Menü Üye Giriş

Şifre Sıfırla · Kayıt Ol

Cevap: 9
09.12.2014- 05:33

Alıntı Çizelgesi: Geddark yazmış

Komünizm nihayetinde sınırsız bir dünya vaad ediyor değil mi?
Ama ünlü bir yazarın dediği gibi kapitalizm bir anda yok olmaz,komünizm yoktan var olmaz!.bu uzun ve göreceli bir süreçtir.
Bu süreçte de azınlık halklar yaşadıkları ülke içerisinde asimilasyona uğruyor , ikinci sınıf insan muamelesi görüyorsa; bir devrimci öz savunma gücü şarttır. Bu güçte hiç şüphesiz Lenin'in ''en önemli ilkem'' dediği Ulusların Kendi Kaderini Tayin Hakkı'na dayanacaktır.
Ezilen halkların ayrılıp bir ulus devleti kurması ise kendine SOLCUYUM diyen herkesin benimseyip   desteklemesi gereken bir ilerici bir harekettir.

Unutmadan; yalnızca işçi sınıfına hizmet ettiği sürece Self Determinasyon desteklenmelidir.



Lenin UKKTH için hiçbir zaman en önemli ilkem dememiştir.UKKTH'nin bir strateji değil bir taktik olduğunu belirtmiş ve sosyalistlerin yeri geldiğinde eğer bir ulusal hareket sosyalizmin uluslararası çıkarlarını olumsuz etkiliyorsa buna karşı çıkılması gerektiğini belirtmiştir.

Cevap: 10
09.12.2014- 05:42

Alıntı Çizelgesi: yura yazmış

bu bölümün açılmasıyla ilk sorumu sormak istiyorum. solcuların ulusal devleti savunmaması gerektiği doğru mudur? solcular ulusal devletleri savunmazlar mı? savunurlarsa neden savunurlar, savunmazlarsa neyi savunurlar?


Solcular emperyalizmin saldırılarına karşı ulus devleti savunurlar.Nasıl olsa bende burjuva ulus devlete karşıyım,bırakayım emperyalizm ne kadar bu ulus devleti dönüştürürse dönüştürsün demezler.Çünkü bu ilerici değil gerici bir dönüşümdür ve sosyalizm mücadelesinin önünü tıkayacak bir dönüşümdür.

Ancak diğer taraftan şu da hatırlanmalı ki;sosyalistler burjuva anlamda bir ulus devlet tahayyül etmezler.Sosyalistlerin hedefi bir proleter ulus yaratmaktır.Yani sosyalistler emperyalizmin saldırılarına karşı yurtsever savunmalarını verirken,bu savunmayı sosyalizm mücadelesiyle birlikte ele alır ve gerçek anlamda işgalden kurtuluşun ve tekrar işgal edilmemenin önkoşulunun sosyalist cumhuriyet olduğunu belirtirler.Dolayısıyla emperyalizmin ulus devlete saldırılarına karşı yapılan mücadelede savunma ve atağın diyalektik birliği oluşturulmalıdır.

abbas  |  Cvp:
Cevap: 11
10.12.2014- 15:40

Ulus devlete yönelik her türlü emperyalist saldırı karşısında ikirciksiz olarak devlet savunulur. Devletin bu koşullarda savunulmayacağını söyleyenler ayakları yere basmayan solculardır. Onlar için devletin vatanı yoktur, vatanı olmayanın da zaten devleti olmaz! Onlar sözde emperyalizme karşıdırlar, gerçekteyse emperyalizmden yanadırlar. Vatan ve devlete karşı olmayı bir de bu açıdan görmeye çalışalım.

bedrettin  |  Cvp:
Cevap: 12
31.12.2014- 06:18

Alıntı Çizelgesi: Geddark yazmış

Komünizm nihayetinde sınırsız bir dünya vaad ediyor değil mi?
Ama ünlü bir yazarın dediği gibi kapitalizm bir anda yok olmaz,komünizm yoktan var olmaz!.bu uzun ve göreceli bir süreçtir.
Bu süreçte de azınlık halklar yaşadıkları ülke içerisinde asimilasyona uğruyor , ikinci sınıf insan muamelesi görüyorsa; bir devrimci öz savunma gücü şarttır. Bu güçte hiç şüphesiz Lenin'in ''en önemli ilkem'' dediği Ulusların Kendi Kaderini Tayin Hakkı'na dayanacaktır.
Ezilen halkların ayrılıp bir ulus devleti kurması ise kendine SOLCUYUM diyen herkesin benimseyip   desteklemesi gereken bir ilerici bir harekettir.

