İstanbul'da 'yasal miting' alanı sayısı ikiye düştü

İstanbul Valiliği, kentte yapılacak miting alanlarını "Yenikapı ve Maltepe sahil alanları" olarak belirledi.

Valilik'ten yapılan açıklamada, İstanbul ili sınırları içerisinde ilk toplanma alanı, yürüyüş güzergahı, toplantı alanı, dağılma güzergahları ile afiş ve pankart asılacak yerlerin, Toplantı ve Gösteri Yürüyüşleri Kanunu'nun 6. Maddesi ve ilgili yönetmelik gereği bugün tespit edildiği vurgulandı. Buna göre, İstanbul'da, Avrupa Yakası'nda sadece Yenikapı Sahil Alanı, Anadolu Yakası'nda da Maltepe Sahil Alanı'nda miting yapılabilecek.

Valilik, miting öncesi toplanma yerleri ile yürüyüş güzergahları ve dağılma güzergahlarını da şöyle belirledi:

Yenikapı
Yenikapı Sahil Alanı'nda yapılacak miting öncesi, toplanma alanı, yaklaşık 900 metre uzaklıktaki Kenndy Caddesi üzeri Samatya Işıklar'dan Yenikapı istikameti yönü ve park içi A5 giriş önü olarak tespit edildi. Yürüyüş güzergahı ise sahil Kennedy Caddesi olarak belirlendi. Yürüyüşün ardından Yenikapı Sahil Alanı'nda yapılacak mitinge katılanların dağılma güzergahları da, Kennedy Caddesi, Namık Kemal Caddesi, Gazi Mustafa Kemalpaşa Caddesi olarak açıklandı.

Maltepe
Anadolu Yakası'ndaki Maltepe Sahil Alanı'nda yapılacak mitinge katılanların toplanma yeri ise, miting alanına 1.100 metre uzaklıktaki Atatürk Caddesi üzeri Adalı Sokak'tan Bağdat Caddesi girişine kadar olan alan olarak belirlendi. Mitinge katılanlar, Atatürk Caddesi, Bağdat Caddesi, Mimar Sinan Caddesi ve Turgut Özal Bulvarı'nı takip ederek Maltepe Sahil Alanı'na ulaşacak. Dağılma güzergahları ise Turgut Özal Bulvarı ve Rıhtım Caddesi olarak duyuruldu.

Valilik açıklamasında, Miting Düzenleme Kurulu'nun bildirimleri doğrultusunda, İstanbul Valiliği'nin olur vereceği afiş ve pankartların, İstanbul Büyükşehir Belediyesi ile ilçe belediyelerinin uygun göreceği yerlere asılacağı vurgulandı.

sol

Başbakanımız böyle buyurdu.

Mitinglerin nerede yapılacağına karar verenler yakında kimler miting yapabilir diye de karar çıkartır. Tayyip ve İstanbul valiliğinin uygun görecekleri dışında kimse miting yapamaz derlerse şaşırmayın.

Başbakan her koşulda çatışmayı göze alıyor demektir. Böyle bir kararın özellikle 1 Mayıs düşünüldüğünde hiç bir geçerliliği olmayacağını kendisi de biliyor. Boşuna topum tarafından ''diktatör'', ''diktatör bozuntusu'' olarak nitelendirilmiyor. Çatışmalardan besleniyor. Her baskının bir tepki oluşturacağını, oluşan o tepki üzerinden kendi yandaşlarını kontrol edebileceğini de biliyor. Hesap etmediği ise, bir sonraki ''gezi''nin bir önceki ile benzerliğinin de olmayacağıdır. Bunu hesap edemiyor. Türkiye toplumunun çok   önemli bir kesiminin AKP'nin düşünsel ve baskıcı sınırlamalarına hiç bir şekilde yerleşmeyeceğidir. AKP ne yaparsa yapsın bunun üstesinden gelemez. Türkiye'nin kültürel ve aydınlanmacı birikimi buna izin vermez. Bu kesimler AKP'nin zihinsel dünyasının çok dışında. AKP ve özellikle başbakan bunu anlayamıyor. Ve o hala Taksim 1 Mayıs alanını nasıl ranta çeviririm, Türkiye İşçi Sınıfı'nın tarihsel mirasını ve mücadele birikimini nasıl silerim, nasıl sıfırlarım diye iç geçiriyor.

Mümkün olabilir mi?