SolPaylaşım  
Ana Sayfa  |  Yönetim Paneli  |  Üyeler  |  Giriş  |  Kayıt
 
OTURUYORSAN KALK; AYAKTAYSAN YÜRÜ; YÜRÜYORSAN KOŞ!
Yurt ve dünya sorunlarına soldan bakan dostlar HOŞGELDİNİZ .Foruma etkin katılım yapabilmeniz için KAYIT olmalısınız.
Yeni Başlık  Cevap Yaz
 Toplam 4 Sayfa:   Sayfa:   «ilk   <   1   2   [3]   4   >   son» 
Cvp:
Yazan Cevap içeriği
Üye Profili boşluk
melnur
[ Gelenek ]
Kurucu
Varsayılan Kullanıcı Resmi
Kayıt Tarihi: 02.08.2013
İleti Sayısı: 11.006
Konum: İstanbul
Durum: Forumda Değil
İletişim E-Posta Gönder
| Özel ileti Gönder

50 kere teşekkür edildi.
36 kere teşekkür etti.
Cevap Yazan: melnur
Cevap Tarihi: 18.10.2023- 06:11


Özgürlük Yürüyüşü'nün 17. günü sona erdi

TİP Genel Başkanı Baş, “Filistin’e özgürlük” için yürüdüğünü açıkladı.

Resim Ekleme

Türkiye İşçi Partisi (TİP) Genel Başkanı Erkan Baş’ın, partisinin Hatay Milletvekili Can Atalay ve Gezi tutsaklarının hukuksuz şekilde tahliye edilmemesine karşı Hatay'dan başlattığı ve Ankara'da sona ermesi planlanan Özgürlük Yürüyüşü'nün 17. günü sona erdi.

Yürüyüşün dün tamamlanan ve Dünya Gıda Günü’ne denk gelen 16. gününde, neoliberal politikaların yarattığı açlık, yokluk ve yoksulluğa karşı yürüyen Erkan Baş, bugünkü yürüyüşüne ise Konya’nın Karatay ilçesine bağlı Obruk Köyünden başladı.

‘FİLİSTİN HALKININ VE BARIŞ MÜCADELESİ VEREN BİNLERCE İSRAİLLİNİN SESİ OLMAK ZORUNDAYIZ’

Erkan Baş’ın, Özgürlük Yürüyüşü’nün 17. Gününe başlarken yaptığı değerlendirme şu şekilde:

“Değerli yurttaşlar, Özgürlük Yürüyüşü’müzün 17. gününden herkese günaydın, selamlarımızı ve sevgilerimizi iletiyoruz. 70 yılı aşkın bir süredir Siyonist işgalle pençeleşen Filistin'e ve Filistin halkına özgürlük için yürüyoruz bugün.

Filistinlilerin toprakları işgal edildi. Dünyanın dört bir yanına sürülmüş Filistinliler ülkelerine dönemiyor. Filistinliler ilaç, gıda gibi en temel insani ihtiyaçlarına bile erişemiyor. Gazze halkı, 2 milyon insan yıllardır bir açık hava hapishanesinde yaşadıkları yetmiyormuş gibi İsrail'in hastanelere, çocuklara yönelik kimyasal saldırılarıyla savaş suçlarının muhatabı oluyor. Toplu bir sürgün ve katliam amacı taşıyan bu saldırılar karşısında Filistin halkının ve İsrailli barış mücadelesi veren binlerce insanın sesi olmak zorundayız.

‘İŞGALE KARŞI DİRENİŞİN YANINDAYIZ, FİLİSTİN HALKININ YANINDAYIZ’

Saray iktidarı göstermelik Filistin yanlısı açıklamalar yaparak bir yandan da İsrail'le ticari ortaklığını hız kesmeden sürdürerek suyu bulandırmanın peşinde. Filistin için samimi tavır, tam da bugün İsrail'le yapılan anlaşmaları feshetmek, ilişkileri dondurmaktır. Açık bir katliama girişmiş İsrail Büyükelçisine uyarı nota verildi de bizim mi haberimiz olmadı. İsrail'in yıllardır sürdürdüğü işgal ve katliamların da kimler tarafından desteklendiğini hepimiz biliyoruz.

Bu yüzden 50 yıldır dünyanın ve ülkemizin solcuları, sosyalistleri Amerikan emperyalizmine ve İsrail işgaline karşı Filistin'i yılmadan, usanmadan savunuyor. Kiminle yan yana geleceğimizi, kiminle yan yana gelmeyeceğimizi de çok iyi biliyoruz. Hiçbir sivil ölümüyle, savaş suçuyla yan yana gelmedik, gelmeyeceğiz. Bizim yerimiz yıllardır Filistin halkının özgürlük için verdiği onurlu direnişin, dini, dili, ırkı ne olursa olsun barış isteyen bölge halklarının yanıdır. Biz işgale karşı direnişin yanındayız. Filistin yanındayız. Bir adım dahi geri atlıyoruz. Yaşasın Filistin halkının özgürlük mücadelesi! Yaşasın halkların barış ve özgürlük yürüyüşü!”

'GAZZE HALKININ SESİNİN YÜKSELTMEYE ÇALIŞTIK'

Filistin halkına özgürlük için yürüdüğünü açıklayan Erkan Baş, yürüyüşün 17. gününü Aksaray'ın Taşpınar ilçesinde sonlandırdı. Baş, yürüyüşün sona ermesinin ardından yaptığı değerlendirmede "Bugün sabah ilan ettiğimiz gibi Filistin'in özgürlüğü için yürüdük. Abluk altındaki, işgal altındaki, saldırı altındaki Gazze halkının sesini yükseltmeye çalıştık" ifadelerini kullandı.

Gazzelilerin sözünü kendilerinin söylemesine vesile olmak üzere Gazze’deki Al Awda Hastanesi Genel Müdürü Ahmed Muhanna ile çevrimiçi görüşen Baş, "Akşam saatlerinde Gazze'de bulunan Al Awda Hastanesi'nden Genel Müdür Doktor Ahmet Muhanna ile bir online bağlantı gerçekleştirdik. Türkiye halklarının destek ve dayanışma mesajlarını ilettik. Duygularımızı paylaştık. Kendilerinin bir hastanede, işgal altındaki bir kentte, saldırı altındaki bir kentte, bir hastanede yaşadıklarını kendilerinin anlatmasını rica ettik ve bunları kayıt altına aldık. Bu yüzden bugün Filistinliler doğrudan kendi yaşadıklarını kendileri Türkiye halkıyla paylaşsınlar istediğimiz için sözü Gazze'ye bırakıyoruz" şeklinde konuştu.

