Menü Üye Giriş

Şifre Sıfırla · Kayıt Ol

07.09.2015- 17:59

7 Haziran seçim sonuçları pek azımızın bildiği bir gerçeğin geniş kesimlerce de anlaşıldığını gözler önüne serdi. Erdoğan'ın tutkusu, gerici ideolojisi, yarattığı devlet anlayışı ve dün gece Hürriyet'i basan para-militer kadrosuyla Türkiye'yi bir felakete götürüyor. Bunu sadece PKK saldırıları nedeniyle de söylemiyorum. Ona ekonominin kötüye gidişini, dış politikadaki yalnızlığımızı ve Erdoğan cephesinin işlediği suçları ekleyin Türkiye'nin iç savaş tehlikesiyle karşı karşıya kaldığını görebilirsiniz. Erdoğan kör gözüm parmağına bildiği yolda inatla devam ediyor. Erdoğan'ı ne kürt sorunu ilgilendiriyor, ne Suriye, ne şu, ne bu; onu ilgilendiren tek şey geçmişi unutturabileceğini sandığı bir pozisyon elde edebilmek; yani başkanlık hayali! Başkan olamadığı sürece kendisi için tehlike çanlarının çaldığını biliyor ve ne olursa olsun, ne pahasına olursa olsun başkanlık hayalini canlı tutmaya çalışıyor. Seçimle olamazsa başka bir yolla, dün akşam Hüriyet'e saldıran ''kahverengi gömleklikler''in söylediği ''400 vekil çıkarmasak bile seni başkan yapacağız'' sözleri başka bir anlam taşımıyor. Erdoğan bu konuda her türlü adımı atabilecek bir mizaca sahip. Gericilik ise bu kadar örgütlü bir hal almış ve güçlenmişken, bu karanlığın kısa sürede aydınlığa dönüşmesi çok kolay olmayacaktır.

hakkı  |  Cvp:
Cevap: 1
07.09.2015- 20:30

Ne o iç savaş korkutuyor mu
Hem devrim yapmayı sosyalizm kurmayı düşün hem de iç savaştan kork.
Birde başkasının Marxistliğini sınamaya kalk.
Bu ne perhiz ne lahana turşusu.

İnsan sosyalizm isteyecek iç savaş tehlikesinden söz edecek.
Sosyalistler krizi sever hiç Lenin okumadın mı Kriz onları örgütlendirir büyütür ve devrimin merdiven basamaklarını oluşturur.
Tabi devrim düşünülüyorsa ama kapitalizmin tamiri ile ulaşılacaksa reform iyidir.

Bence bir seçim yapsan iyidir. Devrimcimisin Reformist mi

Seni rahatlatayım iç savaş falan olmaz kimse yönetimi elinden bırakmaz Devlet hele toplum üzerinde hakimiyetini sağlıyor. Yani ipler hala ...tun elinde.

dayanışma  |  Cvp:
Cevap: 2
07.09.2015- 21:00

Alıntı Çizelgesi: bedrettin yazmış

7 Haziran seçim sonuçları pek azımızın bildiği bir gerçeğin geniş kesimlerce de anlaşıldığını gözler önüne serdi. Erdoğan'ın tutkusu, gerici ideolojisi, yarattığı devlet anlayışı ve dün gece Hürriyet'i basan para-militer kadrosuyla Türkiye'yi bir felakete götürüyor. Bunu sadece PKK saldırıları nedeniyle de söylemiyorum. Ona ekonominin kötüye gidişini, dış politikadaki yalnızlığımızı ve Erdoğan cephesinin işlediği suçları ekleyin Türkiye'nin iç savaş tehlikesiyle karşı karşıya kaldığını görebilirsiniz. Erdoğan kör gözüm parmağına bildiği yolda inatla devam ediyor. Erdoğan'ı ne kürt sorunu ilgilendiriyor, ne Suriye, ne şu, ne bu; onu ilgilendiren tek şey geçmişi unutturabileceğini sandığı bir pozisyon elde edebilmek; yani başkanlık hayali! Başkan olamadığı sürece kendisi için tehlike çanlarının çaldığını biliyor ve ne olursa olsun, ne pahasına olursa olsun başkanlık hayalini canlı tutmaya çalışıyor. Seçimle olamazsa başka bir yolla, dün akşam Hüriyet'e saldıran ''kahverengi gömleklikler''in söylediği ''400 vekil çıkarmasak bile seni başkan yapacağız'' sözleri başka bir anlam taşımıyor. Erdoğan bu konuda her türlü adımı atabilecek bir mizaca sahip. Gericilik ise bu kadar örgütlü bir hal almış ve güçlenmişken, bu karanlığın kısa sürede aydınlığa dönüşmesi çok kolay olmayacaktır.



