Menü Üye Giriş

Şifre Sıfırla · Kayıt Ol

ERKİN ÖZALP: Marx neden 'Ben Marksist değilim' demişti?


Kimilerine göre, Marksizmden uzak durmak isteyenlere bahane sunmak için... Kimilerine göre, Marksizm adına bugüne kadar yapılmış ne varsa, yerin dibine batırılması için... Kimilerine göre, “Ben her tür ideolojik yaklaşımın üzerindeyim” diyenlerin (ve bunu diyerek en sığ ideolojilerin esiri olduklarını gösterenlerin) eline bir oyuncak vermek için...

Karl Marx, gerçekten de böyle bir söz söylemiş miydi?

Evet. Bunu, Friedrich Engels’in 1882 tarihli bir mektubundan öğrenebiliyoruz. Engels, 2-3 Kasım günlerinde Eduard Bernstein’a yazdığı mektupta, şöyle aktarıyor:

“... Marx, bir keresinde, Lafargue’a şunu söylemişti: ‘Ce qu'il y a de certain c'est que moi, je ne suis pas Marxiste’ [Kesin olan bir şey varsa, o da benim bir Marksist olmadığım].” [1]

İşte bitti! Demiş işte. Bağlamını sorgulamaya gerek yok. Marx’ın sözünü her niyete kullanmaya devam etmek isteyenler, yazının bundan sonrasını okumayıversin...

Engels, yukarıdaki sözü, Bernstein’ın bir değerlendirmesi üzerine yazmış. Bernstein, “Marksizm”in Fransa’da hiçbir itibarının bulunmadığını iddia etmiş. Engels de, Fransa’da “Marksizm” diye bilinen şeyin, “baştan sona tuhaf bir ürün” (an altogether peculiar product) olduğunu vurguladıktan sonra, Marx’ın ilgili sözünü hatırlatmış.

Hatırlatmanın nedeni, Fransa’daki “baştan sona tuhaf ürün”ü Marksizm diye sunan kişilerden birinin, Paul Lafargue olması. Marx, “Ben Marksist değilim” sözünü genel bir bağlam içinde değil, görüşlerinin Lafargue tarafından çarpıtılması üzerine söylemiş. Engels de, Marx’ın sözünü aktardıktan sonra, Marksizmin Fransa’da hiçbir itibarının bulunmadığı iddiasını çürütüyor!

“Marksizm” meselesi, Engels’in 1889’da Paul Lafargue’a yazdığı bir mektupta da anılıyor. Aynen şu şekilde:

“Sevgili Lafargue,

Bugüne kadar sizi yalnızca ‘the so-called Marxists’ [sözde Marksistler] diye andık ve sizi başka ne şekilde anabileceğimi bilemiyorum.” [2]

Dahası da var. Friedrich Engels, yukarıdaki mektubunu gönderdikten bir ay sonra, bu kez Marx’ın kızı ve Paul Lafargue’ın eşi Laura Lafargue’a şunları yazıyor:

“Ama biz kazandık, Avrupa’daki neredeyse tüm sosyalistlerin ‘Marksist’ olduğunu dünyaya kanıtladık (bize bu adı verdikleri için deli olacaklar!) ...” [3]

“Marksizm” teriminin bizzat Marx tarafından ortaya atılmış olamayacağı açık. Bu terimi, Marx’la mücadele edenler, onun görüşlerini küçümsemek için kullanıyor, ilk olarak. Marx’ın en yakın mücadele arkadaşı Engels de, Marx’ın ölümünden (1883) sonra, bu kavramı açıkça kullanabilir duruma geliyor.

Peki, Marx’ın Fransa’daki “sözde Marksist”lerle derdi neydi?

