YPG'nin Suriye'de cihatçılara karşı verdiği savaş boyunca Türkiye'de özellikle bugün KP adını alan çevrenin sergilediği düşmanlık toplumsal mücadele tarihi boyunca işe yaramazların mücadele edenleri karalamak için çırpınışlarının basit örneğidir.

PYD, ÖSO ile ortak şeriat mahkemesi kurdu.

PYD, Şiilere karşı El Nusra ile anlaştı.

PYD, Suriye ordusuna karşı savaşmak için cihatçılarla anlaşma yaptı.

YPG tüm dünya halklarının saygısını ve sevgisini kazanan mücadelesini verirken yukarıdakiler ve en az yukarıdakiler kadar rezil diğer yalanları hiç utanmadan gazetelerinde yayınlayanların kitlesini bir düşünün... Normalde kendisine devrimci diyen insanlar, kendi gazetelerinde böyle şeyleri neden böyle yalan haberler yapıldığını sorar ve başka kendileri olmak üzere hem okurlarından hem de yalanların muhataplarından özür dilenmesini ister. Ciddi öz eleştiri bekler. Ama bu devrimciler için geçerlidir.

7 Haziran'dan sonra diktatör "sokağa çıkmayacaksınız" dediği günden itibaren, burnunu sokağa çıkarmayanlar, o tarihten beri kendilerini full mesai olarak mücadele edenlere saldırmaya adadı. Klasiktir bu, kendi korkaklıkları, eziklikleri ve işe yaramazlıklarını gözden uzak tutmak isteyenler, mücadele edenlere saldırır. PYD'nin ne Amariganın projeliğini bıraktılar, ne Suriye yönetimine karşı ABD çıkarları için savaşmasını...

Şimdi Rusya, Suriye ve PYD ittifakı cihatçıları Halep'ten sürüyor. Bunlar daha geçen hafta gazetelerinden PYD'yi Amerika'nın projesi kapsamında Suriye'nin bölünmez bütünlüğünü bozmaya çalışmakla suçlarken, Esad PYD'nin hiçbir zaman Suriye'nin aleyhine çalışmadığını belirtip, federasyon konuşunda anlaşabileceklerini söyledi.

Tüm bunlar olurken kösele suratlılar ne yapıyor dersiniz: Diktatörün sokağa çıkmayacaksınız diktesine boyunlarını yerlere kadar eğip riayet ederken, diğer yandan mücadele edenlere uçuk kaçık komplo teorileriyle saldırıyorlar.