'YILMADAN AYAKTA DURMAYA, DİRENMEYE DEVAM EDECEĞİZ'

Baş ile görüşen ve İsaril'in sivillere yönelik saldırılarının yarattığı ağır yıkımı anlatan Al Awda Hastanesi Genel Müdürü Doktor Ahmet Muhanna, "Hiçbir baskıya, tehdide ve tehlikeye aldırış etmeden işimizin başında duracağız. Yapılan bu baskılara karşı 10 gündür ayakta duruyoruz ve yılmadan ayakta durmaya, direnmeye devam edeceğiz. Bize yardımcı olmaya çalışan belediye araçlarına yapılan saldırılar da işimizi daha da zorlaştırıyor. Ve bu füze saldırıları insanlardaki hastalığı farklı boyutlara taşıyor" ifadelerini kullandı.

https://www.ilerihaber.org/icerik/ozgurluk-yuruyusunun-17-gunu-sona-erdi-160161



Cvp:
Yazan Cevap içeriği
Üye Profili boşluk
melnur
[ Gelenek ]
Kurucu
Varsayılan Kullanıcı Resmi
Kayıt Tarihi: 02.08.2013
İleti Sayısı: 11.006
Konum: İstanbul
Durum: Forumda Değil
İletişim E-Posta Gönder
| Özel ileti Gönder

50 kere teşekkür edildi.
36 kere teşekkür etti.
Cevap Yazan: melnur
Cevap Tarihi: 19.10.2023- 05:58


Özgürlük Yürüyüşü, 18. gününde devam ediyor

Erkan Baş’a, bugünkü yürüyüşünde CHP Eski Milletvekili İlhan Cihaner de eşlik ediyor.

Resim Ekleme

Türkiye İşçi Partisi (TİP) Genel Başkanı Erkan Baş’ın, partisinin Hatay Milletvekili Can Atalay ve Gezi tutsaklarının hukuksuz şekilde tahliye edilmemesine karşı Hatay'dan başlattığı ve Ankara'da sona ermesi planlanan Özgürlük Yürüyüşü, 18. gününde devam ediyor.

Erkan Baş, yürüyüşün dün tamamlanan 17. gününü “Filistin halkına özgürlük” için yürümüştü. Yürüyüş öncesi yaptığı açıklamada “Hiçbir sivil ölümüyle, savaş suçuyla yan yana gelmedik, gelmeyeceğiz. Bizim yerimiz yıllardır Filistin halkının özgürlük için verdiği onurlu direnişin, dini, dili, ırkı ne olursa olsun barış isteyen bölge halklarının yanıdır” ifadelerini kullanan Baş, yürüyüşünün ardından da Gazzelilerin sözünü kendilerinin söylemesine vesile olmak üzere Gazze’deki Al Awda Hastanesi Genel Müdürü Ahmed Muhanna ile çevrimiçi görüşmüştü.

TİP Genel Başkanı Baş, Özgürlük Yürüyüşü’nün 18. gününe Aksaray’ın Taşpınar ilçesinden başladı. Aksaray Üniversitesi’ne doğru devam eden yürüyüşün Cumhuriyet Mahallesi’nde son bulmasının planlandığı aktarıldı. Erkan Baş'a bugünkü yürüyüşünde Can Atalay’ın ailesi, İşçi Demokrasisi Partisi, Sosyal İş Sendikası, CHP Aksaray İl Başkanlığı ve CHP Eski Milletvekili İlhan Cihaner'in eşlik ettiği bildirildi.

Resim Ekleme
‘HER TÜRLÜ BASKIYA, OTORİTERLİĞE, FAŞİZAN ANLAYIŞA KARŞI YÜRÜYORUZ’

Erkan Baş’ın, yürüyüşe başlamadan önce yaptığı açıklamada şu ifadeler öne çıktı:

“Özgürlük Yürüyüşü bugün 18. gününde, 18 gündür hem Can Atalay’ın özgürlüğü için hem de Türkiye'de ve dünyada özgürlükleri ayaklar altına alan her türlü baskıya, otoriterliğe, faşizan anlayışa karşı bir yürüyüş gerçekleştiriyoruz. Yurttaşların önemli bir desteğini aldığımızı görüyoruz ve bizim açımızdan son derece sevindirici.

Fakat üzücü olan bu yürüyüş başladığında belki de bu kadar gündemde olmayan pek çok konunun yürüyüşün çeşitli etaplarında gündeme gelmesi. Bugün örneğin, aramızda Sosyal İş Sendikası’ndan arkadaşlarımız, üniversite öğrencisi arkadaşlarımız, İşçi Demokrasi Partisi'nden, Cumhuriyet Halk Partisi’nin Aksaray İl Örgütü’nden arkadaşlarımız var. Aslında bir taraftan tüm işçi toplumun özgürlüğünün önündeki engellemelerin, örgütlenme özgürlüğünün önündeki engellemeleri konuşmamız gerekiyor. Bir taraftan öğrenci arkadaşlarımızın eğitim özgürlüğünü, barınma hakkının engellenmesini oluşmamız gerekiyor.

Resim Ekleme
‘AKP İKTİDARI, İSRAİL'LE YAPILAN ANLAŞMALARIN TEK BİR TANESİNİ BİLE İPTAL ETMİYOR’

Ama hepinizin bildiği gibi dünyada, Filistin'de, Gazze'de bir abluka, bir işgal, bir katliam yaşanıyor şu anda. Ve aslında Filistin halkının özgürlüğü mücadelesi de tüm bu mücadeleleri birleştiren mihenk taşı. O yüzden biz dün itibariyle özgürlük mücadelesini aynı zamanda Filistin'de, Gazze'de direnen Filistin halkının özgürlük mücadelesine destek, bir dayanışma olarak ifade etmeyi tercih ettik.

Ben burada sizinle birlikte Türkiye'deki iktidarın İsrail konusundaki, Filistin'deki bu vahşi katliam konusundaki iki yüzlülüğünü bir kez daha halka sunmak isterim. Söze geldiğinde, lafa geldiğinde İsrail'in kınayan açıklamalar yapan AKP iktidarı, bu süreçte İsrail'le yapılan anlaşmaların tek bir tanesini bile iptal etmiyor. Bizim söylediğimiz şey şu, bütün yurttaşlarla konuşuyoruz. Bir, Türkiye’deki iktidar zorlanmalıdır, İsrail'e karşı lafla, sözle, dayanışma mesajlarıyla bu iş geçiştiremez. Net, İsrail'le tüm askeri, diplomatik, ticari anlaşmalar iptal edilmelidir. İsrail'in bir savaş suçu işlediği ve yaptırım uygulanması gerektiği dünya kamuoyu önünde ifade edilmelidir.

‘EĞER BU İKİYÜZLÜLÜK DEVAM EDERSE SAVAŞIN DURMASI MÜMKÜN DEĞİL’

Şimdi siz bir taraftan sözle İsrail'i kınıyorsunuz, öbür taraftan İsrail'le yaptığınız ticari anlaşmalar katlanıyor. Dolayısıyla anlaşılıyor ki, Türkiye'yi yönetenler aslında söylemleri tam tersi olsa bile, öz itibariyle İsrail’le aynı tarafta duruyorlar. O zaman görev Türkiye'de emekçilere düşüyor, görev bize düşüyor, görev Türkiye halklarına düşüyor.

