SolPaylaşım  
Ana Sayfa  |  Yönetim Paneli  |  Üyeler  |  Giriş  |  Kayıt
 
OTURUYORSAN KALK; AYAKTAYSAN YÜRÜ; YÜRÜYORSAN KOŞ!
Yurt ve dünya sorunlarına soldan bakan dostlar HOŞGELDİNİZ .Foruma etkin katılım yapabilmeniz için KAYIT olmalısınız.
Yeni Başlık  Cevap Yaz
Çocuktan bomba yapan karanlık           (gösterim sayısı: 3.692)
Yazan Konu içeriği
Üye Profili boşluk
melnur
[ Gelenek ]
Kurucu
Varsayılan Kullanıcı Resmi
Kayıt Tarihi: 02.08.2013
İleti Sayısı: 10.989
Konum: İstanbul
Durum: Forumda Değil
İletişim E-Posta Gönder
| Özel ileti Gönder

36 kere teşekkür etti.
50 kere teşekkür edildi.
Konu Yazan: melnur
Konu Tarihi: 23.08.2016- 14:05


Çocuktan bomba yapan karanlık

Nevzat Evrim Önal




Ne kadar acı ve ne kadar çok şey anlatıyor: Gaziantep’te bir düğüne yapılan intihar saldırısında kullanılan intihar bombacısı bir çocuk. Kelimenin tam manasıyla “kullanılan” çünkü memleketin her konuda tam yetkili ama her türlü sorumluluktan azade cumhurbaşkanından öğrendiğimize göre bu çocuk “10-12 yaşlarında.”

Ve hala bu karanlığın üstü yayın yasaklarıyla örtülmeye çalışılıyor.

Açık konuşalım; bu karanlık, islamcı gericiliğin örgütlenme ve topluma nüfuz etme kanalları radikal biçimde sorgulanmadan ve pek çoğu kapatılmadan aydınlatılamaz. Eğer çocuklardan canlı bomba yapılmasını engellemek istiyorsak, din konusunda dokunulmaz olduğu savunulan pek çok tabunun üzerine gidilmesi gerekiyor. Bunların başında da ailelerin çocuklarına dilediği yaşta, dilediği gibi dinsel eğitimden geçirebileceği ve devletin görevinin “inanç özgürlüğü” çerçevesine bu eğitimin olanaklarını sağlamak olduğu yönündeki yaygın kanı geliyor.

Defalarca söyledik ve şimdi sonuçlarını görüyoruz: Henüz soyut zekâsı gelişmemiş çocukları dinin felsefi dogmalarına maruz bırakmak çocuk istismarıdır ve tehlikelidir. Bir çocuk “hayat bir sınavdır. İnsanlar öldükten sonra günahı az olanlar cennet diye çok güzel bir yere, günahı çok olanlar cehennem diye çok kötü bir yere gider. Çocuklar ise henüz aklı ermediği için günahsızdır” hikâyesine inandırılırsa; hayata dair en büyük somut endişelerinden biri okul/sınav korkusu olan o çocuğun içine, en büyük sınavı büyümeden ölüp atlatma ve o güzeller güzeli yere erkenden gitme isteğinin tohumlarını ekilir. Bu yapıldığında, bir başkasının aynı çocuğu “en yüce mertebe, allah adına kâfirlerle savaşırken ölüp şehit olmaktır. Şehitler doğrudan cennete gider. Şimdi sar bu bombayı beline, ben de sana kâfirlerin nerede olduğunu göstereceğim” sözleriyle kandırıp kullanması fazlasıyla kolaylaşır.

Köktendinciliğe giden en kestirme yol, çocuk yaşta din eğitiminden başlar; her islamcı köktendinci de potansiyel bir intihar eylemcisi ya da kışkırtıcısıdır. Zira islami dogma bütün dinler arasında öne çıkacak derecede ölümü kutsar ve islam coğrafyasında laikliğin dini bağladığı zincir hep zayıf kaldığı için bu özelliği hiçbir reformla budanmamıştır. Bu durum patron sınıfının da işine gelmiştir çünkü dünya değil ahretle meşgul işçileri sömürmek, haklarını gasp etmek daha kolaydır.

