SolPaylaşım  
Ana Sayfa  |  Yönetim Paneli  |  Üyeler  |  Giriş  |  Kayıt
 
OTURUYORSAN KALK; AYAKTAYSAN YÜRÜ; YÜRÜYORSAN KOŞ!
Yurt ve dünya sorunlarına soldan bakan dostlar HOŞGELDİNİZ .Foruma etkin katılım yapabilmeniz için KAYIT olmalısınız.
Yeni Başlık  Cevap Yaz
BHÇ'de ışıktan madde yaratıldı...           (gösterim sayısı: 1.313)
Yazan Konu içeriği
Üye Profili boşluk
melnur
[ Gelenek ]
Kurucu
Varsayılan Kullanıcı Resmi
Kayıt Tarihi: 02.08.2013
İleti Sayısı: 11.004
Konum: İstanbul
Durum: Forumda Değil
İletişim E-Posta Gönder
| Özel ileti Gönder

36 kere teşekkür etti.
50 kere teşekkür edildi.
Konu Yazan: melnur
Konu Tarihi: 07.06.2021- 20:13


Büyük Hadron Çarpıştırıcısı ile Işıktan Madde Yaratıldı!

CERN'de, Elektromanyetik Alanların Çarpışması Sonucu W Parçacıkları Oluştu! Bu Nasıl Oluyor?


Büyük Hadron Çarpıştırıcısı (BHÇ), Albert Einstein'ın meşhur E=mc2E=mc^2E=mc denklemi ile oynayarak, maddeyi enerjiye ve sonrasında o enerjiyi de tekrardan farklı madde türlerine çeviriyor. Ama nadiren de olsa, ilk aşamayı atlayıp, saf enerjiyi elektromanyetik dalga formunda birbiriyle çarpıştırarak madde yaratabiliyor.

2019'da BHÇ'nin ATLAS deneyi, iki fotonun (yani ışık parçacığının) birbirinden sekerek iki yeni foton oluşturabildiğini gözlemişti.[1] 2020'de ise araştırmacılar, bu deneyi bir adım öteye götürerek, fotonların birbirine kaynaşmasını ve daha ilginç bir şeye dönüşmesini gözlediler: W bozonlarına, yani zayıf kuvveti taşıyan parçacıklara. Bu parçacıklar, nükleer bozunmayı yöneten parçacıklardır.

Araştırma, sadece BHÇ içindeki süreçleri yöneten merkezi konsepti, yani enerji ve maddenin aynı paranın iki yüzü olduğu gerçeğini aydınlatmakla kalmıyor; aynı zamanda, bizim gündelik yaşamlarımızda birbirinden ayrı gibi gözüken kuvvetlerin (örneğin elektromanyetizma ile zayıf kuvvetin) aslında birleşik olduğunu doğruluyor.

Kütlesizden, Kütleye...

Eğer foton çarpıştırma deneyini evinizde deneyecek olursanız, mesela iki lazer ışınını birbirine doğrultacak olursanız, yeni ve büyük kütleli herhangi bir parçacık yaratamayacaksınız. Bunun yerine göreceğiniz, iki lazer ışınının birbirinden geçtiği bölgede daha güçlü bir ışık ışını yaratmak olacaktır. ABD Enerji Bakanlığı'na bağlı Berkeley Ulusal Laboratuvarı araştırmacılarından Simone Pagan Griso şöyle diyor:

''Eğer geri gidip, Maxwell'in klasik elektromanyetizma denklemlerine bakacak olursanız, birbiriyle çarpışan iki dalganın daha da büyük bir dalga yarattığını görürsünüz. ATLAS tarafından gözlenen bu iki fenomeni, yalnızca Maxwell'in denklemlerini özel görelilik ve kuantum mekaniği ile birleştirerek, kuantum elektrodinamik teorisi isimli bir teori altında değerlendirirsek görebiliyoruz.''


(2018 yılına ait bir ATLAS deney posteri. İki fotonun çarpışmasından bir çift W bozonu oluştuğunu, sonrasında bu bozunun bir müon ve bir elektrona (ki bunları gözlemeyi başardık) ve nötrinolara (bunları henüz gözleyemedik) bozunduğunu gösteriyor.)