Hep beraber Filistinli kardeşlerimizin yanında olduğumuzu göstermemiz lazım. Eğer bu iki yüzlülük devam ederse bu savaşın durması mümkün değil. Ama eğer dünya her yerinde insanlar Filistin halkının sesine seslerini katarlarsa, bu iradeyi dünyanın dört bir yanında güçlendirmeyi başarırsak ben inanıyorum ki İsrail barbarlığını yenebiliriz. Dünyada bir kez daha barıştan, kardeşlikten yana güçler güçlü olduklarını gösterirlerse bu süreci hep beraber atlatırız. Bir kez daha tüm Filistinlilere baş sağlığı dileklerimizi iletiyoruz, dayanışma duygularımızı iletiyoruz.”

https://www.ilerihaber.org/icerik/ozgurluk-yuruyusu-18-gununde-devam-ediyor-160169



Cvp:
Yazan Cevap içeriği
Üye Profili boşluk
melnur
[ Gelenek ]
Kurucu
Varsayılan Kullanıcı Resmi
Kayıt Tarihi: 02.08.2013
İleti Sayısı: 11.006
Konum: İstanbul
Durum: Forumda Değil
İletişim E-Posta Gönder
| Özel ileti Gönder

50 kere teşekkür edildi.
36 kere teşekkür etti.
Cevap Yazan: melnur
Cevap Tarihi: 20.10.2023- 07:37


Özgürlük Yürüyüşü'nün 19. günü sona erdi

19. günde Erkan Baş’a Vergi Uzmanı Ozan Bingöl eşlik etti.

Resim Ekleme

Türkiye İşçi Partisi (TİP) Genel Başkanı Erkan Baş’ın, partisinin Hatay Milletvekili Can Atalay ve Gezi tutsaklarının hukuksuz şekilde tahliye edilmemesine karşı Hatay'dan başlattığı ve Ankara'da sona ermesi planlanan Özgürlük Yürüyüşü'nün 19. günü Aksaray’ın Altınkaya Köyü’nde tamamlandı. “Sadece bugünü değil, yarınları da çalınmak istenen ve tarikatlara mahkum edilen gençler için” yürünen 19. günde, Erkan Baş’a üniversite öğrencileri ve Vergi Uzmanı Ozan Bingöl de eşlik etti.

Yürüyüşün dün tamamlanan 18. gününde, Erkan Baş’a TİP Hatay Milletvekili Can Atalay’ın ailesi, İşçi Demokrasisi Partisi, Sosyal İş Sendikası, CHP Aksaray İl Başkanlığı ve CHP Eski Milletvekili İlhan Cihaner eşlik etmişti.

Özgürlük Yürüyüşü’nün 19. gününe başlamadan önce değerlendirmelerde bulunan Erkan Baş, dün (18 Ekim) akşam Filistin halkının sesine ses vermek ve mücadelesine destek olmak için ülkenin dört bir yanında sokağa çıkan yurttaşları selamladı.

ERKAN BAŞ’A, VERGİ UZMANI OZAN BİNGÖL EŞLİK EDİYOR

Yürüyüşün 19. gününde Vergi Uzmanı Ozan Bingöl’ün de kendisine eşlik edeceğini açıklayan Baş, “Bu vesileyle Türkiye'de emekçilerin yaşadıkları yoksullukları, dertlerini bir kez daha gündem yapmanın anlamlı olacağına karar verdik” ifadelerini kullandı.

TİP Genel Başkanı Erkan Baş’ın yaptığı değerlendirmede, şu ifadeler yer aldı:

“Türkiye'de emekçilerin yaşadıkları yoksulluk öyle bir anda gerçekleşmiş, kazara oluşmuş bir durum değil. Yani söyledikleri gibi Avrupa bizi kıskanmıyor. Çıkarıp göstermemizi istedikleri telefonlarımız ise bin bir türlü borca harca karşılık ediniliyor, hepimiz biliyoruz. Tabii artık aslında onu da pek edinemiyoruz.

‘43 BİN LİRA OLAN BİR TELEFONU VERGİLERLE 87 BİN LİRAYA ALABİLİYORSUNUZ’

Sevgili Ozan Hocamızın hesabıyla artık vergisiz fiyatı 43 bin lira olan bir cep telefonunu, KDV'siyle, ÖTV'siyle, TRT'ye bandrol ücretiyle, Kültür Bakanlığı payıyla telefonun fiyatından fazla bir vergi ödeyip 43 bin lira olan bir telefonu ancak 87 bin 553 liraya satın alabiliyorsunuz. Yani alamıyorsunuz. Peki neden? Çünkü Saray’ın kendi uydurdukları tarihi anlatacakları, seçim zamanı gelince kendi propagandalarını yapacakları TRT'sine bandrol ücreti olarak tomar tomar para ödemeniz gerekiyor. Çünkü ‘Kanun Hükmünde’ filmini sırf paşa keyfi öyle istediği için yasaklamaya çalışan Kültür Bakanlığı'nın payını ödemek zorundasınız. Sevgili dostlar, daha da vahimi, memlekette tasarruf etmek için öğün atlayan, sağlığını hiçe saymak zorunda kalan binlerce, milyonlarca işçi, genç, kadın var.

‘ENFLASYONUN SEBEBİNİ, EMEKÇİLERİN ÜCRET ARTIŞINA BAĞLAYACAK KADAR ALÇALDILAR’

Saray Rejimi’nin bilinçli bir ekonomi politikası var. O politika da sermaye, patronlara kapıları sonuna kadar açıp emekçileri kapı dışarı etme politikasıdır. Bugün ne yaşıyorsak doğrudan doğruya AKP'nin neoliberal politikalarıyla vahşi kapitalizmin emekçilere yönelik saldırılarından kaynaklıdır. Bakın, Türkiye'de en zengin yüzde 20'lik kesimin milli gelirden aldığı pay yüzde 48'e çıkarken en yoksul yüzde 20'lik kesimin aldığı pay yüzde 6'ya geriledi. Aradaki fark tam olarak 8 kat.

Geçtiğimiz günlerde Saray’ın Maliye Bakanı Mehmet Şimşek, yüksek enflasyonun sebebinin emekçilerin kazandığı ücretlerdeki artışlara bağlayacak kadar alçaldı. Ülkenin çoğunluğunu ezen, insanca yaşamasını imkânsız hale getiren bir olgunun sebebinin de yine ülkenin çoğunluğunu oluşturan emekçiler olduğunu utanmadan söylüyorlar. Buna inanmamızı bekliyorlar.

‘BİLİNÇLİ OLARAK YARATILMIŞ BİR BÖLÜŞÜM KRİZİ VAR’

Halbuki yılın daha ilk 9 ayında 512 milyar 600 milyon liralık bütçe açığı veren Saray, şimdi bu açığı yalnızca emeğiyle, alın teriyle geçinen insanlardan toplayarak kapatmaya çalışacak. Topladıkları trilyonlarca lira vergiyi patronlardan, vergi kaçakçılarından toplanmayıp yalnızca alın teriyle geçinen halktan topladıkları için bugün vergi adaletsizliği diye bir kavramla karşı karşıyayız ve yürüyüşümüzde onu gündeme taşıyoruz. Eğer Cengiz'in, Liman, Kalyon'un milyonlarca lira vergisi affedilebiliyorsa, bunu yaptığı için emekçilerin yoksulluğu her geçen gün derinleşiyorsa burada bir tercihten kaynaklı, bilinçli olarak yaratılmış bir bölüşüm krizi var demektir.

