SolPaylaşım  
Ana Sayfa  |  Yönetim Paneli  |  Üyeler  |  Giriş  |  Kayıt
 
OTURUYORSAN KALK; AYAKTAYSAN YÜRÜ; YÜRÜYORSAN KOŞ!
Yurt ve dünya sorunlarına soldan bakan dostlar HOŞGELDİNİZ .Foruma etkin katılım yapabilmeniz için KAYIT olmalısınız.
Yeni Başlık  Cevap Yaz
 Toplam 2 Sayfa:   Sayfa:   «ilk   <   1   [2] 
Cvp:
Yazan Cevap içeriği
Üye Profili boşluk
melnur
[ Gelenek ]
Kurucu
Varsayılan Kullanıcı Resmi
Kayıt Tarihi: 02.08.2013
İleti Sayısı: 10.954
Konum: İstanbul
Durum: Forumda Değil
İletişim E-Posta Gönder
| Özel ileti Gönder

50 kere teşekkür edildi.
36 kere teşekkür etti.
Cevap Yazan: melnur
Cevap Tarihi: 19.11.2021- 04:34


Konuyla doğrudan ilişkili bir başlık da burada var. Korkut Boratav'ın yazılarını okumak Çin konusunu anlamada yardımcı olacaktır.

http://www.solpaylasim.com/k1028-ckpnin-yol-haritasi-korkut-boratav.html



Cvp:
Yazan Cevap içeriği
Üye Profili boşluk
Proleter_Devrimci
[ Proleter_Devrimci ]

Kullanıcı Resmi
Kayıt Tarihi: 19.01.2019
İleti Sayısı: 132
Konum: Gizli
Durum: Forumda Değil
İletişim E-Posta Gönder
| Özel ileti Gönder

26 kere teşekkür edildi.
44 kere teşekkür etti.
Cevap Yazan: Proleter_Devrimci
Cevap Tarihi: 22.11.2021- 19:46


Korkut Boratav, Türkiye Sosyalist tarihi açısından önemli bir düşünürdür. Aynı zamanda önemli bir entelektüeldir. Fakat Çin konusunda belki geldiği Maoist gelenek sebebiyle fazla duygusal davrandığını düşünüyorum. 2018 yılında vefat eden Samir Amin'de benzer bir yaklaşımla, artık emperyal bir odak haline gelmiş Çin'den, devrimci bir potansiyel beklentisi içindeydi... Fakat Çin'in bazı devletçi önlemler alması, onun Sosyalizme doğru bir dönüş içerisinde olduğu anlamına gelmemektedir. Zaten günümüzde insanlık, son Korona salgınınında gösterdiği gibi tümüyle piyasa özgürlüğü etrafında şekillenen bir Kapitalizm içerisinde sorunlarını çözemez hale gelmiştir. Bu sebeple pek çok ülke, kısmide olsa kamucu politikalar izlemek zorunda kalmıştır. Yani Çin bu konuda yalnız başına değil. Fakat Kapitalizm içerisinde bu politikaların süreklilik kazanması ve genişlemesi mümkün değil. Zira sermaye, her türlü kısıtlamadan bağımsız bir piyasa düzeni isteyecektir. Bu sebeple söz konusu kısmi kamucu politikalar, Kapitalizmin içerisinde bulunduğu sorunlara çözüm üretemeyecektir.



Cvp:
Yazan Cevap içeriği
Üye Profili boşluk
melnur
[ Gelenek ]
Kurucu
Varsayılan Kullanıcı Resmi
Kayıt Tarihi: 02.08.2013
İleti Sayısı: 10.954
Konum: İstanbul
Durum: Forumda Değil
İletişim E-Posta Gönder
| Özel ileti Gönder

50 kere teşekkür edildi.
36 kere teşekkür etti.
Cevap Yazan: melnur
Cevap Tarihi: 24.11.2021- 06:06


Sn.proleter-devrimci arkadaş; birincisi Çin konusunda Boratav hocanın duygusal yorumlarda bulunduğunu söylemeniz, hocaya da pek yakışmıyor. ''Türkiye Sosyalist tarihi açısından önemli bir düşünür'' hocamızın daha önceki yazılarında Çin'in sosyalist bir ülke olmadıı yolunda kimi yorumları da bulunuyor ve sanırım bu yazlarını foruma da asmıştım. Korkut Boratav Çin konusunda handiyse bir uzman durumunda. Takip ediyor ve önüne gelen verilere göre de yorumlarda bulunuyor. Katılıp katılmamak anlaşılabilir bir şey ama sadece ''emperyalist bir ülke'' demek ve oradan yola çıkarak Çin konusunda kestirip atmak doğru bir siyasal tavır olmamalı... Kaldı ki, Çin'in emperyalist bir ülke olduğu konusunda hangi verilere sahibiz? Ya da bu yönde veriler varsa, nasıl bir analiz ve yorumla bu kadar keskin bir saptamada bulunuyoruz, bence burası da sorunlu bir yorum.

