Dersim HAZİRAN’la artık daha güçlü!

Birleşik Haziran Hareketi’nin Dersim buluşması yoğun katılımla HAZİRAN'ı kentte sokak sokak örgütleme kararıyla gerçekleşti.



(İleri - Dersim) Birleşik Haziran Hareketi’nin (HAZİRAN) Dersim buluşması yoğun katılımla dün gerçekleşti. KESK toplantı salonunda yapılan toplantı ilk olarak divanın oluşmasıyla başladı. Divan adına açılış konuşmasını yapan doktor Pınar İçel toplantının yöntemini ve siyasi gündemlerini bildirdiği konuşmasının ardından, HAZİRAN'I anlatan bir sinevizyon gösterimi yapıldı. Sinevizyonun ardından sözü daha sonra Dersim Meclisi geçici koordinasyonu adına HAZİRAN'a dair kısa bir sunum yapmak için Faysal Azamlı aldı. Azamlı konuşmasına ülkenin AKP eliyle emperyalist- kapitalist sistemle uyumlu gerici faşizan bir dikta rejimine doğru ilerlediğine dikkat çekerek başladı. Dayatılan faşist rejimi kabul etmeyen toplumsal kesimin de mevcut olduğunu belirten Azamlı, “Özellikle de 2013 Haziranında ortaya çıkan milyonlarca insan bunu somutladı” dedi. AKP'nin kapsayamadığı yada sindiremediği bu toplumsal güçlerin parça parça yürüttüğü mücadeleyi birleştirmek ihtiyacının doğduğunu ifade eden Azamlı “Üstelik günümüz Türkiye'sinde bu kesimleri temsil edecek siyasal bir odağın da olmadığı bu koşullarda, gerici-faşist yapıya karşı birleşik bir toplumsal muhalefete ihtiyacın ürünü olarak Birleşik Haziran Hareketi ortaya çıktı" diye konuştu.

Azamlı konuşmasının devamında HAZİRAN'ın sadece sol-sosyalist örgütlerin yan yana geldiği bir "cephe" yada "birlik" projesi olmadığını, gücünü ve kaynağını emekçi yoksul halktan   ve Hazirand'a sokağa çıkan, AKP iktidarı ile kavga eden milyonlarca insandan alan bir siyasi odak bir hareket olduğunu dile getirdi.  

Azamlı’nın konuşmasının ardından forum bölümüne geçildi. Birçok katılımcının söz aldığı toplantıda genel olarak şu değerlendirmeler yapıldı:

‘SOKAK SOKAK HALK ÖRGÜTLENMELİDİR’

"Artık mesele sadece sandığa gidip oy vererek çözülebilecek bir mesele değildir, sokak sokak ev ev halkın örgütlülüğü sağlanmalıdır. Büyük bir dayanışma içinde el ele birlikte mücadele edenlerin yarattığı Haziran, yine aynı şekilde Sünni asimilasyona maruz bırakılan Alevileri, faşist baskıya uğrayan Kürtleri, etek boyuna karışılmasını istemeyen kadını, HES’lere karşı mücadele eden köylüleri kısacası bu sistemden rahatsız olan tüm kesimleri kapsayabilen bir halk hareketi yaratılabilirse başarılı olabilir."

‘DERSİM YALANLA VE YOKSULLUKLA DAHA FAZLA MÜCADELE ETMELİ’

Yerel sorunların tartışıldığı bölümde ise; Dersim'in Alevi- Zaza kimliğinden ötürü uğradığı baskılar ele alındı. Dersim katliamına dair devletin resmi özür dilemesi ile yaratılan gündem değerlendirildi. Dersim’in bağımsız ve kendine özgü kimliğinden ötürü faşist-dinci siyasi yapılar tarafından siyasi rant meselesi olarak kullanılıyor olması, Alevi ve Kürt açılımlarının birer yalandan ibaret olması gibi konular vurgulandı. Bunun yanı sıra HES’ler ve yoksullukla mücadele konularında yoğun bir çalışmanın örgütlenmesi gerektiği, Dersim’in kendi sorunlarına dair dışarıdan yeterince sözün söylendiği, Dersimli’lerin artık kendi sözünü söylemesi gerektiği, bu çalışmanın sadece söz üretmekle kalmayıp pratikte de bir şeyleri değiştirmeyi hedef alması gerektiği belirtilerek bunun için de ortak bir siyasi kültür, sevgiyi temel alan ortak dilin oluşturulmasın önemine değinildi. İdeolojik kaygıların farklı olmasına rağmen bunun dışlamaya-ötekileştirmeye dönüşmemesi, birleşik mücadelenin yaratılması gerektiğinin altı çizildi.

Değerlendirmelerin ardından toplantı geçici yürütme kurulunun ve 27 Aralık'ta gerçekleşecek olan Türkiye Meclisi'ne katılacak delegasyonun seçilmesinin ardından sonra sona erdi.