‘ZENGİNİN DAHA ZENGİN, YOKSULUN DAHA YOKSUL OLDUĞU BU DÜZENİ YIKMAK ZORUNDAYIZ’

Ülkemizdeki yoksulluğun da vergi adaletsizliğin de çözümü patronların değil emekçilerin safında durmaktır. Biz her zaman şunu söyledik: Zenginin daha zengin, yoksulun daha yoksul olduğu bu düzeni yıkmak zorundayız. Bütün bu krizin, eşitsizliğin çözümü, emeğin ve eşitliğin Türkiye'sini kurmaktır. Hepimizi sömürerek, bizim sırtımıza basarak yükselen patronların sefa sürdüğü bir Türkiye'ye değil, emeğin Türkiye'sini istiyoruz ve kuracağız. Hiç şüpheniz olmasın, mutlaka kuracağız.”

'VERGİ ADALETSİZLİĞİ VE GELİR EŞİTSİZLİĞİNE DİKKAT ÇEKME MAKSADIYLA...'

Özgürlük Yürüyüşü'nün 19. gününde Erkan Baş'a eşlik eden Ozan Bingöl de bir mesaj iletti. Bingöl, şunları kaydetti:

"Bugün ülkedeki vergi adaletsizliği ve gelir dağılımı eşitsizliğine dikkat çekmek maksadıyla, Sayın Erkan Baş'ın başlatmış olduğu özgürlük yürüyüşüne ben de eşlik etmek istedim. Yıllardır kolay vergicilik yaparak sırtını dolaylı vergilere dayayan, hızlı ve zahmetsiz bir yaklaşımla vergi toplamayı tercih eden iktidarın bu politikaları, gelir dağılımı eşitsizliğini her geçen gün daha da derinleştirmektedir. Tabii ki vergi sisteminin mikro sorunlarının yanında makro sorunları da mevcuttur. Bütçe hakkının rafa kaldırıldığı, temsilsiz vergileme olmaz ilkesinin yok sayıldığı, vergide optimal sınırların aşıldığı, mevzuatın torba yasalarla yamalı bohçaya döndüğü, 2 yılda bir gelen vergi aflarıyla mükelleflerin, vatandaşların etik dışılığa sevk edildiği bir sistem meşruiyeti sorgulanır hale gelmiştir. Bu nedenle bunlara dikkat çekmek maksadıyla, Sayın Erkan Baş'a 19. gündeki yürüyüşünde ben de eşlik edeceğim."

'YARINLARI ÇALINMAK İSTENEN, TARİKATLARA MAHKUM EDİLEN GENÇLER İÇİN YÜRÜDÜK'

Özgürlük Yürüşü'nün 19. günü, Aksaray'ın Altınlaya Köyü'nde tamamlandı. Erkan Baş, yürüyüşün tamamlanmasının ardından yaptığı değerlendirmede şunları kaydetti:

“Değerli dostlar, sevgili yurttaşlar, Özgürlük Yürüyüşü'nün 19. gününü Aksaray'da tamamladık. Hepinizi sevgiyle, saygıyla selamlıyoruz. Bugün sabah duyurduğumuz üzere, vergi uzmanı Ozan Bingöl dostumuzla birlikteydik. Türkiye'deki vergi adaletsizliğini gündem yapmaya çalıştık ve üniversite öğrencisi arkadaşlarımız gün boyu bizimle birlikte yürüdüler. Bugün, Türkiye'de yalnızca bugünü değil, yarınları da çalınmak istenen ve tarikatlara mahkum edilen gençler için de yürüdük.

AKP'nin belki de en belirgin özelliklerinden birisi gençlere olan düşmanlığı. Çünkü bir genç arayarak, araştırarak fikir edinir, her duyduğuna inanmaz, kendisini ve yaşadığı dünyayı daima sorgular. İşte iktidarın, akademiye saldırılarının, eğitim sisteminin içini boşaltma girişimlerinin, ta ilkokul sıralarından başlayarak gençleri maruz bıraktığı ideolojik saldırının temel sebebi de zaten budur. Onlar düşünen, sorgulayan değil, biat eden, kabul eden, sineye çeken bir gençlik istiyorlar. Tam da bunun için bizzat kendi elleriyle gençleri ne olduğu belirsiz tarikatların eline teslim ediyorlar.

'GENÇLERİ TARİKATLARIN, CEMAATLERİN ELİNE TESLİM ETMEYECEĞİZ'

Bunu çok çeşitli biçimlerde yaptılar. Öğrencilerin barınabileceği yeterli sayıda devlet yurdu inşa etmediler. Onları tarikatları paravan olarak kullandığı dershanelere mahkum ettiler. Tarikatların işlediği sapkın suçları cezasızlıkla geçiştirip tarikatları ödüllendirdiler. Enes Kara kardeşimiz bu iğrenç düzene daha fazla dayanamayan ve yaşamına son veren adını bildiğimiz örneklerden yalnızca biriydi. Şu anda kaç kardeşimiz benzer sebeplerle tarikat yurtlarında maruz kaldıkları baskı nedeniyle psikolojik ve sağlık açısından sıkıntılar yaşıyorlar, yaşama tutulmaya çalışıyorlar, yaşama tutulma savaşı veriyorlar bilmiyoruz.

Biz bedeli ne olursa olsun bu ülkeyi ve bu ülkenin geleceği olan gençleri tarikatların, cemaatlerin eline teslim etmeyeceğiz. Aman bize küserler mi, kızarlar mı diye zerre kaygımız yok. Tarikatların oyunu da desteğini de istemiyoruz. İnsanların inancını sömüren bu suç yuvalarını iktidara geldiğimizde derhal kapatacağımızı ve tüm suçlarını ortaya dökeceğimizi bir kez daha ifade ediyorum. Çünkü bugün arkasına iktidarın gücünü alarak din kisvesi altında sapkınca dürtülerini meydana saçanlarla görülecek bir hesabımız var.

Onlara rağmen bu ülkeyi daha aydınlık bir geleceğe taşıyan genç arkadaşlarımıza da sözümüz var. Biz bu gerçeklere gözünü kapatmak isteyenlere karşı özgürlük için yürüyüşümüzü güçlenerek sürdüreceğiz. Emek için, emekçi için, gençlik için, özgürlük demeye, ülkenin dört bir yanından yükselen sesleri birleştirerek yürümeye devam edeceğiz. Bu yürüyüşte elini vicdanına koyan, özgürlükten yana tavır alan herkesi bir adım daha atmaya, bir adım da bizimle birlikte olmaya çağırıyoruz.”

https://www.ilerihaber.org/icerik/ozgurluk-yuruyusunun-19-gunu-sona-erdi-160178



Cvp:
Yazan Cevap içeriği
Üye Profili boşluk
melnur
[ Gelenek ]
Kurucu
Varsayılan Kullanıcı Resmi
Kayıt Tarihi: 02.08.2013
İleti Sayısı: 11.006
Konum: İstanbul
Durum: Forumda Değil
İletişim E-Posta Gönder
| Özel ileti Gönder

50 kere teşekkür edildi.
36 kere teşekkür etti.
Cevap Yazan: melnur
Cevap Tarihi: 21.10.2023- 06:30


Özgürlük Yürüyüşü, 20. gününde devam ediyor

Erkan Baş, 20. günde “eşit yurttaşlık” için yürüdüğünü açıkladı.

Resim Ekleme

Türkiye İşçi Partisi (TİP) Genel Başkanı Erkan Baş’ın, partisinin Hatay Milletvekili Can Atalay ve Gezi tutsaklarının hukuksuz şekilde tahliye edilmemesine karşı Hatay'dan başlattığı ve Ankara'da sona ermesi planlanan Özgürlük Yürüyüşü'nün 20. günü Aksaray’ın Altınkaya Köyü’nde başladı.

