Menü Üye Giriş

Şifre Sıfırla · Kayıt Ol

28.11.2015- 13:57

Tahir Elçi öldürüldü

Diyarbakır Baro Başkanı Tahir Elçi, Sur'da yaptığı açıklamadan sonra başından silahla vuruldu. Diyarbakır Selahattin Eyyübi Devlet Hastanesi'ne kaldırılan Elçi hayatını kaybetti.

Resim Ekleme

Diyarbakır'ın Sur ilçesine bağlı Balıkçılarbaşı semtinde bulunan ve geçtiğimiz gün kurşunlanarak tahrip edilen tarihi Dört Ayaklı Minare'nin önünde Diyarbakır Barosu Başkanı Tahir Elçi, bir grup avukatla açıklama yaptıktan sonra silahlı saldırıya uğradı. Saldırıda başından ağır yaralanan Tahir Elçi, kaldırıldığı Diyarbakır Selahattin Eyyübi Devlet Hastanesi'nde hayatını kaybetti. Elçi'nin öldürülmesi sonrasında Diyarbakır Barosu'ndan yapılan açıklamada "Baro Başkanımız Av. Tahir Elçi suikast sonucu öldürülmüştur" dendi.

TEK KURŞUNLA ÖLDÜRÜLDÜ

Cumhuriyet Gazetesi'nden Kemal Göktaş'a açıklama yapan Diyarbakır Barosu Yönetim Kurulu Üyesi Burhan Deyer, basın açıklaması yapıldıktan sonra insanların dağıldığını ve Elçi'nin bir ara sokakta başına isabet eden tek kurşunla öldürüldüğünü söyledi.

video.
http://ilerihaber.org/tahir-elci-olduruldu/26146/

denizcan  |  Cvp:
Cevap: 1
28.11.2015- 14:14

Görgü tanığı: Sakallı bir kişi ateş açtı

Resim Ekleme

Tahir Elçi'nin hayatını kaybettiği saldırının sakallı bir kişinin ateş açmasıyla başladığı belirtiliyor.

DHA Diyarbakır muhabiri Felat Bozarslan, CNN Türk yayınında görgü tanıklarının olayın başlangıcında sakallı bir kişinin açıklama yapan gruba doğru yaklaşarak ateş açtığını söyledi.

SOL

denizcan  |  Cvp:
Cevap: 2
28.11.2015- 14:20

Tahir Elçi, ölüm tehditlerine böyle yanıt vermişti

Diyarbakır'da öldürülen Tahir Elçi, kendisini ölümle tehdit edenlere Twitter adresinden yanıt vermişti.

Resim Ekleme  


Diyarbakır Baro Başkanı Tahir Elçi, Diyarbakır'da öldürüldü. Elçi, CNN Türk'te yaptığı "PKK terör örgütü değildir" açıklamasının ardından hedef gösterilmiş ve ölüm tehditleri almıştı. Elçi, tehditlere

"CNN Türk'teki sözlerimiz nedeniyle öldürme biçimiyle birlikte tehdit edenler: sizden korkan sizin gibi alçak olsun. 1990'lı yıllardan bugüne JİTEM'ci ağababalarınız ve Generallerinizde boyun eğmedim, sizden mi korkacağım.." diye yanıt vermişti.

Cumhuriyet

denizcan  |  Cvp:
Cevap: 3
28.11.2015- 14:27

Faşizm can almaya devam ediyor. Diyarbakır Baro Başkanı'nı da bu faşist süreçte kaybettik. İktidarın en çok övündüğü konu barış ortamı yaratmasıydı, çok uzağa gitmeye gerek yok, 7 Haziran seçimlerinden bu yana bine yakın insan öldürüldü. Cumhurbaşkanı hala ''mücadeleye devam'' diyerek bu ölümlerden hiç rahatsız olmadığını gösteriyor. Bu ölümleri durdurabilmenin yolu iktidarı yerinden etmektir. İktidar orada kaldığı sürece insanlarımızı kaybetmeye devam edeceğiz.

ayhan  |  Cvp:
Cevap: 4
28.11.2015- 16:03

Diyarbakır Baro Başkanı bir televizyon programında ''PKK terör örgütü değildir'' demişti. Hakkında dava açılmış, tehdit mektupları aldığı söylenmişti. Baro Başkanı PKK'nin terör örgütü olmadığını söylemesine rağmen, PKK'nin seçimlerden sonraki politikasını, hendek kazma olayını ve çatışmalı süreci yanlış bulduğunu da söylüyordu. Devletin gizli güçleri tarafından da öldürülmüş olabilir, PKK'li güçler tarafından da. Provokasyon da olabilir. Bu olay şiddetin tırmandırılacağını düşündürtüyor. Bu olayın Can Dündar ve Erdem Gül'ün tutuklanmasıyla da ilgisi var. Türkiye'de gidişat hiç kimsenin can güvenliğinin olmadığını gösteriyor. Muhalif kimlikli siyasetçi, aydın, gazeteciler Cumhuriyet gazetesi olayında görüldüğü gibi sudan bahanelerle hapse girebilir veya Diyarbakır Baro Başkanı örneğinde olduğu gibi kim vurduya gidebilir. Bu örnekler Türkiye'nin yönetilemez bir ülke olduğunu ve hiç kimsenin can güvenliğinin bulunmadığını gösteriyor. AKP'nin Türkiye'yi içine soktuğu koşullar.