Dolayısıyla, şeriatçı teröristlerin pek çok bildiride kullandığı “siz nasıl hayata âşıksanız, biz de ölüme öyle âşığız” cümlesi basit bir tehdit retoriği ya da arkaik bir söylem değil, islamcı gerici ideolojinin temel ve güncel önermelerinden biridir.

Asıl altı çizilmesi gereken ise şu ki, bu zehirli ideoloji çocukların beynine karanlık mahzenlerde, gizli terör örgütü hücrelerinde değil, devlet okullarında ya da devletin denetlediği eğitim kurumlarında enjekte ediliyor. Örneğin Diyanet İşleri Başkanlığı’nın çıkarttığı ve okullarda dağıtılan Diyanet Çocuk dergisinde çocuklara ölüm sevgisi aşılayan karikatürler (yazının sonunda bir örneği mevcut) yayınlanıyor.

Ve emin olun, Cumartesi günü Gaziantep’te kendisiyle beraber elli insanı öldüren çocuğun canlı bomba olmasına giden yolda din eğitimi sayesinde döşenmiş çok sayıda taş vardı.

Bu yüzden, imam hatipler kapatılsın talebi şakası, goygoyu yapılacak bir konu, bir sosyal medya eğlence malzemesi değil, bu ülkenin bütün ilericilerinin sahip çıkması gereken çok kritik, çok ileri bir talep ve hedef. Çok kritik, çünkü üst düzey gericiler tarafından defalarca dile getirildiği üzere, imam hatipler Türkiye islamcılığının can damarını oluşturuyor. Biz nasıl laiklikten vazgeçemezsek, onlar da imam hatiplerden vazgeçemez ve kurtuluşumuza giden mücadelenin kritik dönemeçlerinden biri muhakkak bu başlıkta yaşanacak. Dolayısıyla, çocuklardan canlı bomba yapan karanlığı aydınlatmak istiyorsak, bu hedefe dört elle sarılmalıyız.

Bu nedenle, siyasi talepleri arasında “imam hatipler kapatılmalıdır” maddesi bulunan, 4 Eylül’de İstanbul Kartal’da yapılacak olan “Gericiliğe, Emperyalizme, Darbecilere Boyun Eğmeyeceğiz” mitingine katılmak, hepimiz için ciddiye alınması gereken, aydınlanmacı, ilerici bir görev olmalı.



Yeni Başlık  Cevap Yaz



Forum Ana Sayfası

 


 Bu konuyu 1 kişi görüntülüyor:  1 Misafir, 0 Üye
 Bu konuyu görüntüleyen üye yok.
Konuyu Sosyal Ortamda Paylas
Benzer konular
Başlık Yazan Cevap Gösterim Son ileti
Konu Klasör Kuru Otlar Üstüne: Karanlık, daha fazla karanlık! melnur 2 241 29.10.2023- 09:49
Konu Klasör Erkan Baş: Önümüzdeki yüzyılda karanlığın yaşanmamasının güvencesi TİP'in güçlenmesidir... melnur 6 527 14.05.2023- 04:08
Konu Klasör Okuyan, Erdoğan'ı yapan üç şey var: Yobazlığı denizcan 1 3630 28.03.2016- 09:31
Konu Klasör Davutoğlu: Ankara saldırısını yapan YPG'li denizcan 4 4414 24.02.2016- 10:46
Konu Klasör Fethiye'de afiş yapan Komünist Parti üyesine gözaltı solcu 0 2714 05.08.2014- 20:01
Etiketler   Çocuktan,   bomba,   yapan,   karanlık
SOL PAYLAŞIM
Yasal Uyarı
Sitemiz Bir Paylasim Forum sitesidir Bu nedenle yazı, resim ve diğer materyaller sitemize kayıtlı üyelerimiz tarafından kontrol edilmeksizin eklenebilmektedir. Bu nedenden ötürü doğabilecek yasal sorumluluklar yazan kullanıcılara aittir. Sitemiz hak sahiplerinin şikayetleri doğrultusunda yazı ve materyalleri 48 Saat içerisinde sitemizden kaldırmaktadır.
Bildirimlerinizi info@solpaylasim.com adresine yollayabilirsiniz.
Forum Mobil RSS