SolPaylaşım  
Ana Sayfa  |  Yönetim Paneli  |  Üyeler  |  Giriş  |  Kayıt
 
OTURUYORSAN KALK; AYAKTAYSAN YÜRÜ; YÜRÜYORSAN KOŞ!
Yurt ve dünya sorunlarına soldan bakan dostlar HOŞGELDİNİZ .Foruma etkin katılım yapabilmeniz için KAYIT olmalısınız.
Yeni Başlık  Cevap Yaz
 Toplam 15 Sayfa:   Sayfa:   «ilk   <   9   10   11   [12]   13   14   15   >   son» 
Cvp:
Yazan Cevap içeriği
Üye Profili boşluk
melnur
[ Gelenek ]
Kurucu
Varsayılan Kullanıcı Resmi
Kayıt Tarihi: 02.08.2013
İleti Sayısı: 10.954
Konum: İstanbul
Durum: Forumda Değil
İletişim E-Posta Gönder
| Özel ileti Gönder

50 kere teşekkür edildi.
36 kere teşekkür etti.
Cevap Yazan: melnur
Cevap Tarihi: 18.05.2021- 00:50


Ekonomik destekten yoksun AKP'nin tam kapanması vaka sayısını 10 binlere düşürdü. Kapanma öncesi günlük vaka sayısı 60binlerdeydi, birkaç gündür 10-11 bin düzeyinde. 5 binin altına düşülmesi hedefleniyordu, olmadı. Olsaydı iyi olurdu kuşkusuz, ideal olanı, bilim insanlarının önerisi günlük binli sayılara düşmek olalı, ama...

Yeterli değil.
Pandemi konusunda tek başına çok anlamlı da değil.

Salgından kurtulabilmenin yolu aşılamadan geçtiği bir aşamaya geldik. Pek çok ülke hem test sayısında ve hem de aşılama konusunda bir hayli yo aldılar. Ortalama 1 milyonun üzerinde test yapılıyor, Almanya'da bu sayı 2.4 milyon. Aşılamada da bir hayli yol aldılar. Kendi toplumlarının asgari yarısı iki doz aşıyı gerçekleştirebildi. Bizde durum hiç de öyle değil. Pandemiyle mücadelede sınıfta kalıyoruz. 17-18 gün eve kapatıldık, vaka sayısı 60 binlerden 10 binlere düştü, şimdi normalleşmeye çalışırken bu veriler tekrar tersine işleyecek. İbre tekrar yukarılara çıkma eğilimine girecek. Çünkü...

Çünkü ortalıkta aşı yok.

Bakan bir ara günde 1 milyon kişiyi aşılayabilme kapasitesine sahibiz demişti, doğru da söylemişti Türkiye'de böyle bir altyapı var. Bir ara 600 bin kişiyi de bir günde aşılayabilmiştik. Ama şimdi neden yapamıyoruz? Çünkü aşı yok. Bir türlü aşıyı ülkeye getirecek bir anlaşma yapamıyoruz? Bugün bir siyasetçi yaptı hesabı; dozu 20 dolar olsa gereken asgari 150 milyon doz aşı için gerekli para en fazla 3 milyar dolar. İnsanın aklı almıyor, 3 milyar dolar bulunamadığı, aşı anlaşmalarına ayrılamadığı için yoğun bir aşı süreci başlatılamıyor ve sonuçta insanlarımız ölüyor!

Pandemi sürecinin üzerinden bir yıldan fazla bir zaman geçti. Bizim en büyük sorunumuz, bu süreci bu iktidar döneminde yaşıyor olmamızdır. Sadece beceriksizlik değil, sadece bilimi rehber edinme yöntemine sahip olmadıklarından da değil ve aynı zamanda sınıfsal tercihlerinden ötürü de bütün bu sıkıntıları yaşıyoruz. Geçilmeyen köprülere, yollara, şuraya buraya milyarlar akıtılırken halkımızın sağlık sorunlarını çözebilecek ve salgın konusunda onu daha dirençli yapacak aşı tedariki konusunda 3 milyar dolar bulamamanın başka nasıl bir nedeni olabilir ki!











