Menü Üye Giriş

Şifre Sıfırla · Kayıt Ol

30.04.2014- 19:20


İstanbul işgal altında


Türkiye 1 Mayıs’a hazırlanıyor. Polis Taksim Meydanı’nı kapatarak mitingleri engellemeye çalışıyor. Erdoğan şiddetle tehdit ediyor.

Resim Ekleme

1 Mayıs’tan bir hafta önce, Taksim Meydanı’na bariyerler taşınmaya başlandı. İşçilerin mücadele gününde merkezi meydanda [yani Taksim Meydanı’nda] her türlü siyasi gösteriyi engellemek amacıyla 30 binden fazla güvenlik elemanı görev başında olacak.

Eylemcilerden birisi, ‘Yürüyüşlere gitmek istiyorsan, kentin Avrupa Yakası’nda geceleyeceksin. Bütün Boğaz geçitlerini kapatacaklar, metro dahil olmak üzere otobüsler ve feribotlar da çalışmayacak. Böylece insanların gelmesini engellemek istiyorlar. 1 Mayıs günü, devamlı olağanüstü bir hal yaşanmakta’ diye uyarıyor. Ve ekliyor; ‘Muhtemelen bu sene daha kötü bir durum yaşanacak’.

Dehşet ve korku verici polis ordularının karşısında, 1 Mayıs’ı Taksim Meydanı’nda kutlama hakkını kullanmak isteyen on binlerce insan bulunacak. 1977 yılında onlarca sosyalist işçinin öldürülmesi ve yüzlercesinin yaralanmasından itibaren Taksim Meydanı Türkiye Devrimci Hareketi için özel bir yer teşkil ediyor. Bunun yanısıra, Türkiye’nin siyasi havasını değiştiren 2013 eylemlerinden sonra ilk 1 Mayıs yürüyüşleri olması olgusu da buna ekleniyor.

Geçen sene milyonlarca insan, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan hükümetinin Neo-Liberal ve otoriter politikasına, toplumun sinsice İslamlaştırılmasına, polis şiddetine ve Kürtler ve Aleviler gibi toplumsal gruplara uygulanan ayrımcılığa karşı sokaklara dökülmüşlerdi. Bütün ülkeyi kapsayan bu eylemlerin şiddet uygulanarak bastırılması sonucu sekiz insan hayatını kaybetmişti. Gezi Parkı’nın ve Taksim Meydanı’nın boşaltılmasına rağmen, hareket son bulmadı. En son, 16 Temmuz 2013 tarihinde Alevilerin yoğunlukla yaşadığı işçi semti olan Okmeydanı’na yapılan polis saldırısında polisin attığı gaz fişeği nedeniyle 269 gün komada kalan ve 11 Mart 2014’te ölen 15 yaşındaki Berkin Elvan’ın cenaze törenine milyonlarca insan katılmıştı. Her gün küçük yürüyüşler gerçekleşmekte, Gezi eylemlerinden sonra oluşan forumlar ise güneşin çıkmasıyla birlikte parklara geri dönüyorlar. Bu arada işçilerin mücadeleleri de yoğunlaşıyor.

Geçen sene Haziran’da oluşan hareketin bitmediğini Başbakan Erdoğan da biliyor. Her türlü eylemliliği bastırma çizgisini 1 Mayıs’tan evvel de kesintisiz olarak sürdürüyor. Siyasi bir eylem ne kadar küçük veya barışçıl olsa da, Taksim etrafında yasak. Geçen hafta Perşembe günü ‘Uluslararası Kitap Günü’ nedeniyle onlarca insan, kitap okumak ve kitapları hediye etmek için Gezi parkına geldiklerinde yüz sivil polis tarafından kovuldular. Bir kaç saat sonra ise Taksim Meydanı’nda Berkin Elvan’ı anmak için eylemciler bir pankart açmak istedi, ne ki, polis hemen saldırdı, birkaçını ağır yaraladı ve 60 kişiyi gözaltına aldı.

Erdoğan, -dolandırıcılık iddialarıyla gölgelendirilmiş - 30 Mart yerel seçimleriyle, Sıfır-Hoşgörü-Siyaseti’nin tasdiklendiği kanısında. AKP’sinin seçimlerde en fazla oy almasını, siyasi muhalefeti tehdit etmek için bir fırsat olarak kullanıyor. Şimdi ‘Türkiye’de kaçmak isteyen insanlar’ olacaktır, ama ‘kaos yarattıklarından’ dolayı onlardan hesap sorulacağını ve isimlerini de söyleyerek, ‘Hesap verecekler’ diyor. Bu nedenle ağır çatışmalar bekleniyor.

Thomas Eipeldauer, İstanbul
Junge Welt, 30/04/2014

Çeviri: BİR-KAR Çeviri Kolektifi

Kızıl Bayrak

Tam Sürüme Geç »
 phpKF Mobil Android Uygulaması Kullanın [X]