Menü Üye Giriş

Şifre Sıfırla · Kayıt Ol

bedrettin  |  Cvp:
Cevap: 9
18.01.2015- 14:46

Alıntı Çizelgesi: proletersosyalist yazmış

Yazıdan da anlayacağımız üzere Stalin ve SBKP sosyalizmi sınıflı toplum olarak görmüyorlar. Sosyalizmi sınıfsız bir toplum, komünizmin birinci evresi olarak görüyorlar. Ekonomik olarak sosyalizmin yani herkese yeteneğine göre şiarının var olduğu toplumsal sistemin oluşturulduğunu herkese ihtiyacına göre şiarının var olacağı topluma da ilerlenebileceğini savunuyorlar. Yönetsel dönüşümlerin ise emperyalizm uluslararası alanda yenilgiye uğratılmadan yapılamayacağını savunuyorlar. Yani   Marx ve Engels'in hem ekonomik hem yönetsel değişimlerin ancak uluslararası alanda yapılabileceğini savunan düşüncelerinin revize edilip ekonomik dönüşümlerin ulusal veya bölgesel çapta yapılabileceği iddiasını görüyoruz kısacası.

Stalin'e eleştiriler de bu noktalardan başlıyor zaten. Birincisi sosyalizmi ve komünizmi ekonomik determinist bir bakış açısıyla incelemesi ve yönetsel alanda yapılması gereken dönüşümleri çok fazla umursamaması hatta ekonomik determinist bakış açısının yönlendirmesinin sonucu olarak Marx ve Engels'in devlet gitgide zayıflayacak kurgusunun aksine devletin daha da güçlenmesi. İkinci eleştiri ise sosyalizmin bölgesel veya ulusal çapta oluşturulamayacağı, tek ülkede veya sınırlı bir bölgede sıkışıp kalan proleter diktatörlüğün sosyalizmi kuramayacağı, kursa bile yine de kapitalizme dönüş yaşayacağı.




Astığın yazının yazarının başka bir yazısını buraya astım. Orada Stalin'in Lenin'in görüşlerini paylaştığını yazıyor. Sosyalizmi sınıfsız bir toplum olarak görmeleri Lenin ve Stalin'de var. Ama her iki lider sosyalizmi sınıfsız toplum öncesindeki süreç olarak da kullanıyor. Benim astığım yazıda Lenin'in bir sözü alıntılanmış. Lenin sosyalizmin meta ilişkilerini ortadan kaldırma olarak tanımlıyor. Kalktığı değil, yani burada kuruculuktan bahsediyor.

munzur  |  Cvp:
Cevap: 10
18.01.2015- 16:24

Bu tartışmayı hiç anlamlı bulmuyorum. Tek ülkede komünizmin olamayacağı konusunda kimsenin itirazı olacağını da düşünmüyorum. Sosyalizm konusunun da tartışmalı olduğunu sanmıyorum. Bu yüzden bu tartışmalar bana çok gereksiz geliyor. Çünkü yeni bir şey de söylemiyoruz. Sosyalizmi komünizmin yani sınıfsız ve devletsiz sürecin birinci aşaması olarak görenler bu tartışmayı gereksizce uzatıyor. Sınıfsız ve devletsiz bir düzenin tek ülkede olabileceğini savunan biri yok ki. Kim savunabilir bunu? Bir arkadaşımız söylemiş: Stalin sosyalizmin komünizmin ne olduğunu bilmez mi? O dönemde bu tür açıklamalar yapıldıysa o döneme özgü koşullar nedeniyle yapılmıştır. Kestirmeden ''Stalin yanlış biliyor'' şeklinde yorumlara hiç katılmıyorum.

dayanışma  |  Cvp:
Cevap: 11
18.01.2015- 19:49

Alıntı Çizelgesi: yorum2006 yazmış



Tek ülkede komünizm olmaz diye kestirip atmışsınız. Eğer Troçki'yi ve yandaşlarını saymazsak, Stalin döneminde bunu söyleyen yok. O dönem tüm ülkelerdeki komünistler SSCB'de sosyalizmin kurulacağı ve ardından yukarıda alıntılanan yazıda da yer aldığı gibi komünizme geçiş için gerekenlerin yapılacağı görüşünü taşıyor.