Cvp:
Yazan Cevap içeriği
Üye Profili boşluk
melnur
[ Gelenek ]
Kurucu
Varsayılan Kullanıcı Resmi
Kayıt Tarihi: 02.08.2013
İleti Sayısı: 10.954
Konum: İstanbul
Durum: Forumda Değil
İletişim E-Posta Gönder
| Özel ileti Gönder

50 kere teşekkür edildi.
36 kere teşekkür etti.
Cevap Yazan: melnur
Cevap Tarihi: 20.05.2021- 01:06


  Bu yılın Mayıs ayı verilerine göre dünyada pandemi nedeniyle hayatını kaybedenlerin sayısı 3.5 milyonu aşmış durumda. Her ülkenin kendi koşullarına ve yönetim anlayışına uygun bir mücadele yöntemi sürdürülürken ölümler de hala devam ediyor. Kısa ve orta vadede bu salgının önünün alınması da o kadar kolay gözükmüyor. Peki neden? Biraz önce haberlerde izledim, NASA Mars'ta helikopter uçuruyor Çin de Mars'a bir robot indirdi. Öncesinde güneş sisteminin dışında uzay araçlarımız yol alıyor. Bilim ve teknolojik gelişim bu düzeydeyken bir salgın karşısında insanların çaresiz kalması ve yüzbinlerce, milyonlarca insanın hayatını kaybetmesi nasıl mümkün olabiliyor?

Çünkü ve ne yazık ki kapitalizmle yönetiliyoruz.
Kapitalizm...
Nedeni bu.
İnsanın insanı sömürmesine dayalı son sınıflı toplum...

Her şey bir yana, insan sağlığının bile bir meta konusu haline getirilmesi kapitalizmin, bu sınıflı toplumun ne kadar insanlık dışı bir toplumsal formasyon olduğunu ortaya koymuyor mu? İnsanlar ölüyor, milyonlarca insan hayatını kaybediyor ve gelişmiş ülkelerde bulunmuş olan aşının patenti diğerlerine verilsin mi, verilmesin mi tartışması bile yapılamıyor. Kapitalizmin mantığına aykırı çünkü. Patent sahibi olanlar olamayanlarla paylaşabilse, her ülke ona göre kendi aşısını üretmeye koyulsa... insanlar ölmeyecek, çaresizliğe sürüklenmeyecek, ölümlerin sonu alınabilecek...

Rosa Luksemburg tam 100 yıl öncesinde söylemişti, dünyanın geleceğinin ya sosyalizm ya barbarlık olacağını... Kehanet değildi, bilimsel bir öngörüydü. İnsan odaklı değil kar odaklı bir sistemin eninde sonunda toplum ve doğa üzerinde onulmaz yıkımlar yaratacağı gerçeğiydi karşı karşıya kaldığımız... Açlık, yokluk, savaş   toplumların hayatından bir türlü yok edilemezken şimdi bunlara bir de pandemi süreci eklenmişti. Sınıfsal gerçeklik toplumların yaşamlarını karartırken Rosa'nın söylediği gibi insanlığa barbarlığı dayatıyordu.

Ama işte, sorun biraz da büyük çoğunlukta...

yani bizde...
Bilmeden de olsa bu akıl dışı düzene rıza göstermemizde...

Nazım'ın dediği gibi:

''...bu dünyada, bu zulüm
senin sayende.
Ve açsak, yorgunsak, alkan içindeysek eğer
ve hâlâ şarabımızı vermek için üzüm gibi eziliyorsak
kabahat senin,
- demeğe de dilim varmıyor ama -
kabahatın çoğu senin, canım kardeşim!''




