Menü Üye Giriş

Şifre Sıfırla · Kayıt Ol

 SOL PAYLAŞIM  »
 Güncel Tartışma Konuları
03.09.2014- 19:55

Bekaroğlu CHP'ye üye oldu

Resim Ekleme

Eski Refah Partisi milletvekili Mehmet Bekaroğlu, CHP'ye üye oldu.

CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu tarafından Parti Meclisi üyeliğine davet edilen Prof. Dr. Mehmet Bekaroğlu CHP Fındıklı Teşkilatı'na gelerek CHP'ye üye oldu.

Bekaroğlu, XXI. Dönem'de Refah Partisi'nden Rize Milletvekili seçilmişti. Ardından Fazilet ve Saadet partilerinde görev almış, bu partiden Numan Kurtulmuş'la birlikte ayrılarak Has Parti'yi kurmuştu. Son yerel seçimlerde Saadet Partisi’nden Rize Belediye Başkan adayıydı.

sol

umut  |  Cvp:
Cevap: 1
03.09.2014- 20:09

Bekaroğlu'nun CHP Parti Meclisine gireceği belli oldu. Bekaroğlu her ne kadar dini hassayetleri ile tanınıyor olsa da, ekonomi konusunda sağdan çok sola yatkın bir isim olduğunu düşünüyorum.

munzur  |  Cvp:
Cevap: 2
03.09.2014- 22:24

CHP yanlışını bir türlü anlayamıyor, sağ tandanslı siyasetçileri yönetimine alarak iktidar alternatifi olacağını sanıyor. Böyle yaparak kendi siyaseti ve kültüründen gelme insanları küstürdüğünün farkında değil. 2015 seçiminin mağlubu şimdiden CHP olacaktır.

denizcan  |  Cvp:
Cevap: 3
04.09.2014- 15:48

Demirtaş alkışından Bekaroğlu CHP'sine giden yol-Doğan Ergün  

Önce biraz uzun bir alıntıyla başlayalım. 18 Ağustos'ta İleri'de çıkan yazımızın başlığı "Operasyonun hedefinde ne var?" idi.
Yazıda, cumhurbaşkanlığı seçiminin ardından, düzen siyaseti açısından öncelikli gündemin muhalefetin şekillendirilmesi olduğunu belirtmiş, şöyle demiştik:
"Düzen siyasetine yön verenler açısından bugünün en önemli ihtiyacı, muhalefetin karakterinin belirlenmesi olmalı.
Nasıl bir muhalefet, düzen içi olabilir? Düzen muhalefetinin ideolojik, siyasi koordinatları nasıl belirlenmeli?

(...) Son yerel seçimlerde CHP'nin tercihleri ve Ekmeleddin İhsanoğlu'nun cumhurbaşkanı adayı olarak gösterilmesini bu bakımdan değerlendirmek gerekiyor.
Bu tercihlerde esas olan alternatif bir iktidar projesi miydi? (...) Daha doğrusu ve bugün için önemlisi, AKP'ye karşı biriken tepkinin hangi süzgeçten geçirileceği, nasıl bir işleme tabi tutulacağı. Bu işlem hem bugünün ve yarının iktidarlarının karakterinin, hem de bugün toplumda iktidara karşı biriken tepkilerin hedeflerinin belirlenmesi bakımından daha stratejik bir önem taşıyor."

Hâlâ aynı yerdeyiz ve "Yeni Türkiye"nin düzen muhalefetinin nasıl olacağına dair çalışmalar sürüyor.

Bugün için, düzen siyasetinin fay hatlarını oluşturan ve mümkünse üzerine inşaat yapılmaması gereken bölgeler var:

- Gericilikle gerçek ve toplumsal ölçekte mücadele verecek bir siyaset, "Yeni Türkiye"nin öncelikli riskli bölgesi. Zira, gericilik sorgulaması, inşa edilmek istenen düzenin omurgasını oluşturan gericilik ve otoriterlik gibi iki ana unsurla kavga etmek anlamına gelecek.

