SolPaylaşım  
Ana Sayfa  |  Yönetim Paneli  |  Üyeler  |  Giriş  |  Kayıt
 
OTURUYORSAN KALK; AYAKTAYSAN YÜRÜ; YÜRÜYORSAN KOŞ!
Yurt ve dünya sorunlarına soldan bakan dostlar HOŞGELDİNİZ .Foruma etkin katılım yapabilmeniz için KAYIT olmalısınız.
Yeni Başlık  Cevap Yaz
Tarikat ve cemaatler kapatılacak!           (gösterim sayısı: 4.651)
Yazan Konu içeriği
Üye Profili boşluk
melnur
[ Gelenek ]
Kurucu
Varsayılan Kullanıcı Resmi
Kayıt Tarihi: 02.08.2013
İleti Sayısı: 11.005
Konum: İstanbul
Durum: Forumda Değil
İletişim E-Posta Gönder
| Özel ileti Gönder

36 kere teşekkür etti.
50 kere teşekkür edildi.
Konu Yazan: melnur
Konu Tarihi: 01.12.2016- 08:14


Tarikat ve cemaatler kapatılacak!

Ali Rıza Aydın



“Kurtuluş” ve “kuruluş”un ardından, laik Cumhuriyet ve aydınlanmacılık ilerliyor; ilerledikçe de hukuklaşıyordu. Emperyalizme karşı savaş aynı zamanda ümmetçiliğe karşı da savaştı. Ulus, yurttaşı olmadan; laik devleti, eğitimi ve hukuku olmadan yaşama geçemeyecekti. Kul düzeni ve dinsel davranış bağımlılığı terk edilmeliydi.

Saltanatın, hilafetin, Şer’iye ve Evkaf Vekaletinin kaldırılmasının, tevhidi tedrisata (öğrenim birliğine) geçilmesinin ardından, bundan 91 yıl önce 30 Kasım 1925 günü, aydınlanma yolunda laiklik adına radikal bir adımın kanunu daha kabul edildi Türkiye Büyük Millet Meclisinde ve 13 Aralık 1925 günü yürürlüğe girdi.

Halen yürürlükte ve diğer devrim yasalarıyla birlikte anayasal güvence altında olan 677 sayılı, “Tekke ve Zaviyelerle Türbelerin Seddine ve Türbedarlıklar ile Bir Takım Unvanların Men ve İlgasına Dair Kanun” ne diyor bir kez daha anımsatalım. Tekrarda, beyinlere kazımakta zarar yok.

Kanun, Türkiye Cumhuriyeti dahilinde bütün tekkeler ve zaviyeleri kapatıyor. Aynı zamanda, bütün tarikatlarla şehlik, dervişlik, müritlik, dedelik, seyitlik, çelebilik, babalık, emirlik, nakiplik, halifelik, falcılık, büyücülük, üfürükçülük, doğaüstü güçlerden haber vermek ve isteğine kavuşturmak amacıyla muskacılık gibi unvan ve sıfatların kullanılmasıyla bu unvan ve sıfatlara ait hizmet yapılması ve kılık/kıyafet giyinilmesi ile türbeler ve türbe yerleri yasaklanıyor. Kapatmaya ve yasaklamaya uymayanlara yaptırım getiriliyor. Kanun, 1949, 1950 ve 1990 yıllarında küçük esnemelere uğrasa da kapatma ve yasaklar bugün de geçerli.

Buraya kadar iyi… İyi de, tekke ve zaviyeler kapatıldı, tarikat ve cemaatler ile kanunda sayılı diğer faaliyetler ortadan kaldırıldı mı?