Bu ileti en son melnur tarafından 20.05.2021- 01:14 tarihinde, toplamda 1 kez değiştirilmiştir.
Cvp:
Yazan Cevap içeriği
Üye Profili boşluk
melnur
[ Gelenek ]
Kurucu
Varsayılan Kullanıcı Resmi
Kayıt Tarihi: 02.08.2013
İleti Sayısı: 10.954
Konum: İstanbul
Durum: Forumda Değil
İletişim E-Posta Gönder
| Özel ileti Gönder

50 kere teşekkür edildi.
36 kere teşekkür etti.
Cevap Yazan: melnur
Cevap Tarihi: 25.05.2021- 04:48


Ölüm sayıları hala çok yüksek de olsa vaka sayılarında tedrici bir düşüş devam ediyor. 18 günlük tam kapanmanın sonucu bu. Belki bir müddet daha devam eder. Bu arada aşılama konusunu da bir hızlandırabilsek   toplumsal bağışıklık yaratılarak söylendiği gibi sonbahara nispeten rahat girebiliriz Olmazsa, aşı konusundaki açıklamalar tıpkı önceki aşı söylemleri gibi gerçekleşmezse vaka sayıları yine artış eğilimi gösterecek ve sonbahara doğru yeni bir pik dalgasıyla da karşılaşmak mümkün hale gelecek.

Siyaset bu pandemi konusunda -hemen her konuda olduğu gibi- yetersizlikleri ve beceriksizlikleri oynadı. Çözüm de sır değildi oysa. Test yapılacak, aşı bulunacaktı. Ekonomik destekli tam kapanma ile birlikte bu süreci en iyi koşullarda atlatmamız sağlanabilirdi... Olmadı. Zaten olması da mümkün değildi. Ne rejimin donanımı ve ne de sınıfsal tercihleri bu sürece uygunluk gösteriyordu.

Dünün ''turkuaz tablosu''...


Resim Ekleme




Bu ileti en son melnur tarafından 25.05.2021- 04:48 tarihinde, toplamda 1 kez değiştirilmiştir.
Cvp:
Yazan Cevap içeriği
Üye Profili boşluk
melnur
[ Gelenek ]
Kurucu
Varsayılan Kullanıcı Resmi
Kayıt Tarihi: 02.08.2013
İleti Sayısı: 10.954
Konum: İstanbul
Durum: Forumda Değil
İletişim E-Posta Gönder
| Özel ileti Gönder

50 kere teşekkür edildi.
36 kere teşekkür etti.
Cevap Yazan: melnur
Cevap Tarihi: 01.06.2021- 02:37


Bugün 1 Haziran ve Cumhurbaşkanı Erdoğan dün akşam ''normalleşme'' adımlarını açıkladı. Yemek yenilen yerler belirli kısıtlarla açılıyor. Cumartesi günlerindeki sokağa çıkma yasağı da kalkıyor ve pazar günkü yasak devam ediyor. Test sayısını hala yukarılara çekemedik, aşı konusunda da pek ilerleme sağlamadık. İki doz aşıyı toplumun yüzde yirmisine bile yapamadık. Peki o zaman bu normalleşme adımları neden? İki metrelik mesafe korunursa maske bile takmaya gerek yokmuş!

Pandemi'nin etkisi hala yüksek. Covid19 değişim geçiriyor, Hindistan varyantı olarak adlandırılan daha tehlikeli bir türü de ortaya çıkmışken ''turizm sezonu normallerine'' çok da kapılmamakta yarar var. Test sayısını arttırmadıkça ve aşılama konusunda topumun asgari yüzde seksenini aşılayamadıktan sonra salgının etkisinden ve tehlikesinden sıyrılmak o kadar kolay değil. Avrupa'da yaz sonu için üçüncü pik korkusu varken, ve ülkede veriler ne gösterirse göstersin salgının önü alınamamışken, böyle, birdenbire normalleştik zannıyla önlemleri terketme yönünde adımlar atmak birazdan da   acelecilik gibi geliyor bana.

Aşılama konusu hızlanmalı...
Maske, mesafe ve hijyen konusu da asla ihmal edilmemeli.
Daha korunaklı günler için gerekirse bu yaz da bir ölçüde sıkıtı çekmeyi göze almalı...

Bu salgının gerçekten hiç şakası yok.