Böyle bir   aşamaya geldiğimizi düşünmüyorum. Kürt sorunu ne kadar kürt ve türk halklarının arasına bir kama gibi sokulmuş olursa olsun bu iki halkı birbirinden koparmaya yol açmadı. Hala sokaklarımız aynı ve hala beraberliğimizi bozacak bir gelişme ortada görünmüyor. Ben iç savaş tehlikesi görmüyorum. Böyle bir belirti yok. Çok uğraşıldı ancak uğraşanlar Türkiye sosyolojisini iyi tahlil edememişler.

denizcan  |  Cvp:
Cevap: 3
07.09.2015- 21:16

Alıntı Çizelgesi: dayanışma yazmış

Alıntı Çizelgesi: bedrettin yazmış

7 Haziran seçim sonuçları pek azımızın bildiği bir gerçeğin geniş kesimlerce de anlaşıldığını gözler önüne serdi. Erdoğan'ın tutkusu, gerici ideolojisi, yarattığı devlet anlayışı ve dün gece Hürriyet'i basan para-militer kadrosuyla Türkiye'yi bir felakete götürüyor. Bunu sadece PKK saldırıları nedeniyle de söylemiyorum. Ona ekonominin kötüye gidişini, dış politikadaki yalnızlığımızı ve Erdoğan cephesinin işlediği suçları ekleyin Türkiye'nin iç savaş tehlikesiyle karşı karşıya kaldığını görebilirsiniz. Erdoğan kör gözüm parmağına bildiği yolda inatla devam ediyor. Erdoğan'ı ne kürt sorunu ilgilendiriyor, ne Suriye, ne şu, ne bu; onu ilgilendiren tek şey geçmişi unutturabileceğini sandığı bir pozisyon elde edebilmek; yani başkanlık hayali! Başkan olamadığı sürece kendisi için tehlike çanlarının çaldığını biliyor ve ne olursa olsun, ne pahasına olursa olsun başkanlık hayalini canlı tutmaya çalışıyor. Seçimle olamazsa başka bir yolla, dün akşam Hüriyet'e saldıran ''kahverengi gömleklikler''in söylediği ''400 vekil çıkarmasak bile seni başkan yapacağız'' sözleri başka bir anlam taşımıyor. Erdoğan bu konuda her türlü adımı atabilecek bir mizaca sahip. Gericilik ise bu kadar örgütlü bir hal almış ve güçlenmişken, bu karanlığın kısa sürede aydınlığa dönüşmesi çok kolay olmayacaktır.



Böyle bir   aşamaya geldiğimizi düşünmüyorum. Kürt sorunu ne kadar kürt ve türk halklarının arasına bir kama gibi sokulmuş olursa olsun bu iki halkı birbirinden koparmaya yol açmadı. Hala sokaklarımız aynı ve hala beraberliğimizi bozacak bir gelişme ortada görünmüyor. Ben iç savaş tehlikesi görmüyorum. Böyle bir belirti yok. Çok uğraşıldı ancak uğraşanlar Türkiye sosyolojisini iyi tahlil edememişler.




Bu kadar da kesin konuşmamak lazım. Öyle bir gelişme olur ki, toplumlar o gelişmeler karşısında umulmadık tepkiler ortaya çıkartabilirler. Bunu da önceden kestirebilmek kolay değil. Gidişatın kötü olduğunu görmek lazım. Sosyalist sol bu kötü gidişi engelleyebilir ancak toplumsal bir güç olma konusunda yaşananlar bu konuda fazla ümitvar olmamıza engel oluyor. Bence iç savaş tehliksesi düşük de gözükse var. Bunu yok sayamayız.

denizcan  |  Cvp:
Cevap: 4
07.09.2015- 21:19

Alıntı Çizelgesi: hakkı yazmış

Ne o iç savaş korkutuyor mu
Hem devrim yapmayı sosyalizm kurmayı düşün hem de iç savaştan kork.
Birde başkasının Marxistliğini sınamaya kalk.
Bu ne perhiz ne lahana turşusu.