Sosyalizmin görevi komünizme geçiş için gerekenlerin yapılması zaten. Bunda bir yanlışlık yok ki.

melnur  |  Cvp:
Cevap: 12
19.01.2015- 06:05

Alıntı Çizelgesi: proletersosyalist yazmış

Yazıdan da anlayacağımız üzere Stalin ve SBKP sosyalizmi sınıflı toplum olarak görmüyorlar. Sosyalizmi sınıfsız bir toplum, komünizmin birinci evresi olarak görüyorlar. Ekonomik olarak sosyalizmin yani herkese yeteneğine göre şiarının var olduğu toplumsal sistemin oluşturulduğunu herkese ihtiyacına göre şiarının var olacağı topluma da ilerlenebileceğini savunuyorlar. Yönetsel dönüşümlerin ise emperyalizm uluslararası alanda yenilgiye uğratılmadan yapılamayacağını savunuyorlar. Yani   Marx ve Engels'in hem ekonomik hem yönetsel değişimlerin ancak uluslararası alanda yapılabileceğini savunan düşüncelerinin revize edilip ekonomik dönüşümlerin ulusal veya bölgesel çapta yapılabileceği iddiasını görüyoruz kısacası.

Stalin'e eleştiriler de bu noktalardan başlıyor zaten. Birincisi sosyalizmi ve komünizmi ekonomik determinist bir bakış açısıyla incelemesi ve yönetsel alanda yapılması gereken dönüşümleri çok fazla umursamaması hatta ekonomik determinist bakış açısının yönlendirmesinin sonucu olarak Marx ve Engels'in devlet gitgide zayıflayacak kurgusunun aksine devletin daha da güçlenmesi. İkinci eleştiri ise sosyalizmin bölgesel veya ulusal çapta oluşturulamayacağı, tek ülkede veya sınırlı bir bölgede sıkışıp kalan proleter diktatörlüğün sosyalizmi kuramayacağı, kursa bile yine de kapitalizme dönüş yaşayacağı.




Bu yorumunuzda kurduğunuz her cümle teker teker ele alınıp yanıtlandırılmalı. Ama bunu yaparken 'Stalin ne yapmalıydı?'' sorusu ile birlikte ele alınıp, günün koşullarını da hesaba katmalı. Bunlar yapılmadan Stalin'in söylemlerini sadece teori düzleminde ele almak biraz idealist yaklaşım oluyor. ''Devletin sönümlenmesi'' konusu daha çok Engels'in yaklaşımıdır, Engels'in sözlerini ''siyasal devrimden sonra devlet giderek zayıflayacak'' şeklinde de yorumlamamalı. Engels aynı zamanda ''proletaryanın ihtiyacı olduğu sürece devlet hep var olmak zorundadır'' da demiştir. Burada da önemli olan devleti sadece bir baskı makinesinden ibaret görmeyip, onun aynı zamanda bireysel olarak yapılamayacak işlerin yukarıdan devlet adını verdiğimiz bir mekanizmayla organize edilmesi olarak da anlamalı. Devletin küçülmesi, büyümesi konusu da bununla ilişkilendirilmeli. ''Bütün bunların SSCB'de ve Stalin döneminde karşılığı var mıydı?'' diye sorulmalı. Devrimden sonra dört yıl süren iç savaş, ardından NEP ve sanayileme stratejisi, muhalefetin engelleyici çabaları ve Alman faşizminin saldırıları. Yıkık bir Sovyetler yitirilen 20 milyon insan. Stalin böyle bir cenderenin içinden çıkan ve sosyalizmi ayakta tutan bir lider. Söylemeye çalıştıklarınızı tek tek tartışmak elbette mümkün. Ama bütün bunları yaparken Stalin'i yani Ekim Devrimi'nin bu çelikten iradesini içinde bulunduğu nesnellikten soyutlamaya çalışarak yapmamalı.

spartakus  |  Cvp:
Cevap: 13
03.02.2015- 22:49

Sınıflar ortadan kaldırılmadan devletin ortadan kaldırılmasını istemek karşı devrimciliktir. Devrimden sonra proleterya diktatörlüğü konusunda olumsuz tavır takınmanın da sosyalizmi savunmakla bir ilgisi yok. Bu görüşler Troçkist görüşlerdir. Onlar da Stalin'i eleştirmek adına her şeyi söyleyebiliyorlar. Lenin'e vuramadıkları için Stalin'e vuruyorlar.

Tam Sürüme Geç »
 phpKF Mobil Android Uygulaması Kullanın [X]