İki yanıtı var bu sorunun, birbirine karşıt iki sonucu: birincisi, hukuken kapatıldı, faaliyet göstermemeleri gerekiyor; ikincisi fiilen kapatılmadı, faaliyetteler. Kanunla birlikte, 1925’den sonra atılan adımlar, somut olarak mülk kullanımına yöneliyor. Oysa hukuksal olarak olmaması gereken bu örgüt ve hareketler, hukuk dışı (illegal) olarak varlık ve faaliyetlerini sürdürüyorlar. Nasıl mı? Kısmen göz yumulup üzerlerine gidilmeyerek, kısmen yoklarmış gibi düşünülerek, kısmen de baş edilemeyerek…

Yeraltına çekiliyorlar başka bir anlatımla… Ve aydınlanmacı Cumhuriyet, laiklik konusunda gösterdiği kararlılığı, yeraltı faaliyetleri konusunda göstermiyor/gösteremiyor. Bunun için epeyce gerekçe ve tartışma var tarihte. Konuyu ayrı bir yazıya bırakarak, burjuva düzenine ve bu düzenin hukukundaki belirsizliğin rolüne göndermek yapmakla yetinelim şimdilik.      

Cumhuriyet’in ilerici kazanımlarından elbette aydınlanacağız. Laik girişimlere elbette sahip çıkacağız. Ama orada durmayacağız. En büyük tehlike bu; Cumhuriyet’in başında saplanıp kalmak, sonrasına bakmamak ya da bakıp da görmemek…

1946’dan 1960’a, 1971’den 1980’e, ANAP’dan AKP’ye ve bugüne adım adım nasıl fiili durum yaratıldığına, laikliğin nasıl kemirilip yok edildiğine, dinsel örgütlenmenin ve eğitimin hukuksal yollarla nasıl büyüdüğüne, yasak olan tarikat ve cemaat hareketlerinin nasıl adım adım palazlandığına bakmalıyız.

Ülkeyi nasıl yangın yerine çevirip çocukları yaktıklarına; tarikat ve cemaat yuvası dedikleri yerleri, kız/erkek çocuk, kadın demeden nasıl hayvanca isteklerinin tatmin yerine çevirdiklerine; hukuku nasıl çocukların cinsel istismarı için kullandıklarına, eğitimi nasıl gerici kafalarla yürütüp çocukların akıllarını körelttiklerine, laikliği dillerinden bırakmadan nasıl dinsel özgürlük içine hapsettiklerine bakmalıyız.

Hukuken yasak olan tarikat ve cemaatler fiilen de kapatılmalı; din toplumdan, siyasetten ve devletten koparılmalı.

Kapatılmalı, koparılmalı ama bunu lime lime dağıtılan Türkiye Cumhuriyeti, ne kurum ve kurallarıyla ne de toplumuyla sağlayabiliyor. Tersine, fiili durum diye diye laiklik yok ediliyor, siyasal İslam her köşeye yerleştiriliyor. Ve Cumhuriyet’in ilerlemeci yıllarına sığınmak da, anmalar da önlemeye yetmiyor bu gerici gidişi…

Tarikat ve cemaatler konusu, örgütsel, hukuksal, toplumsal, siyasal ve ekonomik boyutlarıyla çok yönlü. Liberallerin ileri sürdüğü gibi din özgürlüğü de değiller; din özgürlüğüne dinsel liderlerin kafalarına ve şeriatlarına göre kilit vuran şebekeler…

Aydınlanma Hareketi olarak da dün ilan ettik: “tarikat ve cemaatlerin varlığı ve faaliyetleri suçtur!”. “Laik Cumhuriyet ilkelerini yok sayarak, tarikat ve cemaatlere hukuksuz zemin hazırlayan siyasi iktidar da, hukuksuzluğa karşı gereğini yerine getirmeyerek ‘fiili durum’ yaratmaya katkıda bulunanlar da bu suça ortaktır.”

Suç duyurusunda bulunuyoruz ve herkesi suç duyurusunda bulunmaya davet ediyoruz. Bu duyuru, zaten teslim alınmış ve suç duyurularını sumen altı eden ya da hukukla gericiliğe destek veren makamlara değil, aydınlanmacı halkımızın otururken ayağa kalkmasına, ayaktayken koşmasına destek verecek. Bir yandan da, dinsel meşrulaştırmayı reddedecek.