Bunu da Marx’ın bir mektubundan öğrenebiliyoruz. Marx, Fransız İşçi Partisi’nin 1880 yılındaki kuruluş kongresinde benimsenen programına önemli katkılarda bulunmuştu. Ancak bu programın bir sonraki genel seçimlerle bağlantılı güncel hedefler bölümünün yazılması sırasında, Marx ile partinin liderlerinden Jules Guesde (ve Lafargue) arasında anlaşmazlık çıkmış. Marx, tartışmalar sırasında, Guesde’yi “devrimci lafazanlık”la suçlamış. Guesde, Fransız işçi sınıfını daha radikal bir çizgiye çekmek üzere “yem” olarak “asgari ücretin yasayla belirlenmesi” türü taleplerin eklenmesini istemiş. Marx da, “Eğer Fransız proletaryası henüz bu tür yemlere ihtiyaç duyacak kadar çocuksuysa, o zaman onun için program falan yazmaya da değmez” demiş [4].

Tüm bunları aktardıktan sonra, Fransız İşçi Partisi’nin programının Karl Marx tarafından yazılmış olan giriş bölümünü aktaralım. “Marksizm”in ne olup olmadığını gerçekten de güzel özetleyen bir metin:

“Üretici sınıfın kurtuluşunun, cins ya da ırk ayrımı olmaksızın tüm insanların kurtuluşu anlamına geldiğini;

Üreticilerin, yalnızca üretim araçlarının sahipleri olmaları durumunda özgür olabileceklerini;

Üretim araçlarının onlara ait olmasının yalnızca şu iki biçim altında gerçekleşebileceğini:

1. Genel bir durum olarak hiçbir zaman var olmamış olan ve sınai ilerleme tarafından giderek tümüyle ortadan kaldırılan bireysel biçim;

2. Maddi ve zihinsel unsurları tam da kapitalist toplumun gelişimi tarafından oluşturulan kolektif biçim;

Göz önünde bulunduran,

Bu kolektif mülk edinme fiilinin, yalnızca, ayrı bir siyasal partide örgütlenmiş üretici sınıfın - proletaryanın- devrimci eyleminin ürünü olabileceğini;

Bu tür bir örgütün, proletaryanın elinde bulunan bütün araçlarla mücadele etmek zorunda olduğunu ve bu araçların arasında, bugüne kadar bir aldatmaca aracı olarak kullanılmış, ama söz konusu mücadele sayesinde kurtuluşun bir aracına dönüştürülecek olan genel oy hakkının da bulunduğunu;

Göz önünde bulunduran,

ve tüm üretim araçlarının kolektif mülkiyetinin yeniden sağlanmasını iktisadi alandaki çalışmalarının hedefi olarak belirlemiş bulunan Fransız sosyalist işçileri, örgütlenme ve mücadele aracı olarak gördükleri seçimlere şu asgari programla girmeye karar vermiştir:” [5]

Peki, “Ben Marksist değilim” sözünü pek bir beğenenler, konuyla yakından ilgili bu satırların altına da imza atmayı düşünür mü?

NOTLAR

[1] Engels’in Bernstein’a mektubunun Almancasını bulamadığım için, İngilizce çevirisini kullanmak zorunda kaldım: http://www.marxists.org/archive/marx/works/1882/letters/82_11_02.htm
[2] http://www.marxists.org/archive/marx/works/1889/letters/89_05_11.htmhttp://books.google.com/books?id=hhCHuq6Tm5YC&pg=PA82&lpg=PA82&dq="Wir+haben+euch"+lafargue+engels+1889&source=bl&ots=-55d-eS2EK&sig=vefBg0Mp5pL-dqUfogUJy35H2jw&hl=tr&ei=wP9FSpS6FY-OjAfzmc1i&sa=X&oi=book_result&ct=result&resnum=1
[3] http://www.marxists.org/archive/marx/works/1889/letters/89_06_11.htmhttp://books.google.com/books?id=hhCHuq6Tm5YC&pg=PA82&lpg=PA82&dq="Wir+haben+euch"+lafargue+engels+1889&source=bl&ots=-55d-eS2EK&sig=vefBg0Mp5pL-dqUfogUJy35H2jw&hl=tr&ei=wP9FSpS6FY-OjAfzmc1i&sa=X&oi=book_result&ct=result&resnum=1
[4] http://www.marxists.org/archive/marx/works/1880/letters/80_11_05.htm
[5] http://mlwerke.de/me/me19/me19_238.htmhttp://marxists.org/archive/marx/works/1880/05/parti-ouvrier.htm

hakkı  |  Cvp:
Cevap: 1
05.09.2015- 09:13


“... Marx, bir keresinde, Lafargue’a şunu söylemişti: ‘Ce qu'il y a de certain c'est que moi, je ne suis pas Marxiste’ [Kesin olan bir şey varsa, o da benim bir Marksist olmadığım].” [1]

İşte bitti!


