönder


Cevap Yazan: hakkı
Cevap Tarihi: 16.02.2016- 11:50


Kürt siyaseti komünist ve Marksist değildir öyle bir iddası da yoktur Marks ı aşan bir hareket Zaten Marksist olmaz.
Marks eleştiren bir siyaset yapmaktadır hatta eleştiri bile denemez tamamen karşı çıkan bir siyasettir.Marksın eleştirisini yapmak hoş görülebilir hiç kimse dokunulmaz eleştirilmez değildir ama aşağılama hoş görülmez Kürt hareketi Marks a karşı çıkarken onu aşağılıyor İngiliz devletinin beslemesi diyor.

Komünler elbette otopyodur zamanımızda bir devletin güvencesi altında olmadan komün yaşam mümkün değildir. Ayrıca kürt hareketinde komün anlayışı tamamen kapitalist gelişmeyi teşvik edicidir çünkü hiç bir üst yapıya dokunulmuyor o bölgedeki bankacılık sistemi için her hangi bir plan yok büyük şirketler içinde, komüncülük genelde tarım alanlarında planlanıyor. Üst yapılar güçlü devletlerin etki alanına terk edilmiş görünüyor.

Bu komün benzeri planlar 1940 yıllara kadar kooparatifcilik adı altında türkiye politikası içinde vardı. Kalkınmacı bir siyaset biçimi. İyidir kötüdür bu ayrı konu ama bulunduğumuz çağda güçlü bir devletin denetiminde olmadığı zaman sadece hayal mahsuru olarak kalır.

Dünya sınırları ortadan kaldırmış küresel şirketlere açmış teknoloji ile denetlenen ve ekonominin küreselleştiği bir zamanı yaşıyor kimse ulusal bölgesel bir plan yapamaz.
Artık bütün planlar dünyasal olmak durumunda.

Dünya tek dile doğru hizla ilerlemekte yapay akılla yapılan üretim   dünyada egemen üretim biçimi eskiden kalmış yöntemlerin bir çoğu terk ediliyor  
Bir çok meslek risk altında bir çok meslek yok oluyor kağıdın yerini leptoplar arşivciliğin yerini hartdiskler aldı

Böyle durumda komünçilik ancak köylünün başını bankaların soygununa açmak için tutmaktır.

Ama bu tür propagandalara ihtiyaçları var kürt siyasetçilerin o şekilde halka iniyor ve onların gönlünü alıp o topraklara bağlıyorlar.
Bütün siyasetlerini özeklik anadil ve komünler üzerinden götürüyorlar ama güç sağlıyor güven kazanıyorlar demekki o halk bizim gibi düşünmüyor o siyaseti kendileri için kurtuluş görüyorlar.

Bence başarılılar.



Cvp:
Yazan Cevap içeriği
Üye Profili boşluk
solcu
[ kemal ]

Varsayılan Kullanıcı Resmi
Kayıt Tarihi: 24.01.2014
İleti Sayısı: 1.709
Konum: Ankara
Durum: Forumda Değil
İletişim E-Posta Gönder
| Özel ileti Gönder


Cevap Yazan: solcu
Cevap Tarihi: 16.02.2016- 13:22


Alıntı Çizelgesi: bedrettin yazmış

Kürt hareketinin Komün anlayışı bu nedenle ütopyadır denilebilir mi? Komünist ideolojiye ve marksist bilime dayanmayan toplumsal bir idealin gerçekleşme ihtimali bu gerekçeler nedeniyle bana ütopya olarak geliyor, gerçekleşemeyecek bir ütopya. Sınıf mücadelesini, devrimi ve proleter diktatörlüğü savunmayan bir yol izlenerek komünist ya da komünal toplum kurulamaz. Kapitalizm böyle bir oluşuma izin vermez. Vermesi sadece kendi çıkarlarıyla paralellik göstermesiyle olabilirlik kazanır ki, ona da komünist veya komünal toplum denilemez.

.


Kapitalist sistemin için komün hayatın yaşanabileceği iddiası ütopyadır. Dediğin gibi gerçekleşmeyecek bir ütopya. Sınıf mücadelesini yok sayarak ve devlet gibi bir iktidar olma aracını elinin tersiyle iterek kapitalizm içinde komünist veya komünal hücreler yaratılamaz. Fatsa örneği yaşanmış bu ülkede, sonuçta ne oldu, sistem tankıyla topuyla girdi ve Fatsa'yı dümdüz etti. Kapitalist bir ülkenin tümü ele geçirilip proleter diktatörlük kurulmadan komünist veya komünal bir hayat gerçekleştirilemez. Marksizmin ışığına bundan ihtiyacımız var, marksizm dışlandığında sosyalizm bilimselliğinden uzaklaşır ve ütopyaya dönüşür. Komün ideolojisi de böyle bir ütopyadır.



