Menü Üye Giriş

Şifre Sıfırla · Kayıt Ol

 SOL PAYLAŞIM  »
 Felsefi Tartışmalar

Umutsuzluğa kapıldığınız oluyor mu hiç? Bu güzelim ülkede işlerin iyi gideceğine ilişkin umutlarınızı kaybettiğiniz bir zaman oluyor mu? Benim bazen oluyor. Etrafımda yoksul mu yoksul, işsiz mi işsiz bir yığın insan var yaptıkları tek şey ya kahvede kağıt oynamak, ya da camiden camiye gitmek. Konuşmaya kalktığınızda insanı şaşırtacak kadar kaderciler hepsi. Sanki içinde bulundukları koşullardan memnunlar. O derece. Alnımızda ne yazılıysa o olur diyorlar. Bu dünya bir imtihan yeridir diyorlar. Zenginliğin de fakirliğin de Allah'tan olduğunu söylüyorlar. Onları görüp, dinlediğimde gerçekten umutsuzluğa kapıldığım kalıyor. Size olmuyor mu? Bu güzelim ülkenin geleceğinden umudunu kesmiyor musunuz hiç. Merak ediyorum, o zaman neler yapıyorsunuz? Benim içimden hiç bir şey yapmamak geliyor. Hiç bir şey düşünmeden kendimi hayatın akışına bırakmak istiyorum o zamanlar. Bir ölçüde bıkkınlık. Siz ne yapıyorsunuz merak ediyorum. Böyle bir durumda ben üzerimden bu duyguyu atmakta çok zorlanıyorum. Ne yapsam nafile. Siz ne yapıyorsunuz, bu duygudan kurtulmak için ne yapmalı?

VforVendetta  |  Cvp:
Cevap: 1
19.08.2015- 06:46

Malesef ben de aynı izlenimlere sahibim sizin gibi. Zenginlğin ve fakirliğin allahtan geldiği gibi saçma bir fikre inanan bir kitle var. Uyuşturulmuş beyinler. Son 60 yıl ve özellikle de akp iktidarının sınıf çelişkilerini örtmek için çok iyi bir zemin yarattığı çok açık. Türkiyenin %1lik en zengin kesimin, son 12 yılda gayri safi yurtiçi hasıladan aldığı pay %39den %54'e çıkmış durumda. Geri kalan %99 ise %46lık payı alıyor pastadan. Başörtüsü sorunu yıllarca aslında bu gerçeğin üstünü örtmeye yaradı. Ben de bu konuda çok tartıştım, mücadele ettim ama insanların fikrini değiştirmek için onlara beyin nakli gerektiğini ve bunun da imkansız olduğu sonucuna vardım. Dolayısıyla kendi hayatımın derdine düştüm bu aralar, bu nedenle apolitikleştiğim bile söylenebilir.

munzur  |  Cvp:
Cevap: 2
19.08.2015- 13:09

Etrafta bilinçsiz yığınları olması beni hiç de umutsuzluğa yöneltmiyor. Böyle olduğunu biliyorum, zaten böyle olmasa bu çağdışı sistem sürmezdi. Hayatın bir gerçeği bu. Beni asıl umutsuzluğa yönelten ülkedeki yanlışlıkların, hırsızlıkların, gericiliğin sürekli olarak bizim hayatımıza hükmediyor olduğunu görmesine rağmen kılını bile kıbırtmayan insanların vurdumduymazlığı. Bir şeyler yapılmasını gerektiğini söyleyip de kendi üzerine düşen sorumluluğu yerine getirmeyen, siyasete ''bulaşmayan'' bu insanlar bilinçsiz yığınlardan çok daha fazla canımı sıkıyor ve bende umutsuzluk yaratıyor. Mücadele etmesi gereken aydın diyebileceğimiz insanlar mücadele yerine kabuğuna çekilmeyi yeğlerse bu gerici sistemden kurtulabilmek nasıl mümkün olabilir?

Kaçak  |  Cvp:
Cevap: 3
19.08.2015- 14:00

umutsuzluğa kapıldığınızda zaman boyutuyla değerlendirme yapmaya çalışın. yani, şimdi böyle ama geçmişte böyle değildi ve gelecekte de böyle olmayacak. sadece şimdilik böyle.

daha uzun vadeli, daha geniş perspektiften düşünün. insanlık ne acılar yaşamış ve halen de yaşıyor. inişli çıkışlı bir seyir söz konusu. geleceğe dâir kesin hüküm verilemez. ama gelecek de bizlerin iradesinin dışında bir dinamizme sahip.

toplum daha da kötüye gidebilir. ama aksine, sıkıntıları aşıp nispeten daha olumlu bir yere de yönelebilir. tabii iyiden ve kötüden anladığınıza göre değişir. iyiden anladığınız, çok radikal şeylerse karamsar olmaya devam edeceksiniz demektir.

kendinizi ve çevrenizdekileri geliştirmeye bakın. sığ ve sıradan düşünce biçiminden sıyrılıp düşüncelerinize derinlik katmaya çalışın. her meselenin tek bir yönü olmadığını, bir çok farklı yönleri olduğunu bilin. ele aldığınız konuyu tüm yönleriyle değerlendirmeye çalışın. zaman boyutunu ihmal etmeyin. bir konuyu ele alırken sadece bugününü değil, bütün bir onbinlerce yıllık tarihiyle alma denemeleri yapın.

"sofi'nin dünyası" diye hoş bir felsefe romanı vardı. ne diyordu orada:

"son 5 bin yıllık tarihini bilmeden yaşayan kişi günübirlik yaşıyor demektir."

Tam Sürüme Geç »
 phpKF Mobil Android Uygulaması Kullanın [X]