Cvp:
Yazan Cevap içeriği
Üye Profili boşluk
melnur
[ Gelenek ]
Kurucu
Varsayılan Kullanıcı Resmi
Kayıt Tarihi: 02.08.2013
İleti Sayısı: 10.954
Konum: İstanbul
Durum: Forumda Değil
İletişim E-Posta Gönder
| Özel ileti Gönder

50 kere teşekkür edildi.
36 kere teşekkür etti.
Cevap Yazan: melnur
Cevap Tarihi: 28.06.2021- 04:35


Haziran ayının da sonuna geldik. ( Zaman uçup gidiyor.) 1 Temmuz'da bütün Corona yasakları sona erecek. Şöyle ağız tadıyla bir yaz mevsimi geçireceğiz, turizm sezonunun hakkını vereceğiz. Artık bu yaz sıcaklarında evde kalmak da yok. Normalleşeceğiz, her şey normale dönecek!

Siyasi iktidar öyle karar aldı. Öyle söylüyor. Öyle yapacak, yaptıracak.

Dünya sağlık Örgütü ise uyarı üstüne uyarı yapıyor. Bu corona illetinin yarattığı tehlike hala geçmiş değil. Virüs sürekli evrim geçiriyor, başkalaşıyor ve daha tehlikeli bir yapıya bürünüyor. Şimdi de Delta virüsü ortaya çıktı ve hatta bunun bir de +'sı var. Daha bulaşıcıymış ve daha öldürücüymüş. Bu salgın illeti minimalize olmadıktan sonra önlemlerin aynı ciddiyetle sürdürülmesi gerektiği uyarısında bulunuyorlar.

Ama bize 1 Temmuz'da her şey normalleşecek. Hatta maske bile kimi koşullarda takılmayacakmış!
Yanlış üzerine yanlış.
Neyi doğru yaptılar ki bu güne kadar, bu kararları doğru olsun?

Yandaş medya da üzerine düşeni yapıyor. Şimdi de 54 milyon kişinin iki doz aşıyı tamamladığını yazıp çiziyorlar. Bakan'ın açıklamalarında bir düzeltme yok. Gerçek böyle değil. İki doz aşı yaklaşık 15 milyon kişiye uygulanmış. Bunun dışında tek doz aşı da yaklaşık 17-18 milyon kişiye yapılmış. Toplumun yüzde 20'si ancak iki doz aşı olmuş. Daha işin başındayız. Corona illetinden ''tam korunma'' ancak yüzde 70-80'inin 2 doz aşı olmasıyla mümkünken, yüzde yirmilik bir oranla normalleşme adımları atmak, bu yaz mevsimi süresince başka bir pik seviyesinin önünü açmaktır.

Yine, yeniden, para gelsin, turizm sezonu hareketli geçsin de, sonrasında ne olursa olsun yaklaşımı.
Tüccar mantığı!
Zaten bu mantıkla, bu günlere gelmedik mi?
Kapıda devasa bir İstanbul depremi gerçeği varken, salgın sürecinde insanlarımızın yoksulluğu daha da artmışken, ''inadına kanal İstanbul'u yapacağız'' diyen bir anlayıştan başka bir siyaset beklentisi içine girmek mümkün mü?



Cvp:
Yazan Cevap içeriği
Üye Profili boşluk
Proleter_Devrimci
[ Proleter_Devrimci ]

Kullanıcı Resmi
Kayıt Tarihi: 19.01.2019
İleti Sayısı: 132
Konum: Gizli
Durum: Forumda Değil
İletişim E-Posta Gönder
| Özel ileti Gönder

26 kere teşekkür edildi.
44 kere teşekkür etti.
Cevap Yazan: Proleter_Devrimci
Cevap Tarihi: 29.06.2021- 00:19