20. günde eşit yurttaşlık için yürüyen Erkan Baş’a, Alevi Bektaşi Federasyonu Başkanı Mustafa Aslan, Pir Sultan Abdal Kültür Derneği Genel Başkanı Cuma Erçe, Hacı Bektaş Anadolu Kültür Vakfı Genel Başkanı Ercan Geçmez, Taşdelen Cemevi Başkanı Hasan Sucu, Hubyar Sultan Alevi Kültür Derneği Başkanı Aydın Deniz, ABF Genel Başkan Yardımcısı İbrahim Karakaya ve Divriği Kültür ve Dayanışma Vakfı Başkanı Aziz Savaş eşlik ediyor.

‘ALEVİLER ON YILLAR BOYUNCA HAKARETE UĞRADILAR VE KATLEDİLDİLER’

Erkan Baş, yürüyüş öncesi yaptığı açıklamada, “eşit yurttaşlık” mücadelesinin Türkiye’nin siyasal İslamcı sağ zihniyetten kurtulması mücadelesi olduğunu vurgulayarak şunları kaydetti:

“Değerli dostlar, özgürlük yürüyüşünün 20. gününden herkese merhaba. Bugün ülkemizde eşit yurttaşlık ve inanç özgürlüğü mücadelesi veren en önemli toplumsal kesimlerinden birisi olan Alevi yurttaşlarımızla birlikte Alevi yurttaşlarımız için yürüyorum.

Alevi yurttaşlarımız toplumumuzun ve topraklarımızın asli bir unsurudur. Aleviler dilinden sevgiyi, hoşgörüyü, bir arada kardeşçe yaşama arzusunu eksik etmezler. Bu gerçekler yanı başımızda durmaktayken sağ iktidarların Türkiye'de yaratmak istediği tek mezhepçi, ayrımcı yaklaşım nedeniyle Aleviler on yıllar boyunca hakarete, saldırıya uğradılar ve katledildiler. Madımak'ta canlarını, canlarımızı toprağa verdik. Ona rağmen nefretin değil sevginin tohumlarını ekmeye devam ettiler.

‘EŞİT YURTTAŞLIK MÜCADELESİ, TÜRKİYE’NİN SİYASAL İSLAMDAN KURTULMA MÜCADELESİDİR’

Ben bu topraklarda inancına, ibadetine, kültürüne saygı gösterilmeyen Alevi yurttaşlarımız için özgürlük talep ediyorum. Türkiye'de herhangi bir dine inanmayı ya da hiçbir dine inanmamayı tercih eden tüm yurttaşlarımıza eşit mesafede duran, inançlar arasında ayrım gözetmeyen bir dinin belli bir mezhebini dayatmayan bir devlet anlayışıyla bu ülkenin yönetilmesi gerektiğine inanıyoruz. Aksi takdirde ülkemiz din, mezhep, tarikat ve cemaat kavgalarının mücadele alanı olmaktan kurtulamayacak, gerçek anlamda özgürlük topraklarımıza uğramayabilir.

Cemevlerinin ibadet tarih statüsüne geçirilmesi konusunda ayak direyen, daha da kötüsü böyle bir temel hakkı seçim vaadi olarak 4-5 yılda bir Alevierin önüne sunup, sonra üzerine sünger çeken bir iktidarın Aleviler için eşit yurttaşlığı tesis edemeyeceğini hepimiz biliyoruz. Bu nedenle Alevi yurttaşlarımızın eşit yurttaşlık mücadelesi, Türkiye'nin bu iktidardan ve mezhepçi siyasal İslamcı sağ zihniyetten kurtulması mücadelesidir. Alevi yurttaşlarımızın eşit birer yurttaş olarak özgürce yaşayabilmesi için hep birlikte yürüyoruz. Hepinizi saygı ve sevgiyle selamlıyorum.”

https://www.ilerihaber.org/icerik/ozgurluk-yuruyusu-20-gununde-devam-ediyor-160184



Cvp:
Yazan Cevap içeriği
Üye Profili boşluk
melnur
[ Gelenek ]
Kurucu
Varsayılan Kullanıcı Resmi
Kayıt Tarihi: 02.08.2013
İleti Sayısı: 11.006
Konum: İstanbul
Durum: Forumda Değil
İletişim E-Posta Gönder
| Özel ileti Gönder

50 kere teşekkür edildi.
36 kere teşekkür etti.
Cevap Yazan: melnur
Cevap Tarihi: 22.10.2023- 07:40


Özgürlük Yürüyüşü’nde 21. gün: Erkan Baş, Cumartesi Anneleri için yürüyor

Erkan Baş’a, Adalet için Hukukçular ve TİP’li Kadınlar eşlik ediyor.

Resim Ekleme

Türkiye İşçi Partisi (TİP) Genel Başkanı Erkan Baş’ın, partisinin Hatay Milletvekili Can Atalay ve Gezi tutsaklarının hukuksuz şekilde tahliye edilmemesine karşı Hatay'dan başlattığı ve Ankara'da sona ermesi planlanan Özgürlük Yürüyüşü'nün 21. günü Ankara’nın Şereflikoçhisar ilçesinde başladı.

Özgürlük Yürüyüşü’nün dün tamamlanan 20. gününde Erkan Baş, “eşit yurttaşlık” için yürüdüğünü açıklamıştı. Baş’a, Alevi Bektaşi Federasyonu Başkanı Mustafa Aslan, Pir Sultan Abdal Kültür Derneği Genel Başkanı Cuma Erçe, Hacı Bektaş Anadolu Kültür Vakfı Genel Başkanı Ercan Geçmez, Taşdelen Cemevi Başkanı Hasan Sucu, Hubyar Sultan Alevi Kültür Derneği Başkanı Aydın Deniz, ABF Genel Başkan Yardımcısı İbrahim Karakaya ve Divriği Kültür ve Dayanışma Vakfı Başkanı Aziz Savaş eşlik etmişti.

Bugün Şereflikoçhisar’da başlayan 21. gün yürüyüşünde Cumartesi Anneleri için yürüdüğünü açıklayan Erkan Baş’a, , Adalet için Hukukçular ve TİP’li Kadınlar eşlik ediyor.

‘969 HAFTADIR MÜCADELEYİ BÜYÜTEN CUMARTESİ ANNELERİ İÇİN YÜRÜYORUZ’

Yürüyüş öncesi yaptığı açıklamada “Yürüyüşümüz yıllardır aradığı evladını bulamayan annelerin de yürüyüşü” diyen Erkan Baş, şunları kaydetti:

“Bugün 21 Ekim Cumartesi. Adalet için Hukukçular bugün yürüyüşümüze eşlik ediyorlar, İstanbul'dan partili arkadaşlarımız yürüyüşümüze eşlik ediyorlar, Türkiye İşçi Partili Kadınlar yürüyüşümüze eşlik ediyorlar, Türkiye Sosyal İşçi Partisi Genel Başkanı Turgut Koçak dostumuz bizimle birlikte. Hepsine yürekten teşekkür ediyorum.