Unutmadan; yalnızca işçi sınıfına hizmet ettiği sürece Self Determinasyon desteklenmelidir.




İşçi sınıfına hizmet etmiyorsa kendine SOLCUYUM diyen biri ''ezilen halkların ayrılıp bir ulus devleti kurmasını'' neden benimseyip desteklemeli? Self determinasyondan ne farkı var?

melnur  |  Cvp:
Cevap: 13
31.12.2014- 20:37

Alıntı Çizelgesi: proletersosyalist yazmış

Alıntı Çizelgesi: Geddark yazmış

Komünizm nihayetinde sınırsız bir dünya vaad ediyor değil mi?
Ama ünlü bir yazarın dediği gibi kapitalizm bir anda yok olmaz,komünizm yoktan var olmaz!.bu uzun ve göreceli bir süreçtir.
Bu süreçte de azınlık halklar yaşadıkları ülke içerisinde asimilasyona uğruyor , ikinci sınıf insan muamelesi görüyorsa; bir devrimci öz savunma gücü şarttır. Bu güçte hiç şüphesiz Lenin'in ''en önemli ilkem'' dediği Ulusların Kendi Kaderini Tayin Hakkı'na dayanacaktır.
Ezilen halkların ayrılıp bir ulus devleti kurması ise kendine SOLCUYUM diyen herkesin benimseyip   desteklemesi gereken bir ilerici bir harekettir.

Unutmadan; yalnızca işçi sınıfına hizmet ettiği sürece Self Determinasyon desteklenmelidir.



Lenin UKKTH için hiçbir zaman en önemli ilkem dememiştir.UKKTH'nin bir strateji değil bir taktik olduğunu belirtmiş ve sosyalistlerin yeri geldiğinde eğer bir ulusal hareket sosyalizmin uluslararası çıkarlarını olumsuz etkiliyorsa buna karşı çıkılması gerektiğini belirtmiştir.



Bu algıyı kırabilmek hiç kolay değil. Sol-sosyalizm konusunda yeterli bir donanım olmadan SF'ye girildiğinde oradaki iklim sempatizan kitlede bu tür algıların oluşmasına yol açıyor. Solcu olmak buralarda ''eazilenlerin yanında olmak'' la sınırlandırılıyor. Solcu olmak sanki bir ulusal harekete yedeklenmekten geçiyormuş gibi algı oluşuyor bu sempatizan kitlenin karşısında. Buna kürt ulusalcılığının forum içindeki yanlış sol yorumları da eklendiğinde, zihnini bu yanlışlarla dolduran kişiler sol adına sola karşıt bir pozisyon içinde buluyorlar kendilerini. ''sosyalizm Okulu''nun da bu konuda hiç bir önlemi yok. Tam tersine SF bilerek veya bilmeden bu sol karşıtlığını sanki solmuş gibi algılatmada temel bir rol oynuyor. Böyle bir fonksiyonu var. Yanlış bir algı sol olarak içselleştirildiğinde, ne söylersen söyle bir yararı olmuyor. Söylediklerimiz sanki bir duvara çarpıp geri geliyor. Sempatizan o yanlış algısıyla kendini kilitliyor. O bataklıktan uzaklaşamadığı sürece de o yanlış algıdan sıyrılabilmesi mümkün olmuyor.