Birkaç görevli ya da sorumluya adli ve idari soruşturma başlatmakla, suç yüklemekle gerici, çürümüş/yozlaşmış düzenden kurtulmanın olanağı yok. Olmadığını her gün yaşanan ve artan vahşetten, daha çok palazlanan sömürüden ve gericilikten görüyoruz. İnsanlık her gün gözümüzün önünde kayıp gidiyor. Kimse, “benim çocuğum, benim torunum, benim kardeşim, benim karım mağdurların, ölülerin arasında yok” diye teselli bulmasın; sıra kendilerine gelmeyenler, dinsel deyişle tanrıya şükretmesin.

Karanlığı besleyen piyasacı ve gerici düzen ile onları kanatlarının altına alan emperyalizm, gerçek suçlular olarak gözümüzün önünde dururken, paravan suçlu aramanın ya da tanrıya sığınmanın yararı yok.

Halkı, yaygın medyanın da desteğiyle, soygunlarla, yangınlarla, tecavüzlerle, savaşlarla, cinayet ve katliamlarla yıldırırken; sermaye düzenini teşviklerle donatmakla, emekçileri güvencesiz ya da işsiz bırakmakla meşguller…    

Dinselliğin dilinin sınırı yok; “kader, ecel, fıtrat, günah, cennet, cehennem” diye diye yok ediyorlar insanlığı. Yanarak ölmek de “şehadet”miş. Din adına “kabullenme” duvarına yaslanarak, “inşallah, maşallah” diyerek bireysel ve toplumsal yaşamın süremeyeceği, yurttaş olunmayacağı, bataktan çıkılmayacağı, aklın ve bilimin egemen olamayacağı anlaşılsın.

Aydınlanma yüzeyde kalmamalı, laiklik kılcal damarlara kadar yerleşmeli. Gericiliğin yangını tüm ülkeyi sarmadan herkes bu mücadeleye katılmalı… Katılmalı ki, gericilikten beslenen sömürü düzeninin de maskeleri düşsün; sömürü düzeni olmazsa, gericiliğin de olmayacağı anlaşılsın.

Dinsel hareketlerin örgütlenme, siyaset, devlet, hukuk, ekonomi, toplumsallık, sınıfsallık gibi boyutlarını ayrı ayrı incelemeye devam edeceğiz. Anlatmaya, tartışmaya devam edeceğiz bu toplumsal hareket diye savunulan karanlık yuvaları, emellerini… Hem anlatacağız, hem hesap soracağız.

Tarikat ve cemaatler kapatılacak! Başka yolu yok. Fiili durum oyunlarına, liberallerin özgürlük yanılsamasına izin vermeyeceğiz. Fidel Castro’nun öğrettiği biçimde “inatçı” olacağız; “inatçı” olunmasını sağlayacağız.  



Cvp:
Yazan Cevap içeriği
Üye Profili boşluk
Alisan
[ ]
Üye Silindi
Varsayılan Kullanıcı Resmi
Kayıt Tarihi:
İleti Sayısı: 0
Konum: Gizli
Durum: üye silinmiş
İletişim E-Posta Gönder
| Özel ileti Gönder


Cevap Yazan: Alisan
Cevap Tarihi: 02.12.2016- 13:51


Türkiye'nin düzlüge cikmasi icin yapmasi gereken sadece ve sadece Avrupa normlarini yakalamaktir.

Avrupa normlarini yakalamadan neyi kapatirsan kapat, neyi yasaklarsan yasakla,.... fazla bir degisiklik olmaz.

Avrupa normlarini yakaladiginda zaten aydinlanma olacak ve dolayisiyla insanlar günümüzdeki gibi cemmata, tarikatlara,.... fazla ragbet göstermeyecek.



Cvp:
Yazan Cevap içeriği
Üye Profili boşluk
Alisan
[ ]
Üye Silindi
Varsayılan Kullanıcı Resmi
Kayıt Tarihi:
İleti Sayısı: 0
Konum: Gizli
Durum: üye silinmiş
İletişim E-Posta Gönder
| Özel ileti Gönder


Cevap Yazan: Alisan
Cevap Tarihi: 02.12.2016- 16:11


Bir taraftan Tarikat ve cemaatlar kapatilacak diyorsunuz ama diger taraftanda Cem evleri ibadet yeri olarak taninsin diyorsunuz,......