Değerli yurttaşlar, yürüyüşümüz biliyorsunuz ki eşitliğe, adalete, özgürlüğe muhtaç emekçilerin, gençlerin, kadınların yürüyüşü. Yürüyüşümüz yıllardır aradığı evladını bulamayan annelerin de yürüyüşü. Bugün cumartesi. 90’lı yılların karanlığında yakınlarının, eşlerinin, dostlarının, çocuklarının kaybedilmesinin ardından 969 haftadır mücadeleyi büyüten Cumartesi Anneleri için yürüyoruz. Yürüyüşümüzün hemen başında onlara ve mücadelelerine yürekten selamlarımızı saygılarımızı iletiyoruz.

‘ADALET KAZANACAK, CUMARTESİ ANNELERİ KAZANACAK, ÖZGÜRLÜK KAZANACAK’

Kıymetli dostlar, 1995’te başlayan ve Galatasaray Meydanı'nda düzenlenen bu eylemlere bildiğiniz gibi her hafta AKP iktidarının talimatlarıyla polisler saldırıyor. Her hafta saldırıyorlar. Gözaltında kaybedilen, katledilen insanların yakınlarına akıbetlerini soran insanlara ters kelepçeyle yine gözaltı yapıyorlar. Saray bundan resmen keyif alıyor. Üstelik artık Anayasa Mahkemesi'nin verdiği hak ihlali kararını da umursamıyorlar. Anayasa Mahkemesi'nin kararlarını da çiğneyip geçiyorlar. Biz bu insanların her hafta neden darp edilerek gözaltına alındığını hiçbir zaman anlamadık. Muhtemelen anlayamayacağız da. Ancak yıllardır bıkmadan, usanmadan her hafta o meydanda olan Cumartesi Annelerini her zaman anlamaya çalışacağız. Davalarını takip edeceğiz. Uğradıkları haksızlıklara ses çıkartacağız. Her zaman yanlarında olacağız.

Sevgili arkadaşlar her hafta kayıp yakınlarını hak savunucularını engellemek için onlara şiddeti, kelepçeyi gösteren bu iktidarı insan haklarıyla hatta insanlığın kendisiyle bile hiçbir bağ kalmamıştır. Ancak biz özgürlük yürüyüşümüzden bir kez daha tekrar ediyoruz. Kaybedenler kaybedecek. Adalet kazanacak, Cumartesi Anneleri kazanacak, özgürlük kazanacak.”

https://www.ilerihaber.org/icerik/ozgurluk-yuruyusunde-21-gun-erkan-bas-cumartesi-anneleri-icin-yuruyor-160190



Cvp:
Yazan Cevap içeriği
Üye Profili boşluk
melnur
[ Gelenek ]
Kurucu
Varsayılan Kullanıcı Resmi
Kayıt Tarihi: 02.08.2013
İleti Sayısı: 11.006
Konum: İstanbul
Durum: Forumda Değil
İletişim E-Posta Gönder
| Özel ileti Gönder

50 kere teşekkür edildi.
36 kere teşekkür etti.
Cevap Yazan: melnur
Cevap Tarihi: 23.10.2023- 06:27


Özgürlük Yürüyüşü, 22. gününde devam ediyor

Erkan Baş, Hendek patlamasında hayatını kaybeden 7 işçi için yürüyor.

Resim Ekleme

Türkiye İşçi Partisi (TİP) Genel Başkanı Erkan Baş’ın, partisinin Hatay Milletvekili Can Atalay ve Gezi tutsaklarının hukuksuz şekilde tahliye edilmemesine karşı Hatay'dan başlattığı ve Ankara'da sona ermesi planlanan Özgürlük Yürüyüşü'nün 22. günü Ankara’nın Şereflikoçhisar ilçesine bağlı Şeyhkuyusu Mahallesi’nde başladı.

Yürüyüşün dün tamamlanan 21. gününde, Cumartesi Anneleri için yürüdüğünü açıklayan Erkan Baş’a, Adalet için Hukukçular ve TİP’li Kadınlar eşlik etmişti.

TİP Genel Başkanı Erkan Baş, Özgürlük Yürüyüşü’nün 22. gününde, Can Atalay’ın da avukatlığını üstlendiği Hendek Havai Fişek Fabrikası’ndaki patlamada hayatını kaybeden 7 işçi için yürüdüğünü açıkladı. Yürüyüşün ilerleyen saatlerinde, patlamada oğlu Halis Yılmaz’ı kaybeden Muammer Yılmaz ve dava avukatları Erkan Baş’a eşlik etti.

Resim Ekleme
‘HENDEK KATLİAMINI GÜNDEME TAŞIYORUZ’

Erkan Baş, yürüyüş öncesi yaptığı açıklamada şunları kaydetti:

“Değerli yurttaşlar, Özgürlük Yürüyüşümüzün 22. gününden herkese yürekten sevgilerimizi, selamlarımızı iletiyorum. Yürüyüşümüz boyunca Hatay milletvekilimiz sevgili Can Atalay'ın mağdurlarını savunduğu davaları gündemimize taşıyacağımızdan daha önce söz etmiştik. Bugün Hendek Havai Fişek Fabrikası'ndaki patlamadan kaybettiğimiz 7 işçi kardeşimizi, Hendek katliamını gündeme taşıyoruz. Bu vesileyle bugün Hendek aileleri adına aramızda olan ve yürüyüşümüze güç katan Muammer Yılmaz'ın ve bütün ailelerin desteklerinden ötürü kendilerine teker teker teşekkürlerimi sunuyorum. Muammer Bey'i adliye koridorlarından hatırlayacaksınız, ‘Çocuğumun kanının üstüne kimse bina yapamayacak’ deyişinden hatırlayacaksınız. Mücadelesi önünde tekrardan saygıyla eğiliyoruz.

‘İŞÇİLERİN KANI ÜZERİNE BİNA YAPTIRMAYACAĞIZ’

Sevgili dostlar, bu ülkede artık işçilerin canından daha ucuz bir şey yok. Bu onursuzluk düzeninde onurlu emekçilerin canının hiçbir değeri yok. Saray yargısı Hendek Katliamı’nda patron Yaşar Coşkun'a, bu toplu cinayete sebebiyet verenlere birkaç yıl hapis cezasıyla yırtmalarının, onları bir an önce tahliye etmeli peşinde. Can Atalay da tam olarak bunun karşısında durduğu için, ‘Hiç kimse ekmeğini kazanırken canından olmasın’ dediği için bugün cezaevinde. Hendek'in hesabını gerçekten sorulara dek canında bizim de bu yürüyüşümüz hiç son bulmayacak. Saray Hendek'in hesabını sormak yerine ailelere zaman zaman para teklif edenleri, zaman zaman onları tehdit edenleri kollamanın peşinde. Ancak işçilerin onurlu aileleri bugüne kadar ne paraya tamah ettiler ne bu tehditlere boyun eğdiler.

