Menü Üye Giriş

Şifre Sıfırla · Kayıt Ol

 SOL PAYLAŞIM  »
 Sözde sol-sosyalist forumlar...
hakkı  |  Cvp:
Cevap: 17
19.04.2016- 09:41

Alıntı Çizelgesi: melnur yazmış

Sn.owert;


Tartışılamaz çünkü iki sosyalist-komünist arasında Marksizmin önemi referans noktası olmasıdır. Marksizm bu durumda refrerans olmaktan çıkıyorsa bir liberalle bir Marksist nasıl tartışıyorsa öyle tartışmalıdır. Elveda proletaryacılık ve devrim kaçkınlığı da bu yüzden ileri sürülüyor. Yani bir anlamda elimiz bağlı, bunları söylemek durumunda kalıyoruz veya aynı şeyleri yazmamak için yanıt vermiyoruz. ( öyle diyelim.)
[/size]




Sn Melnur

H.kARATAŞ I bilmem onu savunmak da bana düşmez

Ben sınıfların ortadan kalktığını söylemedim hatta sosyalist iktidarın Proleterya ve ya benzeri bir diktatörlüğün olması gerektiğini savunurum Bu diktatörlük (bana göre demokrasi ile eş anlamlı) olmadan komünizm e geçmek mümkün değil ayrıca mantıklı da değildir.
Benim anlatmak istediğim üretimde de teknolojinin karşısında işçi sınıfı yenilgiye uğramıştır bu yenilgi sadece işçi sınıfında değil burjuva sınıfında da vardır.
Sermayelerin piramidin sivri ucuna doğru büyümesi burjuva sınıfının etkin sınıf olmaktan çıkarıyor.

Marks Kapital 1 de Manchester bazı burjuvaları banka sermayesi esir almış onlara verdiği krediler sayesinde onları kapitalist anlamda işçi yapmıştır diyor.(Cümle tam böyle değil ama bunu anlamda kullanılıyor)

Biz hayatımızda da görürüz 30-40 işçi şalıştıran burjuvanın işçilerin maaşlarını öder sigortalarını ödeyemez vergilerini ödeyemez kendi bağ-kur unu bile ödeyemeyen burjuva çok görürüz. Bunlar hep kredi almış hep borçludur.

Günümüzde baskın sermaye finanstır her kesi kendine esir etmiştir. İnsanların 10 yıllık zamanını esaret altında tutarlar. Biz proleterya dendiğinde sadece artık değer olarak anlıyoruz .Proleteryaya teknoloji üretim alanlarındana kovuyor Anrey Gorz un korkusu proleteryanın hizmet alanlarından da kovulmasıdır

İşte robotlar yapılıyor işte kamara sistemleri var işte barkot istemi ile koca koca mağazalar kontrol ediliyor. belki 20 yıl sonra ne tezgahtar ne garson göreceğiz.

Bizler ayağımız taşa vurmadan acıyı hissetmeyen bir alışkanlıklarla yetiştik.

Bu gün kapitalizm en çok sancı çektiği alan üretim değil tüketimdir .Biz kapitalizmin çelişkilerine değil kendi ezberlerimizle uğraşıyoruz.
kapitalizm tüketimi örgütlüyor onun önünü açıyor insanları yıllarca borçlandırıyor bankaların faiz sistemine onun için müdahale ediyor.

herkesi devrimci olmamakla suçlanıyor ama devrim nerden patlayacak kapitalizmin yumuşak karnı neresi ile kimse ilgilenmiyor.

Bunu sebebi devrimciler devrimi bırakmış birbirleri ile yiyişiyor .Küçük dükkancılık küçük burjuva kültürü sarmış onları.Gözleri miyop olmuş 10 adımdan ötesini göremiyorlar.  
Reel sosyalizmi eleştirdinmi anti Marksist. Demokrasi istedinmi liberal. Özgürlük talep ettiğinde hayalci oluyorsun.
Ama muhafazakar olana ses çıkmıyor.
Bence sorun kapitalizmde değil o kendi mecrasında yoluna devam ediyor yapması gerekeni yapıyor sorun devrimcilerde.

owert  |  Cvp:
Cevap: 18
19.04.2016- 10:15

Yazıları ilgiyle takip ediyorum ama şu anda yazı yazacak durumda değilim.