Bu kadarmı Lenin e sorsalar o da ben Leninist değilim derdi.

iST kelime anlamı ile cılık ciliktir yani Marx ın Marxcı olmayacağı kesindir.

Birde MARX kutsal değil onun her yazdığı her söylediği yaşadığı zamanla ilgilidir .Elbette bilimsel yol alış gelecek zaman hakkında fikirler edinmeyi ve o konuda söz söylemeyide gerektirir ama bunlar hep teoridir olma olasılıkları kadar olmama olasılıklarıda vardır. Onun için Marxı takip etmek onun gölgesinden yürümek değildir.

Onun için Marx ancak eleştirileri ile anlaşılır işte o eleştirel anlayış her dönem geçerlidir Dün kapitalist üretim biçimi farklı idi bu gün farklı ama kapitalizmin eleştirisi hiçte farlı değil.

Marx bir devrimci idi bir eleştirmen bir yolcu (bilim yolcusu) analizci sentezci soyuttan somuta somuttan soyuta yürüyen insan
Ama her kes gibi insandı acı çekti sevindi yemek yedi uyudu hepimiz gibi bir peygamber değildi öyle iddiadada bulunmadı

İşte Marxizm bilim diyenler idoloji diyenler teori diyenler Marxın ben Marxist değilim demesine neden olanlardır. Onlar peygamber aradı o ısrarla ben insanım dedi.

denizcan  |  Cvp:
Cevap: 2
05.09.2015- 12:40

Öyle bir yorum yapmışsın ki sanki Marksizm diye bir şey yok ve isteyen istediği gibi yorumlar yapar ve arkasından ''ben Marksistim'' diyebilir. Marks bile ''ban marksist değilim'' dedikten sonra atış serbest, Marks'ı reddetmek de Marksizm olabilir, Öcalan gibi Marks'ı aşmak da hoş görülebilir! Senin yorumun bu anlama geliyor. Marks böyle söylemişse Marksizm konusunda atış serbest oluyor. Böyle olunca da Marksizm adına proleter diktatörlük de, işçi sınıfının devrimci bir özne olması da, siyasal devrimin de önü açılır. Bunları savunanların Marksizmle bir ilişkilerinin olduğunu sanmıyorum.

hakkı  |  Cvp:
Cevap: 3
09.09.2015- 21:12

Marx ancak eleştirileri ile anlaşılır işte o eleştirel anlayış her dönem geçerlidir Dün kapitalist üretim biçimi farklı idi bu gün farklı ama kapitalizmin eleştirisi hiçte farlı değil.

Marx bir devrimci idi bir eleştirmen bir yolcu (bilim yolcusu) analizci sentezci soyuttan somuta somuttan soyuta yürüyen insan
Ama her kes gibi insandı acı çekti sevindi yemek yedi uyudu hepimiz gibi bir peygamber değildi öyle iddiadada bulunmadı


Hadi aş bakalım aşa bilecekmisin.

dayanışma  |  Cvp:
Cevap: 4
09.09.2015- 21:57

Hakkı   sana ''ben marksistim'' dedirten şey ne? Siyasal devrimi kabul etmiyorsun, işçi sınıfın özne oluşunu kabullenmiyorsun, proleter diktatörlüğü kabul etmiyorsun, marksin kapitalizm eleştirilerini bile dönemsel buluyorsun, kurtuluşun bireysel olduğunu toplumsallıkta yatmadığını savunuyorsun ve sen marksist olduğunu söylüyorsun. Bu tavrında bir yanlışlık olduğunu, bir çelişki olduğunu düşünmüyor musun? Bu durum sana hiç garip gelmiyor mu?