Korona virüs salgını ve pandemi süreci bize insanlığın, piyasa ekonomisi vasıtasıyla ciddi problemleri aşamayacağı gerçeğini gösterdi. Bu açıdan insanlık tarihi açısından önemli bir deneyim oldu. Aynı şekilde kamuculuğun modası geçmiş bir kavram değil, bu tür toplumsal krizlerde önemi daha iyi anlaşılan bir değer olduğunu gösterdi. Piyasa ekonomisi, yaşanan bu salgında tam anlamıyla sınıfta kaldı. İnsanlığın piyasa ekonomisi vasıtasıyla çözemeyeceği toplumsal felaketlerin olduğu gerçeğini gösterdi. Bu açıdan yaşanan bu acı trajedi, aynı zamanda bazı gerçeklerin çıplak gözle görülebilmesini sağladı. Tümüyle kâr anlayışı etrafında dönen bir sağlık sistemi, insanın en temel ihtiyacı olan sağlık ve yaşama ihtiyacını elbette karşılayamazdı. Aslında Sol'un yaşanan bu dönemde Kapitalizmin ve serbest piyasa ekonomisinin bu acizliğini daha iyi bir şekilde teşhir etmesi gerekir. İnsanlığın, insanca yaşayabilmesi için Sosyalizm'e ihtiyacı var.







Bu ileti en son Proleter_Devrimci tarafından 29.06.2021- 00:19 tarihinde, toplamda 1 kez değiştirilmiştir.
Cvp:
Yazan Cevap içeriği
Üye Profili boşluk
melnur
[ Gelenek ]
Kurucu
Varsayılan Kullanıcı Resmi
Kayıt Tarihi: 02.08.2013
İleti Sayısı: 10.954
Konum: İstanbul
Durum: Forumda Değil
İletişim E-Posta Gönder
| Özel ileti Gönder

50 kere teşekkür edildi.
36 kere teşekkür etti.
Cevap Yazan: melnur
Cevap Tarihi: 03.07.2021- 23:59


Temmuz ayının ilk günleri, yasaklar kalktı, aylardır bu yasaklar yüzünden bunalmış toplum da iyice bir rahatladı. Bir iki gündür görüyorum insanlar zaten mesafe konusuna pek dikkat etmiyorlardı, yine aynı, ve ayrıca maske takma konusunda da gereken özen gösterilmiyor. Sanki corona illetini yendik, sanki bu virüs bütün etkisini yitirdi ve sanki bu salgına bulaş ortadan kalktı ve sanki hastalık ve hatta ölüm riski ortadan kalktı!

Öyle değil.


Belki her zamankinden daha fazla özen göstermeli ve dikkat etmeliyiz. Bu covid19 mikrobu sürekli değişim geçiriyor. Daha tehlikeli bir hal alıyor, daha öldürücü olabiliyor ve alınan önlemleri boşa düşürecek bir genetik değişim içine girebiliyor. Delta varyantından sonra bir de bunun+'sı ortaya çıktı. Daha çabuk bulaşabiliyor ve daha tehlikeli.

Siyasal iktidar yine acele etti, yeterli önlem almadan bir büyük normalleşme adımı attı. Aşı da önceki aylara nazaran biraz daha yaygın...Ama hala yetersiz bir noktadayız. Sinovac aşısının bu delta varyantına karşı çok da etkili olmadığı ortaya çıkınca 50 yaş üstüne bir üçüncü doz vurulmak zorunda kalındı. Toplumun çok büyük çoğunluğu iki ya da tek sinovac aşısı olmuştu. Daha dirençli olunabilmesi için Biontec'e ihtiyaç var. Her şey bir yana iki doz aşı zaten yeteri oranda yapılmamışken, sanırım yüzde otuz bile değil, bir de bu yeni durum, bu varyantın özelliği bu kadar abuk ve hızlı bir normalleşme adımının önüne geçmeli ve engelleyici bir faktör olabilmeliydi.

Olmadı.


Umarım bu süreç kısa sürede bir dördüncü pik'e yol açmaz.
Umarım.



