Nasıl bir ülke olduk böyle, bir kız çocuğunun başına taş ile vurarak bayıltan, tecavüz eden ve mahkemede ''saygın'' davrandığı için cezası indirime uğrayan bir olay Türkiye'den başka nerede görülebilir? Toplumumuzda erkek egemenliği yaygınlaşıyor, devlet katında da yer buluyor farkında mısınız? Yüzde 50 oyun hemen ertesinde bir kadın hakim türbanla mahkeme yönetmesi hangi yasaya uygun? İlkokullarda kız ve erkek çocukların ayrı ayrı sınıflarda okuması savunuluyor. Yakında kız çocuklarının okula göndermeyin fetvası gelirse hiç şaşırmam. Şimdi de yılbaşı sepetlerine içki koyulma yasağı geldi. Nelerle uğraşıyorlar, nerelerden başladılar!

Bu ülkenin geleceği beni korkutuyor. Gazetelerin köşe yararları pes edip kalemlerini kırmaya başladılar. Hürriyet gazetesi teslim bayrağını çekti. Nereye yuvarlanıyoruz böyle? Bir sapığa saygınlık indiriminde bulunan mahkemeye nasıl güveneceğiz?

‘Çocuğa cinsel istismar’dan 150 yıl hapsi istenen sanığa ‘saygınlık’ indirimi
 
Diyarbakır’da kendini subay olarak tanıtıp, 14 yaşındaki üç kız çocuğunu evine götürdüğü, esrar içirdiği ve porno film izletip cinsel istismarda bulunduğu iddiasıyla 150 yıl hapis istemiyle yargılanan tercüman Ubeydullah Ç., ‘saygın tutum’ indirimi uygulanarak 10 yıl hapis cezasına çarptırıldı.

Güven duysunlar diye üniforma bulunduruyormuş


Fotoğraf: DHA

Diyarbakır 6’ncı Ağır Ceza Mahkemesi’nde görülen duruşmaya tutuksuz sanık Ubeydullah Ç. katılmazken, taraf avukatları hazır bulundu.

Duruşmada, 150 yıl hapis cezası istenen iddianameyi hazırlayan Savcı Mustafa Uğur Kabasakal esas hakkındaki görüşünü açıkladı. Mütalaada sanığın, kız öğrenciler G.D., R.A. ve N.K.’yi evine çekmek için ücretsiz İngilizce ders verdiğini duyurduğu belirtildi.

Asker olduğu imajını pekiştirmek için evinde subay üniforması, gaz tabancası ve mermi bulunduran sanığın bu şekilde güven duygusu oluşturduğunu kaydeden savcı, kendisine güvenen çocuklara alkol verip, cinsel ilişkiye sürüklemek için porno film izlettiğini, daha sonra da mağdurların iradesini kırarak cinsel istismarda bulunduğunu belirtti.

Suçun zincirleme işlendiğini kaydeden savcı, sanığın 150 yıla kadar hapisle cezalandırılmasını istedi.

‘Aile baskısı’ndan olmuş!

Duruşmada söz alan mağdur avukatı Ercan Yılmaz sanığın kimliğini gizlediğini belirterek, “Bu ekstra bir niteliktir. Sanık tutuklanmalı ve üst sınırdan ceza verilmelidir” dedi.

Sanık avukatı Zafer Gür ise, “Sanığın mağdurlara nasıl dokunduğu konusunda net bilgi yok. Olayın aile baskısı, çocukların korku veya endişesiyle olduğunu düşünüyoruz. Müvekkilin çocukları zorla alması gibi bir durum yok. Beraat etmesi gerekir” diye savunma yaptı.

Bir daha suç işlemezmiş

Kararını açıklayan mahkeme Ubeydullah Ç.’yi ‘uyuşturucu temin etme’ ve mağdur R.A.’ya yönelik eyleminden beraat ettirdi.

Sanığı üç mağdura karşı ‘müstehcenlik’ suçundan üç kez beşer ay hapis ve dörder gün adli para cezasına çarptıran mahkeme, sanığın yeniden suç işlemeyeceğine kanaat getirip bu cezaların ertelenmesine karar verdi.

Evde bulunan mermilerle ilgili 25 gün hapis ve dört gün adli para cezasına çarptırılan Ubeydullah Ç.’nin bu cezası da 500 lira para cezasına çevrilerek ertelendi.

Cinsel istismardan 10 yıl

Mahkeme Ubeydullah Ç.’yi mağdurlar G.D. ve N.K.’ya karşı ‘çocuğun cinsel istismarı’ ve ‘cinsel amaçlı çocuğu hürriyetinden yoksun kılma’ suçlarından önce 12 yıl hapis cezasına çarptırdı.

Ubeydullah Ç.’yi alt sınırdan cezalandıran mahkeme, sanığın duruşmadaki ‘saygın tutumu’nu dikkate alarak cezayı 10 yıla indirdi.

Kararda, sanığa verilen cezaların tümünde iyi hal indirimi uygulandığı açıklandı. Mahkeme, sanığın evinde ele geçirilen ve bir çocuğa istismarda bulunduğu tespit edilen görüntüler hakkında suç duyurusunda bulunulmasına da hükmetti.

Sanığın tutuklanması talebinin reddedildiği karar, üye hakim Abdullah Güzel’in muhalefet şerhi nedeniyle oy çokluğuyla alındı. Sanık hakkında yakalama kararı çıkarılması gerektiğini belirten Güzel, karara muhalefet ettiğini açıkladı.

diken.com

şimdi tv de dinledim ayile ve sosyal bakanlığı mahkemenin bu kararını temzyiz etmiş. iyi hal indiriminin kaldırılması için başvurmuş .

bizim mahalledede var böyle bir tane sapık herif yatmış çıkmış iyi halden erkenden ama biliyorlar ya bizim mahalledekiler adamı iyi bir benzettiler geçen gün.

Bu tür yargılamalarda yürütme maduru koruyucu düşünce bildiriyor. Bakanların (yürütmenin ) taraf olduğu mahkemeler devlet yöneticilerinin yaptıklarının açıklanmasında ortaya çıkıyor işte o zaman mahkemelere talimatlar geliyor.

Bakanlar bu tur olaylarda popilist olmasını beceriyor .

Ama bu mahkemelerinde çok düzgün çalıştığını sanmıyorum, hiç bir şeyin nedenlerine inmiyorlar kararlarını verirken bile   toplum baskısı   ağır basıyor. Güya kadınlardan yana pozetif ayrımcılık yapılıyorlar.

Kadınlar hakkında bir çok din adına konuşan kişiler var kadınları   aşağılıyor onları cinsel obje gibi görüyor insan bile saymayan beyanlarda bulunuyor. Bu tür görüş bildirenlerin karşısında hiç bir yargı organı tavır almıyor.

Her şey siyasi hiç bir şey hukuk kurallarına göre işlemiyor.

Bu kadın cinayetleri 2011 den bu yana 14 kat arttı. Boşanmalar 1 yılda   4.5 kat arttı. Son 12 yılda 25 000 kişi intihar etti. Çocuklarda suç oranı 5 yılda 7 kat arttı.

Bu sorun sadece kadın sorunu değil toplumsal cinnet durumu. Bu sorunu temelden incelenmeli ve sorunun köklerine inerek çözüm bulunmalıdır.

Artık sadece kendini koruyan devlet değil yurttaşını da koruyan devlet e ihtiyaç duyulduğu ortada. Ya çözüm aranıp bulunmalı ya çözüm bulacaklara imkan tanınmalıdır.
Yoksa felaket kapı önünde bekliyor.