CERN'ün hızlandırıcı kompeksi içerisinde protonlar, ışık hızına yakın hızlarda hareket ettiriliyorlar. Normalde küresel olan formları, hareketin olduğu yöne bağlı olarak yassılaşıyor, çünkü BHÇ içindeki deneylerde, klasik hareket yasalarının yerini görelilik teorisi alıyor. Birbirine doğru hareket eden protonlar, birbirlerini sıkıştırılmış pankekler gibi "görüyorlar" ve etraflarında eşit derecede sıkıştırılmış bir elektromanyetik alan olduğunu "görüyorlar" (protonlar yüklüdür ve tüm yüklü parçacıkların elektromanyetik bir alanı vardır). BHÇ'nın enerjisi, bu uzunluk sıkışması ile birleştirildiğinde, protonların elektromanyetik alanlarını 7500 kat kadar arttırıyor.

Protonlar birbirlerini yalayıp geçtiklerinde, sıkıştırılmış elektromanyetik alanları birbiriyle çakışıyor. Bu alanlar, düşük enerjilerde gördüğümüz "güçlendirici" etkiye sahip olmak yerine, kuantum elektrodinamiğince belirlenen kurallara uyuyor. Bu yeni yasalar ışığında, bu iki alan birleşerek, E=mc2E=mc^2E=mc
  denklemindeki EEE'yi oluşturuyorlar. ATLAS deneyinin ABD'deki başkanlığına ev sahipliği yapan ve Enerji Bakanlığı'nın Bilim Ofisi tarafından fonlanan Brookhaven Ulusal Laboratuvarı'ndan araştırmacı Alessandro Tricoli şöyle diyor:

''Eğer E=mc2E=mc^2E=mc denklemini sağdan sola okuyacak olursanız, küçük miktarda bir kütlenin devasa bir enerji üretebildiğini görürsünüz, çünkü c2c^2c   sabiti, ışık hızının karesidir. Ama eğer denkleme öteki taraftan, yani soldan sağa bakacak olursanız, çok fazla miktarda enerjinin çok ufak bir kütle yaratabildiğini görürsünüz.''

BHÇ, Dünya üzerinde enerjik fotonları üretip çarpıştırabilen birkaç araştırma laboratuvarından birisi ve bilim insanlarının, fotonların birleşip de W bozonları ürettiklerini gördükleri tek yer de burası.

Kuvvetlerin Birliği

Yüksek enerjili fotonlardan W bozonlarının oluşumu, Sheldon Glashıw, Abdus Salam ve Steven Weinberg'ün 1979 Nobel Fizik Ödülü'nü kazanmalarına neden olan keşiflerinin önemini vurguluyor: Yüksek enerjilerde, elektromanyetizma ile zayıf kuvvet, tek bir kuvvettir.

Elektrik ve manyetizma genellikle ayrı kuvvetlermiş gibi düşünülür. Genellikle bir buzdolabı mıknatısına dokunduğumuzda çarpılmayı beklemeyiz. Işık saçan ampuller de genellikle buzdolabının kapağına yapışmazlar. Bu durumda neden elektrik istasyonlarında "yüksek manyetik alan" uyarıları yapılıyor? Tricoli şöyle açıklıyor:

''Bir mıknatıs, elektromanyetizmanın alabileceği formlardan sadece birisidir. Elektrik de diğeridir. Ama her şeyi mümkün kılan, elektromanyetik dalgalardır. Bu birlikteliği, gündelik teknolojilerimizde de görürüz. Cep telefonlarımız, elektromanyetik dalgalar sayesinde iletişim kurarlar.''

Aşırı yüksek enerjilerde, birleşik bir kuvvet olan elektromanyetizmaya bir diğer kuvvet katılır: zayıf kuvvet. Zayıf kuvvet, Güneş'imizin var olmasını sağlayan hidrojen-helyum dönüşümü ve radyoaktif atomların bozunması da dahil olmak üzere nükleer tepkimeleri yöneten kuvvettir.

Tıpkı fotonların elektromanyetik kuvvetleri taşıması gibi, W ve Z bozonları da zayıf kuvveti taşır. Fotonların BHÇ içinde çarpışması sonucu W bozonlarının oluşma nedeni, yüksek enerjilerde, bu kuvvetlerin birleşerek elektrozayıf kuvveti oluşturmasıdır. Griso, şöyle anlatıyor:

''Hem fotonlar hem de W bozonları kuvvet taşıyıcılarıdır. Her ikisi de elektrozayıf kuvveti taşırlar. Bu olgunun yaşanıyor olmasının ana nedeni, doğanın kuantum mekaniksel bir yapıya sahip olmasıdır.''

https://evrimagaci.org/buyuk-hadron-carpistiricisi-ile-isiktan-madde-yaratildi-9330?utm_source=evrimagaci&utm_medium=social&utm_campaign=as-onesignal#