Çin bir buçuk milyarlık bir nüfusa sahip dev bir ülke. 194 yılından bu yana iktidarda da komünist bir parti var. Böyle bir ülkede ve üstelik köylülük niteliği de çok ağır basan bir ülkede sosyalist uygulamalarda bulunmak, hiç de kolay değil. O nüfusu beslemek, barınmasını sağlamak, sağlığıydı, eğitimiydi vb. gerçekten çok zor. Sosyalist kuruluş döneminde teoriden sapmalarda bulunmak, hatta ters düşmek, kısaca hatalar yapmak da pekala mümkün. Rusya'da Lenin'in başlatmak zorunda kaldığı NEP uygulamasını Çin'de çok daha kapsamlı olarak hayata geçirmek belki bir zorunluluktu. Bu uygulamanın getirdiği sosyalizme aykırılıklar da mevcut olabilir. Ama bütün verilere bakmak, incelemek ve sonra yorumlayıp bir şekilde bir kanıya ulaşmak daha ciddi yaklaşımlar gerektiriyor. Bence Korkut Boratav hoca da bunu yapıyor.

Çin konusunda hemen her konuda olduğu gibi kestirmezi ve kolaycı yaklaşımlardan uzak durmakta yarar var, gibime geliyor.



Cvp:
Yazan Cevap içeriği
Üye Profili boşluk
melnur
[ Gelenek ]
Kurucu
Varsayılan Kullanıcı Resmi
Kayıt Tarihi: 02.08.2013
İleti Sayısı: 10.954
Konum: İstanbul
Durum: Forumda Değil
İletişim E-Posta Gönder
| Özel ileti Gönder

50 kere teşekkür edildi.
36 kere teşekkür etti.
Cevap Yazan: melnur
Cevap Tarihi: 05.02.2022- 02:51


''Çin sosyalizmi'' konusunda Yunanistan Komünist Partisinin bir değerlendirmesi var SOLportal'da. Uzunca bir yazı ve ''Günümüzde Çin'in yaklaşımı'' ara başlığıyla bu konu özetlenmiş. Şöyle:

''Ayrıca, sosyalizmin ne olduğu konusundaki ideolojik–politik çatışma belirleyici öneme sahiptir. Sosyalizm kavramını çarpıtan partilerin sayısı az değildir. Birkaç yıl önce de “21. yüzyıl sosyalizmi” veya “refah sosyalizmi” ile ilgili çeşitli teoriler vardı; “radikal” olarak öne sürülen sloganlarla ve halkın aşırı yoksullaşmasını hafifletmeye yönelik önlemlerle kapitalist sistemi yönetmeye çalışan Latin Amerika’daki çeşitli sosyal demokrat hükümetler böyle adlandırılıyordu. Bugün dikkatler, “Çin’e özgü sosyalizmi” inşa ettiğini iddia eden Çin’e odaklanıyor. Ancak orada inşa edilenlerin sosyalizmle, sosyalizmin inşa ilkeleri ve yasalarıyla hiçbir ilgisi yok. Sosyalizm, üretim araçlarının toplumsallaşması, proletarya iktidarı, merkezi planlama anlamına gelir. Bunların hiçbiri, Çin Komünist Partisi’nin aracılığıyla Çin tekellerinin gelişmeleri belirlediği ve bu nedenle büyük sosyal eşitsizliklerin ve adaletsizliklerin ortaya çıktığı günümüz Çin’inde mevcut değildir. ''

https://haber.sol.org.tr/haber/makale-uluslararasi-komunist-harekette-ideolojik-politik-mucadelenin-taraflari-324481

KKE sosyalizm tanımlaması yaparken üretim   araçlarının toplumsallaştırılmasının gerektiğini de bir koşul olarak koymuş. Teorik açıdan kuşkusuz doğru ama ÇİN gibi geri kalmış bir köylü toplumunda ve nüfusun da bu denli   kalabalık olduğu koşullarda sermaye birikimi sağlayabilmek adına SSCB'deki NEP benzeri bir uygulamayı çok daha   yaygın bir şekilde uygulamada tutmak bana çok da mantıksız gelmiyor. Önemli olan bu uygulamayı sosyalist bir çerçevede ve denetlenebilir bir halde gerçekleştirmektir. Sanırım bu konuda ÇİN'de özellikle çocuk işçiliği konusunu da kapsayan sorunlar yaşanıyor.

