Menü Üye Giriş

Şifre Sıfırla · Kayıt Ol

 SOL PAYLAŞIM  »
 Dünyadan

Kiev notları: Lenin'i bırakıp Merkel'e selam vermek

Resim Ekleme

 
Faşistler tarafından Nazi sembollerinin taşındığı, Lenin haykellerinin yıkıldığı bir hareketten söz ediyoruz. Bugün Kızıl Ordu heykeli ile savaşanlar, yarın NATO heykellerini kucaklarında görebilirler; bugün Lenin heykeline tahammül edemeyenler, yarın Merkel'in gülen suratına selam vermek zorunda kalabilirler.

Vedat Altun/Kiev

Belli gelişmelerden sonra ya da gelişmeler sırasında ‘acaba bu gelişmeleri nasıl okumalıyız’ türü yaklaşımlar kimi zaman sınır bozucu olabiliyor. Öncelikle, gerçekleşen olayda neler olup bittiğini çok net bir şekilde anlatabilmek, bunun üzerinden açıklamalar yapmak ve geri kalan yorumu ise okuyucuya bırakmak daha anlamlı görünüyor. Bu yüzden mümkün olduğu kadar, burada, Ukrayna'da yaşanan olaylara dair kısa bir bilgi vermeye çalışacağım. Ama tabii ki kendi yorumlarımı esirgemeden.

Yazılıp çizildiği üzere hükümete karşı ayaklamanının iki ana nedeni var; birincisi hükümetin adaletsiz ve kötü yönetimi, diğeri ise AB ile daha yakın ilişkiler kurma isteği. Eğer hangisi daha ağır basıyor der iseniz kesinlikle hükümetin politiklari diyebilirim. Ancak bu politikalara karşı geliştirilen protestolar ile AB tam da "aranan kan" olmuş ve göstericiler tarafından sığınılan ve savunulan en önemli kurum olarak simge haline gelmiştir. Maidan’a yakın yerlerde protestocuların arabalarında ya da Maidan'daki barikatlarda iki bayrağı yanyana görmek bu süreci zaten çok net bir şekilde özetliyor: Bir tarafta AB bayrağı, diğer tarafta ise Ukrayna bayrağı.

Kiev göstericileri Lviv'den geldi
Kiev'de bulunan devlet binalarının birçoğu, göstericiler tarafından işgal edilen Maidan (bundan sonra "meydan" olarak yazacağım) bölgesindedir. Bunu bir tarafa not edelim. Göstericiler meydanda protestolara başlamış, burayı işgal etmiş ve güvenlik güçleri ile ciddi bir çatışmanın içine girdi.

Olayların başladığı ve devam ettiği meydan ortalama 80 bin kişi alabilen bir alan. Bu alan 15-20 bin kişi tarafınıdan işgal edildi. Güvenlik güçleri bu insanları alandan çıkaramadılar çünkü göstericiler de en az polisler kadar teçhizatlı idi.

Meydanı dolduran, işgal eden ve gösterileri başlatan bu 15-20 bin kişinin neredeyse yüzde 80'i Batı Ukrayna'dan ve özellikle Lviv kentinden gelen insanlar. Gösterilerin alevlendiği zamanlarda Kiev'e giriş çıkışların yasaklanmasının sebebi ise yine Batı Ukrayna'dan gelen silahlı gurupların göstericilerin içine sızmasını ve güçlenmesini engellemek idi.

Doğu ile Batı arasındaki eşitsizlik
Devam edelim. Ukrayna’daki en büyük gerçeklerden birisi doğu ve batı Ukrayna arasındaki zıtlık. Bu zıtlık her açıdan var. Batı Ukrayna siyasi düşünce yapısı olarak Avrupa'ya daha yakınken, Doğu Ukrayna ise Rusya yanlısı. Nüfusun yüzde 60'tan fazlası doğuda toplanmış durumda. Ülke gelirinin ise neredeyse yüzde 75'e yakını yine Doğu Ukrayna'da. Doğu Ukrayna sanayileşmiş, Batı Ukrayna'nın ise tek kaynağı toprak.

Doğuda Kiev'deki yönetime ve protestolara karşı eylemler düzenleniyor. Bunların çoğu, Kiev'den batıdan daha kalabalık. Ancak bu eylemler henüz bir harekete dönüşmüş değil.