Cvp:
Yazan Cevap içeriği
Üye Profili boşluk
melnur
[ Gelenek ]
Kurucu
Varsayılan Kullanıcı Resmi
Kayıt Tarihi: 02.08.2013
İleti Sayısı: 10.954
Konum: İstanbul
Durum: Forumda Değil
İletişim E-Posta Gönder
| Özel ileti Gönder

50 kere teşekkür edildi.
36 kere teşekkür etti.
Cevap Yazan: melnur
Cevap Tarihi: 24.07.2021- 02:20


Saray rejiminin beceriksizliği ve zamansız bir normalleşmeyle birlikte daha on gün önce 5 binin altına düşmüş olan günlük vaka sayısını tekrardan 11 binin üzerine çıkmasına neden oldu. İnsanın inanası gelmiyor, bir ülkede toplumun asgari yüzde 70-80'i aşılanmadan tedrici normalleşme adımlarının atılmaması gerçeği varken, aşılama konusunda yüzde 25-30'lara zar zor gelmişken bütünüyle bir normalleşme kararının çıkması salgın için yeni bir pik dalgasına davetiye çıkarmak anlamına geliyordu. Öyle de oldu, oluyor. Toplum sağlığı yerine birilerinin para kazanması ve turizm sezonunu bu şekilde değerlendirme hedefi beklenen sonuçları vermeye başladı. Evet, günlük vaka sayısı tehlike sinyalleri veriyor.

Ve üstelik insanlarımıza uygulanan aşı, ÇİN'in sinovac aşısı ve Covid 19'un Alfa varyantına göre formüle edilmiş. Virüs değişim gösterdiğinde, başka bir varyant haline geldiğinde nasıl bir tepki göstereceği de aşağı yukarı belliydi. Bu aşı yeni yeni ortaya çıkıp yaygınlık kazanan Delta varyantına göre çok etkili değil Belliydi, bilim adamları uyarıyordu. Çinli yetkililer iki doz sinovac aşısı olanların bu salgın illetinden korunabilmesi için ayrıca bir üçüncü doz olarak Biontech aşısını öneriyorlar. Biz ne yaptık, iki doz Sinovac olanların yüzdesi daha 30'lardayken normalleşme kararı aldık. Bir yıldır çeşitli kısıtlamalar altında olan halkımız da böyle karar karşısında iyice açılıp saçıldı ve olanlar oldu, oluyor.

Film tekrar başa mı sarılacak?
Çok değil, bir iki hafta sonra bu bayram tatilinin de sonuçlarını alacağız. Günlük vaka sayısı daha da artacak; evet, muhtemelen böyle olacak. Sonra? Ne yapacağız?
Tekrardan, bir yıl boyunca uygulamaya çalıştığımız   yasaklı günler geri mi gelecek?




Yeni Başlık  Cevap Yaz
 Toplam 15 Sayfa:   Sayfa:   «ilk   <   9   10   11   [12]   13   14   15   >   son» 



Forum Ana Sayfası

 


 Bu konuyu 2 kişi görüntülüyor:  2 Misafir, 0 Üye
 Bu konuyu görüntüleyen üye yok.
Konuyu Sosyal Ortamda Paylas
Benzer konular
Başlık Yazan Cevap Gösterim Son ileti
Konu Klasör 'Adnan Oktar vakası bilimsel bir suçtur' melnur 1 2298 28.10.2020- 03:17
Konu Klasör 'Gezi Davası' görüldü: Tüm sanıklar için beraat kararı... melnur 2 2220 22.02.2020- 19:18
Etiketler   Türkiyede,   ilk,   koronavirüs,   vakası,   görüldü.
SOL PAYLAŞIM
Yasal Uyarı
Sitemiz Bir Paylasim Forum sitesidir Bu nedenle yazı, resim ve diğer materyaller sitemize kayıtlı üyelerimiz tarafından kontrol edilmeksizin eklenebilmektedir. Bu nedenden ötürü doğabilecek yasal sorumluluklar yazan kullanıcılara aittir. Sitemiz hak sahiplerinin şikayetleri doğrultusunda yazı ve materyalleri 48 Saat içerisinde sitemizden kaldırmaktadır.
Bildirimlerinizi info@solpaylasim.com adresine yollayabilirsiniz.
Forum Mobil RSS