Çin'e birkaç kez gittiğimi söylemiştim ve oradaki Çinli tercümanımıza bu konuyu sormuştum. Hem sosyalizm ve hem de bu özel şirketler nasıl birarada oluyor diye; yanıtı özellikle ihracat konusunda yabancıların devletle ilişki kurmasının zor olduğu ve bu yüzden ihracat yapmak koşuluyla özel şirketlere izin verildiğ yönündeydi. Yabana atılır bir açıklama değil. 90'lı yılların ortalarıydı ve kayıtlı 1.2 milyar nüfus vardı. İhracat yapmadan hem halkı doyurabilmek ve hem de sanayinin çarklarını döndürebimek pek mümkün gözükmüyor gelmişti bana. Ne var ki uygulamanın yarattığı sorunlar da göz ardı edilemezdi. Bölgeler arasında büyük bir dengesizlik oluşuyordu. Şang-Hay başta olmak üzere kimi merkezler gerçekten bizdeki Nişantaşı görünümündeyken kırsala yaklaşıldığnda bu görüntü hemen değişiyor ve farklı bir ''yoksulluk'' hemen göze çarpıyordu.

Geri kalmış bir köylü toplumunda, buna kapitalizm öncesi toplum da denilebilir, sosyalist kuruculuk kuşkusuz pekçok zorluk da içeriyor. Çin bence bu zorluğu yaşıyor. Sorunları çok fazla. ve bu sorunların üstesinden gelebilmek adına sermaye birikimine ihtiyaç duyuyor. Devletin yönlendirmesiyle kurulan bu özel şirketlerin varlığını bu zorunlulukla ilişkilendiremez miyiz? Ya da soruyu şöyle sorsak; NEP benzeri uygulamalarda bulunmadan sadece toplumsallaştırmayla böyle bir ülkede sanayiyi harekete geçirmek, o kalabalık nüfusun bütün gereksinimlerini karşılamak ve en önemlisi komünizm yolunda güvenli bir ilerleme sağlayabilmek mümkün olabilir mi?

Sosyalist devrim kapitalizmin pek de gelişmediği toplumlarda gerçekleştiğinde kapitalizmin gerçekleştirmesi gereken görevler sosyalizmin üzerinde kalıyor. NEP benzeri uygulamaların varlığı da sanırım bu nedenle bir zorunluluk haline geliyor.




Bu ileti en son melnur tarafından 05.02.2022- 02:53 tarihinde, toplamda 1 kez değiştirilmiştir.
Yeni Başlık  Cevap Yaz
 Toplam 2 Sayfa:   Sayfa:   «ilk   <   1   [2] 



Forum Ana Sayfası

 


 Bu konuyu 1 kişi görüntülüyor:  1 Misafir, 0 Üye
 Bu konuyu görüntüleyen üye yok.
Konuyu Sosyal Ortamda Paylas
Benzer konular
Başlık Yazan Cevap Gösterim Son ileti
Konu Klasör Doğu Perinçek yazdı: Çin sosyalist mi kapitalist mi? spartakus 3 5498 15.11.2021- 04:17
Konu Klasör Doğu Perincek'in yanlışı... melnur 0 2436 13.07.2019- 11:16
Konu Klasör Hangi Türkiye Hangi Ütopya: Kapitalist? Sosyalist? melnur 0 4602 05.10.2013- 18:00
Konu Klasör "Sosyalist" PERINCEK EFENDIDEN INCILER Alisan 2 4594 13.11.2016- 23:16
Konu Klasör İmamoğlu'nun Doğu Karadeniz gezisi... melnur 3 1205 01.06.2022- 08:14
Etiketler   Çin,   sosyalist,   kapitalist,   mi-Doğu,   Perincek
SOL PAYLAŞIM
Yasal Uyarı
Sitemiz Bir Paylasim Forum sitesidir Bu nedenle yazı, resim ve diğer materyaller sitemize kayıtlı üyelerimiz tarafından kontrol edilmeksizin eklenebilmektedir. Bu nedenden ötürü doğabilecek yasal sorumluluklar yazan kullanıcılara aittir. Sitemiz hak sahiplerinin şikayetleri doğrultusunda yazı ve materyalleri 48 Saat içerisinde sitemizden kaldırmaktadır.
Bildirimlerinizi info@solpaylasim.com adresine yollayabilirsiniz.
Forum Mobil RSS