Sanırım hasan arkadaşta buraya gelse tam olacak.
:)

bedrettin  |  Cvp:
Cevap: 19
19.04.2016- 11:43

Alıntı Çizelgesi: melnur yazmış


Bugün renaultun üretim kapasitesine bakalım. Şu anda ürettim kapasitisini bundan on yıl önce yapsa idi reno,   30-40 bin işçi çalıştırmak zorunda idi. Şuanda ise üretici güç olarak sadece 5 er bin posta dan 20 bin üretici güç çalıştırıyor. Bu üretici gücün ermesi eğilmi? Bunu dünya ölçütüne koyarsak karşımıza muazam bir çoğunluk çıkıyor. Bunlar şuraya burada istihtam edilmiş ama sonuçta canlı emek sömürü zayıflamış.


Peki neyi yanlışlıyor bu?

Varsayalım ki, canlı emek sömürüsü azaldı, (böyle bir şey yok), varsayalım ki hizmet sektörü çoğunluğa geçti (böyle bir şey de yok) ne anlayacağız bundan? Ne söylemek istiyorsunuz? Hizmet sektörü fazlalaştığında, işsizler ordusu arttığında proletarya nasıl ortadan kalkmış oluyor? ( Ayrıca iddialarınızın doğru olmadığını da söylüyorum, ama varsayalım ki doğru bundan nasıl bir yoruma varıyorsunuz?)





İşçi sınıfını artı değer yaratan sınıf olarak gördükleri için bu yanlışı yapıyorlar. Yanlış başladığı için üstüne söylenen her şey de yanlış oluyor.

hakkı  |  Cvp:
Cevap: 20
19.04.2016- 11:55

Alıntı Çizelgesi: owert yazmış

Yazıları ilgiyle takip ediyorum ama şu anda yazı yazacak durumda değilim.

Sanırım hasan arkadaşta buraya gelse tam olacak.
:)



Hasan Karataş çok uçuk fikirler savunmaya başladı. Ben bile artık onu anlayamıyorum. Ben anlamıyorsam   kimsenin onu anlayacağını sanmıyorum.

Zaten kendisi de kimsenin onu anlamadığını söylüyor.Keşke yazsa o da bir başka renk.

Pek sevmesek te sarı da bir renk

hakkı  |  Cvp:
Cevap: 21
19.04.2016- 12:22

Owert--Bugün renaultun üretim kapasitesine bakalım. Şu anda ürettim kapasitisini bundan on yıl önce yapsa idi reno,   30-40 bin işçi çalıştırmak zorunda idi. Şuanda ise üretici güç olarak sadece 5 er bin posta dan 20 bin üretici güç çalıştırıyor. Bu üretici gücün ermesi eğilmi? Bunu dünya ölçütüne koyarsak karşımıza muazam bir çoğunluk çıkıyor. Bunlar şuraya burada istihtam edilmiş ama sonuçta canlı emek sömürü zayıflamış.

Menur --Peki neyi yanlışlıyor bu?

Varsayalım ki, canlı emek sömürüsü azaldı, (böyle bir şey yok), varsayalım ki hizmet sektörü çoğunluğa geçti (böyle bir şey de yok) ne anlayacağız bundan? Ne söylemek istiyorsunuz? Hizmet sektörü fazlalaştığında, işsizler ordusu arttığında proletarya nasıl ortadan kalkmış oluyor? ( Ayrıca iddialarınızın doğru olmadığını da söylüyorum, ama varsayalım ki doğru bundan nasıl bir yoruma varıyorsunuz?)



Bir üretimde 40 bin işçinin yerine 5 bin işçi çalıştığında sömürü azalmaz hatta çoğalır bile ama sömürülen işçi azalır.Makinaların gelişmesi ile mutlak artık değer azalır nisbi artık değer çoğalır.

İşçilerin hizmet sektöründe çoğalmasını bütün akedemisyenler söylüyor çünkü üretimde makine kullanımı çoğalıyor işçiler hizmet sektöründe ne kadar çok insan olarak çalışırsa sömürülen işçi azalır yani sayı azalır.

İşçilerin hizmet sektöründe istihdam sağlanması kapitalistlerin zorunluluktan kaynaklanan istekleri değil bilerek ve isteyerek planladığı işler çünkü onlara müşteride gerekiyor.

Eğer hizmet sektöründe de işçinin yapacağı işi başka bir alete yaptırırlarsa işte o zaman işçi ne olacak diye bir soru akla gelir. Onun cevabını manifestoda Marks veriyor sadakaya muhtaç dilenci olacaklarını söylüyor.