Sevgili Can’ın da dediği gibi biz bu işin sonuna kadar gideriz. Ve yine hepimiz Muammer Yılmaz'ın verdiği Can Atalay'ın tuttuğu sözün bir parçasıyız. İşçilerin kanı üzerine bina yaptırmayacağız, yaptırmayacağız, yaptırmayacağız.”

https://www.ilerihaber.org/icerik/ozgurluk-yuruyusu-22-gununde-devam-ediyor-160195



Cvp:
Yazan Cevap içeriği
Üye Profili boşluk
melnur
[ Gelenek ]
Kurucu
Varsayılan Kullanıcı Resmi
Kayıt Tarihi: 02.08.2013
İleti Sayısı: 11.006
Konum: İstanbul
Durum: Forumda Değil
İletişim E-Posta Gönder
| Özel ileti Gönder

50 kere teşekkür edildi.
36 kere teşekkür etti.
Cevap Yazan: melnur
Cevap Tarihi: 24.10.2023- 06:19


Özgürlük Yürüyüşü, 23. gününde devam ediyor

Erkan Baş’a, yürüyüşün 23. gününde Veli Saçılık eşlik ediyor.

Resim Ekleme

Türkiye İşçi Partisi (TİP) Genel Başkanı Erkan Baş’ın, partisinin Hatay Milletvekili Can Atalay ve Gezi tutsaklarının hukuksuz şekilde tahliye edilmemesine karşı Hatay'dan başlattığı ve Ankara'da sona ermesi planlanan Özgürlük Yürüyüşü'nün 23. günü Ankara’nın Şereflikoçhisar ilçesine bağlı Şekerköy Mahallesi’nde başladı.

Yürüyüşün dün tamamlanan 22. gününde, Can Atalay’ın da avukatlığını üstlendiği Hendek Havai Fişek Fabrikası’ndaki patlamada hayatını kaybeden 7 işçi için yürüdüğünü açıklayan Erkan Baş’a, patlamada oğlu Halis Yılmaz’ı kaybeden Muammer Yılmaz ve dava avukatları eşlik etmişti.

TİP Genel Başkanı Baş, Van Depremi’nin 12. yılına denk gelen Özgürlük Yürüyüşü’nün 23. gününde Şereflikoçhisar Şekerköy’den Yeşiltepe’ye “ihmalkarlığa, rantçılığa karşı” yürüyor. Baş’a bugünkü yürüyüşünde Veli Saçılık eşlik ediyor.

‘AKP, YURTTAŞLARIN HAYATA TUTUNMASINI SAĞLAYACAK KURUMLARIN İÇİNİ BOŞALTTI’

Erkan Baş, yürüyüş öncesi yaptığı değerlendirmede, 28 Ekim’de yürüyüşü Ankara’da sonlandıracaklarını dile getirerek şunları kaydetti:

“Dostlar, bugün 23 Ekim, 600’ün üzerinde yurttaşımızın hayatını kaybettiği Van depreminin 12. yılı. Kaybettiğimiz tüm yurttaşlarımızı bir kez daha saygıyla anıyor, ailelerine ve yakınlarına sabır diliyorum. O günleri bir kez daha hatırlayacak olursak, Marmara depreminde olduğu gibi, bu seneki 6 Şubat depremlerinde olduğu gibi yurttaş dayanışmasını, sarayın yardımlarından hep daha önce deprem bölgelerine ulaşan yurttaş dayanışmasını hatırlayalım. Çünkü onlar sözde yardım ediyor ama biz, herkese devletin yardım etmesi gereken değil, önlemesi, halkın refah ve huzurunu sağlaması gereken kurum olduğunu anlatmaya bıkmadan, usanmadan devam edeceğiz. AKP, devletin bu tarz olağanüstü durumlarda yurttaşlarımız için hayatı kolaylaştıracak, belki de hayata tutunmaları sağlayacak bütün kurumlarının içinin boşaltılmasını sağlamış durumda. Bunu kabullenmemiz mümkün değil.

‘87 YOLDAŞIMIZA KIZILAY YÖNETİMİNİ PROTESTO ETTİĞİ İÇİN DAVA AÇILDI’

O yüzden deprem bölgesinde kullanılacak çadırları, kışın ortasında parayla satan Kızılay'ı sokaklarda protesto ettik. Çadır satanlara tek bir adli işlem dahi uygulamayan Erdoğan iktidarı, partimizin üye ve yöneticisi tam 87 yoldaşımıza Kızılay yönetimini protesto ettiği için dava açtı. Bu, deprem bölgesindeki binlerce insanın ölmesini geçin, tek bir çan kaybından bile sarayın ders çıkarmadığının, hatta daha doğrusu bundan üzüntü dahi duymadığının açık bir kanıtı.

Marmara'dan Van'a, İzmir'den Hatay'a, devletin olmadığı her yerde yurttaşın dayanışması vardı. Ancak biz istiyoruz ki yurttaşlarımızın dayanışmasının yanında deprem bölgelerinde devletin de bir faaliyeti olsun. Hatta devlet depremde büyük can kayıplarına sebebiyet veren yapılaşmalardan kar etmesin, bunların önünü açmasın ki insanlarımız ölmesin. Hatta ve hatta o yapılaşmaların belgelerinin yer aldığı binaları alçakça yıkmaya çalışmasın. Çok şey mi istiyoruz? Bunları bile istemeyeceksek onlar da o saraylarına rahat rahat oturup emekçileri sömüremeyecekler. Emekçinin saçının telini dahi dokunurken on kere, yüz kere, bin kere düşünecekler.

‘AFETLERDE BİNLERCE İNSANIN ÖLMEYECEĞİ BİR ÜLKEYİ HEP BİRLİKTE KURACAĞIZ’

Değerli dostlar, Marmara depreminde, Van'da, 6 Şubat depremlerinde ve ülkemizin yaşadığı tüm afetlerde kaybettiğimiz yurttaşlarımızı saygıyla anıyorum. Devletin kaynaklarının halk yararına kullanıldığı, afetlerde binlerce insanımızın ölümüyle acı içerisinde kalmayacağımız bir ülkeyi hep birlikte kuracağız. Bu da Cumhuriyet'in ikinci yüzyılına sözümüz olsun. İzlediğiniz için teşekkür ederim.”

https://www.ilerihaber.org/icerik/ozgurluk-yuruyusu-23-gununde-devam-ediyor-160204



Cvp:
Yazan Cevap içeriği
Üye Profili boşluk
melnur
[ Gelenek ]
Kurucu
Varsayılan Kullanıcı Resmi
Kayıt Tarihi: 02.08.2013
İleti Sayısı: 11.006
Konum: İstanbul
Durum: Forumda Değil
İletişim E-Posta Gönder
| Özel ileti Gönder

50 kere teşekkür edildi.
36 kere teşekkür etti.
Cevap Yazan: melnur
Cevap Tarihi: 25.10.2023- 07:56


Özgürlük Yürüyüşü 24. gününde

Erkan Baş’a, yürüyüşün 24. gününde “Çorlu tren katliamında hayatını kaybeden 25 can için” yürüdü.

Resim Ekleme
 
Türkiye İşçi Partisi (TİP) Genel Başkanı Erkan Baş’ın, partisinin Hatay Milletvekili Can Atalay ve Gezi tutsaklarının hukuksuz şekilde tahliye edilmemesine karşı Hatay'dan başlattığı ve Ankara'da sona ermesi planlanan Özgürlük Yürüyüşü'nün 24. günü Ankara’nın Şereflikoçhisar ilçesine bağlı Yeşiltepe Mahallesi’nde başladı.

Yürüyüşün dün tamamlanan ve Van Depremi’nin 12. yılına denk gelen 23. gününde, “ihmalkarlığa, rantçılığa karşı” yürüyen Erkan Baş’a Veli Saçılık eşlik etmişti.