Cvp:
Yazan Cevap içeriği
Üye Profili boşluk
melnur
[ Gelenek ]
Kurucu
Varsayılan Kullanıcı Resmi
Kayıt Tarihi: 02.08.2013
İleti Sayısı: 10.955
Konum: İstanbul
Durum: Forumda Değil
İletişim E-Posta Gönder
| Özel ileti Gönder

50 kere teşekkür edildi.
36 kere teşekkür etti.
Cevap Yazan: melnur
Cevap Tarihi: 16.02.2016- 18:52


Olmalıdır ve daha da önemlisi bu yolda atılması gereken adımların verili koşullarda nasıl olması gerektiğini belirleyen bir reçete de yoktur. Zeminin zorluğu ve kayganlığı hata yapmaya müsaittir. Buralarda yapılabilecek hatalar geriye dönüşü olanaklı kılabilir. Bu hatalar sınıf mücadelesinin yitirilmesine de yol açabilir. (Reel sosyalizmin çözülüşünün ana nedeni de budur.) Ama buradan anlaşılması gereken de yapılacak olası hatalar sonucu geriye dönüş gerçekleşse dahi, bu durumun ''Marksist teorilerin eskidiği'' anlamına gelmeyeceğidir.

Bir daha denenecektir, başarılıncaya kadar denenecektir. Elimizde daha güzel bir dünyanın nasıl olabileceği konusunda Marksist teorilerden ve bilimsel sosyalist ideolojiden başka bir yol gösterici bulunmuyor çünkü.


Buradan devam edilecekse, reel sosyalizmin çözülüşünden ''Marksist teorinin eskidiği'' sonucuna varılmamalıdır. ''Doğru olsaydı çökmezdi'' gibi yüzeysel değerlendirmeler Marksizmin kavranamaması nedeniyledir. Bu görüşler 80 öncesinde ya yeterli sosyalist bilince ulaşamamış kişilerdeki yılgınlık ve savrulma nedeniyle ortaya çıkmakta, ya da kürt ulusalcılığının çekim merkezinde solculuk oynamaya çalışan kesimlerde ortaya çıkmaktadır. Hiçbir doğruluğu bulunmamaktadır.

Teori proleterya diktatörlüğünün sosyalist kuruluş için zorunluluğuna vurgu yapar. Çözülüş proleter diktatörlüğünün yanlışlandığını göstermez. Proleter diktatörlükle ilişkilendirilecekse proleter diktatörlüğünün yeterince sınıfsal bir işlevi yerine getiremediği söylenebilir. Parti içinde revizyonist bir kliğin ortaya çıkması ve sistemi yukardan aşağıya dönüştürdüğü iddia edilecekse, bu da komünist partinin devrim sonrasında sınıfın tarihsel bilincini temsil edebilecek kadroların partiyi ele geçirebilmesi konusunda eleştiriler yapılabilir. Sovyetler döneminde uygulama alanında yapılan hatalar da tartışılabilir. Ama çözülüşü ''Marksist teoriler eskidi''ye bağlamak anti-Marksist, anti-komünist bir konumlanış içine girmek ve ayrıca Sovyetlerin çözülüşünü alkışlarla ve büyük sevinç çığlıklarıyla karşılayan burjuva ideologlarına soldan destek vermek anlamındadır.



Cvp:
Yazan Cevap içeriği
Üye Profili boşluk
hakkı
[ ]
Üye Silindi
Varsayılan Kullanıcı Resmi
Kayıt Tarihi:
İleti Sayısı: 0
Konum: Gizli
Durum: üye silinmiş
İletişim E-Posta Gönder
| Özel ileti Gönder


Cevap Yazan: hakkı
Cevap Tarihi: 17.02.2016- 10:36


Bir daha denenecektir, başarılıncaya kadar denenecektir. Elimizde daha güzel bir dünyanın nasıl olabileceği konusunda Marksist teorilerden ve bilimsel sosyalist ideolojiden başka bir yol gösterici bulunmuyor çünkü.  
--------------------------------------------
Evet bir daha denenecek ama kullanımdan düşmüş olanlar bir daha denenmeyecek . Yaşanmış ama başarısız olanlar yeniden denenmeyecek.
Yapılamayanlar becerilemeyenler demokrasiler insan haklarını ilke   idilenler yeniden denenecek denenmişler değil hiç denenmeyenler yeniden kurulacak devletin değil insanın kabe olduğu düzenler yeniden denecek

eskiyen başarısız olan hiç bir şey yeniden denenmeyecek .
İyi insanlar bir kere hata yapar ikinci hatalar enayilerin işidir bu insanlar enayi değil .

Artık yeniden denenenin içinde demokrasi olacak, insan olacak, insanın talepleri olacak . Hiç bir şey geçmişin tekrarı olmayacak hiç bir şey başarısızlığın devamı olmayacak

İşte onun için geçmişin teorileri eskidi onlar müzelerde yerini alacak müze ziyareti edenler bir zamanlar böyle imiş diyecek ve gülecek .

İnsanı hedefine koyamayan sadece devleti vatanı en güçlü olmayı hedefleyen teorilerin Marks ilgisi bile yok.