yura  |  Cvp:
Cevap: 5
09.09.2015- 23:08

benimde şaşırdığım konu bu. bildiğimiz marksizmle hiç uyuşmayan şeyleri söyleyip sonrada ben solcu değilim, marksistim demek doğru olmamalı. marksizm bu kadar anlaşılmaz bir şey olmamalı. burada yanlış bir duruş var bence.

melnur  |  Cvp:
Cevap: 6
10.09.2015- 00:52

Marks'ın '' Ben Marksist değilim'' sözü ''marksist olmayın'', ''marksizmden vazgeçin'' anlamında değerlendirilmemeli. Yazıyaz forumda da benzer bir tartışma olmuş ve bazı arkadaşlarımız marksizme aykırı görüşlerini bu söze sığınarak savunmaya çalışmışlardı. Genellikle bu söz bu nedenle ileri sürülür ve gündeme getirilir. Kim Marksizme aykırı görüşler ileri sürecekse, bunu söyler ve arkasından anti-marksist bir söylem döktürür. Erkin Özalp bu sözün neden söylendiğini açıklamış, başka açıklamalar da var: Marks Gotha programının eleştirisi konusunda, Engels de özellikle Dühring eleştirisinde Alman sosyal demokrat partisinin revizyonizmin etkisine açık hale gelmesine karşı tepki gösteriyorlar.   Marks o yıllarda bu sözü söylüyor   ve ''bunlar marksist ise ben marksist değilim'' anlamında kullanıyor. Başka kaynaklarda bu söz ''bütün bildiğim marksist olmadığımdır'' şeklinde de geçer.

Marksizmi bir bütün olarak ve devrimci özünü asla yitirmeden kavramak önemli. Bu kavrayış gerçekleştirilmeden marksizm konusunda söz söylemek o kadar kolay değildir. Marksizmi savunmak adına çoğu kere marksizme aykırı görüşler dillendirilebilir ve yorumlar yapılabilir. Sözde sol-sosyalist forumlarda bunun çok örneğini görüyoruz.

hakkı  |  Cvp:
Cevap: 7
10.09.2015- 07:30

Alıntı Çizelgesi: dayanışma yazmış

Hakkı   sana ''ben marksistim'' dedirten şey ne? Siyasal devrimi kabul etmiyorsun, işçi sınıfın özne oluşunu kabullenmiyorsun, proleter diktatörlüğü kabul etmiyorsun, marksin kapitalizm eleştirilerini bile dönemsel buluyorsun, kurtuluşun bireysel olduğunu toplumsallıkta yatmadığını savunuyorsun ve sen marksist olduğunu söylüyorsun. Bu tavrında bir yanlışlık olduğunu, bir çelişki olduğunu düşünmüyor musun? Bu durum sana hiç garip gelmiyor mu?


---------------------------------------------------------
Dayanışma sana ben Marxistim dedirten şey ne ?
Siyasal devrimde kapitalizmden kalan kalıntılar olacağını kabul etmiyorsun. İşçi sınıfı ancak kavgasını onur meselesi yaptığında devrimci olacağını kabul etmiyorsun. Proleterya demokrasisini kabul etmiyorsun. Marxın yanlış sosyalizm,i bile eleştirebileceğini kabul etmiyorsun. Özgürlüklerin bireysel olacağını kabul etmiyorsun.
Sen bu tavrınla anti marxist olduğunu düşünüyormusun.

Bu durumun bana hiç garip gelmiyor çünkü muhafazakarsın.Sen gerçektem Marxı Marxtan okudun mu ben şüpeliyim.

hakkı  |  Cvp:
Cevap: 8
10.09.2015- 07:32

Alıntı Çizelgesi: yura yazmış

benimde şaşırdığım konu bu. bildiğimiz marksizmle hiç uyuşmayan şeyleri söyleyip sonrada ben solcu değilim, marksistim demek doğru olmamalı. marksizm bu kadar anlaşılmaz bir şey olmamalı. burada yanlış bir duruş var bence.


----------------------------------------------
cevap bile vermeye değmeyecek bir yazı.

Tam Sürüme Geç »
 phpKF Mobil Android Uygulaması Kullanın [X]