Öyleyse yeni dönemin muhalefeti, din konusunda uzlaşmacı bir dil kullanmalı...

AKP seçmenlerinin tercihlerine, yaşam tarzına vs. saygı göstermeli...

- İkinci olarak, "bölge aktörü, oyun kurucu Türkiye" imajının zedelenmemesi gerekiyor.
Alternatif bir bölge politikası geliştirmek ya da emperyalizmin bölgedeki taşeronluğunu teşhir etmek, yine yıkıcı bir etkiye sahip.

Bu konuda ancak şöyle bir dil kabul edilebiliyor: "Türkiye'nin son yıllarda bölgesinde oynadığı rol çok önemli... Ama artık şu faktörler de var, şöyle yapalım".

- Üçüncüsü, düzen muhalefeti emekçi sınıfların sorunları, hakları ve örgütlülüğü gibi bir alana asla giremez. Örneğin köklü bir taşeronluk sorgulaması çok risklidir. Düzen muhalefeti, taşeronluk kötü diyebilir ama kendi belediyesinde uygular...

Son günlerde Demirtaş ve CHP ile ilgili yapılan tartışmalara bir bakın. Bu fay hatlarının izlerini göreceksiniz.

CHP kongresinde tasfiye edileceğine kesin gözüyle bakılan isimlere ve partiye üye olan Mehmet Bekaroğlu'nun karakterine bakın. Tasfiye edilecek isimlere bir değer biçmek bakımından değil... Gidişin yönünü anlamak bakımından...

Selahattin Demirtaş'ın cumhurbaşkanı seçildikten sonra Recep Tayyip Erdoğan'ı ayakta alkışlaması, ardından alkışını "nezaket" ve "AKP'ye oy veren yüzde 52'ye saygı duyuyorum" şeklinde açıklaması hep HDP-AKP veya Demirtaş-Erdoğan ekseninde ele alındı.

Doğru değil... Doğru olsa bile yeterli değil...

Burada odaklanılması gereken eksen, iktidar değil muhalefet ekseni.

Yani CHP-HDP ekseni...

Bu nedenle Demirtaş'ın "alkışlı nezaketi"nin AKP'den çok CHP'ye bir mesaj anlamına geldiğini ve "böyle bir muhalefet anlayışında seve seve yan yana gelebiliriz" mesajını ilettiğini söyleyebiliriz.

CHP kongresinin ise, "Yeni Türkiye"nin muhalefetine yönelecek bir parti inşasıyla meşgul olacağını görmek zor değil.

Tam da bu nedenle, yukarıda saydığımız fay hatlarını derinleştirecek ve bunu halkı örgütleyerek yapacak bir sosyalist odağa çok ihtiyaç var.

Tam da bu nedenle, Demirtaş'a oy veren sol kesimlere ve sol Kemalistlere seslenmek gerekiyor.

Tam da bu nedenle, yani "Yeni Türkiye"yi ya da "Yeni Türkiye'nin Muhalefeti"ni kurmak kolay olmayacağı için, büyük olanaklara sahibiz...

solcu  |  Cvp:
Cevap: 4
05.09.2014- 18:41

Bekaroğlu sağcı olmadığını söylese bile CHP delegesinin onu parti meclisine seçeceğini düşünmüyorum.

solcu  |  Cvp:
Cevap: 5
05.09.2014- 18:44


"Bana sağcı diyenin alnını karışlarım"

CHP'ye katılan Mehmet Bekaroğlu Yeni bir dönem başlıyor CHP'de. Bu dönemde ben de siyaset yapacağım. Kendimi ifade edeceğim, parti çalışmalarına katılacağım. Bu partinin değişik konularla ilgili proje üretmesine katkı sağlayacağım. Bana bu Türkiye'de hiç kimse sağcı diyemez. Bana sağcı diyenin alnını karışlarım" dedi.