İnsan sosyalizm isteyecek iç savaş tehlikesinden söz edecek.
Sosyalistler krizi sever hiç Lenin okumadın mı Kriz onları örgütlendirir büyütür ve devrimin merdiven basamaklarını oluşturur.
Tabi devrim düşünülüyorsa ama kapitalizmin tamiri ile ulaşılacaksa reform iyidir.

Bence bir seçim yapsan iyidir. Devrimcimisin Reformist mi

Seni rahatlatayım iç savaş falan olmaz kimse yönetimi elinden bırakmaz Devlet hele toplum üzerinde hakimiyetini sağlıyor. Yani ipler hala ...tun elinde.



İç savaşın olmazlığının nedeni yönetimin elden bırakılmaması olmaz. Zaten iç savaş çıkarsa bunun nedeni ''yönetimi elden bırakmamak'' için olur. Sosyalistlerin savaşı devrime çevirme konusuna değinmek istemişsin, yazından bu anlaşılıyor ancak sosyalistler toplumsal bir güç halinde değillerse böyle bir durum söz konusu olamaz.

Alisan  |  Cvp:
Cevap: 5
08.09.2015- 14:52

Alıntı Çizelgesi: denizcan yazmış

Alıntı Çizelgesi: hakkı yazmış

Ne o iç savaş korkutuyor mu
Hem devrim yapmayı sosyalizm kurmayı düşün hem de iç savaştan kork.
Birde başkasının Marxistliğini sınamaya kalk.
Bu ne perhiz ne lahana turşusu.

İnsan sosyalizm isteyecek iç savaş tehlikesinden söz edecek.
Sosyalistler krizi sever hiç Lenin okumadın mı Kriz onları örgütlendirir büyütür ve devrimin merdiven basamaklarını oluşturur.
Tabi devrim düşünülüyorsa ama kapitalizmin tamiri ile ulaşılacaksa reform iyidir.

Bence bir seçim yapsan iyidir. Devrimcimisin Reformist mi

Seni rahatlatayım iç savaş falan olmaz kimse yönetimi elinden bırakmaz Devlet hele toplum üzerinde hakimiyetini sağlıyor. Yani ipler hala ...tun elinde.



İç savaşın olmazlığının nedeni yönetimin elden bırakılmaması olmaz. Zaten iç savaş çıkarsa bunun nedeni ''yönetimi elden bırakmamak'' için olur. Sosyalistlerin savaşı devrime çevirme konusuna değinmek istemişsin, yazından bu anlaşılıyor ancak sosyalistler toplumsal bir güç halinde değillerse böyle bir durum söz konusu olamaz.

"sosyalistler iç savaşı devrime çevirme gücüne sahip değiller" diyorsun ve bundan dolayıda iç savaşa karşısın yani. Demekki sen ne savaşa nede iç savaşa karşısın,   sadece kendi leyhine çeviremediklerine karşısın.

melnur  |  Cvp:
Cevap: 6
08.09.2015- 16:32

Alıntı Çizelgesi: bedrettin yazmış

7 Haziran seçim sonuçları pek azımızın bildiği bir gerçeğin geniş kesimlerce de anlaşıldığını gözler önüne serdi. Erdoğan'ın tutkusu, gerici ideolojisi, yarattığı devlet anlayışı ve dün gece Hürriyet'i basan para-militer kadrosuyla Türkiye'yi bir felakete götürüyor. Bunu sadece PKK saldırıları nedeniyle de söylemiyorum. Ona ekonominin kötüye gidişini, dış politikadaki yalnızlığımızı ve Erdoğan cephesinin işlediği suçları ekleyin Türkiye'nin iç savaş tehlikesiyle karşı karşıya kaldığını görebilirsiniz. Erdoğan kör gözüm parmağına bildiği yolda inatla devam ediyor. Erdoğan'ı ne kürt sorunu ilgilendiriyor, ne Suriye, ne şu, ne bu; onu ilgilendiren tek şey geçmişi unutturabileceğini sandığı bir pozisyon elde edebilmek; yani başkanlık hayali! Başkan olamadığı sürece kendisi için tehlike çanlarının çaldığını biliyor ve ne olursa olsun, ne pahasına olursa olsun başkanlık hayalini canlı tutmaya çalışıyor. Seçimle olamazsa başka bir yolla, dün akşam Hüriyet'e saldıran ''kahverengi gömleklikler''in söylediği ''400 vekil çıkarmasak bile seni başkan yapacağız'' sözleri başka bir anlam taşımıyor. Erdoğan bu konuda her türlü adımı atabilecek bir mizaca sahip. Gericilik ise bu kadar örgütlü bir hal almış ve güçlenmişken, bu karanlığın kısa sürede aydınlığa dönüşmesi çok kolay olmayacaktır.