Bu ileti en son melnur tarafından 07.06.2021- 20:14 tarihinde, toplamda 1 kez değiştirilmiştir.
Cvp:
Yazan Cevap içeriği
Üye Profili boşluk
melnur
[ Gelenek ]
Kurucu
Varsayılan Kullanıcı Resmi
Kayıt Tarihi: 02.08.2013
İleti Sayısı: 11.004
Konum: İstanbul
Durum: Forumda Değil
İletişim E-Posta Gönder
| Özel ileti Gönder

50 kere teşekkür edildi.
36 kere teşekkür etti.
Cevap Yazan: melnur
Cevap Tarihi: 21.06.2021- 03:25


Özetle, Büyük Hadron Çarpıştırıcısı'nda yapılan işlem kütlesiz maddeden kütleye sahip bir maddenin ortaya çıkarılmasıdır. Atom altı parçacıklarda kütlenin nasıl ortaya çıktığı, başka bir deyişle maddenin nasıl kütle kazandığı önemliydi. Böylelikle Standart model'in önemli bir gizemi çözülecek ve Big Bang'in başlangıçtaki hikayesi daha bir anlam kazanacaktı. Sanırım bilim insanları bu sorunun yanıtını buldular.

Not olsun; madde fizikte kütlesel olanın tanımıdır. Atom altı parçacıklarda kütlesiz olanların ortaya çıkması ve sürekliliği bir kargaşaya yol açmıştı. İlginç bir şekilde bu kaotik yapıya çözüm bulan Lenin'dir. Lenin maddeyi sadece kütlesel olan olarak değil, ''dışımızda var olan her şey'' olarak tanımlamıştır. Bu yüzden BHÇ'deki işlemi kütlesiz maddenin kütleli maddeye dönüşümü olarak tanımlamak hiç de yanlış değildir.

Asıl soru şu olabilir mi? Madde atom altı parçacıklarda kütlesiz olarak varlığını sürdürüyorsa, bir yerden sonra daha ''basit'' bir yapıyla varlığını ortaya koyuyor demektir. O basit yapı ya da maddenin asal olanı nedir, nasıl ortaya çıkıyor? Sanırım iş buraya gidiyor Belki de bilim insanları çoktan bu soruların yanıtının arayışı içindeler. Şöyle yaklaşılabilir mi, bilmiyorum: Asal olan, yani, artık bölünemeyecek olan hep vardı, hep var. Zihnimiz bir şekilde alıştırıldı, ''öncesinde ne var, ne vardı?'' diye sorup duruyoruz, öncesi olmayan, hep var olan bir şey, ya da bir süreç olamaz mı?

Bir kuantum salınımı...

Her şey bir şeyle başlamadı.
Bir şey hep var, vardı.
O şey zaman içinde sürekli dönüşüyor.
Bir şey sürekli var oluyor,
Ve sonra yok oluyor.
Aynı anda ve birbirine içkinler..
Birbirlerini içeriyorlar.

Var olmanın yok olmakla birlikteliği...
Kısaca...
Diyalektik.



Yeni Başlık  Cevap Yaz



Forum Ana Sayfası

 


 Bu konuyu 1 kişi görüntülüyor:  1 Misafir, 0 Üye
 Bu konuyu görüntüleyen üye yok.
Konuyu Sosyal Ortamda Paylas
Benzer konular
Başlık Yazan Cevap Gösterim Son ileti
Konu Klasör Yaratılış teorisi biyoloji kitabında... melnur 1 149 10.03.2024- 08:22
Konu Klasör Madde ve Sonsuzluk melnur 17 11616 22.03.2024- 02:18
Konu Klasör Kemal Okuyan-9 Madde’de Diyanet melnur 0 2887 04.08.2017- 18:39
Konu Klasör Orhan Kemal'in evi bakımsızlıktan yıkılmak üzere... melnur 1 2407 27.01.2020- 08:12
Konu Klasör Bilimsel sosyalizme dair ya da ''Cin şişeden çıktıktan sonra''.. melnur 1 1098 07.07.2022- 05:45
Etiketler   BHÇde,   ışıktan,   madde,   yaratıldı.
SOL PAYLAŞIM
Yasal Uyarı
Sitemiz Bir Paylasim Forum sitesidir Bu nedenle yazı, resim ve diğer materyaller sitemize kayıtlı üyelerimiz tarafından kontrol edilmeksizin eklenebilmektedir. Bu nedenden ötürü doğabilecek yasal sorumluluklar yazan kullanıcılara aittir. Sitemiz hak sahiplerinin şikayetleri doğrultusunda yazı ve materyalleri 48 Saat içerisinde sitemizden kaldırmaktadır.
Bildirimlerinizi info@solpaylasim.com adresine yollayabilirsiniz.
Forum Mobil RSS