Resim Ekleme


CHP üyesi olan Mehmet Bekaroğlu,   CHP'nin 18. Olağanüstü Kurultayı'nın yapıldığı ATO Congresium'da üyeliğine ilişkin soruları yanıtladı. Sağcı olmadığını söyleyen Bekaroğlu
"Öncelikli olarak bakacağım. Nasıl bir pozisyon, nasıl bir kürsü veriliyor. Ona uygun bir şekilde siyaset yapacağım. Şimdiye kadar ne yapıyorsam, yine aynı şeyleri yapacağım" diyen Bekaroğlu, "Ben kimliğimi, düşüncelerimi falan değiştirmedim" ifadesini kullandı.
Bekaroğlu, şöyle devam etti: "CHP bana benzedi de onun için geldim demiyorum. Ben Sayın Kılıçdaroğlu ile oturdum, konuştum, düşüncelerimi anlattım. Kendisi ne yapmak istediğini söyledi. Bugün de zaten kongrede yapmış olduğu konuşmada bunu ifade ettiler. Bu doğrultuda, yeni bir dönem başlıyor CHP'de. Bu dönemde ben de siyaset yapacağım. Kendimi ifade edeceğim, parti çalışmalarına katılacağım. Bu partinin değişik konularla ilgili proje üretmesine katkı sağlayacağım."

DELGE KARAR VERECEK

CHP'nin "sağa kaydığı" yönündeki eleştirilerin hatırlatılması üzerine Bekaroğlu, "Benimle sembolleşmiyor. Bana bu Türkiye'de hiçkimse sağcı diyemez. Bana sağcı diyenin alnını karışlarım.Ben sağcı falan değilim" dedi. Bekaroğlu, konuşmasını şöyle sürdürdü: "Evrensel olarak sağ demek; sermayeden, güçlüden, statükodan yana demek. Ben bunlara tavır koymuş, bunu için bedel ödemiş bir adamım. Ama Türkiye'de maalesef, yanlış bir algıdır, kötü bir algıdır ve Türkiye'nin başına gelen en kötü şeydir. Sağ; din, dindar, cennete giden insanlar falan olarak algılanır. Solsa dinsiz, gavur...Böyle algılanır. Bu yanlıştır. Bu komünizm ile mücadele dönemlerinden kalma, yeşil kuşak dönemlerinden kalma bir algıdır. Türkiye'nin başına gelmiş en büyük beladır. Bunu yıkmamız gerekir. Ben emekten, özgürlükten yana bir insanım. Ben dezavantajlı grupların yanında yer alan, devlet gücünün dezavantajlı grupların yanında kullanılması gerektiğine inanan bir insanım. Ben ötekinin hakkını, hukukunu savunan bir insanım. Bir insan kendi hakkını savunur. Eli yanarken elini çeker. Bu refleks bir şeydir. Ama ötekinin hakkını savunmak önemli bir şeydir. Ben zalimin kimliğine de bakmadım, karşısında durdum. Bunu yapmaya devam edeceğim. CHP'de de yapmaya devam edeceğim. Bana CHP bir kürsü açarsa Sayın Genel Başkan beni davet etti. Eğer CHP delegesi de böyle bir kürsü açarsa bunu yapmaya devam edeceğim."

Genel Başkan adayı Muharrem İnce'nin konuşmasında, partiye sonradan katılanlara yönelik bazı eleştirileri olduğunun sorulması üzerine Bekaroğlu, "İnce'nin benimle ilgili bir eleştirisi olduğunu sanmıyorum. Ben Sayın İnce'nin konuşmasında öyle bir şey anlamadım" yanıtını verdi. PM'ye girip giremeyeceğine yönelik bir soru üzerine de Bekaroğlu, aday olacağını ama son kararı delegenin vereceğini belirterek, "Kesin gözüyle nasıl bakabilirim" dedi.

Tam Sürüme Geç »
 phpKF Mobil Android Uygulaması Kullanın [X]