Sn.bedrettin;

Yazdıklarınızın altına imzamı atarım. 7 Haziran seçimleri sonrasında yuvarlandığımız karanlık sıradanlaştırılamayacak önemli olmanın dışında bilinçli müdahalelerle tırmandırılmaya çalışılan ve daha öncekilere de benzemeyen bir süreç. Bir yandan AKP hükümetinin öte yandan PKK'nin çabaları iki kardeş halk olan Türk ve Kürt halklarının arasını onarılmayacak ölçüde açılması anlamına geliyor. Hiç kuşkumuz yok, bu iki güç de gerilimi arttırmaktan besleniyor. Her şehit haberi insanların yüreğindeki acıyı çoğaltırken, dikkat edilsin HDP binalarına yüklenen kalabalıkların sayısında artışa da yol açmaktadır. Bu sonucun iki taraf açısından görülmemesi olanaksız. Artan gerilimin ne gibi sonuçlara yol açabileceği ise önceden kestirilemez.

Türkiye on yıllardır iç savaş koşullarında tutuluyor zaten. Emperyalizmin bölge ülkeleri olan Irak, Suriye ve İran için tasarladıklarının Türkiye için geçerli olmadığını sanmak ya saflıktır ya uşaklık ya da siyaset zaafıdır. Irak dizayn edilmişken, Suriye üzerinde bu işleyiş süregelirken, Türkiye'nin bu çember dışında tutulacağını bize düşündürtecek hiç bir neden yoktur. Emperyalizme karşı çıkmak bölgemiz için bu nedenle ve bu denli önemliyken, Kürt hareketinin ve AKP iktidarının emperyalist inisiyatifin dışına çıkabilecek bilgi, beceri ve yetenekte olduğunu kimse iddia edemez. Ve giderek tırmanışa geçen şiddet ortamı kimseyi yanıltmamalı, bu çatışmanın ardındaki emperyalist plan hiç bir şekilde gözardı edilmemeli. Ülkemizin sosyolojisi, harekete geçirilmeye çalışılan iç dinamikleri ve dış koşullar ve bunları kapsayan üst emperyal akıl umulmadık gelişmelerin ortaya çıkmasına yol açabilecek potansiyele sahiptir.

Türkiye iç savaş tehlikesi yaşıyor.
Türkiye solunun bunu akılda tutmasında her zaman yarar var.

munzur  |  Cvp:
Cevap: 7
09.09.2015- 12:41

Sadece iç savaş mı, bu kaotik ortam böyle giderse darbe dahil başka gelişmelerle karşılaşmaz mıyız? Her türlü gelişmeye açık bir ortam oluşturulduğunu düşünüyorum. Bu gerilimin böyle sürdürülemeyeceği de ortada. Nereden geleceği belli olmayacak bir düdük sesi ile bu ''oyunu'' sonlandırmaya yeltenecek birileri çıkabilir.

melnur  |  Cvp:
Cevap: 8
10.09.2015- 00:13

Alıntı Çizelgesi: munzur yazmış

Sadece iç savaş mı, bu kaotik ortam böyle giderse darbe dahil başka gelişmelerle karşılaşmaz mıyız? Her türlü gelişmeye açık bir ortam oluşturulduğunu düşünüyorum. Bu gerilimin böyle sürdürülemeyeceği de ortada. Nereden geleceği belli olmayacak bir düdük sesi ile bu ''oyunu'' sonlandırmaya yeltenecek birileri çıkabilir.



Her şey olabilir; siyasal iktidar devletin tüm kurumlarına hakim durumda, buna ordu da dahil. Tırmadırdığı gerilimi sürdüremeyecek bir aşamaya geldiğini düşünürse seçimin iptali de dahil her türlü yönteme başvurabilir. Bu konularda kesin konuşmaktan kaçınmak gerek.

Tam Sürüme Geç »
 phpKF Mobil Android Uygulaması Kullanın [X]