Rusya'nın etkisi, seçimlerin meşruiyeti
Hesaba katılmayan diğer durumlar neler? Öncelikle Putin. Putin, Ukrayna siyaseti üzerinde tahminlerin çok üzerinde bir ağırlığa sahip. Tek başına Putinin siyasi kimliğinden ziyade, Rusya'nın Ukrayna'nın ekonomisine olan katkıları ve desteği ise hiç azımsanamayacak ölçüde.

Hesaba katılmayan diğer bir durum ise Ukrayna seçmeni, yani doğusu ve batısı ile Ukrayna'yı oluşturan toplam. Sanılmasın ki faşistlerden, darbe partisinden ve anavatan partisinden oluşan toplam Ukrayna'da çoğunluk desteğini almış durumda. Böyle bir tablo yok. Oluşabilecek bir erken seçimde bahsedilen bloğun kazanabilmek için tek bir şansı var, o da şu anda yaptıkları, yani ‘zorbalık’. Burda birçok şey para, silah ve zor kullanarak kolayca yapılabiliyor. Bu yüzden şiddet kontrol altına alınmaz ise kimse Mayıs ayında çok adil ve gerçek bir seçim yapılacağını düşünmüyor.

Faşistlerin gücü ve Avrupa Birliği
Bir diğer "hesap" konusu ise faşistler. Faşistlerin belki de şu anda yaptıkları girişimde ellerini en çok rahatlatan şey, neler olduğunu bilmeden bu gösterilere örtülü ya da doğrudan destek veren sözüm ona eşitlik yanlıları. Ama her iki tarafın da maskelerinin düşmesine çok az kaldı. Faşimzin daha da körüklenmesi hareketin meşruluğunu artırmayacak, bu konuda tereddüt yok.

Bir diğer ilgi çekici konulardan birisi ise kuşkusuz AB nin ve özellikle Almanya’nın tutumu. Gösteriler başlarken bu bir "demokrasi hareketi" idi. Avrupa bunu hep böyle gördü. Açıkça destekledi. Demokrasi ve insan hakları önemli idi. Her şey adaletli bir şekilde yapılmalıydı, insanların sesine kulak verilmeliydi. Bundan sadece 2-3 gün önce, yeterli sayıda milletvekilleri bile olmayan parlemento tarafından, dışarıda faşist bir gurubun silahlı tehditleri ile seri kararlar alındı. Dışarı çıkacak milletvekillerine, "Eğer yazılı kararları hemen geçirmezseniz öldürüleceksiniz" tehditlerinin yapıldığı iddia edildi.

Faşistler tutunabilir mi?

Sosyalistlerin bu konularda çok fazla sesinin çıkmamasının en önemli nedenlerinden birisi her iki tarafın da aslında kabul edilemeyecek oranda kirli ve rezil bir siyasetin içinde olması. Her iki taraftan kastım hem protesto edenlerin hem de mecvut hükümetin. Güçlü bir sosyalist sol bu durumda tam da üçüncü yolu işaret edebilir ve ciddi bir mevzi kazanabilirdi ama ne yazık ki şu an için böyle bir nesnellik yok.

Açıkça faşist bir karaktere sahip bir hareketin halk genelinden destek alamaması çok normal. Kiev'e gelen birisini eğer meydan denilen bölgeye götürmezseniz, ülkede neler olup bittiğinden haberdar olmayabilir. Meydana sıkışmış ve meydan dışına çıkmakta zorlanan bu hareketin bir siyasi yönelim bulması ve arkasına halkı alması zor görünüyor.

Sonuç olarak; faşistler tarafından Nazi sembollerinin taşındığı, Lenin haykellerinin, Kızıl Ordu anıtlarının yıkıldığı bir hareketten söz ediyoruz. Bugün Kızıl Ordu heykeli ile savaşanlar, yarın NATO heykellerini kucaklarında görebilirler; bugün Lenin heykeline tahammül edemeyenler, yarın Merkel'in gülen suratına selam vermek zorunda kalabilirler.

SOL

Tam Sürüme Geç »
 phpKF Mobil Android Uygulaması Kullanın [X]