TİP Genel Başkanı Baş, Özgürlük Yürüyüşü’nün 24. gününde Şereflikoçhisar Yeşiltepe’den Ankara-Konya yolu üzerinden Gölbaşı’na doğru yürüyor. “Çorlu tren katliamında hayatını kaybeden 25 can için” yürüyen Erkan Baş’a sabah saatlerinde CHP PM Üyesi, PEN Ankara Temsilcisi Yaşar Seyman ve CHP Eski Milletvekili Necati Yılmaz eşlik etti.

‘HİÇBİR YETKİLİ YA DA SİYASİ SORUMLU HAK ETTİĞİ CEZAYI ALMIYOR’

24. günde Çorlu Tren Katliamı için yürüyen Erkan Baş, yürüyüş öncesinde yaptığı değerlendirmede şunları kaydetti:

“Sevgili yurttaşlar, değerli dostlar, özgürlük yürüyüşümüzün 24. gününün sabahından herkese selamlar ve sevgiler. Yürüyüşümüz artık fiziki hedefine, Ankara'ya ulaşmak için gün sayıyor. Hatay milletvekilimiz Can Atalay'ın hukuksuz tutukluluğu karşısında başlattığımız bu yürüyüşte Can'ın avukatlığını üstlendiği toplumsal davaları bir bir gündem etmeye, onları hatırlatmaya, ışık tutmaya devam ediyoruz.

Bugün 362 yolcusundan 328’inin yaralandığı, 7’si çocuk 25 yurttaşımızın hayatını kaybettiği Çorlu Tren Katliamını gündeme taşıyoruz. Bundan 5 yıl önce meydana gelen katliamın ardından bilirkişi raporları Ulaştırma Bakanlığına bağlı Devlet Demiryollarını asli kusurlu olarak bulsa da bu dava bir sürüncemeye bırakılıyor. Hiçbir yetkili ya da siyasi sorumlu hak ettiği cezayı almıyor. Can da tam olarak bunun karşısında yılmaz bir mücadele ortaya koyuyordu. 9 yaşında o katliamda kaybettiğimiz sevgili Oğuz Arda Sel’in annesi, mücadele arkadaşımız Mısra Öz de tam olarak bu adalesin karşısında dimdik duruyor, yıllardır dimdik durmaya devam ediyor.

‘CAN ATALAY NE YAPTIYSA BERKİNLERİMİZ, OĞUZ ARDALARIMIZ YİTİRİLMESİN DİYE YAPTI’

Gel gelelim bu faciaya sebebiyet verenlerin cezasız kalması bize şunu çok açık biçimde gösteriyor, Tayyip Erdoğan'ın ve sarayındaki sülüklerin kesinlikle çocukların, emekçilerin yaşamıyla bir ilgisi, bir derdi yok. Aksine bizi öldürüp öldürüp bu davaları böyle sonuçsuz bıraka bıraka resmen aklımızla, insanlığımızla dalga geçiyorlar. Can'ın bütün hayatı bu hukuksuzluklar, bu adaletsizlikler, bu katliamlar böyle sürüp gitmesin diye geçti. Can'ın bütün mücadelesi bir Aladağ, bir Hendek, bir Soma, bir Çorlu bir daha yaşanmasın diye geçti. Can Atalay ne yaptıysa Berkinlerimiz daha 15’inde, Oğuz Ardalarımız daha 9’unda yitirilmesin diye yaptı.

Şimdi bütün bu katliamların, cinayetlerin failleri, çocukları, kadınları, işçileri, katledenler elini kolunu sallaya sallaya dışarıda gezerken Can Atalay depremzede Hatay halkı tarafından bir milletvekili olarak seçilmesine rağmen cezaevinde. Biz bu pisliği mutlaka temizleyeceğiz. Türkiye İşçi Partisi bu oyunu, bu adaletsizliği mutlaka ama mutlaka bozacak.

‘CAN ATALAY O CEZAEVİNDEN ÇIKACAK’

Yarın Can Atalay'ın geçtiğimiz günlerde Anayasa Mahkemesi Genel Kurulu'nda bir üyenin dosyaya hazırlanamaması gibi rezalet bir sebepten ötürü görüşülemeyen hak ihlali başvurusu görüşülecek. Yargıyı kuklası haline getirmeye çalışanlara karşı özgürlüğümüzü gerekiyorsa söke söke alacağız. Bir kez daha söylüyoruz. Canı oradan çıkaracağız. Mutlaka çıkaracağız. Can Atalay o cezaevinden çıkacak. Çocuk, kadın, işçi katilleri hepsi yargılanacak ve hapsi Saray bu memleketi, emekçileri sahipsiz sanıyor olabilir. Biz o adaleti hep birlikte, omuz omuza, zulmün üstüne yürüye yürüye sağladığımızda bu ülkenin gerçek sahibinin kim olduğunu da herkes anlayacak. Saray işte o gün emekçilerin öfkesini tadacak. Tayyip Erdoğan korkularının ne kadar gerçek olduğunu o gün öğrenecek. Bizim özgürlüğe yürüyüşümüz ise onlar bunu öğrenene kadar asla sona ermeyecek.”

https://www.ilerihaber.org/icerik/ozgurluk-yuruyusu-24-gununde-160215



Yeni Başlık  Cevap Yaz
 Toplam 4 Sayfa:   Sayfa:   «ilk   <   1   2   [3]   4   >   son» 



Forum Ana Sayfası

 


 Bu konuyu 1 kişi görüntülüyor:  1 Misafir, 0 Üye
 Bu konuyu görüntüleyen üye yok.
Konuyu Sosyal Ortamda Paylas
Benzer konular
Başlık Yazan Cevap Gösterim Son ileti
Konu Klasör Yüksekova'daki "Özgürlük Yürüyüşü"nde HDP Milletvekilli Habip Eksik darbedildi... melnur 2 716 18.10.2022- 07:23
Konu Klasör Erkan Baş'tan ''Yenebiliyormuşuz...'' melnur 3 3068 23.04.2019- 00:11
Konu Klasör Zor ama doğru olanlar… - Erkan Baş melnur 1 1849 25.08.2020- 08:50
Konu Klasör Erkan Baş: Büyük bir hesaplaşma dönemine giriyoruz... melnur 0 442 07.01.2023- 10:07
Konu Klasör Erkan Baş: Erdoğan’a tarihin en büyük yenilgisini yaşatabiliriz... melnur 1 1086 29.09.2022- 09:05
Etiketler   Erkan,   Baş,   TİPin,   özgürlük,   yürüyüşü.
SOL PAYLAŞIM
Yasal Uyarı
Sitemiz Bir Paylasim Forum sitesidir Bu nedenle yazı, resim ve diğer materyaller sitemize kayıtlı üyelerimiz tarafından kontrol edilmeksizin eklenebilmektedir. Bu nedenden ötürü doğabilecek yasal sorumluluklar yazan kullanıcılara aittir. Sitemiz hak sahiplerinin şikayetleri doğrultusunda yazı ve materyalleri 48 Saat içerisinde sitemizden kaldırmaktadır.
Bildirimlerinizi info@solpaylasim.com adresine yollayabilirsiniz.
Forum Mobil RSS