denizcan  |  Cvp:
Cevap: 5
28.11.2015- 17:58

Alıntı Çizelgesi: ayhan yazmış

Diyarbakır Baro Başkanı bir televizyon programında ''PKK terör örgütü değildir'' demişti. Hakkında dava açılmış, tehdit mektupları aldığı söylenmişti. Baro Başkanı PKK'nin terör örgütü olmadığını söylemesine rağmen, PKK'nin seçimlerden sonraki politikasını, hendek kazma olayını ve çatışmalı süreci yanlış bulduğunu da söylüyordu. Devletin gizli güçleri tarafından da öldürülmüş olabilir, PKK'li güçler tarafından da. Provokasyon da olabilir. Bu olay şiddetin tırmandırılacağını düşündürtüyor. Bu olayın Can Dündar ve Erdem Gül'ün tutuklanmasıyla da ilgisi var. Türkiye'de gidişat hiç kimsenin can güvenliğinin olmadığını gösteriyor. Muhalif kimlikli siyasetçi, aydın, gazeteciler Cumhuriyet gazetesi olayında görüldüğü gibi sudan bahanelerle hapse girebilir veya Diyarbakır Baro Başkanı örneğinde olduğu gibi kim vurduya gidebilir. Bu örnekler Türkiye'nin yönetilemez bir ülke olduğunu ve hiç kimsenin can güvenliğinin bulunmadığını gösteriyor. AKP'nin Türkiye'yi içine soktuğu koşullar.



Kimin öldüğü, kümün tutuklandığı, kimin öldürüldüğü veya kimin tutukladığı önemini kaybetti. Ülkede artık bu koşullar hakim. Türkiye ortadoğu bataklığını içine taşıdı. AKP orada kaldığı sürece bu bataklıktan da çıkamayacağız. Ülkeyi bu güvensiz ortama mahkum eden de AKP iktidarıdır. AKP iktidarda varsa bu koşullar iyileşmeyecektir.

denizcan  |  Cvp:
Cevap: 6
28.11.2015- 18:03

Görgü tanığından açıklama: Yere düşerken elini beline götürdü ama...

Diyarbakır Baro Başkanı Tahir Elçi'nin hayatını kaybettiği saldırı sırasında olay yerinde bulunan ve adının Mehmet olduğunu söyleyen bir görgü tanığı olay anını anlattı.

Resim Ekleme

El Cezire'nin haberine göre, iki kişinin Balıkçılarbaşı tarafından gruba doğru silah sıkarak yaklaştığını söyleyen   görgü tanığı şu açıklamalarda bulundu:

Tahir Elçi konuşmasını bitirdi, elinde pankart vardı, onu dört ayaklı minarenin dibine koyarken silah sesi geldi. Balıkçılarbaşı tarafından biri silah sıka sıka bu alana doğru geldi. Arkasında bir kişi daha vardı.

Bu sırada silah sıkan iki kişinin geldiği yönün tersinden de uzun namlulu silahlarla ateş açıldığını, Elçi'nin de bu yönden gelen kurşunla, ensesinden vurulduğunu belirten görgü tanıdığı açıklamalarına şu ifadeleri ekledi:

Bu arada dört ayaklı minarenin arka sokağında bulunan hendekten de uzun namlulu silahla ateş açıldı. Tahir Elçi'nin kafasının arkasından vurulduğunu gördüm. Yere düştü, yere düşerken elini beline götürdü kendi silahını çıkarmak için. Silahını çıkardı ama yere düştü, kullanamadı.Kafasını kaldırıp ateş açılan yere doğru bakmaya çalıştı, baktı ve sonra kafası yere düştü. Yüzü gözü kan içindeydi.Çatışma 10 dakika kadar sürdü. O sırada kafamızı kaldıramadık.

SOL

munzur  |  Cvp:
Cevap: 7
28.11.2015- 19:08

Başbakan 1 kasım seçimi öncesinde ''biz gidersek beyaz toroslar gelir'' tehditinde bulunmuştu. hiçbir şey değişmedi. Beyaz Toroslar kendilerine verilen görevi yerine getirmeye devam ediyor. Dün Can Dündar ve Erdem Gül, bugün Tahir Elçi. Yarın kimbilir kim!

tekyoldevrim  |  Cvp:
Cevap: 8
28.11.2015- 21:37

Kötü gelişmeler oluyor, doğuda yaşanan terör batıda demokrasi üzerine baskıya dönüşüyor. Batıdaki baskı doğuda terörü azdırıyor. Terör bahane olmamalı, hükümetin acil demokrasi programına ihtiyaç var. Demokrasi uygulanmazsa 90'lara döneceğiz, üstelik bu sefer normale dönmek de o kadar kolay olmayacaktır. Suriye iç savaşına bu kadar dahil olmuşken ülkede artan gerilim yabancı ajan ve kışkırtıcıların arayıp da bulamayacakları bir zemin yaratıyor. Tahir Elçi'nin ölümü bu gerilimi daha da arttırabilir. Başbakan mı el koyacak yoksa Cumhurbaşkanı mı, kim sorumluluk alacaksa bu gidişatı, bu gerilimi mutlaka düşürmeye çalışmalı. Türkiye bu şekilde gitmez diye düşünüyorum.

Tam Sürüme Geç »
 phpKF Mobil Android Uygulaması Kullanın [X]