Kendi söylemlerinizdeki celiskiyi göremez hale geldiniz.

Ya diyeceksinizki tarikatlar kanunu ile Alevi inancina büyük bir haksizlik yapildi ve dolayisiyla o yanlistan dönülmesi gerekli veya madem tarikatlarin kapatilmasi kanununu savunuyorsunuz Cem evleri ibadet yeri olarak kabul edilsin demeyeceksiniz.

Sizinkisi sorunlara cözüm bulmak degil, sadece muhalefet yapmak.



Cvp:
Yazan Cevap içeriği
Üye Profili boşluk
melnur
[ Gelenek ]
Kurucu
Varsayılan Kullanıcı Resmi
Kayıt Tarihi: 02.08.2013
İleti Sayısı: 11.005
Konum: İstanbul
Durum: Forumda Değil
İletişim E-Posta Gönder
| Özel ileti Gönder

50 kere teşekkür edildi.
36 kere teşekkür etti.
Cevap Yazan: melnur
Cevap Tarihi: 02.12.2016- 17:43


Sizdeki sorun da aynı; yıllardır liberal zehirlerle zihinleriniz yıkandı, bir türlü kurtulamıyorsunuz. Anlamadığınız konularda liberal tavır alma alışkanlığı edinmeniz sizi sürekli solla karşı karşıya getiriyor ve siz hala yeri geldiğinde ''solcuyum' diyebiliyorsunuz!

Bak arkadaşım; yanlışın şu: Öncelikle bir konu hakkında yazacaksan, yorumda bulunacaksan ve bir fikir ileri süreceksen mutlaka bilgileneceksin. Düz mantık kullanmak doğru sonuçlara varıldığını göstermez; sadece kullanan kişide böyle bir algıya yol açar. Sizde de böyle olmuş. Hemen hiçbir konuda bilgi yok, bilgi olmadan bir şeyler söylemeye çalışıyorsunuz. Yanıt gelmeyince ''yanıtımız olmadığından'' algısına kapılıyorsunuz! İnanın, bıktım; bu tutumunuzdan bıktım. İnsan on yıldır uğradığı bir yerden hiç mi olulu etkilenmez, anlamıyorum.   Burada aynı yanlış tutum içindesiniz, yanıt verilse ne olacak? Keyifli bir tartışma mı olacak? Bir işe mi yarayacak? Sizde olumlu bir etkiye mi yol açacak? Hayır, hiçbiri! Yıllardır olduğu gibi...

Ali Rıza Aydın veya KP özelinden ''sadece muhalefet yapmak'' eleştirisini getirdiniz diyelim; peki sizin düşünceniz tarikatlara ve cibadet yerlerininemaatlere özgürlük mü, serbestiyet mi? Sadece ''demokrasi'' derken bir şey söylemiş olmuyorsunuz? Aynı zamanda tarikatlara ve cemaatlere özgürlük demiş oluyorsunuz ve böyle olduğu için bu konuları detaylandırmalısınız. Nedenlerini, gerekçelerini yazmalısınız. Anladınız mı? Bunları yazarsanız bir tartışmanın tarafı olabilirsiniz. Karşıtlığınızın bir fikre sahip olduğunu ortaya koymuş olursunuz. Bunu yaparken de yazarın neden Tarikat ve cemaatlere karşı olunduğunu da çürütmeli, en azından bu konularda karşıt argümanlar geliştirmelisiniz. Tartışmanın bir tarafı böyle olunur. Bunlar yapılamıyorsa, bu konularda belli bir yeterlilik yoksa ''neden bizimle tartışılmıyor'' veya '' fikirleri yok ki cevap versinler'' moduna sarılmayın. Nedeni bu!