munzur  |  Cvp:
Cevap: 14
31.12.2014- 21:18

Donanımı olanlar da oradaki havadan mıdır, suyundan mıdır bilinmez, bir garip oluyorlar. Marksistim diyenler Marks'a aykırı, Leninistim diyenler Lenin'e aykırı bir şeyler söylüyorlar. Tek birleştikleri konu kuyrukçuluk. Böyle olunca da oraya giren daha deneyimsiz olanlar bu kuyrukçu tavrı sosyalizm sanıyorlar. Oradan buraya gelip yazmaya çalışanlarda da bu durum ortaya çıkıyor. Bir iki yorumdan sonra yazılanlara cevap veremeyip çekip gidiyorlar. Acaba giderken ne düşünüyorlar? Büyük ihtimalle ''bu kemalistlerden adam olmaz'' diyorlardır:)

melnur  |  Cvp:
Cevap: 15
01.01.2015- 20:49

Alıntı Çizelgesi: munzur yazmış

Donanımı olanlar da oradaki havadan mıdır, suyundan mıdır bilinmez, bir garip oluyorlar. Marksistim diyenler Marks'a aykırı, Leninistim diyenler Lenin'e aykırı bir şeyler söylüyorlar. Tek birleştikleri konu kuyrukçuluk. Böyle olunca da oraya giren daha deneyimsiz olanlar bu kuyrukçu tavrı sosyalizm sanıyorlar. Oradan buraya gelip yazmaya çalışanlarda da bu durum ortaya çıkıyor. Bir iki yorumdan sonra yazılanlara cevap veremeyip çekip gidiyorlar. Acaba giderken ne düşünüyorlar? Büyük ihtimalle ''bu kemalistlerden adam olmaz'' diyorlardır:)



Kürt sorunu bir turnusol işlevi görüyor. Kuyrukçuluğun sosyalist mücadeleyle hiç bir ilgisi yok. Kuyrukçuluk aslında kendisini Leninist, Marksist ve benzer şekilde nitelendirenleri liberal sol savrulmadan yana olanlardan şekilsel olarak ayırıyor. Öz'de hiç bir farkları yok. Liberal solcular nasıl ki, kürt sorunu ve AKP konusunda sosyalist bir duruş sergileyemiyorlarsa,   bu kuyrukçu takımı da aynı siyasi duruşu gösteriyor. Tek farkları kuyrukçuların kendilerine Marksist, Leninist, gerçek komünist, enternasyonal solciu gibi kılıflar giydirmeleri. Yani aralarındaki fark sadece biçimsel.

Başka örnekleri de var: Bu kuyrukçuların bazıları kendilerine ML veya enternasyonal komünist derken, ve bunlar, Marks'ı Lenin'den ayıranlarla sözde ideolojik tartışmaya girerken de bu tartışmayı özsel bir tartışma olarak görmemek gerek. Gerçekte iki tarafın da birbirinden farkı yok. Fark sadece biçimsel; Farklılığın biçimsel olması iki tarafı da son kertede aynı yerde buluşturuyor. Kuyrukçuluk ve siyasal devrim perspektifinden yoksunluk bu iki tarafın da temel özelliği. Bu özelliğin güncel siyasete yansıması da sınıf mücadelesinden uzaklaşmak, böyle bir kaygının taşınmıyor olması olarak yansıyor. Sözde sol-sosyalist forumların sözde donanımlı solcuların hal ve gidişleri de kısaca bu.

abbas  |  Cvp:
Cevap: 16
02.01.2015- 18:33

Alıntı Çizelgesi: Geddark yazmış

Komünizm nihayetinde sınırsız bir dünya vaad ediyor değil mi?
Ama ünlü bir yazarın dediği gibi kapitalizm bir anda yok olmaz,komünizm yoktan var olmaz!.bu uzun ve göreceli bir süreçtir.
Bu süreçte de azınlık halklar yaşadıkları ülke içerisinde asimilasyona uğruyor , ikinci sınıf insan muamelesi görüyorsa; bir devrimci öz savunma gücü şarttır. Bu güçte hiç şüphesiz Lenin'in ''en önemli ilkem'' dediği Ulusların Kendi Kaderini Tayin Hakkı'na dayanacaktır.
Ezilen halkların ayrılıp bir ulus devleti kurması ise kendine SOLCUYUM diyen herkesin benimseyip   desteklemesi gereken bir ilerici bir harekettir.

Unutmadan; yalnızca işçi sınıfına hizmet ettiği sürece Self Determinasyon desteklenmelidir.




Komünizmin ne olduğunu anlamadığın belli. Komünist toplum her etnik özelliğin yaşatıldığı değil, yok edildiği bir toplumdur. Komünizmden bahsederek etnik yapıları savunmak solculuk değildir.

Tam Sürüme Geç »
 phpKF Mobil Android Uygulaması Kullanın [X]