Proleterya yaşamı için iş gücünü satmak zorunda kalan modern kölelerdir. İş gücünü satacak bir alan bulamazsa ya ona bakacak birileri olacak ya gereksizleşip açlıktan ölecek. Belki de düzen sahipleri kobay olarak işe yarar hale getirir.

Bu forumda bir yazı okudum Marks Londra da elektirikli bir maket moturu gördğünde heyecenı ve söyledikleri Marks şunu diyor işte sosyal kurtuluşun tam zamanı .Yıl 1870 sanırım. şimdi 2016 .150 yıla yakın bir zaman geçmiş.
Bu gün yapay akıl, uzayda gezinti, kablosuz enerji transveri, genetik ve organ transveri, robot üretimi, uçan tren, küresel sınırların aşınması, uydular dev şirketler, para yerine kullanılan kartlar, falan filan
aradan bayağı zaman ve alet edevat geçmiş.

Bu kadar değişimden sonra işçi sınıfı ve burjuva sınıfı mıh gibi yerinde kalmış

munzur  |  Cvp:
Cevap: 22
19.04.2016- 18:10

Hakkı bey, yazında bunları yazmışsın. Aklına Marks'ı yanlış anladığın gelmiyor mu?

Halbuki Marks da proleteryaya bir yazısında elveda diyor.
Manifestoda şunu yazıyor. İşçi sınıfı burjuvadan kurtulmak ister, Burjuva da işçi sınıfından, -ama der- Burjuva işçilerden daha çok bunu ister der.
Şimdi bu cümleden ne anladık.
Hadi işçilerin kurtulma sebebini biliyoruz ama burjuva işçiden niçin kurtulmak istesin kurtulması için ne yapması gerekiyor.


Manifesto Marks'ın ilk eserlerinden biri. Okuduğun yazıdan Marks'ın işçi sınıfı için elveda dediğini anlıyorsan, yanlış anlıyorsun. Bunun için marksist olmaya da marksist tezleri bilmeye de gerek yok. Manifestoda işçi sınıfına elveda diyen biri, ondan sonraki kitaplarında hala proleterya der mi? Bunu düşünmek bile yorumunun yanlış olduğunu anlamaya yeter.

hakkı  |  Cvp:
Cevap: 23
19.04.2016- 19:18

Alıntı Çizelgesi: munzur yazmış


Halbuki Marks da proleteryaya bir yazısında elveda diyor.
Manifestoda şunu yazıyor. İşçi sınıfı burjuvadan kurtulmak ister, Burjuva da işçi sınıfından, -ama der- Burjuva işçilerden daha çok bunu ister der.
Şimdi bu cümleden ne anladık.
Hadi işçilerin kurtulma sebebini biliyoruz ama burjuva işçiden niçin kurtulmak istesin kurtulması için ne yapması gerekiyor.


Manifesto Marks'ın ilk eserlerinden biri. Okuduğun yazıdan Marks'ın işçi sınıfı için elveda dediğini anlıyorsan, yanlış anlıyorsun. Bunun için marksist olmaya da marksist tezleri bilmeye de gerek yok. Manifestoda işçi sınıfına elveda diyen biri, ondan sonraki kitaplarında hala proleterya der mi? Bunu düşünmek bile yorumunun yanlış olduğunu anlamaya yeter.




Munzur bilerek mi konuşuyorsun ezbere mi
manifestoda bu yazı var mı yok mu.?

İşçi sınıfı burjuvadan kurtulmak ister, Burjuva da işçi sınıfından, -ama der- Burjuva işçilerden daha çok bunu ister .

Bu yazı varsa, ben var diyorum şu soru senden cevap bekliyor.?
Hadi işçilerin kurtulma sebebini biliyoruz ama burjuva işçiden niçin kurtulmak istesin kurtulması için ne yapması gerekiyor

Marks Manifestoyu 1848 de yazdı 1871 de bazı değişiklikler yaptı .
Peki Manifestodan sonra hangi kitapları yazdı biliyormusun. Ağırlıklı olarak Kapitalleri.

Şimdi yukarda yazdığım sorular cevap bekliyor.

Yanlışı bul ikramiyeyi kazan.

denizcan  |  Cvp:
Cevap: 24
19.04.2016- 21:19

Hakkı açıklamayı yanlış yorumluyorsun, yorumlamakla da kalmıyor Munzur'un doğru yorumuna atarlı davranmaya çalışıyorsun. O yazılanlardan Marks'ın elveda proleterya dediğini nasıl çıkardın?

Tam Sürüme Geç »
 phpKF Mobil Android Uygulaması Kullanın [X]