Siyaset, özellikle sol siyaset farklı bir içeriğe sahiptir, sahip olmalıdır. Alevilerin ibadet yerlerine özgürlüğü savunuruz. Bunu savunuyoruz diye her türlü gericiliğe ''özgürlük'' demeyiz. Bu yöntem liberal şarlatanların yöntemidir. Liberal şarlatanlık yıllardır böyle dediği için, zehirlerini bu şekilde akıttığı için sizler solculuğu böyle bir şey sandınız. Memleket ne hale geldi gördünüz mü? Hala yaşananlardan ders almıyorsunuz ve hala solu suçlama eğilimini sürdürüyorsunuz.

Gerçekten ikinize de gereğinden çok sabrettim!



Cvp:
Yazan Cevap içeriği
Üye Profili boşluk
Alisan
[ ]
Üye Silindi
Varsayılan Kullanıcı Resmi
Kayıt Tarihi:
İleti Sayısı: 0
Konum: Gizli
Durum: üye silinmiş
İletişim E-Posta Gönder
| Özel ileti Gönder


Cevap Yazan: Alisan
Cevap Tarihi: 02.12.2016- 18:17


Alıntı Çizelgesi: melnur yazmış

Sizdeki sorun da aynı; yıllardır liberal zehirlerle zihinleriniz yıkandı, bir türlü kurtulamıyorsunuz. Anlamadığınız konularda liberal tavır alma alışkanlığı edinmeniz sizi sürekli solla karşı karşıya getiriyor ve siz hala yeri geldiğinde ''solcuyum' diyebiliyorsunuz!

Bak arkadaşım; yanlışın şu: Öncelikle bir konu hakkında yazacaksan, yorumda bulunacaksan ve bir fikir ileri süreceksen mutlaka bilgileneceksin. Düz mantık kullanmak doğru sonuçlara varıldığını göstermez; sadece kullanan kişide böyle bir algıya yol açar. Sizde de böyle olmuş. Hemen hiçbir konuda bilgi yok, bilgi olmadan bir şeyler söylemeye çalışıyorsunuz. Yanıt gelmeyince ''yanıtımız olmadığından'' algısına kapılıyorsunuz! İnanın, bıktım; bu tutumunuzdan bıktım. İnsan on yıldır uğradığı bir yerden hiç mi olulu etkilenmez, anlamıyorum.   Burada aynı yanlış tutum içindesiniz, yanıt verilse ne olacak? Keyifli bir tartışma mı olacak? Bir işe mi yarayacak? Sizde olumlu bir etkiye mi yol açacak? Hayır, hiçbiri! Yıllardır olduğu gibi...

Ali Rıza Aydın veya KP özelinden ''sadece muhalefet yapmak'' eleştirisini getirdiniz diyelim; peki sizin düşünceniz tarikatlara ve cibadet yerlerininemaatlere özgürlük mü, serbestiyet mi? Sadece ''demokrasi'' derken bir şey söylemiş olmuyorsunuz? Aynı zamanda tarikatlara ve cemaatlere özgürlük demiş oluyorsunuz ve böyle olduğu için bu konuları detaylandırmalısınız. Nedenlerini, gerekçelerini yazmalısınız. Anladınız mı? Bunları yazarsanız bir tartışmanın tarafı olabilirsiniz. Karşıtlığınızın bir fikre sahip olduğunu ortaya koymuş olursunuz. Bunu yaparken de yazarın neden Tarikat ve cemaatlere karşı olunduğunu da çürütmeli, en azından bu konularda karşıt argümanlar geliştirmelisiniz. Tartışmanın bir tarafı böyle olunur. Bunlar yapılamıyorsa, bu konularda belli bir yeterlilik yoksa ''neden bizimle tartışılmıyor'' veya '' fikirleri yok ki cevap versinler'' moduna sarılmayın. Nedeni bu!