O teorilerin hepsi kapitalist kalıntılardan ibaret temizlenmesi gereken ama temizlenemeyen yurtseverlik kalkınmacılık milliyetçilik ulusçuluk bunların hepsi kapitalizmden aktarılmış temizlenememiş kalıntılardır.
İşte yenisinden bunlar olmayacak olmamalıdır. Yoksa yeni değil tekrarı olur.

Marksizm insanı kabeye koymaktır insanı yüceltmektir onun yüklerini atmasını sağlamaktır insanı doğallaştırmaktır işte amaç budur marsizmde budur.

İnsan yoksa hiç bir şey yok .



Cvp:
Yazan Cevap içeriği
Üye Profili boşluk
umut
[ umut yarın ]
Yasaklı
Varsayılan Kullanıcı Resmi
Kayıt Tarihi: 12.09.2013
İleti Sayısı: 3.105
Konum: Gizli
Durum: üye uzaklaştırılmış
İletişim E-Posta Gönder
| Özel ileti Gönder


Cevap Yazan: umut
Cevap Tarihi: 17.02.2016- 11:09


Sosyalizmde lberal demokrasinin olmayacağı her görüşe örgütlenme hakkı verilmeyeceğini biliyorum. Devrimle olacağını, proleterya diktatörlüğü olması gerektiğini de biliyorum. Sola bulaşmış liberal düşüncelerin proleteryaya fayda değil zarar vereceğini de biliyorum. Liberallerin sola kanca attığını solu etkilediğini de biliyorum. Bu etkiler nedeniyle solun bir kesiminde sol adına liberalizmin savunulduğunu da görüyorum. Bu kişilerin ''Marksizm din değildir'' ezberine sarılarak uyduruk söylemlerle marksizme karşı çıktığını da biliyorum.   Uyduruk söylemlerin marksizm adına savunulduğunu da biliyorum. Etkilerinin olmadığını da biliyorum.



Cvp:
Yazan Cevap içeriği
Üye Profili boşluk
hakkı
[ ]
Üye Silindi
Varsayılan Kullanıcı Resmi
Kayıt Tarihi:
İleti Sayısı: 0
Konum: Gizli
Durum: üye silinmiş
İletişim E-Posta Gönder
| Özel ileti Gönder


Cevap Yazan: hakkı
Cevap Tarihi: 17.02.2016- 11:44


Sosyalizmde lberal demokrasinin olmayacağı her görüşe örgütlenme hakkı verilmeyeceğini biliyorum
Nerden biliyorsun .

Elinde bir örnek mi var. Bu örnek Rusya mı, Çin mi, yoksa Kuba mı   Vietnem mı   D.Almanya mı Bulgaristan mı daha sayayım mı
Nedir elindeki örnek ?

İşte bilmediğin yazdığın yazıdan belli, bilmeden atmakta cehaletinden anlaşılıyor Liberal demokrasi sallaması yapmışsın kim Liberal demokrasi sözü kullandı İşçi demokrasinin ne olduğunu bilmiyorsun ama sallamasını biliyorsun.

Oku öğren desem yapmayacaksın inanmak kolayına geliyor O zaman inan .



Yeni Başlık  Cevap Yaz
 Toplam 2 Sayfa:   Sayfa:   [1]   2   >   son» 



Forum Ana Sayfası

 


 Bu konuyu 1 kişi görüntülüyor:  1 Misafir, 0 Üye
 Bu konuyu görüntüleyen üye yok.
Konuyu Sosyal Ortamda Paylas
Benzer konular
Başlık Yazan Cevap Gösterim Son ileti
Konu Klasör ''Komünist teoriler'' eskidi mi? melnur 46 22395 16.02.2016- 15:26
Konu Klasör Zamanda Yolculuk: Teoriler, Paradokslar, Olasılıklar sirius 22 14595 28.06.2014- 19:56
Konu Klasör Komünist Manifesto Üzerine umut 1 5969 21.02.2020- 18:14
Konu Klasör Küresel komünist tedbirlere ihtiyaç var... melnur 1 2210 29.03.2020- 18:21
Konu Klasör Camilo anti-komünist miydi? melnur 0 2447 19.02.2019- 10:02
Etiketler   Komünist,   teoriler,   nedir
SOL PAYLAŞIM
Yasal Uyarı
Sitemiz Bir Paylasim Forum sitesidir Bu nedenle yazı, resim ve diğer materyaller sitemize kayıtlı üyelerimiz tarafından kontrol edilmeksizin eklenebilmektedir. Bu nedenden ötürü doğabilecek yasal sorumluluklar yazan kullanıcılara aittir. Sitemiz hak sahiplerinin şikayetleri doğrultusunda yazı ve materyalleri 48 Saat içerisinde sitemizden kaldırmaktadır.
Bildirimlerinizi info@solpaylasim.com adresine yollayabilirsiniz.
Forum Mobil RSS