Siyaset, özellikle sol siyaset farklı bir içeriğe sahiptir, sahip olmalıdır. Alevilerin ibadet yerlerine özgürlüğü savunuruz. Bunu savunuyoruz diye her türlü gericiliğe ''özgürlük'' demeyiz. Bu yöntem liberal şarlatanların yöntemidir. Liberal şarlatanlık yıllardır böyle dediği için, zehirlerini bu şekilde akıttığı için sizler solculuğu böyle bir şey sandınız. Memleket ne hale geldi gördünüz mü? Hala yaşananlardan ders almıyorsunuz ve hala solu suçlama eğilimini sürdürüyorsunuz.

Gerçekten ikinize de gereğinden çok sabrettim!


Bakiniz sayin melnur, yazdiklarima düz mantik diyebilirsiniz, yetersiz diyebilirsiniz,..... ama sizin bu davranisiniz hicte hos degil ve konulari sadece ve sadece kendi pencerenizden bakanlari hakli görüyorsunuz.
Hani diyorsunuzya , okumadan yazmayin, anlamadan yazmayin.
Peki size soruyorum, siz benim yazdiklarimi okudunuzmu? Ben okumadiginizi iddia ediyorum cünkü, okumus olsaydiniz benim bu sorunlarin Türkiye'nin Avrupa normlarini yakalamasiyla olabilecegini, yasaklarla, kapatmalarla hic bir yere gidilemeyecegini, Avrupa normlarini yakaladigimizda zaten aydinlanma olacagini ve dolayisiyla cemaatlarin, tarikatlarin herhangi bir etkisinin kalmayacagini söylemisim. Siz bu yazdiklarim hakkinda tek bir cümle sarf etmiyorsunuz ama devamli bildigimiz bir tarzla tepeden bir bakisla sadece sizin astiginiz veya yazdiginizin dogru oldugu inanciyla cevap veriyorsunuz.
Diger taraftan bakiniz Cem evleri Alevilerin ibadet yeri olarak klabul edilsin demiyormusunuz? Demiyorsaniz ve bu talepte bulunmuyorsaniz buyurun söyleyin. Eger bu talepte bulunuyorsaniz hangi mantikla cemaatlar ve tarikatlar kapatilsin diyorsunuz? Ben bu celiskiye dikkat cekiyorum ama siz bunu dahi anlayacak bir konumda degilsiniz.
Varsa itiraziniz simdi dogru okuyup verin. Yoksa öyle üstten bakmakla bir sey olunmuyor.




Bu ileti en son Alisan tarafından 02.12.2016- 19:28 tarihinde, toplamda 1 kez değiştirilmiştir.
Yeni Başlık  Cevap Yaz



Forum Ana Sayfası

 


 Bu konuyu 1 kişi görüntülüyor:  1 Misafir, 0 Üye
 Bu konuyu görüntüleyen üye yok.
Konuyu Sosyal Ortamda Paylas
Benzer konular
Başlık Yazan Cevap Gösterim Son ileti
Konu Klasör O.Gökdemir:Devlet Tarikat ve cemaatler olmadan... melnur 2 4241 04.12.2016- 10:29
Konu Klasör HDP'nin kapatılması için AYM'ye başvuru... melnur 3 1732 16.05.2022- 01:51
Konu Klasör Tarikat ve cemaatlerle demokrasi olmaz! melnur 3 1525 15.09.2020- 10:47
Konu Klasör Barış Terkoğlu: Tarikat ve cemaatleri dağıtmadan... melnur 3 4488 30.11.2016- 14:15
Etiketler   Tarikat,   cemaatler,   kapatılacak
SOL PAYLAŞIM
Yasal Uyarı
Sitemiz Bir Paylasim Forum sitesidir Bu nedenle yazı, resim ve diğer materyaller sitemize kayıtlı üyelerimiz tarafından kontrol edilmeksizin eklenebilmektedir. Bu nedenden ötürü doğabilecek yasal sorumluluklar yazan kullanıcılara aittir. Sitemiz hak sahiplerinin şikayetleri doğrultusunda yazı ve materyalleri 48 Saat içerisinde sitemizden kaldırmaktadır.
Bildirimlerinizi info@solpaylasim.com adresine yollayabilirsiniz.
Forum Mobil RSS